PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Sevgililer Gününün Gerçek Anlamı!


sade58
14.02.2008, 08:14
[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

Sevgililer Günü'nün başlangıç tarihi eski Roma İmparatorluğu zamanına uzanıyor. Eski Roma'da 14 Şubat günü bütün Roma halkı için önemli bir gündü. Çünkü bu günde Roma tanrı ve tanrıçalarının kraliçesi olan Juno'ya duyulan saygıdan ötürü tatil yapılırdı. Juno ayrıca Roma halkı tarafından kadınlık ve evlilik tanrıçası olarak da biliniyordu. Bu günü takip eden 15 Şubat gününde ise Lupercalia Bayramı başlıyordu.

Bu bayram, halkın genç nüfusu için büyük önem taşıyordu. Bunun nedeni ise yaşantıları kesin kurallar ile sınırlandırılmış, bunun doğal sonucu olarak bir birliktelik yaşama şansı olmayan bu gençler, sadece bu bayram süresince bile olsa birbirlerinin partneri oluyorlardı.

Hangi genç bayanın hangi genç erkek ile bir çift oluşturacağı eski bir gelenek olan ve Lupercalia Bayramı'nın arife günü yapılan bir çekiliş ile belli oluyordu. Romalı genç kızlar, isimlerini küçük kağıt parçalarının üzerine yazıp bir kavanoza koyuyorlardı. Erkekler ise kavanozdan bu kağıtları çekerek üzerinde hangi kızın ismi yazıyorsa o kızla bayram eğlenceleri boyunca beraber oluyorlardı. Bu birliktelikler birbirine aşık olan çiftler için bayram süresinin dışına taşıp genellikle evlilikle sonlanıyordu.

İmparator 2. Claudius, Roma'yı kendi katı kuralları ile zalimce yöneten bir hükümdardı. Onun için en büyük problem, ordusunda savaşacak asker bulamamaktı. Ona göre bu durumun tek sebebi Romalı erkeklerin aşklarını ve ailelerini bırakmak istememeleriydi. İşte bu yüzden, Roma'daki tüm nişan ve evlilikleri kaldırdı.

Aziz Valentine de Claudius'un hükümdarlığı zamanında Roma'da yaşayan bir papazdı. Kendisi gibi papaz olan Aziz Marius ile birlikte Claudius'un yasağına rağmen gizlice çiftleri evlendirmeye devam etti. Ancak İmparator bu durumu bir süre sonra öğrendi. Aziz Valentine, insanları evlendirmeye devam ettiği için tutuklandı ve yaptıklarının cezası olarak sopa ile dövülerek öldürüldü. Milattan sonra 270 yılının 14 Şubat'ında Hıristiyan şehitliğine gömüldü.

Aynı zamanlarda Roma'daki putperestler, şubat ayı içinde kutlanan Lupercalia Bayramı'nı kendi putperest tanrıları için kutluyorlardı. Bayram öncesi yapılan geleneksel çekilişi ise seromoniye bağlı kalarak kendileri için uygulamaya başladılar.

Hıristiyan Kilisesi'nin ilk kurulduğu yıllarda hizmet veren papazlar, bu törenlerin, özellikle de evlenmemiş gençlerin putperestler ile birlikte anılmasından rahatsız oldukları için bir çözüm buldular. Bu gençlerin isimlerinin azizlerle birlikte anılmasını istedikleri için Lupercalia Bayramı'nın başladığı günü Aziz Valentine Günü olarak kutlamaya başladılar. O gün bugündür her yılın 14 Şubat'ı "Sevgililer Günü" olarak kutlanmaya devam ediyor ve yeryüzünde kadın ve erkek beraber olduğu sürece de kutlanmaya devam edecek gibi.

sade58
14.02.2008, 08:20
14 Şubat Sevgililer Günü nereden çıktı?

Thomas Harris’in ‘Kuzuların Sessizliği’ adlı eserinde Hannibal Lecter, Clarice Starling ile ilk karşılaşmalarında, ‘Sana hiç Sevgililer Günü hediyesi veren oldu mu?’ diye sorar. Clarice, övünürcesine, ‘Elbette’ der. ‘Sevgililer Günü’ne bir hafta var, birinden hediye bekliyor musun?’ diyerek Lecter sorgularcasına devam eder. ‘Bilemem’ diye cevap verir Clarice. Lecter, ‘Asla bilemezsin’ diyerek Clarice’yi onaylar. Daha sonra harika bir hediye vererek, Sevgililer Günü’nde o’nu mutlu edeceğini söyler. Hediye ise kurbanlarından birinin kavanozdaki başıdır. Bu sıradışı hediye, hem Clarice’ye cinayetleri çözmedeki ilk ipucu olur, hemde Dr Hannibal, çok sonra farkeder ki uzun vadede bir aşk hediyesi kadar değerli olmuştur.

Belkide Clarince ile Hannibal arasıdaki bu konuşma bugünün Sevgililer Günü kutlamalarından çok daha gerçekçi. Pembe ve kırmızı renklerde süslenmiş dükkanların önünden geçerken savunmasız gibiyiz: Kalp şeklindeki kol düğmelerinden çikolatalara, kırmızı kalplerle iliklenen boxer şortlardan üzerinde seni seviyorum yazan bir çok tüketim ürününe kadar gereksiz hediyeler alınıp verilecek 14 şubat salı günü. Peki bu hediye ve kutlama olayı nasıl başladı?

Sevgililer günü kutlamanın başlangıcına dair farklı efsane ve hikayeler anlatılıyor. Belki Aziz Valentine gerçekten 14 Şubat 259 günü inancının kurbanı edilmişti. Oysa Hıristiyanlığın erken dönemlerinde adına kutlamalar düzenlenen inancının kurbanı olmuş Valentine adında en az üç kişiden bahsediliyor fakat hiçbirinin romantiklikle alakası yok. Hatta 1969’da hayal ürünü azizleri ortadan kaldırmak için Valentine Günü Katolik takviminden ve Roma Kilisesi özel günlerinden çıkarıldı.

Bugünün Sevgililer Günü kart verme alışkanlığını ilk başlatan ise Massachusetts’den Esther Howland. 1847 yılında dantel süslemeli kartları seri halinde üretip, babasının kırtasiye dükkanında satmaya başladı. Kartları o kadar çok beğenildiki ticari hayatında iyi iş yaparak zengin emekli oldu. Hediye verilmesi ikinci dünya savaşı sonrası kapitalist sistemin ürünü. Bugün ise kart, hediye yetmiyor, lokantalardan sokaklara her yer Sevgililer Günü’ne hazırlanıyor.

Lupercalia Festivali

Tarihte daha gerilere gidince faklı hikayelere rastlıyoruz. Hristiyanlık dini öncesi Roma da 15 Şubat günü adına ‘Lupercalia Festivali’ denilen bahar bayramı kutlanıyordu. Festivalin arefesi 14 Şubat günü tüm tanrıların ve tanrıçaların kraliçesi aynı zamanda kadınların ve evliliklerin tanrıçası Juna onuruna törenler düzenlenirdi. Gençler festival gününü arefe günü seçtikleri eşleriyle eğlenerek geçiriyorlardı.

Eşlerini nasıl seçtiklerine gelince; Romalı genç kızların isimlerini yazdıkları kavanoza konulan küçük kağıt parçalarını çeken genç Romalı erkekler üzerinde hangi kızın ismi yazıyorsa o kızla bayram eğlenceleri boyunca beraber oluyorlardı. Lupercalia Festivali, biri Çobanların ve Sürülerin Tanrısı Lupercus, diğeri Bereket Tanrısı Faunus olmak özere iki Roma tanrısının onuruna düzenleniyordu. Diğer bahar festivallerinde olduğu gibi amaç, bir yıl boyunca işlenen günahlardan arınmak, tarlaların verimini, insanların doğurganlığını arttırmaktı.

Pagan Festivalinden dini bayrama

Roma, hıristiyan kilisesinin merkezi haline geldikten sonra eski pagan törenleri yasaklanmaya başlandı. Roma halkı arasındaki en popüler festivallerden biri olan Lupercalia’yı yasaklamak yerine bir hıristiyan festivaline çevirmek fikri M.S. 496 yılında Papa Galasius’un fikriydi. Bundan böyle yapılacak çekilişlerde genç erkekler, genç kızların isimleri yerine hristiyan azizlerinin isimlerini çekecekler, azizler de yıl boyunca onlara rehberlik edecekti. Genç hıristiyan, ismini çektiği azizin hayatını ve yaptığı iyi şeyleri kendisine örnek alacak ve bir dahaki çekilişe kadar o azizin yaşadığı gibi yaşayacaktı. Böylesine büyük bir değişiklik yapmak için Papa’nın daha sağlam bir dayanağa ihtiyacı vardı. Bunun üzerine Papa Galasius, kilise arşivlerine baş vurdu ve imdadına 200 yıl önce Roma’da rahiplik yapan Valentine yetişti.

Rahip Valentine’in azizliği

Rahip Valentine’nin hikayesi şöyle: Roma imparatorluğu birçok cephede savaş halinde olduğu sırada İmparator ikinci Cladius ordusuna asker bulmakta güçlük çekiyordu. Tarih kitaplarında gaddarlığıyla bilinen imparatora göre Romalı erkeklerin eşlerini bırakmak istememeleri bu durumun tek sebebiydi. Bu yüzden Cladius, tüm evlilikleri belirsiz bir tarihe erteledi. Evliliklerin ertelenmesi nikahsız beberliklerin artmasına yol açtı ve Rahip Valentine, zinanın büyük bir günah olduğuna inandığı için, Cladius’un yeni yasasını çiğneyerek, evlenmek isteyen çiftleri gizlice evlendirmeye başladı.

Cladius’un bunu öğrenmesi uzun sürmedi ve Valentine, zindana hapsedildi. Valentine’nin gardiyanı rahibin düştüğü duruma üzülür. Zindan yemekleri yemesin diye kızını sıcak yemek getirmekle görevlendirir. Valentine’in günde üç kez güzel ziyaretçisiyle uzun uzun sohbet ederken ona aşık olur. Kız çok güzeldir ama gözleri görmez. Valentine’nin sesine aşık olur. İdam edileceği gün Valentine, son yemeğini yemiş, güzel kızla son defa sohbet etmiş. İdam edileceği saati beklemeye başlamış. Hayatının son anına çok kısa bir süre kalmışken gardiyandan kağıt ve kalem istemiş. Kağıda bir not yazmış ve gardiyana, ‘lütfen bu notu kızınıza iletin’ demiş. Valentine uzunca bir süre taşlandıktan sonra infaz edildi. Not, kızın eline ancak Valentine idam edildikten sonra ulaşabilmiş. Notta, ‘from your Valentine’ (Valentine’inden) yazıyormuş. Kız nota bakmış ve gözleri açılmış. Ancak Valentine’nin yüzünü hiç bir zaman görememiş. Bu olaydan 226 yıl sonra 496'da Papa Galaius, Aziz Valentine'i onurlandırmak için Şubat 14'ü Aziz Valentine Günü adını verdi fakat gençler bu günü rahip adına değil aşkın ve sevginin günü olarak kutlamaya devam ettler.

Yüzyıllardır farklı adlar altında kutlanan 14 Şubat günü hikayelerinden hangisi söylenti, hangisi gerçek bilemiyoruz. Aziz Valentine’nin Hristiyanlık inancını uyguladığı için mi yoksa İmparator Claudius’un emirlerine uymadığı ve asi alduğu için mi öldürüldüğüde kesin değil. 14 Şubat bugün sevgililerin, aşıkların birbirlerine aşk mesajları yolladığı bir gün haline geldi. Sevgililer Günü, sevgiyi göstermeye vesile olurken, bu özel günde yanınızda gerçekten sevdiğiniz birisinin olması ve sevginizin karşılığının olduğunu bilmek herhalde hepsinden çok daha önemli.