-ÜLKÜCÜ ÞEHÝTLER-

[Abdurrahman 58]

RUHU ÞÂD OLSUN -CENGÝZ BAKTEMUR
2.MAYIS 1982
Malatya'nýn Doðanþehir ilçesindendi. 12 Eylül mahkemelerinin adaleti tarafýndan idam cezasýna çarptýrýlmýþtý. Elazýð Kapalý Cezaevi'nde sabaha karþý asýlarak þehid edildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- CENGÝZ MASIR
Eskiþehirliydi. Ailece Eskibaðlar Semtinde oturuyorlardý. Eskiþehir Devlet Mühendislik ve Mimarlýk Akademisinden mezun olduktan sonra Ankara'da bir müessesede çalýþmaya baþladý. Ýþyerine komünistler tarafýndan düzenlenen bir baskýnda þehit oldu. Cenazesi Eskiþehir Esentepe Mezarlýðý'nda topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- CENGÝZ ÞEN
Denizli'nin Çivril kazasýndandý. Ýzmir Buca Eðitim Enstitüsü ögrencisiydi. Olay günü öðle vakti ülkücü arkadaþlarýyla birlikte Mimarlýk ve Mühendislik Fakültesi önünden geçtikleri bir sýrada komünistlerin açtýklarý ateþ neticesi þehid oldu. Cenazesi memleketinde topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- CEVAT KOCA
17 MART 1978
Giresun'un Görele ilçesine baðlý Çanakçý kasabasýndandý. Ýstanbul Ümraniye'de 1 Mayýs mahallesinde oturuyordu. Misk mensubuydu. Evli ve çocuk sahibiydi. Olay günü komünist militanlar tarafýndan diðer 4 ülkücü arkadaþý ile birlikte Ümraniye'de bulunan Taþ Ocaklarýna götürülerek þehid edildi.
RUHU ÞÂD OLSUN -CEVDET ACAR
HAZÝRAN 1980
Bursa'lýydý. 16 yaþýnda olup, ailece Araba yataðý semtinde oturuyorlardý. Ayný semtte bulunan babasýna ait nalbur dükkânýnda çalýþýyordu. Olay günü dükkanda bulunduðu sýrada çivi almak bahanesiyle gelen bir komünist katil tarafýndan vurularak þehid edildi. Þehadeti sýrasýnda aðabeyi ülkücülük suçundan cezaevinde bulunuyordu. Cenazesi Bursa'da topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN -CEVDET KARAKAÞ
2 HAZÝRAN 1981
Elazýðlýydý. 21 yaþýnda olup ailesi ile birlikte Almanya'da bulunuyorken Türkiye'ye, vatanýna dönmüþtü. Adý bir avukatýn öldürülmesi olayýna karýþtýðý için tutuklanmýþ ve 12 Eylül adaleti tarafýndan idam cezasýna çarptýrýlmýþtý. Elazýð Cezaevi'nde sabaha karþý asýlarak þehid edildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- CÝHAN KURT
AÐUSTOS 1979
Malatyalýydý. Ailece Ýskenderun Dumlupýnar mahallesinde oturuyorlardý. 16 yaþýndaydý. Aðabeyiyle birlikte evlerine giderlerken yedi kiþilik bir gurubun saldýrýsýna uðrayýp, aldýðý beþ býçak darbesiyle aðýr yaralanarak Devlet Hastanesi'ne kaldýrýldýysa da kurtarýlamayarak þehid oldu. Cenazesi Ýskenderun Karaaðaç mezarlýðýna defnedildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- COÞKUN ERDAÐ
13 MAYIS 1978
Karsýlýydý. Akyaka Nahiyesi'nde iþçi olarak çalýþýyordu. Olay günü Akyaka'dan iþ dönüþü Kars'ta bulunan evine giderken trenden indikten sonra yolunu keserek kontrol etmek isteyen silahlý komünist militanlarca karþý koymasý üzerine kurþunlanarak yaralandý. Üstündeki kimliðini zorla alarak inceleyen komünist katillerce aradýklarý kimse olduðu anlaþýlýnca otamatik silahlarca tekrar taranarak þehid edildi. Cenazesi Kars'ta topraða verildi. Þehadeti sýrasýnda eþi hamileydi.

RUHU ÞÂD OLSUN- CUMALÝ ÞÝMÞEK
AÐUSTOS 1981
Adanalýydý. 18 yaþýnda olup, Kayseri'nin Yavuzlar mahallesinde oturuyor ve Karsu Tekstil fabrikasýnda iþçi olarak çalýþýyordu. 12 Eylül'den sonra emniyet müdürlüðünde yapýlan iþkenceler sonucunda hiç bir suç kabul ettirilemeyince , Zincirdere Askeri Cezaevine sorgulanmak için gönderildi. Burada günlerce süren iþkencelerle aðýr olarak hastalandý. Cezaevi idaresince iþkence izlerini saklamak için tedavi olmasýna müsaade edilmediðinden komaya girerek þehid oldu. Cenazesi memleketinde topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN -DAVUT TURAN
28 HAZÝRAN 1978
Tokat'lý olup, Samsun Eðitim Enstitüsü öðrencisiydi. Samsun'da bulunduðu bir sýrada, olay günü Zafer sinemasýndan Töb-Der binasýna çýkan yokuþta komünist militanlarýn silahlý saldýrýsýna uðrayarak þehid oldu. Cenazesi Tokat'ta topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- DOÐAN TAÞOLUK
22 AÐUSTOS 1979
Konya'nýn Doðanþehir ilçesindendi. 30 yaþýnda ve evliydi. Konya Seydiþehir Alimünyum tesislerinde çalýþýrken Rusya'ya staj için gönderilene kadar komünizme inanýyordu. Ancak Rusya'yý gördükten sonra daha Türkiye'ye indiði an havaalanýndan doðruca MHP'ye gidip ülkücü olmuþ. Seydiþehir Alimünyum tesislerinin komünistlerin hakimiyetine geçmesi üzerine barýnamayýp Antalya AntBirlik'e iþçi olarak girmek istemiþse de, giremeyince Tes-Ýþ sendikasýnda yönetici olarak çalýþmaya baþlamýþ, bir yandan da MÝSK'te fahri olarak sendikacýlýk eðitimciliðl yapýyordu. Olay günü Ramazan Bayramý'ný memleketinde geçirmek için garajlardan otobüs bileti alýp yolda iftar için yiyecek, çocuðu için de oyuncak hediye alarak garajlara tekrar dönerken Cumhuriyet meydanýnda komünistler tarafýndan kurþunlanarak þehid edildi. Cenazesi memleketinde topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- DURAN KÖMEKÇÝ
1980
Adana'nýn Karataþ ilçesine baðlý Tuzluoðlu köyünden olup, Adana'da Yenibey mahallesinde oturuyor ve ayný mahallenin muhtarlýðýný yapýyordu. Evli ve 5 çocuk babasýydý. Küçük oðlu ile birlikte evlerine giderlerken komünistlerin silahlý saldýrýsýna uðrayarak þehid oldu. Bu saldýrý sýrasýnda oðlu da þehid oldu. O sýrada bir oðlu da ülkücülük suçundan cezaevinde yatýyordu.

RUHU ÞÂD OLSUN- DURSUN ÖNKUZU
23 KASIM 1970
Tokat'ýn Zile kazasýndandý. Ankara Erkek Teknik Yüksek Öðretmen Okulu öðrencisiydi. Ýþgal altýndaki okulda komünistler tarafýndan yakalanýp üç gün süren ve bisiklet pompasýyla ciðerlerine hava basmaya varan iþkenceler yapýldýktan sonra okulun üçüncü katýndan aþaðýya atýlarak þehid edildi. Cenazesi memleketinde topraða verildi.

RUHU ÞAD OLSUN- EFRAHÝM ÞEKER
15 HAZÝRAN 1979
Ýstanbul-Yýldýrým mahallesinde oturuyordu. Bakýrköy MHP ilçe teþlilâtýnda çeþitli görevler almýþtý. Bulgaristan göçmeni bir aileye mensup olup, öðretmenlik yapmaktaydý. Komünist katiller tarafýndan pusuya düþürülerek kurþunlanmak suretiyle þehid edildi.

RUHU ÞÂD OLSUN -EKREM ÇAMAÞ
24 MAYIS 1980
Samsun'un Bafra kazasýndandý. Karadeniz Teknik Üniversitesinde okuyor ve Trabzon-Gülbahar mahallesinde oturuyordu. 24 yaþýndaydý. Ayný zamanda ÜYD ikinci baþkanlýðýný yürütüyordu. KTÜ'de bir saatli bombanýn patlamasý sonucu parçalanarak þehid oldu. Cenazesi memleketinde topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN -EKREM KOCAMAN
Artvin'liydi. Ailece ülkücü fikre sahip olup, Artvin'de Sanat Okulu civarýnda oturuyorlar ve mobilyacýlýk yapýyorlardý. 21 yaþýndaydý. Adnana'da komonda eri olarak askerliðini yaparken izne geldiði bir sýrada anýnda iki kardeþi de olduðu halde evlerine giderlerken Adliye civarlarýnda komünistler tarafýndan pusuya düþürülerek kurþunlandýlar. Ýki kardeþi aðýr yaralandý. Kendisi orada þehid oldu. Cenazesi Artvin'de topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- EKREM MANAV (MAKAV)
26 EYLÜL 1979
Denzizli'liydi. Denizli'nin Ýlbadý mahallesinde oturuyordu. Olay günü iþinden evine dönerken yolda pusu kurmuþ maskeli iki komünist militan tarafýndan silâhla aðýr yaralandý. Denizli Devlet Hastanesi'ne kaldýrýldýysa da doktorlarýn kasýtlý tutumu neticesi þehid edildi. Cenazesi Denizli'de topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN -EKREM TAR
17 MAYIS 1977
Ankara Teknik Yüksek Öðretmen Okulu öðrencisi olup, 23 yaþýndaydý. Ankara'nýn Seyranbaðlarý semtinde oturuyordu. Seyranbaðlarý ÜOD Kitap Lokali'nde oturduðu bir sýrada lokale baskýn düzenleyen komünist militanlarýn kurþunlarýna hedef olarak þehid düþtü.

RUHU ÞÂD OLSUN- EKREM YILMAZ
31 TEMMUZ 1977
Erzurum'luydu. Ýstanbul-Zeytinburnu Þabanaða semtinde oturuyor, ayný yerde kasaplýk yapýyordu. 30 yaþlarýnda olup, evli ve çocuk sahibiydi. MHP Zeytinburnu ilçe yönetim kurulu üyeliði yapýyordu. Þabanaða semtinde bir lokantada yemek yerken komünist katilerce kurþunlanarak þehid edildi. Cenazesi Merkez Efendi Mezarlýðýnda topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- EMÝN EMEKLÝ
Ankara'nýn Etlik semtinde, Esentepe mahallesinde oturuyordu. 20 yaþlarýndaydý ve seyyar satýcýlýk yaparak hayatýný kazanýyordu. Bir sabah çalýþmaya giderken komünist militanlar tarafýndan pusuya düþürülerek Esentepe Güneþevler semtinde þehid edildi. Naaþý bir kanalizasyon çukuruna atýlmýþ olarak bulundu.

RUHU ÞÂD OLSUN- EMRULLAH TÜRKDAÐLI
24 ÞUBAT 1980
Kahramanmaraþ'ýn Elbistan ilçesiden olup, ilçenin Kümbet mahallesinde oturuyordu. Olay günü bir arkadaþý olduðu halde evine giderken yolda pusu kuran komünist militanlar tarafýndan kurþunlandý. Yanýndaki arkadaþý yaralanýrken kendisi þehid düþtü. Cenazesi Elbistan'da topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- ENVER YAVUZDEMÝR
10 ARALIK 1979
Artvin'liydi. Evli ve üç çocuk babasý olup, 35 yaþýnda idi. Artvin'de Orta mahallede oturuyor ve þoförlük yapýyordu. Yanýnda bir arkadaþýyla barlikte evine giderken komünistler tarafýndan yolu kesilerek silâh tehdidiyle elleri baðlanýp dövülerek Dere mahallesine kadar götürülüp, orada bir müddet iþkence yapýldýktan sonra kafasýna silâhla ateþ edilerek þehid edilmiþtir. Cenazesi Artvin'in Tütüncüler Köyü'nde topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- ERCÜMET YAHNÝCÝ
27 ARALIK 1979
Bahçelievler BÜD'nin kurucularýndan olup, Mali Bilimler ve Muhasebe Yüksekokulu öðrencisiydi. MEB'nda memur olarak çalýþýyordu. Ülkücü Memurlar Derneði'nin yöneticilerindendi. Ankara Dumlupýnar Caddesi üzerinde bulunan evinden iþine gitmek için otosuna binerken pusuda bekleyen komünist katiller tarafýndan þehid edildi. Daha önce de defalarca komünistlerin saldýrýlarýna maruz kalmýþtý.

RUHU ÞÂD OLSUN- ERDAL ÇOR
21 EKÝM 1979
18 yaþýnda olup, ailesinden ayrýlarak çalýþmak üzere geldiði Antalya'da iþ bulamayýnca hamallýk yaparak geçimini saðlýyordu. Ülkücü bir arkadaþýyla birlikte olay günü Antalya Lisesi'nin önünden geçerlerken bir komünistin saldýrýsýna uðrayarak demir çucuklarla dövülerek aðýr yaralandý. Aðýr yaralý vaziyette kaldýrýldýðý hastanede girdiði komadan kurtarýlamayarak üç gün sonra þehid oldu. Cenazesi Antalya Andýzlý Mezarlýðýna defnedildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- ERDEM ARABACI
10 EYLÜL 1977
Bolu'nun Düzce kazasýndandý. 21 yaþýndaydý. Ankara Gazi Eðitim Enstitüsünden yeni mezun olmuþtu. Yenimahalle MHP Gençlik Kollarý teþkilâtýnda görevliydi. Demetevler 2. Caddede oturuyordu. Mübarek Ramazan ayýnda Kadir Gecesi günü iftara yakýn saatlerde komünistlerle yaptýðý kavgadan sonra yaralanan elini pansuman ettirmek üzere gittiði eczaneden çýkarken kalabalýk bir komünist grubun tekrar saldýrýsýna uðradý. Aldýðý tek kurþun yarasýyla yere yýkýlýnca yanýna kadar sokulma cesaretini gösteren komünistler tarafýndan sopalarla dövülerek þehid edildi. Ailesinin tek erkek çocuðuydu, cenazesi Düzce'de topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- ERDEM YEDÝBELA
9 OCAK 1980
Erzurum'un Ýspir kazasýndandý. 18 yaþýndaydý. Samsun'da Cedid mahallesinde oturuyor ve iþçilik yapýyordu. Olay günü akþam üzeri Samsun'da Katolik Kilisesi civarýnda bulunduðu sýrada komünistler tarafýndan kurþunlanarak þehid edildi. Cenazesi memleketinde topraða verildi. Daha öncede Ülkücülük suçundan cezaevine düþmüþtü.

RUHU ÞÂD OLSUN- ERDOÐAN BIYIK
HAZÝRAN 1979
Balýkesir'liydi. 23 yaþýndaydý. Balýkesir'de Gümüþçeþme Mahallesinde oturuyordu. Evliydive þehadetindenbir kaç gün önce ikinci çocuðu yeni doðmuþtu. Bir fabrikada iþçiydi. Mahellelerini basan komünistlerle giriþtiði çatýþma sýrasýnda vurularak þehid oldu. Tek kurþunla vurulmuþtu. Cenazesi Baþçeþme Mezarlýðýna defnedildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- ERDOÐAN YILMAZ
16 ARALIK 1977
Ýstanbul Vefa Lisesi'de öðrenciydi. 16 yaþýndaydý. Komünistlerin hakimiyetinde olan okul, komünistlerden temizlendikten sonra komünistlerin okul dýþýndan ülkücülere yaptýklarý silâhlý saldýrýdan birinde okul çýkýþýnda ülkücü grubun taranmasý sonucu aðýr yaralanarak kaldýrýldýðý hastanede bir gün sonra þehid oldu.

RUHU ÞÂD OLSUN- ERHAN CENGÝZ
30 AÐUSTOS 1980
18 yaþýndaydý. Ailece Ýzmit'te oturuyorlardý. Lise mezunuydu. Olay günü gece saat 22.00 sýralarýnda Ýstanbul Þehremini Baþvekil Caddesi Odabaþý meydanýnda bir telefon klubesinde telefon görüþmesi yaparken, dokuz komünist militan tarafýndan ateþ açýldý. Kafasýna isabet eden tek kurþunla orada þehid oldu.

RUHU ÞÂD OLSUN- ERKAN TERZÝBAÞ
2 ÞUBAT 1980
Ýstanbul MHP milletvekili adayý Þaban Ali Terzibaþ'ýn oðluydu. 17 yaþýndaydý. Babasýna ait Davutpaþa semtinde bulunan oto yedek parça dükkânýnda çalýþýyordu. Babasýyle birlikte evlerinin önünde silâhlý saldýrýya uðrayarak þehid oldu.

RUHU ÞÂD OLSUN -EROL ATEÞ
12 EYLÜL 1979
Bursa'lýydý. 18 yaþýnda, Bursa'nýn Soðanlý köyü semtinde oturuyor ve Bursa MHP Teþkilâtý Yönetim Kurulunda görevli olan dayýsýna ait Reyhan mahallesinde Kýsmet sinemasý yakýnýnda bulunan kunduracý dükkânýnda çalýþýyordu. Komünistler tarafýndan dükkânýn taranmasý sonucu þehid oldu. Cenazesi Bursa'da topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- EROL ÇUÐU
17 ARALIK 1979
Samsun'luydu. 23 yaþýndaydý. Samsun'da Zeytinlik Mahallesinde ailece oturuyorlardý. Erzurum Ýslâmi Ýlimler Fakultesi son sýnýf öðrencisiydi. Samsun'da Devrim Lisesi civarýnda bir arkadaþýyla birlikte bulunduklarý sýrada, birkaç komünist militanýn mahalleye girmelerini önlemek için gayret ederlerken açýlan ateþ neticesi kalbinden yediði tek mermiyle orada þehid oldu. Cenazesi Samsun Yeni mezarlýðýna defnedildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- EROL GÜRSEOÐLU
1980
Adana Hürriyet Lisesi müdürlüðünü yapýyordu. Ülkü-Bir üyesiydi. Okul ve çevresi komünistler tarafýndan kurtarýlmýþ bölge haline getirilmiþ olduðundan tayini sýrasýnda bu görevi "Diyarbakýr'a sürgün edileceði" tehdidiyle kabul etmiþti. Okuldaki görevine baþlatýktan kýsa bir süre sonra komünistlerce vurularak þehid edildi.

RUHU ÞÂD OLSUN -EROL KARAGÖZ
Ýstanbul Küçükçekmece semtinde, Kanarya Mahallesinde oturuyordu. 17 yaþlarýndaydý. Konfeksiyon iþçisi olarak çalýþýyordu. Ýstanbul Sefaköy'de komünist militanlarla giriþtiði bir silâhlý çatýþma sýrasýnda gögsünden aldýðý yaralar neticesi þehid oldu. Cenazesi memleketi olan Tekirdað'ýn Hayrebolu kazasýnda topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN -EROL PINAR
Bursa'nýn Gemlik ilçesi MHP Ýlçe Teþkilâtý Sekreterliði görevindeydi. Gemlik BORU-SAN Fabrikasýnda çalýþýyordu. Olay günü iþe giderken komünist katiller tarafýndan vurularak þehid edildi. Cenazesi Gemlik'te topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- EROL SELÇUK
30 NÝSAN 1979
Samsun'lu olup, 17 yaþýndaydý ve Samsun Devrim Lisesi öðrencisiydi. Ailece Zeytinlik Mahallesinde oturuyorlardý. Komünist militanlarla mahallesinde giriþtiði bir silâhlý çatýþma sýrasýnda þehid oldu. Cenazesi Samsun'da topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- EROL TÜRKMEN
17 EKÝM 1980
Ankara'lýydý. Evli ve bir çocuk babasý olup, Ankara Etlik semtinde oturuyordu. 20 yaþýndaydý. Ankara Ýncirli Lisesi'nde beklemeli öðrenciydi. 12 Eylülden sonra Ankara'da bir komiserin evini basarak karýsýný ve çocuðunu rehin aldýktan sonra asker ve polislerle giriþtiði silâhlý çatýþmadan sonra þehid oldu. Cenazesi Karþýyaka Asri mezarlýðýnda topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- EYÜP GÖKÇEN
5 OCAK 1978
Tokat'lýydý. 22 yaþýndaydý. Liseyi bitirdikten sonra Ýstanbul Teknin Üniversitesini kazanarak bir yýl kadar okula devam edebildi. Ancak okul komünistlerin eline geçmesi üzerine devam edemeyince kaydýný Adana Devlet Mimarlýk ve Mühendislik Akademisine aldýrmak zorunda kaldý. Ýstanbul'da bulunduðu sýrada teþkilât bünyesinde çeþitli kademelerde görevlerde bulundu. Adana'da çýkan bir olayda polisler tarafýndan þedid edildi. Cenazesi memleketi Tokat'ta topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- FAHRÝ DOÐAN
17 MAYIS 1976
Ankara'nýn Elmadað kazasýndandý. 17 yaþýndaydý. Abidinpaþa Lisesi gece bölümü öðrencisiydi ve Abidinpaþa'da oturuyordu. Baþkent Lisesi önünde komünistlerle ülkücü grup arasýnda çýkan bir taþlama esnasýnda komünist gruptan silâhla ateþ edilmesi üzerine vurularak yaralandý. Kladýrýldýðý Týp Fakultesi Hastanesi'nde kurtarýlamayarak 47 gün sonra þehid oldu. Cenazesi memleketinde topraðaverildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- FAHRETTÝN YAVUZ
3 AÐUSTOS 1979
Ýstanbul'da Zeytinburnu-Þabanaða semtinde oturuyordu. Ülkücü Ýþçiler derneði mensubu olup Mensucat Santral fabrikasýnda iþçi olarak çalýþýyordu. Evli ve çocuk sahibiydi. Daha öncede Zeytinburnu MHP ilçe teþkilâtýnda çeþitli kademelerde görev yapmýþtý. Olay günü iþ dönüþü bindiði servis aracýný durduran komünist militanlar tarafýndan kardeþiyle birlikte araçtan indirilerek kurþuna dizilmek suretiyle þehid edildi. Cenazesi Zeytinburnu Mezarlýðý'na defnedildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- FAHRÝYE ALTINOK
24 HAZÝRAN 1980
Ýstanbul Gaziosmanpaþa MHP Ýlçe Baþkaný Ali Rýza Altýnok'un eþiydi. 50 yaþýnda olup, iki çocuk annesiydi. Gaziosmanpaþa MHP Ýlçe Kadýn Kollarý Baþkanlýðý yapýyordu. Olay günü saat 12.45 sýralarýnda Rami'da bulunan evlerine baskýn yapan komünist militanlar tarafýndan eþi ve kýzýyla birlikte þehid edildi. Cenazesi Aþiyan mezarlýðýna defnedildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- FARUK ÇINAR
10 AÐUSTOS 1978
Gaziantep'in Kilis kazasýndandý. 23 yaþýnda olup, Kilis'te camcýlýk yapýyordu. Olay günü gece evine dönerken Güneþ Sinemasýnýn önüne geldiði bir sýrada yanýna yaklaþan bir otomobilden inen silâhlý komünist militanlarýn saldýrýsýna uðrayarak þehid edildi. Cenazesi Kilis'te topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- FARUK FERAH
5 NÝSAN 1980
18 yaþýndaydý. Ailece Eskiþehir'in Esentepe mahallesinde oturuyorlardý. Eskiþehir Bahçelievler Lisesi'nden yeni mezun olmuþ, ülkücülük suçundan girdiði cezaevinden dokuz gün önce tahliye edilmiþti. Eskiþehir Genç Ülkücüler Derneði baþkanlýðý yapmaktaydý. Olay günü Eskiþehir Köprübaþýnda miting düzenleyen komünistlerden bir grupla giriþtiði silâhlý çatýþma neticesi vurularak þehid oldu. Cenazesi Esentepe mezarlýðýna defnedidi. Oðlunu kaybetmenin acýsýna dayanamayan babasý kýsa sýra sonra vefat etti. 12 Eylül 1980 den sonra mezar baþýna dikilen, üzerinde:
"Bir Leyle-yi Kadirde, düþen din için yere" mýsra'ý ile baþlayan þiirin bulunduðu mezar taþý polisler tarafýndan sökülerek götürüldü.

RUHU ÞÂD OLSUN- FARUK KARTAL
24 EYLÜL 1979
Eemekli astsubay olup Ýstanbul Þirinevler semtinde manifaturacýlýk yapmaktaydý. 50 yaþlarýnda ve evliydi. Bakýrköy MHP Ýlçe Baþkanlýðý görevinde bulunmþtu. Kocasinan, Mareþal Fevzi Çakmak caddesinde bulunan dükkânýna akþam saat 21.00 sýralarýnda baskýn düzenleyen komünist militanlarýn kurþunlarýna hedef olarak þehid oldu.

RUHU ÞÂD OLSUN- FEHÝM ERÝÞTÝ
18 NÝSAN 1979
Artvin'in Þavþat Ýlçesine baðlý Yavuz köyündendi. 35 yaþýnda olup Rize'de oturuyordu. Evli ve üçü erkek biri kýz dört çocuk babasýydý. Ankara Dil ve Tarih Coðrafya Fakultesi mezunu olup, tarih öðretmenliði yapýyordu. CHP iktidarýnýn baþlamasýyla birlikte görev yaptýðý Erzurum Kazým Karabekir Eðitim Ensttitüsü Sosyal Bilgiler bölüm baþkanlýðýndan alýnarak Rize Lisesine, oradan da Rize Ýmam-Hatip Lisesi'ne sürgün edilmiþti. Olay günü sabahý görevine gitmek için saat 08.30 sýralarýnda evinden çýktýðýnda pusu kurmuþ iki komünist militanýn silâhlý saldýrýsýna uðrayarak 12 kurþunla vurulup þehid oldu. Cenazesi aile kabristanlýðýna defnedildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- FERÝDUN BAÞ
22 MART 1978
Samsun'da lise öðretmenilði yapmaktaydý. Ülkü-Bir mensubuydu, 30 yaþlarýnda olup evliydi. Olay günü komünist militanlarca silâh zoruyla kaçýrýlýp Havza kazasý yakýnlarýnda kýrlýk arazide bir aðaca baðlanarak iþkence yapmak suretiyle þehid edildi.

RUHU ÞÂD OLSUN -FEVZÝ DOÐAN
26 MAYIS 1975
Adana'nýn Osmaniye kazasýna baðlý Kýmýtlý kasabasýndandý. 22 yaþýnda olup Ýskenderun Endüsri Meslek Lisesi 2.sýnýf öðrencisiydi. Okuldaki ülkücü grubun baþkanlýðýný yapýyordu. Okul tatili münasebetiyle Kýrmýtlýdaki ailesinin yanýnda bulunduðu sýrada kardeþi ve amca oðluyla birlikte evlerine giderlerken komünistler tarafýndan pusuya düþürülerek kurþunlanmak suretiyle þehid edildi. Yanýnda yaralanan amca oðlu Yunus Doðan da bu olaydan bir buçuk sene sonra þehid edildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- FEVZÝ KÖSEAYDIN
18 AÐUSTOS 1979
Kayseri'liydi. Ailece Plevne mahallesinde oturuyorlardý. 18 yaþýndaydý. Komünistlerin Kayseri'de MHP ve Ülkücü Kuruluþlar aleyhine düzenledikleri yürüyüþü yapacaklarý akþam Plevne mahallesindeki evine giderken iftar vaktinde komünistler tarafýndan sýrtýndan kurþunlanarak orucunu açmadan þehid edildi. Cenazesi polis tarafýndan kaçýrýlmak istendi, Asri mezarlýkta topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- FEVZÝ NUR AYDIN
21 ÞUBAT 1979
Kars'lýydý. Ailece Kars Ortakapý mahallesnde oturuyorlardý. 20 yaþlarýnda olup evli ve iki çocuk babasýydý. Kars Eðitim Enstitüsü öðrencisiydi. Olay günü evinden çýkarak okula gitmek için toplanan Ülkücü arkadaþlarýna katýlmak üzere yolda ilerlediði sýrada komünist militanlarýn silâhlý saldýrýsýna uðrayarak þehit oldu. Cenazesi Kars'ta topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- FÝGEN ÇÖKTÜ
21 AÐUSTOS 1980
Adana'nýn Karataþ Ýlçesine baðlý Yemiþli köyündendi. 19 yaþýnda olup, Adana Ticaret Lisesi'nde okurken komünistlerin baskýlarý sebebiyle tahsiline ara vermek mecburiyetinde kalmýþtý. Çukobirlik Müdürlüðü'nde sekreter olarak çalýþýyor ve Türkocaðý mahallesinde ailece oturuyorlardý. Olay günü evlerine baskýn yapan komünist bir militan tarafýndan kurþunlanarak þehid edildi. Cenazesi Yemiþli Köyü Mezarlýðý'na defnedildi.

RUHU ÞÂD OLSUN -FÝKRÝ ARIKAN
27 MART 1982
Çorum'un Alaca kazasýndandý. Ankara Türközü Bademlidere semtinde oturuyordu. 32 yaþýndaydý. Ankara'nýn Solfasol köyü yakýnlarýnda meydana gelen ve kamuoyunca "Çuval cinayeti" olarak bilinen olayýn faali olduðu iddiasýyla yargýlandýðý 12 Eylül mahkemelerince idam cezasýna çarptýrýlmýþtý. Mamak Askeri Cezaevinde kaldýðý ölüm hücresinden alýnarak götürüldüðü Ankara Merkez Kapalý Cezaevi'nde sabaha karþý asýlarak þehid edildi. Cenazesi Ankara Karþýyaka Mezarlýðý'na defnedildi

[Abdurrahman 58]

MEKANINIZ CENNET OLSUN
.............................. ....

[dark_yamtar58]

Sevgili Yiðit Ülkücü Kardeþlerim...Ruhunuz Þad Olsun...Mekanýnýz Cennet olsun...Bir Ölür Bin Diriliriz...""""""" T . T . K""""""" ve Yüceltsin.

[Abdurrahman 58]

UNUTMADIK_UNUTTURMAYACAÐIZ!!!! !!!!!!!!!!!!!!!!!!

[yiðidoturan]

ALLAHIM tüm þehitlerimize rahmet etsin mekanlarý cennet olsun

[Abdurrahman 58]

MEKANINIZ CENNET OLSUN REÝSLERÝMÝZ.DAVANIZ DAVAMIZDIR!!!!

[berat.demir]

ALLAH MEKANLARINI CENNET EYLESÝN. bu dava hiç bir zaman bitmeyecektir.

[Kaptan-58]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

[haythuyt]

gun gelecek bu hesap sorulacak sehitlerim ruhunuz þad , mekanýnýz cennet olsun

[HaYLaZ]

Allah Hepsinin Ruhunu Saad Eglesin..Mekanlarý Cennet Olsun..!!
Bu Davada Ölmek Var..!! Dönmek Asla..!!

[leblebi82]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

Ertuðrul Dursun Önkuzu için hazýrlanan Web Sayfasý : [Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

DURSUN ÖNKUZU, Cennet ülkemizin güzel beldesi, bozkurtlar yuvasý Tokat'ýn Zile kazasýnda dünyaya geldi..

Ankara Erkek Teknik Yüksek Öðretmen Okulunda tahsil görürken Ýþgal altýndaki okulda komünistler tarafýndan yakalanýp üç gün süren ve bisiklet pompasýyla ciðerlerine hava basmaya varan aðýr iþkenceler yapýldýktan sonra, 23 KASIM 1970 günü, okulun üçüncü katýndan aþaðýya atýlarak þehid edildi...

[seva]

ALLAH,ým þehitlere bizlere þefaatçi et makamlarýný cennet derecelerini yüksek eyle þehitler için altmýþ peygamberimiz açmýþ ellerini bekliyor.

[akifeker2]

tüm þehiitlerimizn ruhu þaad olsun
hepsýne allahtan rahmet dýlýyorum
býzým gýbý ulkucu gençlýk burda olduðu surece
þehitlerimizin kaný yerde kalmayacaktýr
hepsýnýn hesabý verlecektir
bunu butun boluculer o kucuk beyýnlerýne soksunlar


KANINIZ YERDE KALMAYACAK
DAVANIZ DAVAMIZDIR

[veysel]

RUHLARI SAD OLSUN MEKANLARI CENNET OLSUN
RUHLARI ICIN <<LILLAHILTAALEL FATIHA>>

[Abdurrahman 58]

ÖNKUZU HEY ÖNKUZU
ÖNDE GÝDEN ÖNKUZU
BU BAYRAK DÜÞMEZ YERE
ÖLMEDÝKÇE SON KUZU!

[abdussvs]

Allah'ým mekanlarýný Cennet, Ruhlarýný Þad eylesin...

[Abdurrahman 58]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

Ertuðrul Dursun Önkuzu için hazýrlanan Web Sayfasý : [Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

DURSUN ÖNKUZU, Cennet ülkemizin güzel beldesi, bozkurtlar yuvasý Tokat'ýn Zile kazasýnda dünyaya geldi..

Ankara Erkek Teknik Yüksek Öðretmen Okulunda tahsil görürken Ýþgal altýndaki okulda komünistler tarafýndan yakalanýp üç gün süren ve bisiklet pompasýyla ciðerlerine hava basmaya varan aðýr iþkenceler yapýldýktan sonra, 23 KASIM 1970 günü, okulun üçüncü katýndan aþaðýya atýlarak þehid edildi...


fotoðraflar için teþekkür ederiz REÝS.

[ÞERÝFE]

ruhlarý þad olsun. mekanlarý cennet olsun. biz de davamýz uðruna seve seve canýmýzý veririz.

[Engin58]

][Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

[Engin58]

bütün sehitlerimizin mekanlari cennet olsun ruhlari sad olsun][Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

[kasparix]

ülkücü miiliyetçi maneviyatçý þehitlerimiz ruhunuz þad ola....HEPÝMÝZ TÜRKÜZ...HEPÝMÝZ ALÝÞANIZ...

[dark_yamtar58]

O ÞEHÝDÝN ARDINDAN


Bir Leyle-i Kadir de, düþen din için yere
Þu matemli kalbimden,
O ÜLKÜCÜ ÞEHÝDE...


Þimdi senin dinini, bu emin eller bekler
Atom atsalar bile, Yaratan’ý kim terekler?..
Ama ne var ki böyle, ürüyecek köpekler
Sen þehit oldun yiðit, onlar geberecekler.


Türk-Ýslâm’ýn bayraðý, senin baþýndaki taç
Kalplerde yaþýyorsun, ölmedin ki ülküdaþ!..
Saldýrtmadýn sað iken mübarek mabedine
Uzanan el kýrýlýr, elbet bu kutsal dine.
Yemin ettik Ülküdaþ, yolumuz yolun olsun


Ýmansýz alçaklardan, zafer kimin haddine?
Bakma gözlerimize, gözden deðildir o yaþ


Neden aðlayayým ki, ölmedin ki arkadaþ!..
Övmeyeceðim seni, çünkü övgü az sana


Sen ki bayraðýn gibi, boyandýn bir al kana
Düðün gecesi demiþ bu geceye Meclâna.
Bir Leyle-i Kadir de, sen kavuþtun Mevlâ’na.
Omuzlarda gitse de, al bayraktaki na’aþ

Sana öldü diyemem, þehit ölmez Ülküdaþ!.



Bu Þiiri......................

Sevgili arkadaþým sýrdaþým,Ülkücü Þehit Hasan KADIOÐLUNUN ' anýsýna...Bütün ülkücü þeitlerin ruhlarý Þad olsun.

[Kaptan-58]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

[haythuyt]

________EMRiNDEYiZ Baþbuð'um_______

Vatanýn, milletin sahibi biziz.
Baþbuð'um emrinde, emrindeyiz biz.
Bu yolda bir ölür bin diriliriz.
Baþbuð'um emrinde, emrindeyiz biz

Dinin ve devletin bekâsý için,
islâmýn mübarek gazâsý için,
Cenab-ý Allah'ýn rýzâsý için,
Baþbuð'um emrinde, emrindeyiz biz.

Bu yol ki, hayatý bu yolda bulduk,
Bu þuur bu azmi biz senden aldýk.
Tek kafa, tek yürek, tek bilek olduk.
Baþbuð'um emrinde, emrindeyiz biz

Köy, þehir,kasaba, millî iradem,
Antepli þahin'im Maraþ'li edem,
Yediden yetmiþe gardaþým, dedem,
Baþbuð'um emrinde, emrindeyiz biz.

[dark_yamtar58]

BOZKURTLAR MARÞI


Bozkurtlarýn Baþbuðlarý kükreyince söðütte.
Soluk yapraklar uçuþur, dökülür bir nefeste
Kanýmýzdýr, canýmýzdýr her þeyimiz bu vatan.
Bastýðýn yerleri taný, altýnda Türk'tür yatan.
Atalardan bize kalan emanettir bu vatan.
Susuz kalsa topraðýmýz, sularýz kanýmýzla.

Haydi yiðit haydi yiðit haydi yeni akýma.
Ülkümüzün, ülkümüzün cihan varsýn farkýna.
Kadýoðlu sen ölmedin ölemezsin
Ýntikamýn alýnacak bozkurtlar etti yemin
Þehit kardaþ rahat uyu, sen ölmezsin ölmezsin



Arkadaþým,Ülküdaþým,Sýrdaþým Hasan KADIOÐLU Allahsýz Koministler tarafýndan kalleþce öldürülerek Ülkücü Þehitler Kervanýna katýlmýþtýr.Allah gani gani rahmet eylesin gardaþýmý aradan yýllar geçmesine raðmen unutmadým unutturmadým.Hatýrasý ben ölenekadar bende yaþayacak.

[dark_yamtar58]

ÜLKÜ KERVANI
BÝZ NE GÜNLER GÖRDÜK........................ .............................. ................
Aman Allah’ým, neydi O günler...
Bir mahþeri yaþýyorduk sanki. Sokaklar yürümez hale gel¬miþti, herkes birbirinden korkar olmuþ, kaçanýn kurtulduðu ve leþ kargalarýnýn ülkemize üþüþtüðü hengâme idi...
Beþinci kol devredeydi. Kimsenin gýký çýkmadýðý bir dö¬nemde, bu kördüðümü bertaraf edecek yürekli delikanlýlar yok muydu acaba? Vaziyet bambaþka, yaþamak iþkence ve eziyet, kaçan kurtuluyor, ahbab ve dost sandýklarýndan. Derken sahneye bir ümit doðuyor.
Bu ümit, milletin baðrýndan çýkan “ÜLKÜ KERVANI”dýr. Kolay olmadý. Devletin halledemediði, belki de planlanmýþ bir senaryonun kurbanlarý olsalar da, delikanlý yaðýz yiðitler, yürekleriyle canla baþla göðüslerini siper eden “ülkü kervaný” oldular. Ayaklarýn yerden kesildiði, bedenlerin akkorlaþtýðý, kurþun kurþun üstüne olduðu dönem¬lerde yaþandý bunlar. Böylece Hak yolundan dönmek bilmeyen bu kervan: “Ülkücü” adý ile tarihte yerini aldý. Bu gençliðin vermiþ olduðu mücadele dillere destan oldu. Dostlarca takdir gördü, iç ve dýþ düþmanlar tarafýn¬dan ise kösteklendi. Bu yetmezmiþ gibi, geceleri uykularýný kaçýran bir vaka olarak addedildi. O fýrtýnalý günlerde kurtlar sülük olup posttan sýyrýlýrken Türkiye kan revan içindeymiþ kimin umurunda.
Sadece analarýn gönlü daðlanýr. Bir de Türkiye’nin yoluna baþkoymuþ “Ülkü Kervaný”nýn gönlü. Sinelerinde sevda vardýr hep. Ölümüne bir sevda. Dalkavuklarýn üstün sayýldýðý, sanatkârlarýn sansar, dâhilerin þebek olduðu bu devirde þehitler birbiri ardýnca sýralanmýþtý adeta.
Mevlâna’nýn Þeb-i Arus (Düðün Gecesi) dediði ölümü analarýna þöyle tarif ettiler:
“Ana gidiyorum Hakk yola,
Ýhtiyacým var dualarýna,
Hakkýný helal et bana ...” diye.
Belki de bu sözler dinleyen için, son bir mektuptu.
Þeb-i Arus’u tadan Þehidler, topraðýna gelen can yoldaþlarýyla, analarýn o hüzünlü sesleriyle adeta gök kubbeyi çýn¬latýyorlardý. Bütün bu ayrýlýk kavþaðýnda kalpleri hüzünle dolsa da pes etmediler. Nihayetinde zorlu mücadelede kazanan, dýþ ve iç güçlerin azýlý diþi olmadý, kazanan millet oldu. Tozbulut ve kan revan içinde akl-ý selim düþünme fýrsatý bulamamýþlardý.
Meydanda “Leþ Kargalarý” çekilince nihayet olaylarýn analizini saðlam kafayla enine boyuna tahlil edebilme þansýný yakalayabildiler ancak.
Þu kanaate vardýlar: Sistemin bir oyunu imiþ. Yani sistem ayakta durabilmek için bu tezgâhý Türkiye’nin baþýna örmüþ meðer.
Meðerse bütün dünyada geçerli olan bir kural varmýþ: “Tekelci görüþler hükümranlýklarýný sürdüre bilmek için, suni ger¬ginliklerin türemesine zemin hazýrlarlarmýþ hep.”
Hazýrlanmýþ bu senaryoya raðmen, onlar halis niyetle, milli tepkilerini ortaya koymuþlardý. Bir sevda için, yani Allah Rýzasý’ný kazanmak için baþ koydular bu yola. Ölürsek “ebedi ha¬yat”, kalýrsak “vatan bizim” dediler. Hakk’tan Hakikatten herdem olsun ve “Hakk’ýn boyasýyla boyansýn gönüllerimiz” niya¬zýnda bulundular.
Derken ihtilal oldu. Terazi kuruldu. Bir kefeye bu devletin te¬meline dinamit koymak isteyen güruh, diðer kefesine Ülkü Ker¬vaný. Ýhtilal öncesi tufaný yaþamýþtýlar, ihtilal sonrasý kýyameti yaþa¬dýlar sanki. Terazi önlerine konulunca ister istemez Mizan’ý hatýrla¬dýlar. Uçsuz bucaksýz hayaller boyunca Sýrat Köprüsü’nden geçer gibi yedi kat göklerin mavi derinliklerinde dolaþýrlarken, bir an içten içe uyanýnca gördükleri manzara hiç de iç açýcý deðildi. Terazinin iki ke¬fesindeki unsurlar eþit telakki edilmiþti. Devlete baþkaldýranlar ile dev¬lete itaat edenler suçlu ilan edilmiþti. Hikmet-i Ýlâhi mapushane de varmýþ alýn yazýlarýnda... Adalet bu dünyada tecelli etmese de, elbet öte âlemde ve Mahkemey-i Kübra’da er geç tecelli edeceðine inançlarý tamdý zaten! Mapushane, Ülkü Kervaný’nýn daha da þuurlanmasýný saðlamýþtý. Sabr-ý Cemil sonunda mapushane, “Yusufiye Medresesi” oluverdi gönüllerde... Küçük cihaddan büyük cihada beyan buyuran Fahr-i Kâinat Efendimizin yaþadýðý günleri andýran bir döneme gelinmiþti...
Ortalýk sütliman... Bir imtihan tufaný içine yuvarlanmýþlardý. Nefisler ön plana itildi. Ülkücülüðün kitabýný ben yazdým, tarihini de ben baþlattým diyenler oldu. Dava da, ülkü de bana ait dedi¬ler.
Bütün bu egolar dünyasýnda akl-ý selim birileri çýktý yerin¬den doðruldu ve yürekli bir ses þöyle dedi: “Hayýr! Allah ve Resulü’nün hakikatleri dýþýnda herþey tartýþýlýr, hatta lider de, teþkilat da, doktrin de...”
Doðrusu da buydu. Bütün bu fitne ortamýnda Hakikatin ergeç tecelli edeceðine eminiz. Þehitler kervanýnýn hayatta kalanlardan bekle¬diði de: Hak ve Hakikat yolu olan Allah yolu’ndan dönmemektir.
Sistemin yeni kuþaðýn önüne koyduðu yeni bir oyun var yine. Bu sefer leþ kargalarýnýn yerini PKK almýþ. Yarýn kim bilir han¬gisi?
Oðullarýný kurban edecek vatan evlatlarý aranýyor sürekli. Külfeti üstlenecek yeni delikanlýlar revaçta. Eskiden bu iþi üstlenecek gönüllü (ücretsiz) delikanlýlar vardý. Þimdilerde pek gözükmüyor. Öyleyse ne yapmalý?
Sonunda ücretle bu iþi yapacak delikanlýlar bulundu. Yeni Yavuz delikanlýlar da sistemin ayakta kalmasý için oynanan bir oyun olduðunun farkýnda olmayarak, bu görevi en iyi þekilde deruhte etmek için yola koyuldular. Anadolu’nun yaðýz evlatlarý Cudi ya da kandil daðlarýnda en iyi þekilde dövüþüyorlar vatan ve millet uðruna. Ya conconlar, onlar da eðleniyorlar. Peki, nimeti kim paylaþýyor dersiniz? Sakýn bu soruyu sormayýn. Niye mi? çünkü sakýncalý. Ýsterseniz biraz ipucu vereyim: Seç¬kinler, yani oligarþik elitist tabaka...
Her zaman öyle olmuþtur. Külfet yiðit evlatlara. Nimet seçkinlere, yani bir eli yaðda, bir eli balda olanlara...
Bu oyun sürekli deðiþik adlar altýnda Türkiye’de tezgâhlanýyor. Bu senaryoyu bozacak biraz basiret gerekli. Deðiþ¬meyen tek þey gönlümüz, ülkümüz ve imanýmýzdýr.
Bugün kü Nizâm-ý Âlem Alperenlerinin dünkü Ülkü Ker¬vaný’ndaki, Ülkü erenlerinin yaþadýklarýndan alacaðý binlerce dersler olsa gerek. Onlar bu dünyada sefa sürmeden göçtü gitti¬ler; “Salâtullah Selâmullah, Aleyke ya Resûlüllah” diyerek mey¬danlarda nice baþlar verildi, hiç soran olmadý. Varsýn sormasýn¬lar. Can bülbüle dönüþünce ne önemi var? Onlar ebediyete uç¬tular, hor açýlýp gül oldular ve her ne ki var oldular. Zaten canlarý gövdelerine konuktu. Biliyorlardý, bir gün ruhlarýnýn bir kelebek misali çýkýp gideceðini.. Sonunda kafesten kuþ uçmuþcasýna, bu dünya kafesinden þeha¬det þerbetini içerek göç ettiler. Onlarýn hayatlarý arkada kalan gönüldaþlarýna bir tecrübe, bir ýþýk oldu. Ne mutlu onlardan ders alabilene...
Hak ile sevdalý olanlara, kendi özünü bilenlere ve Allah (C.C.) yolunda can verenlere çok þeyler borçluyuz. Ülkü ker¬vaný’nýn kutlu seferlerindeki yolcularýna layýk olabilmek için on¬lara yâr olabilmeli, kaygýdan azad olunarak ya da gönüllerimizi þadan kýla¬rak, can mülkümüzü abad bilip ve yeniden sefere
Dostlarý selamlýyarak yola koyulmalý.
Onlar “Bir ölür, bin diriliriz” dediler. “Hak nasip eylesede, bu mübarek seferde Resulüllah (S.A.V.)’ýn izininin tozuna sürsem yüzümü” dediler.
Gâh düþünde Cemalin bu kez görebilmek aþkýyla ebe¬diyete kavuþtular. Gonca gül misali gülerek vuslata erdiler.
Ruhlarý Þad olsun!

[Kaptan-58]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

[dark_yamtar58]

Ülkücüler çýð gibi çoðalýyorlar."SAYILMAYIZ PARMAK ILE
TÜKENMEYIZ KIRMAK ÝLE
DIÞIMIZDA SORMAK ÝLE
EL NE BÝLÝR HALÝMÝZÝ"Bilenler için her þey açýktýr. Her þey bütün emareler, büyük bir hareketin içinde olduðumuzu gösteriyor. Tarihin dönüm noktalarýndan birindeyiz. Bütün büyük medeniyetleri yoðuran o mübarek ve muhteþem pota yeniden vazifesini yapýyor. Ýlahi kader, bizi yoðuruyor ve yeni yüceliþlere vesile kýlacak hale getiriyor.Ülkücüler davayý kazanacaklar, hedeflerine ulaþacaklardýr,Allah yardýmcýlarý olsun.....

[dark_yamtar58]

Milliyetçi Hareketçi Ülkücüler, kolaya, rahata, refaha deðil, zora talip oldular. Mücadeleye, mücahadeye, ýzdýraba, sýkýntýya, çileye talip oldular. Gözyaþýna, alýn terine talip oldular. Çünkü, alçak hedeflere, süfli gayelere, çýkara deðil, büyüðe, uluya, yüceye ve yükseðe talip oldular. Allah rýzasýný kendilerine ana gaye bildiler. Yeni bir medeniyetin, ÇAÐDAÞ TURK-ÝSLÂM MEDENÝYETÝNÝN baþlatýcýsý, fedaisi, serdengeçtisi, delisi, delibaþýsý, çýlgýný olmaya talip oldular. Bazýlarý bize deli diyorlar. Evet onlarýn küçük hesaplarý, oyunlarý, basit zevkleri yok bizde. Biz deliyiz. Biz Allah delisiyiz. Millet delisiyiz, millete aþýk insanlýk delisiyiz.Milliyetçi Hareketi tertipler, tuzaklar, iftiralar, iþkenceler, hapishaneler ve cinayetlerle yýldýracaklarýný zannedenler, yanýldýklarýný acý acý göreceklerdir. Ülkücülerin davasý maneviyatýn himayesinde her gün biraz daha olgunlaþarak hedefine doðru iletiliyor.En yüce Ülkü Ülkücülerde...
En saðlam ve geçerli fikir Ülkücülerde...

[dark_yamtar58]

Türk Milletinin üzerine çökmüþ karabasan giderek çözülmekte ve zayýflamaktadýr. Hainlerin planlarý bozulmakta, figüranlarý sürekli açýða düþmektedir. Milletin raðmýna sürdürülen derin yolculuk sona yaklaþmýþtýr. Millet artýk egemenliðine, iradesine sahip çýkmaktadýr.
Artýk anlaþýlmýþtýrki Türkün Türkten baþka dostu yoktur ve olmayacak ta....Tanrý Türkü Korusun ve yüceltsinm.

[dark_yamtar58]

Forumdaki bütün ülkücüleri bu sayfaya yorum yapmaya bekliyorum.........

[haythuyt]

Millî kalkýnmamýzý gerçekleþtirmek, her Türk ferdini hür yapabilmek için Türk Milletini yeniden kurmak zorundayýz. Vatandaþlarýmýz arasýnda parti, mezhep, ýrk ve bölge farký gözetmeksizin karþýlýklý sevgi ve saygýya dayanan baðlar dokuyacaðýz.

BASBUG ALPARSLAN TURKEÞ



[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez](1).jpg

[EyüphanAydýn]

Tabikide bir ülkücü gençlik olarak þehit olan tüm Ükücülere Allah'tan rahmet diliyorum.Tabikide burasý bir forum sitesi burada pek siyaset ile bahsetmek normal olmaz ancak bu davalarý konuþmak gerek

Hepinizin Ruhu Þad OLsun.

[burhan]

ÞEHÝT ERTUÐRUL DURSUN ÖNKUZU

23 Kasým tarihi Ertuðrul Dursun Önkuzu'nun þehit ediliþinin yýl dönümüdür.
Ertuðrul Dursun Önkuzu Ülkücü Hareketin "ilk" þehitlerindendir...

4 Ocak 1968 tarihinde Ruhi Kýlýçkýran ile "ilk þehit"ini veren Ülkücü Hareket, 21 Mart 1970 tarihinde Süleyman Özmen ile ikinci þehidini vermiþtir. Aradan bir kaç ay geçmeden 8 Haziran 1970 tarihinde Yusuf Ýmamoðlu ile üçüncü þehidini veren Ülkücü Hareket, 23 Kasým 1970 tarihinde Ertuðrul Dursun Önkuzu ile dördüncü þehidini vermiþtir...

Aðabeyimiz ve þehidimiz Ertuðrul Dursun Önkuzu 1948 yýlýnda Tokat ilinin Zile kazasýnda doðmuþtur. Ailesinin en büyük ve tek erkek evladýdýr...

Ýlk öðrenimini Zile'de Sakarya Ýlkokul'unda, orta öðrenimini ise Zile Ortaokulu'nda tamamlamýþtýr. Daha sonra Zile Sanat Enstitüsü Tesviye Bölümü'nü bitirmiþ ve ayný zamanda Kuran Kursu'na devam ederek, Zile müftüsü hoca "Arif Efendi"den milli terbiye almýþtýr.

Ertuðrul Dursun Önkuzu, sanat okulunda iken ayný zamanda arkadaþlarý ile Zile Ülkü Ocaðý'ný açmýþ ve Ocakta seminerler vermiþtir.

Zile Sanat Enstitüsü Tesviye Bölümü'nü bitirdikten sonra 1967 yýlýnda Ýstanbul YILDIZ TEKNÝK ÜNÝVERSÝTESÝ Makine bölümünü kazanmýýþ ancak kaydýný yaptýrdýktan sonra komünistlerin tehditleri sonucu ancak bir ay okuluna devam edebilmiþtir...

Bir süre sonra Ankara Teknik Öðretmen Okulu'na geçen Ertuðrul Önkuzu ayný zamanda bu okulda yatýlý olarak kalmýþtýr.

Ertuðrul Dursun Önkuzu, okulun tatil dönemlerinde öðrencilerin derslerine yardýmcý olmuþ, ücretsiz kurs vermiþtir.

Ve sene 1970...
Ertuðrul Dursun Önkuzu 3. sýnýftadýr...
Öðrenci olaylarýnýn iyice çoðaldýðý bu yýlda, Ertuðrul Dursun Önkuzu iþgal altýnda bulunan okulda komünistler tarafýndan kaçýrýlýp CÝÐERLERÝNE ÜÇ GÜN BOYU HAVA DOLDURULMAK SURETÝYLE ÝÞKENCE EDÝLMÝÞ ve okulun üçüncü katýndan atýlarak þehit edilmiþtir...


Önkuzu

Kuzu yürür, kuzu yürür.
Önde Önkuzu yürür.
Kuzular meledikçe
Gönlüme sýzý yürür!

Önkuzu hey! Önkuzu!
Önde gider Önkuzu.
Bu bayrak düþmez yere,
Ölmedikçe sonkuzu!


Dursun adý... Dursun adý...
O gitti, dursun adý.
Dillerde türkü olsun,
Yürekte vursun adý!

Kuzular koç olacak,
Toy, düðün, göç... olacak
Bu yýl ki kuzularýn
Adlarý 'öç' olacak! Dinlemek için......=[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

[dark_yamtar58]

Sevdasý toprak olmuþ bir kara kýþta yolcu ediliyordun, Bozkurtlarýn omzunda Yamtarlarýn, Sancarlarýn,Afþinlerin uçmaðýna ... Ve Baþbugum Marþlar soyluyorduk ardýndan Yastýðýmýz mezar taþý yorganýmýz Kar Olsun.. Biz Bu Yoldan Dönersek Namus Bize AR Olsun

[yiðidoturan]

Velican Oduncu

Türkistan'dan Türkiye'ye göç eden bir ailenin çocuðu olarak 1964 yýlýnda dünyaya gelmiþti Velican. 26 Mart 1988 gecesi ellerinde þiþlerle uykusunda saldýrdýlar O'na... Türkistan'ýn has evladý Velican Oduncu, 14 yaþýnda girdiði cezaevinden, 24 yaþýnda þehitlik mertebesinde çýktý...
Ýstanbul Güneþli Kabristanlýðýna defnedilmiþtir.



Þehadetinin 18. yýlýnda aziz hatýrasý önünde saygýyla eðiliyoruz.... Ruhu þad olsun.

Ata topraklardan (Türkis'tan) göç ederek Türkiye'ye gelen Velican Oduncu 1964 doðumludur... Bundan sonrasýný da gönüllerin reisi Yusuf ZÝya Arpacýk'dan dinleyelim...




Uzun zamandan beri ilk defa bir tahliye veriyorduk.
-Ýnþallah farkýna varmazlar, diyordu Veli Can.

Cezaevi infaz savcýlýðý tahliye tarihimi yanlýþ hesaplamýþ, on aylýk bir sapmayla, erken býrakýlýyordum. Defalarca hesap yaptýk, evet idare þaþýrmýþtý. Ýki firar ve birçok isyandan dolayý yanan infazýmýn on aylýk bölümü görünmüyordu. Gardiyanlar iki gün sonra býrakýlacaðýmý söylediler. Hapishanede arkadaþlar arasýnda ihtiyatlý bir bayram havasý esmeye baþladý. Bende ise yaþayamadýðým buruk bir sevinç vardý. On yýlý aþkýn bir süredir doðudan batýya kadar bir çok cezaevinde birlikte olduðumuz can'larýmdan ayrýlýyordum. Biz bu kahramanlarla birlikte neler görmüþtük neler. Deðil seneleri aylarý, saniyeleri bile parça parça yaþadýðýmýz, o karanlýk dehlizlerde birbirimize destek olarak ne savaþlar vermiþtik.

O akþam büyük bir hücrede hep beraber toplanmamýza idare göz yumdu. Son geceyi Ýhsan Barutçu ve Erdoðan Taðýn’la altý ay beraber kaldýðýmýz hücrede hepimiz toplanarak geçirdik. Sohbet ederek sabaha kadar oturduk. Herkes birþeyler konuþuyordu, sanki hapishanede ki ilk zamanlarýmýzdý. Bu insanlara bakarken, âdeta son çeyrek yüzyýlýn tarihini görüyordum, o gül yüzlerinde. Ülkemizin etrafý ABD ve RUSYA tarafýndan ve onlarýn içerdeki ortaklarý tarafýndan kuþatýlmýþ, bir avuç vatanperver ülkücü de bu haçlý kuþatmasýný kýrarak, cennet yurdumuzu felaha çýkarmýþtý.

Veli Can, arkadaþlarý dikkatle dinliyor fakat lafa hiç girmiyordu. Benimle göz göze gelincede tebessüm ediyor ve sað yanaðýnda hafif bir gamze oluþuyordu. On yýl önceki günlerimiz sanki dün gibi canlanmaya baþladý hafýzamda. Veli Can ondört yaþýnda, pol-der'li vatan hainleri tarafýndan yakalanarak ve bir nice iþkenceden sonra tutuklanmýþ, Saðmalcýlar taþmedresesine kapatýlmýþtý. Yaþý küçüktü ama o bir devdi, bir ülkü devi.

Sarsarak köprüleri
Devler geçti bu yollardan:
Dudaklarýnda Hun Türküleri.

Þair onu tarif ediyordu þüphesiz. Dedesi Osman Batur uçaða kement atmýþtý Türkistan daðlarýnda. Çinlilere karþý amansýz bir savaþ yapan bu büyük kumandanýn destanlarý hâlâ yaþar o kutsal topraklarda. Saðmalcýlar da rahmetli Zeytin dayýdan dinlemiþtim Osman Batur'un kahramanlýk öykülerini. Zeytin dayý, onun komutasýnda, Çinlilere kan kusturan bir ilay-ý kelimetullah savþçýsý. Çocuk yaþýna raðmen orduya katýlmýþ.

Türkistan Türkleri yýllarca mücadele etmiþler ancak Osman Batur ve bir nice kahramanýn þehadetiyle birlikte, hicret kararý alan aksakkallar Türkiye'nin yolunu tutmuþlar. Çok zorlu bir yolculukla Taklamakan çölünü geçmiþler ve yoðun bir þekilde devam eden Çin birliklerinin takibi altýnda Himalayalara kadar varmýþlardý. Ancak bu bölgede Tibet çetecileriyle defalarca çatýþmaya girmiþler, geçitvermez daðlarý, açlýk, susuzluk ve her türlü meþakkati de yenerek Hindistan sýnýrýna ulaþmýþlardý. Bir dizi görüþmeler neticesi bir kýsmý Suudi Arabistana diðer bir kýsmý da ülkemize gelmiþlerdir. Ýþte "Sartaphanoðlu" Veli Can onlarýn çocuðu, o çile neslinin yadigarýydý. Ama çile bitmemiþ, dedelerinin, Çinlilerden gördüðü zulmün bin fazlasýný Veli Can'lar özyurdunda görmüþ, o inci gibi diþleri pol-der'li köpekler tarafýndan kaç kere kýrýlmýþtý!..

Veli Can'a bakarken bir olay canlanýyordu gözlerimde. O gün, bir-iki saat birlikte bahçede volta atmýþ, dinlenmek için, sandelyemiz olan büyük taþlarýn üzerine oturmuþtuk. "Peykeler, duvara mýhlý peykeler" diyordu Necip Fazýl. Bizde, yerlere mýhlý taþlarýn üzerinde, mazinin derin mevzularýna dalmýþ, öylece sohbet ediyorduk. Gaziantep'in kýzgýn güneþi tam tepemizdeydi ve hücrelerde geçirdiðimiz havasýz kapalý günlere inat masmavi bir gökyüzü, tertemiz bir hava vardý. Bir sünger gibi bedenim güneþ ýþýnlarýný emiyor ve zaman, Veli Can'ýn bal muhabbetiyle âdeta duruyordu. Yaklaþýk iki saat sonra.

-Biraz gölgeye geçelim, dediðimde, o sendeleyerek ayaða kalktý ve bir taraftan baþýný tutarak:
-Öf be hoca, hiç demeyeceksin zannettim.

Karanlýkta çok kaldýðý için güneþ ýþýnlarý onu çok rahatsýz ediyormuþ, ama ben güneþli tarafa gidelim dediðim için, sýrf beni kýrmamak uðruna kendi arzularýný bir kere daha feda etmiþ ve iki saat bu çileye katlanarak, asalet, nezaket ve estetizmin doruklarýndan, bizlere bir taþmedrese dersi daha vermiþti.

Hapishanede ki bütün arkadaþlarýmýzýn hayatýnda bu gibi zarafet ölçüleri vazgeçilmez bir ilke olarak yer almýþtý. Birine sevmediði bir þey bile ikram edilse kesinlikle onu reddetmezdi. Zehir verseler onu zemzem diye içerdik. Hatýr, gönül burada gerçek anlamlarýyla yaþatýlýyordu. Ýnsanlýk ihtiþamlý günlerinin baþdöndürücü sarhoþluðunu bizim hayatýmýzda tekrar yakalamýþ, tarihini yeniden yazýyordu. Geçici heveslerden ve gündelik telaþlardan uzak, feragat ve fedakarlýk gibi üstün deðerleri zirvelere taþýyan arkadaþlarýmýz vazifelerinin ince yollarýný bütünüyle keþfetmenin verdiði rahatlýkla hasta ruhlara þifa daðýtýyorlardý. Ya kudurdular, ya duruldular... Ya kasýrga gürültüsü ya da gece sessizliði... Bir altýn nesil oldular...

Bir taraftan kafamda böyle hatýralar canlanýyor, diðer taraftan arkadaþlarý dinliyordum. Bir arkadaþýmýz ezan okumaya baþladý. Susmuþtuk. Ilýk bir ses. Ýnsan ruhunun derinliklerine iþleyen bir huzur rüzgarý. Sabah ezanýnýn ötelere götüren havasý bir anda hapishane maltasýna hâkim olurken, bizlerde yere çarþaflar sererek, o kâbus hücresini bir özgürlükler beldesine dönüþtürmüþ ve cemaat olarak namazýmýzý eda etmiþtik. Ne de çabuk sabah olmuþtu.

Arkadaþlarýn bir kýsmý uyumak için hücrelerine çekildiler. Biz volta atarak muhabbete devam ediyorduk. Veli Can’a gidip yatmasýný söylediðimde itiraz etti. Ýhsan Barutçu ve Erdoðan Taðýn’da yatmadýlar. Tahliye müzekkeresi de bir türlü gelmiyordu. Hepimiz yorulmuþtuk. Hava karardý, gelen giden yok. Nihayet saat 20:00 dolaylarýnda giderek yaklaþan ayak sesleri bizi hareketlendirdi. Kalabalýk bir ekip geliyordu anlaþýlan.

Arkadaþlar üstümde bir falçatanýn olmasýný istiyorlardý. Ne de olsa sol siyasilerin bölmesinden geçecektim. Baþkan:

-Aman ha. Bir sürpriz olmasýn. Yanýna bir þeyler al da öyle git.
Ben “gerek yok” dedikçe, onlar ýsrar ettiler. Oldukça keskin bir býçaðý yanýma alarak hazýrlandým.

Ayrýlýk çok zor olacaktý. Cezaevi savcýsý ve müdür tahliye müzekkeresiyle hücrenin kapýsýna gelmiþlerdi. Veda sahnesi dayanýlacak gibi deðildi, birbirimize sarýlmýþ ayrýlamýyorduk. Savcý beklemekten sýkýldý ve kendince bir çýkýþ yolu buldu:

-Haydi acele edin, bir kiþi yola vurmak için bölme kapýsýna kadar gelebilir.
Sözde küçük bir taviz veriyordu idare. Yunus Meral'le bölme kapýsýna doðru yönelirken, geride býraktýðým arkadaþlarýmý düþünerek, karmaþýk duygular içinde, tahliyeme bile sevinemeden kendimi dýþkapýda bulmuþtum. Bu arada üstün gayretleri ile tahliyemi saðlayan (bu gün hayatta olmayan) büyük insan Mehmet Öztürk kardeþimin çabalarýný düþünerek yürüyordum. Öztürk, yanýna bir muhasip alarak mahkeme heyetine götürüyor ve on aylýk erken býrakýlmam onun hesap oyunu sayesinde gerçekleþiyordu.

Ben iki kiþiydim artýk, ikiye bölünmüþtüm ve birini orada býrakarak diðeriyle dýþarýya yöneldim. Kapýda bir baþka canlar beni bekliyordu. Adil Aþkaroðlu ve diðer kardeþlerim. Bu sefer kavuþma sahneleri yaþanýyordu.

Biz nasýl bir nesildik... On yýllýk iþkenceli, sürgünlü ve ölümlerle dolu bir cezaevi ortamýndan sonra tahliyeme bile sevinemiyordum. Çünkü, ruhumun yarýsý içeride arkadaþlarýmýn yanýnda, diðer yarýsý ile ancak dýþ dünyadaydým.

Mahzunluk duygusu her yanýmý kuþatmýþ, kýmýldayamýyorum. Gittikçe aðýrlaþan bu his yoðunluðu beynimi teslim alýrken, bedenim de bu istilaya karþý fazla bir direnç gösteremiyor. Hüzün ve utanç karýþýmý bir hücum bu. Hislerimin en mahrem kalelerini zapteden bu utanç duygusundan kurtulmam lâzým ama arkadaþlarým içerde, ben dýþardayým. Hazmedemiyorum doðrusu. Yakalandýðým bu ruh kasýrgasýndan hasarsýz sýyrýlmak için bir çýkýþ yolu arýyordum. Nafile... His fýrtýnasý dinmek bilmiyor. Bir tesselli bulmak için kenarýndan köþesinden bir þeyler aramaya çalýþtýkça, ulaþabildiðim mazinin ihtiþamlý günleri sadece þuurumu kamaþtýrýyor.

Herþeye raðmen kaybeden biz deðildik. Özgürlük ve esaret kavramlarý bizlerin dünyasýnda asli manalarýyla vücut bulmuþ, kapýmýzdaki gardiyanlar esaretin dayanýlmaz acýsýný yaþarken, bizler karanlýk hücrelerimizi gül bahçesine çevirip ruh dünyamýzdan fýþkýran sonsuzluk pýnarlarýndan, kana kana soðuk sular içmiþtik.
Zelzele tarlasýna dönen ruh dünyamda, bir müddet sonra, gene bir sarsýntý olacak ve takvimler 26 mart 1988'i gösterirken o kara haberi alacaktým.

Veli Can þehit olmuþtu.

Ne kervan kaldý, ne at, hepsi silinip gitti,
"Ýyi insanlar iyi atlara binip gitti."

Yusuf Ziya Arpacýk

FOTOÐRAFLAR VELÝCAN ODUNCU

Ü
Velican Oduncu


1978...Saðmalcýlar Cezaevi (Ali - Yusuf ZÝya Arpacýk, Velican Oduncu)


..........


Hapisten çýkýnca o'nu görmeye gittik
O gül yüzünün üstünde ki topraktan bir gül bitivermiþti...

Ruhu Þad olsun....

[yiðidoturan]

MUSTAFA PEHLÝVANOÐLU

(Ýdam Tarihi: 7.10.1980)



Ankara'nýn Balgat semtinde oturuyor olup 22 yaþýndaydý. ülkücülük suçundan cezaevine girmiþ ve idam cezasýna mahkum edilmiþti. Mamak Askeri Cezaevi'de yatarken bir fýrsatýný bularak kaçmayý baþardýysa da kýsa bir müddet sonra tekrar yakalandý. 12 Eylül cuntasý tarafýndan, idam edilmesi için verilen emir, Ankara Merkez Kapalý Cezaevi'nde yerine getirildi ve sabahýn erken saatlerinde asýlmak suretiyle þehit edildi. Cenazesi, Ankara Karþýyaka Mezarlýðý'na defnedildi.

[yiðidoturan]

SELÇUK DURACIK

(Ýdam Tarihi: 5.6.1983)



Yugoslavya göçmeni bir ailenin çocuðu olup 22 yaþýndaydý. Ailece, Manisa'nýn Turgutlu ilçesinde oturuyor, seyyar satýcýlýk yapýyordu. Daha önce de bir kaç defa ülkücülük suçundan cezaevine girmiþti. polisler tarafýndan arandýðýný öðrenince kendiliðinden giderek emniyete teslim olmuþ fakat, yargýlandýðý '12 Eylül Adaleti' daðýtan Ýzmir 2. Numaralý Askeri Mahkemesi tarafýndan idam cezasýna çarptýrýlmýþtý. 3 Haziran günü, idam edildiðine dair haberler radyodan yayýnlanýrken Ýzmir Emniyet Müdürlüðü'nde iþkence ile yeni ifadeleri alýnmaya çalýþýlýyordu. Ýki gün sonra Buca Kapalý Cezaevi'nde sabaha karþý asýlarak þehit edildi.

[yiðidoturan]

HALÝL ESENDAÐ

(Ýdam Tarihi: 5.6.1983)



Manisa'nýn Saruhanlý kazasýna baðlý Gözlet köyündendi. 21 yaþýnda olup evliydi. Bir takým olaylara karýþtýðý iddiasýyla polisler tarafýndan yakalandý. Tutuklandýktan kýsa bir süre sonra, 12. Eylül mahkemeleri tarafýndan idama mahkum edildi. 3 Haziran tarihinde, hakkýndaki idam cezasýnýn sabaha karþý infaz edildiðine dair radyo ve TV.'den yayýn yapýlmasýna raðmen, polisler tarafýndan cezaevinden alýnýp Emniyet Müdürlüðü'ne götürüldü. Burada, 'itiraf' etmesi için iki gün boyunca akýl almaz iþkenceler yapýldý ve 5 Haziran günü Buca Cezaevi'ne geri getirilip, sabahýn ilk saatlerinde asýlarak þehit edildi.

[yiðidoturan]

FÝKRÝ ARIKAN

(Ýdam Tarihi: 27.3.1982)



Çorum'un Alaca kazasýndan olup 32 yaþýndaydý. Ankara Türközü Bademlidere semtinde oturuyordu. Ankara'da cereyan eden bir takým olaylara karýþtýðý iddiasýyla tutuklanarak Mamak Askeri Cezaevi'ne kapatýlmýþtý. Yargýlandýðý 12 Eylül mahkemelerinde 'idam'ýna karar verildi. 27 Mart günü, sabahýn ilk saatlerinde Mamak Cezaevi'nde kaldýðý ölüm hücresinden çýkarýlarak götürüldüðü Ankara Merkez Kapalý Cezaevi'nde asýlarak þehit edildi. Cenazesi, Ankara Karþýyaka Mezarlýðý'na defnedildi.

[yiðidoturan]

CEVDET KARAKAÞ

(Ýdam Tarihi: 2.6.1981)



Elazýð'lý olup 21 yaþýndaydý. Ailesi ile birlikte Almanya'da bulunuyorken, Türkiye'ye, vatanýna dönmüþtü. Elazýð'da cereyan eden bir olaya adý karýþtýðý için tutuklandý ve 12 Eylül Mahkemeleri'nde yargýlanarak idam cezasýna çarptýrýldý. 2 Haziran günü, sabahýn erken saatlerinde Elazýð Kapalý Cezaevi'nde asýlarak þehit edildi.

[yiðidoturan]

ALÝ BüLENT ORKAN

(Ýdam Tarihi: 13.8.1982)



Samsun'luydu. 25 yaþýnda olup ailece Ankara'nýn Etlik Aþaðýeðlence semtinde oturuyordu. Ýncirli Lisesi gece bölümü öðrencisiydi. 1980 öncesinde meydana gelen bazý olaylar sebebiyle yargýlandýðý 12 Eylül mahkemelerinde idam cezasýna çarptýrýldý. Kapatýldýðý Mamak Askeri Cezaevi'nin ölüm hücresinden sabaha karþý alýnarak götürüldüðü Ankara Merkez Kapalý Cezaevi'nin infaz bahçesinde asýlarak þehit edildi. Cenazesi, Ankara Karþýyaka Asri Mezarlýðý'na defnedildi.

[yiðidoturan]

AHMET KERSE

(Ýdam Tarihi: 30.1.1983)



Gaziantep'in Oðuzeli ilçesine baðlý Gürsu köyündendi. Gaziantep Eðitim Enstitüsü'nde okuyordu. 1980 yýlý Þubat ayýnda, polisler tarafýndan Kilis'te yakalanarak gözaltýna alýnýp bir ay süreyle iþkence yapýldý. Çýkarýldýðý 12 Eylül mahkemelerinde de, bütün þahitlerin, aleyhine ifade vermedikleri için tutuklandýklarý bir yargýlamadan sonra, 8 Temmuz 1981 tarihinde idam cezasýna mahkum edildi. 25 yaþýndayken, tutuklu bulunduðu Gaziantep Cezaevi'nin infaz bahçesinde sabaha karþý asýlarak þehit edildi.

[yiðidoturan]

CENGÝZ BAKTEMUR

(Ýdam Tarihi: 2.5.1982)



Malatya'nýn Doðanþehir ilçesine baðlý Polat köyünden olup 20 yaþýndaydý. Ailece, Doðanþehir'de Yeni Belediye Garajý'nýn yakýnýnda oturuyorlardý. Liseyi yeni bitirmiþti. Doðanþehir'de meydana gelen bir olaya adý karýþtýðý için tutuklanýp cezaevine kapatýldý ve 12 Eylül Mahkemeleri'nde yargýlanarak idam cezasýna mahkum edildi. 2 Mayýs günü, sabahýn erken saatlerinde Elazýð Kapalý Cezaevi'nde asýlarak þehit edildi. Mahkemede idam cezasýna çarptýrýldýðýný öðrenen annesi, ruhi bunalým geçirdi. Þehadetini duyunca da felç oldu. Cenazesi, Doðanþehir Mezarlýðý'na defnedildi.

[yiðidoturan]

ADNAN KOÇ


ARALIK 1979
Ýzmir-Buca'dandý. Ailece Buca'da oturuyorlardý. Yetimdi. Buca üGD Yönetim Kurulu üyesiydi. Komünistler tarafýndan üGD binasýna yapýlan baskýn sýrasýnda þehit edildi. Cenazesi Buca'da topraða verildi.

[yiðidoturan]

AYÞE ÇETÝNKAYA


12 HAZÝRAN 1980
Adana'da Yürttaþ Ýplik Fabrikasý'nda iþçi olarak çalýþýyordu ve MÝSK iþçi temsilciliði yapýyordu. 31 yaþýndaydý. Olay günü akþam evinde oturduðu bir sýrada kapýsýný açtýran komünist katiller tarafýndan vurularak þehid edildi. Cenazesi Adana Asri Mezarlýðý'nda defnedildi.

[yiðidoturan]

ABDULLAH GüLBAHAR


2 OCAK 1978
Ankara'lýydý. Milli Eðitim Bakanlýðý'nda memur olarak çalýþýyordu Ankara Ticaret ve Turizm Yüksek Öðretmen Okulu ögrencisi olup, 20 yaþýndaydý. Ankara Hasköy'de iþinden evine dönerken komünistler tarafýndan kaçýrýldý. Aðýr iþkencelere maruz kalmýþ bir halde Hasköy Su Deposu civarýnda aðýr yaralý olarak bulundu. Hastaneye kaldýrýldýysa da kurtarýlamýyarak þehid oldu. Cenazesi Ankara Karþýyaka Mezarlýðý'nda topraða verildi.

[yiðidoturan]

ADEM PEKMEZCÝ


Yozgat'lýydý. Ailece Ankara-Akdere Peyami Safa mahallesinde oturuyorlardý. 15 yaþýndaydý. Ankara 29 Ekim Ortaokulu öðrencýsiydi. Evinde otururken komünist katillerin pencereden içeriye ateþ açmalarý sonucu vurularak þehit edildi. Bir yýl önce de Abidinpaþa Su Deposu önünde silahlý saldýrýya uðrayarak aðýr yaralanmýþtý

[yiðidoturan]

AHMET ADÝL OKUR


5 ÞUBAT 1980
Antalya'nýn Manavgat ilçesindendi. 48 yaþýnda olup evli ve altý çocuk babasýydý. 1956 yýlýnda Ankara Hukuk Fakultesi'nden mezun olduktan sonra avukatlýk yapmaya baþlamýþtý. Antalya'da MHP kurucularýndan olup milletvekili adayý olmuþ ve bir dönem il baþkanlýðý görevinde bulunmuþtu. Ant-Birlik'te Baþ Hukuk Müþavirliði yapýyordu. Þehadetinden bir ay önce Ant-Birlik'teki komünistlerin direniþi sýrasýnda iþgalciler tarafýndan 5 gün rehin tutulmuþtu. Olay günü akþam üzeri saat 17:30 sýralarýnda evine giderken yolda duvarlara yazý yazan bir gurup komünist militanýn saldýrýsýna uðrayýp, silahla vurularak þehid edildi. Cenazesi Manavgat'ta topraða verildi.

[yiðidoturan]

ALÝ ÇAKIROÐLU


9 ÞUBAT 1978
Trabzon'luydu. üniversite hazýrlýk kurslarýna katýlmak için memleketinden Ýstanbul'a gelmiþti. 18 yaþýndaydý. Ýstanbul Selimiye Çiçekçi mahallesinde komünistler tarafýndan arkadan vurularak aðýr yaralandý. Devlet hastanesine kaldýrýldýysa da kurtarýlamýyarak þehid oldu.

[yiðidoturan]

ALPARSLAN GüMüÞ


3 KASIM 1975
Afyon'un Bolvadin kazasýndandý. Ankara Gazi Eðitim Enstitüsü Matematik Bölümü 2.sýnýf öðrencisiydi. Yýldýrým Beyazýt Öðrenci Yurdu'nda kalýyordu. 22 yaþýndaydý. Olay günü okula geldiðý bir sýrada okulun önünde önceden bekleyen otuz-kýrk kiþilik komünist gruptan otamatik silahlarla açýlan yaylým ateþi sýrasýnda baþýndan aldýðý kurþun yarasý sebebiyle aðýr yaralandý. Hacettepe Hastanesine kaldýrýlarak acilen beyin ameliyatýna alýndýysa da, kurtarýlamayarak þehid oldu. Cenazesi Bolvadin'de topraða verildi.

[yiðidoturan]

LPER TUNGA UYTUN


13 NÝSAN 1979
Tunceli'nin Çemiþkezek kazasýndan olup, 24 yaþýndaydý. Ankara-Keçiören Lisesi'nden mezun olduktan sonra Ýstanbul Anadoluhisarý Gençlik ve Spor Akademisine girmiþti. Þehadeti sýrasýnda bu okulun son sýnýf öðrencisiydi. Ailece Ýstanbul-Erenköyde oturmaktaydýlar. Okulun öðrenci derneði baþkanýydý. Olay günü arkadaþlarýyla birlikte Cuma namazýný kýlmak için gittikleri okul yakýnýnda ki bir camiden çýkarken cami önünde bekleyen bir grup komünist militanýnýn (piçinin) saldýrýsýna uðrayarak býçakla üç yerinden aðýr yaralandý. Acilen Beykoz Devlet Hastanesi'ne oradan da Paþabahçe'de baþka bir hastaneye kaldýrýldýysa dayapýlan bütün müdahalelere raðmen kurtarýlamayarak þehid oldu. Cenazesi Ýstanbul Çengelköy mezarlýðýna defnedildi. Cami önünde býcakla vurulduðunda camiden çýkan ve olayý tepkisiz seyreden cemaate hitaben söylediði ibret verici „Bir müslümana saldýrýlýyor. Hiç biriniz müdahale etmiyorsunuz. Böyle giderse korkarým yakýnda sizler de ayný akýbete uðrarsýnýz..!' sözleri daha sonra gerçekleþmiþ ve bu caminin cemaatinden bir çok insan komünistler tarafýndan saldýrýya maruz kalmýþtýr

[yiðidoturan]

ABDURAHMAN KILIÇ


15 MART 1980

Gaziantep- Batak'tandý. 23 yaþýndaydý. 1979 yýlýnda memleketinde iþlenmiþ bir cinayetin zanlýsý olarak tutuklanmýþ ve Adana Kapalý Cezaevi'nde yatmaktaydý. Komünistlerin baþlattýklarý isyan sonucu arkadaþý Hasan Hüseyin Akbaþ ile birlikte þiþ ve býçak darbeleriyle þehid düþtü. Cenazesi memleketinde topraða verildi.

[yiðidoturan]

ADEM TOMAY


8 SUBAT 1980
Adapazarý'nýn Geyve ilçesine baðlý Akkaya köyündendi. Ýstanbul'da Maltepe sýgara fabrikasýnda çalýþýyordu. 26 yaþýndaydý. Evliydi ve þehadeti sýrasýnda altý aylýk bir kýz çocuðu vardý. Yanýnda arkadaþlarý Mehmet Görür ve Ýsmail Baþaran olduðu halde Cuma günü öðleden sonra Haydarpaþa-Gebze banliyö treniyle memleketine giderken Pendik yakýnlarýnda trende bulunan bir grup komünist militan silahlarýný çekerek yolcularý yere yatýrdýktan sonra Adem Tomay ve arkadaþlarýný kurþuna dizmek suretiyle þehit ettiler.

[yiðidoturan]

BEKÝR ÇÝFTER


18 EKÝM 1979
Kayserili olup, ailece Kayseri'nin Emek mahallesinde oturuyorlardý. 16 yaþýndaydý ve Kayseri Sanat Okulu'nda öðrenciydi. Olay günü okuldan evine dönerken Burç yakýnlarýnda komünistlerce açýlan ateþ neticesinde aðýr yaralandý. Hastaneye kaldýrýldýysa da, doktorlarýn ilgisizliði sebebiyle þehid oldu. Cenazesi Kayseri Asri Mezarlýðý'nda topraða verildi. Ailesinin tek erkek çocuðuydu.

[yiðidoturan]

BAKÝ YEÞÝLOÐLU


29 TEMMUZ 1978
Kýrýkkale'liydi. 36 yaþýnda, evli ve iki çocuk babasýydý. Ailece Bursa'da ikamet ediyorlardý. Tofaþ fabrikasýnda iþçi olarak çalýþýyor ve sendika temsilciliði yapýyordu. MÝSK mensubuydu. Fabrikada sendika mücadeleri sýrasýnda meydana gelen bir olaydan dolayý tutuklanmýþ ve Bursa Kapalý Cezaevi'ne konmuþtu. Cezaevinde de sürdürdüðü siyasi faaliyetler sebebiyle Balýkesir Kapalý Cezaevi'ne sürgün edildi. Olay günü Cezaevi idaresi tarafýndan telefon çaðrýsý olduðu söylenerek koðuþundan alýnýp idare binasýna götürüldüðünde böyle bir çaðrýnýn olmadýðý, kendisini telefonla kimsenin aramadýðýný öðrenerek geri koðuþuna dönerken sol siyasi kýsmýnda kasýtlý olarak açýk býrakýlan kapýlardan ellerinde þiþ ve býçaklarla çýkan komünist militanlarýn saldýrýsý neticesi karþý koyup mücadele etmesine raðmen þehid düþtü. Cenazesi memleketi Kýrýkalale'de topraða verildi.

[yiðidoturan]

BEKÝR ÇON


3 ARALIK 1977
Samsun'un Havza kazasýna baðlý Kamlýk köyündendi. ülkücü bir aileye baðlý olup, daha önce amcasýnýn oðlu da þehid edilmiþti. Lise mezunuydu ve 22 yaþýndaydý. 19 Kasým 1977 tarihinde Suluova'da yapýlan MHP eðlence gecesine Havzalý ülücülerle birlikte gidip, Suluova'da Emek Sinemasý'nda eðlenceye katýldýðý bir sýrada daha önceden salona yerleþtirilen saatli bir bombanýn infilakýyla yanýnda bulunan arkadaþýyla birlikte aðýr yaralandý. Merzifon Devlet Hastanesine kaldýrýldýysa da týbbý yetersizlikler sebebiyle Ankara Yüksek Ýhtisas Hastanesine kaldýrýldý. Bir müddet tedavi görmesine raðmen kurtarýlamýyarak saat 23.00 sýralarýnda þehid oldu. Uzun müddet Havza üOD'de çeþitli görevlerde bulunmuþtu. Cenazesi Havza'da topraða verildi.

BAYRAM ÇONOÐLU
TEMMUZ 1977
Samsun'un Havza kazasýndandý. Erzurum Ýþletmecilik Fakultesi 1. Sýnýf öðrencisiydi. 18 yaþýndaydý. Ailece Havza'da oturuyorlardý. Okul tatili münasebetiyle memleketinde bulunduðu bir sýrada pazar yerinde komünistlerle üOD binasýnýn önünde çýkan bir kavgada arkadan býçaklanarak aðýr bir þekilde yaralandý. Hastaneye kaldýrýlýrken de yolda þehid oldu. Cenazesi Havza mezarlýðýnda defnedildi.

CEMAL GüLBAY
16 MAYIS 1979
Rize'nin Ardeþen ilçesine baðlý Iþýklý köyündendi. 45 yaþýnda olup, Ýstanbul-Hasköy'de terzilik yapýyordu. Beyoðlu MHP ilçe eski baþkanlarýndandý. Evli ve çocuk sahibiydi. Fikirtepe'de komünistler tarafýndan vurularak þehid edildi. Cenazesi memleketinde topraða verildi.

CEMÝL AYDIN
Manisa'nýn Salihli kazasýndandý. 30 yaþlarýnda olup, Manisa'nýn Malta mahallesinde bakkallýk yapýyordu. Olay günü komünist militanlarýn bakkal dükkanlarýna yaptýklarý silahlý baskýnda vurularak þehid edildi.

DURAN KÖMEKÇÝ
1980
Adana'nýn Karataþ ilçesine baðlý Tuzluoðlu köyünden olup, Adana'da Yenibey mahallesinde oturuyor ve ayný mahallenin muhtarlýðýný yapýyordu. Evli ve 5 çocuk babasýydý. Küçük oðlu ile birlikte evlerine giderlerken komünistlerin silahlý saldýrýsýna uðrayarak þehid oldu. Bu saldýrý sýrasýnda oðlu da þehid oldu. O sýrada bir oðlu da ülkücülük suçundan cezaevinde yatýyordu.

DURSUN ÖNKUZU
23 KASIM 1970
Tokat'ýn Zile kazasýndandý. Ankara Erkek Teknik Yüksek Öðretmen Okulu öðrencisiydi. Ýþgal altýndaki okulda komünistler tarafýndan yakalanýp üç gün süren ve bisiklet pompasýyla ciðerlerine hava basmaya varan iþkenceler yapýldýktan sonra okulun üçüncü katýndan aþaðýya atýlarak þehid edildi. Cenazesi memleketinde topraða verildi.

EFRAHÝM ÞEKER
15 HAZÝRAN 1979
Ýstanbul-Yýldýrým mahallesinde oturuyordu. Bakýrköy MHP ilçe teþlilatýnda çeþitli görevler almýþtý. Bulgaristan göçmeni bir aileye mensup olup, öðretmenlik yapmaktaydý. Komünist katiller tarafýndan pusuya düþürülerek kurþunlanmak suretiyle þehid edildi.

ERHAN CENGÝZ
30 AÐUSTOS 1980
18 yaþýndaydý. Ailece Ýzmit'te oturuyorlardý. Lise mezunuydu. Olay günü gece saat 22.00 sýralarýnda Ýstanbul Þehremini Baþvekil Caddesi Odabaþý meydanýnda bir telefon klubesinde telefon görüþmesi yaparken, dokuz komünist militan tarafýndan ateþ açýldý. Kafasýna isabet eden tek kurþunla orada þehit duþtu

FAHRÝYE ALTINOK
24 HAZÝRAN 1980
Ýstanbul Gaziosmanpaþa MHP Ýlçe Baþkaný Ali Rýza Altýnok'un eþiydi. 50 yaþýnda olup, iki çocuk annesiydi. Gaziosmanpaþa MHP Ýlçe Kadýn Kollarý Baþkanlýðý yapýyordu. Olay günü saat 12.45 sýralarýnda Rami'da bulunan evlerine baskýn yapan komünist militanlar tarafýndan eþi ve kýzýyla birlikte þehid edildi. Cenazesi Aþiyan mezarlýðýna defnedildi.

FERÝDUN BAÞ
22 MART 1978
Samsun'da lise öðretmenilði yapmaktaydý. ülkü-Bir mensubuydu, 30 yaþlarýnda olup evliydi. Olay günü komünist militanlarca silah zoruyla kaçýrýlýp Havza kazasý yakýnlarýnda kýrlýk arazide bir aðaca baðlanarak iþkence yapmak suretiyle þehid edildi.

AHMET DURAN ÖZHORTA
4 KASIM 1979
Adana'nýn Arýklý köyündendi. 45 yaþýnda olup evli ve 5 çocuk babasýydý. Adana'nýn Denizli mahallesinde bulunan Zorlu Fýrýný önünde komünistler tarafýndan vurularak aðýr yaralandý. Hastaneye kaldýrýlýrken yolda þehid oldu. Daha önce de komünistlerce defalarca saldýrýya uðramýþlar bir defasýnda da evleri yakýlmýþtý. Yeðeni Mustafa Karacan bir yýl önce komünistlerce þehit edilmiþti. Cenazesi Adana Asri Mezarlýðý'nda defnedildi.

ALÝ ÇETÝNER
8 ÞUBAT 1979
Gaziantep'liydi. Lise mezunu olup 21 yaþýndaydý. Gaziantep üGD yönetim kurulu üyeliði görevinde bulunuyordu. Gece evine dönerken daha önceden pusu kurarak beklemekte olan komünist militanlar tarafýndan tam evinin kapýsýný açarken arkasýndan kurþunlanmak suretiyle þehid edildi. Cenazesi Gaziantep'te topraða verildi

BüLENT ALP
Ýstanbul-Zeytinburnu semtinde oturuyordý. 17 yaþýnda olup, ailece ülkücüydüler. Hasköy-Halýcýoðlu'nda aðabeyine ait marangoz dükkanýnda çalýþýyordu. Komünistler tarafýndan marangozhaneye baskýn yapýlarak kurþunlanmak suretiyle þehid edildi. Þehadetinden bir sene daha önce de yine komünistler tarafýndan silah zoruyla kaçýrýlmýþ ve akýl almaz iþkenceler görürken, bir fýrsatýný bulup ellerinden kurtulmuþtu.

CELAL ASLAN
HAZÝRAN 1980
Çorum'un Emirbað köyündendi. Çorum'da Eski Ekinpazarý semtinde terzilik yapýyordu. Evli ve üç çocuk babasýydý. Çorum olaylarýnýn baþladýðý gün Siðorta Hastanesi civarýnda bulunan evinden kardeþini aramak için çýktýðýnda komünist militanlar tarafýndan kardeþinin yeri gösterilmek bahanesiyle yakýnýndaki bir inþaata götürüldü ve orada silahla vurularak aðýr yaralandý. Çorum Siðorta Hastahanesi'ne kaldýrýldýysa da, tedavi imkanlarýnýn yetersizliði yüzünden Anakara'ya sevkedildi. Ancak kurtarýlamayarak þehid oldu. Cenazesi Çorum Ulu Mezarlýðý'na defnedildi.

CEMALETTÝN KARAASLAN
27 HAZÝRAN 1979
Tokat'lýydý. Ailece Tokat'ýn Devegörmez mahallesinde oturuyorlardý. Tahsilini tamamlamak için Ýstanbul'da bulunuyordu. Beyazýtta bulunan Mola kýraathanesinde hemþehrileri Salih Tuncer ve Ahmet Karaman ile birlikte sohbet ettikleri bir sýrada daha önceden komünistler tarafýndan yerleþtirilmiþ bir saatli bombanýn infilak etmesiyle aðýr þekilde yaralandý. Kladýrýldýðý hastanede 5 gün sonra kurtarýlamayarak þehid oldu. Bütün vücudu simsiyaholmuþtu. Cenazesi memleketinde topraða verildi.

CEMÝL ÇÖLLü
24 HAZÝRAN 1979
Manisa'lýydý. 35 yaþýnda, evli ve çocuk sahibiydi. Manisa'da eczacýlýk yapýyordu. Ayný zamanda Manisa MHP il baþkanýydý. Olay günü saat 15.00 sýralarýnda eczanesini basan komünist militanlar tarafýndan kurþunlanarak þehid edildi. Cenazesi Manisa'da topraða verildi.

CEVDET ACAR
HAZÝRAN 1980
Bursa'lýydý. 16 yaþýnda olup, ailece Araba yataðý semtinde oturuyorlardý. Ayný semtte bulunan babasýna ait nalbur dükkanýnda çalýþýyordu. Olay günü dükkanda bulunduðu sýrada çivi almak bahanesiyle gelen bir komünist katil tarafýndan vurularak þehid edildi. Þehadeti sýrasýnda aðabeyi ülkücülük suçundan cezaevinde bulunuyordu. Cenazesi Bursa'da topraða verildi.

CÝHAN KURT
AÐUSTOS 1979
Malatyalýydý. Ailece Ýskenderun Dumlupýnar mahallesinde oturuyorlardý. 16 yaþýndaydý. Aðabeyiyle birlikte evlerine giderlerken yedi kiþilik bir gurubun saldýrýsýna uðrayýp, aldýðý beþ býçak darbesiyle aðýr yaralanarak Devlet Hastanesi'ne kaldýrýldýysa da kurtarýlamayarak þehid oldu. Cenazesi Ýskenderun Karaaðaç mezarlýðýna defnedildi.

DOÐAN TAÞOLUK
22 AÐUSTOS 1979
Konya'nýn Doðanþehir ilçesindendi. 30 yaþýnda ve evliydi. Konya Seydiþehir Alimünyum tesislerinde çalýþýrken Rusya'ya staj için gönderilene kadar komünizme inanýyordu. Ancak Rusya'yý gördükten sonra daha Türkiye'ye indiði an havaalanýndan doðruca MHP'ye gidip ülkücü olmuþ. Seydiþehir Alimünyum tesislerinin komünistlerin hakimiyetine geçmesi üzerine barýnamayýp Antalya AntBirlik'e iþçi olarak girmek istemiþse de, giremeyince Tes-Ýþ sendikasýnda yönetici olarak çalýþmaya baþlamýþ, bir yandan da MÝSK'te fahri olarak sendikacýlýk eðitimciliðl yapýyordu. Olay günü Ramazan Bayramý'ný memleketinde geçirmek için garajlardan otobüs bileti alýp yolda iftar için yiyecek, çocuðu için de oyuncak hediye alarak garajlara tekrar dönerken Cumhuriyet meydanýnda komünistler tarafýndan kurþunlanarak þehid edildi. Cenazesi memleketinde topraða verildi.

EKREM KOCAMAN
Artvin'liydi. Ailece ülkücü fikre sahip olup, Artvin'de Sanat Okulu civarýnda oturuyorlar ve mobilyacýlýk yapýyorlardý. 21 yaþýndaydý. Adnana'da komonda eri olarak askerliðini yaparken izne geldiði bir sýrada anýnda iki kardeþi de olduðu halde evlerine giderlerken Adliye civarlarýnda komünistler tarafýndan pusuya düþürülerek kurþunlandýlar. Ýki kardeþi aðýr yaralandý. Kendisi orada þehid oldu. Cenazesi Artvin'de topraða verildi.

ENVER YAVUZDEMÝR
10 ARALIK 1979
Artvin'liydi. Evli ve üç çocuk babasý olup, 35 yaþýnda idi. Artvin'de Orta mahallede oturuyor ve þoförlük yapýyordu. Yanýnda bir arkadaþýyla barlikte evine giderken komünistler tarafýndan yolu kesilerek silah tehdidiyle elleri baðlanýp dövülerek Dere mahallesine kadar götürülüp, orada bir müddet iþkence yapýldýktan sonra kafasýna silahla ateþ edilerek þehid edilmiþtir. Cenazesi Artvin'in Tütüncüler Köyü'nde topraða verildi.

ERCüMET YAHNÝCÝ
27 ARALIK 1979
Bahçelievler BüD'nin kurucularýndan olup, Mali Bilimler ve Muhasebe Yüksekokulu öðrencisiydi. MEB'nda memur olarak çalýþýyordu. ülkücü Memurlar Derneði'nin yöneticilerindendi. Ankara Dumlupýnar Caddesi üzerinde bulunan evinden iþine gitmek için otosuna binerken pusuda bekleyen komünist katiller tarafýndan þehid edildi. Daha önce de defalarca komünistlerin saldýrýlarýna maruz kalmýþtý.

ERDEM ARABACI
10 EYLüL 1977
Bolu'nun Düzce kazasýndandý. 21 yaþýndaydý. Ankara Gazi Eðitim Enstitüsünden yeni mezun olmuþtu. Yenimahalle MHP Gençlik Kollarý teþkilatýnda görevliydi. Demetevler 2. Caddede oturuyordu. Mübarek Ramazan ayýnda Kadir Gecesi günü iftara yakýn saatlerde komünistlerle yaptýðý kavgadan sonra yaralanan elini pansuman ettirmek üzere gittiði eczaneden çýkarken kalabalýk bir komünist grubun tekrar saldýrýsýna uðradý. Aldýðý tek kurþun yarasýyla yere yýkýlýnca yanýna kadar sokulma cesaretini gösteren komünistler tarafýndan sopalarla dövülerek þehid edildi. Ailesinin tek erkek çocuðuydu, cenazesi Düzce'de topraða verildi.

EYüP GÖKÇEN
5 OCAK 1978
Tokat'lýydý. 22 yaþýndaydý. Liseyi bitirdikten sonra Ýstanbul Teknin üniversitesini kazanarak bir yýl kadar okula devam edebildi. Ancak okul komünistlerin eline geçmesi üzerine devam edemeyince kaydýný Adana Devlet Mimarlýk ve Mühendislik Akademisine aldýrmak zorunda kaldý. Ýstanbul'da bulunduðu sýrada teþkilat bünyesinde çeþitli kademelerde görevlerde bulundu. Adana'da çýkan bir olayda polisler tarafýndan þedid edildi. Cenazesi memleketi Tokat'ta topraða verildi.

FARUK FERAH
5 NÝSAN 1980
18 yaþýndaydý. Ailece Eskiþehir'in Esentepe mahallesinde oturuyorlardý. Eskiþehir Bahçelievler Lisesi'nden yeni mezun olmuþ, ülkücülük suçundan girdiði cezaevinden dokuz gün önce tahliye edilmiþti. Eskiþehir Genç ülkücüler Derneði baþkanlýðý yapmaktaydý. Olay günü Eskiþehir Köprübaþýnda miting düzenleyen komünistlerden bir grupla giriþtiði silahlý çatýþma neticesi vurularak þehid oldu. Cenazesi Esentepe mezarlýðýna defnedidi. Oðlunu kaybetmenin acýsýna dayanamayan babasý kýsa sýra sonra vefat etti. 12 Eylül 1980 den sonra mezar baþýna dikilen, üzerinde:
'Bir Leyle-yi Kadirde, düþen din için yere' mýsra'ý ile baþlayan þiirin bulunduðu mezar taþý polisler tarafýndan sökülerek götürüldü.

ABDULLAH ÝZCÝ
10 ÞUBAT 1979
Kayseri'nin Hacýlar kasabasýndan olup, 20 yaþýndaydý. YSE iþletmesinde iþçi olarak çalýþýyordu. Plevne mahallesinde oturuyordu. Ayný mahallede bulunan bir kahvehanede oturduðu sýrada saat 21.00 sularýnda kahvehanenin önünden geçen bir taksi içinden açýlan ateþ neticesinde vurularak þehit oldu. Cenazesi Kayseri Asri mezarlýðýna defnedildi.

ABDULLAH GüLBAHAR
2 OCAK 1978
Ankara'lýydý. Milli Eðitim Bakanlýðý'nda memur olarak çalýþýyordu Ankara Ticaret ve Turizm Yüksek Öðretmen Okulu ögrencisi olup, 20 yaþýndaydý. Ankara Hasköy'de iþinden evine dönerken komünistler tarafýndan kaçýrýldý. Aðýr iþkencelere maruz kalmýþ bir halde Hasköy Su Deposu civarýnda aðýr yaralý olarak bulundu. Hastaneye kaldýrýldýysa da kurtarýlamýyarak þehid oldu. Cenazesi Ankara Karþýyaka Mezarlýðý'nda topraða verildi

ADNAN üNVER
Konya'nýn Ereðli kazasýndandý. 16 yaþýnda olup ailece Ereðli'de oturuyorlardý. Olay günü sabah evinden çarþýya giderken Adliye binasý önüne geldiði sýrada bir komünist militan tarafýndan kurþunlanarak þehid edildi. Cenazesi Ereðli'de topraga verildi.



Not: Diðer Þehitlerimizi Eklemeye Devam Edeceðim

[dark_yamtar58]

Emeðine saðlýk YiðidoTuran Allah senden razý olsun........Ýzmire selamlar.

[dark_yamtar58]

Koca Reis




Hani derdik; hayat yalan
Ölüm bize oyuncaktý
Dünya’da tek kalsak bile
Asla yýlmak olmayacaktý

Biz ne günler gördük Reis
Ne kavgalar verdik Reis
Gelen vurdu, yýkýlmadýk
Bu da geçer hey koca Reis

Þehitleri düþün Reis
Eðilmesin baþýn Reis
Neler geldi, neler geçti
Bu da geçer hey koca Reis

Kaderimiz buymuþ bizim
El yaþamýþ, biz ölmüþüz
Kimi susmuþ, kimi yitmiþ
Biz aþk içinde kalmýþýz

O emekler hiç mi Reis
Adam olmak suç mu Reis
Bilmesinler, Allah bilir
Bu da geçer hey koca Reis

Þehitleri düþün Reis
Eðilmesin baþýn Reis
Neler geldi, neler geçti
Bu da geçer hey koca Reis



Eklenme: 26-04-2008
sanatçý: Ali Kýnýk
Yazan: Kagan
Hit: 42

[haythuyt]

EY ÞEHÝT

Nice kurbanlar verdik, vatana tarih boyu,
Kutsal emânet için, düþen cansýn þehidim.
Bu topraðýn baðrýnda, huzur içinde uyu,
Artýk sen vatan oldun, vatan sensin þehidim.


Yaðan yaðmurda türkün, yellerde nefesin var,
Þýrýldayan sularda, dinmeyecek sesin var,
Yurdun her köþesinde, gururun var, yasýn var,
Meriçsin, Erciyessin, Aðrý, Vansýn þehidim.Senin kurban olduðun, vatan bekçisiz kalmaz,
Arslan yatan topraðý, bilir, çakallar gelmez,
Dününden habersizin, yarýnlarýda olmaz,
Hem bugünsün, hem yarýn, hemde dünsün þehidim.

Seni anlamayanlar, ne anlarki vatandan,
Onlar baþka þey bilmez, rahat içinde candan,
Ölüm onlara sondur, sana sýyrýlýþ tenden,
Býrak ruhsuzlar seni, öldü sansýn þehidim.

Yurda bahar gelende, açan güllerde varsýn,
Ovada esen yelsin, yüce daðlarda karsýn,
Topraðý vatan yapan, ruhtaki kutlu sýrsýn,
Gönüllerde duasýn, þeref, þansýn þehidim..

[haythuyt]

DOSTUMUZ BARZANÝYE :=)

Sahibi yanýndayken, köpekler havlar kurda,
Yalnýz kaldýðý anda, duvar dibine siner.
Boynundaki takýlmýþ, zinciri unuturda,
Kemikten gelen gücü, kendi kudreti sanar.Senin gördüðün rüya, artýk uykudan uyan,
Seni mayýna sürer, tasýna kemik koyan,
Türkün sabrý taþarsa, düþünmez zarar, ziyan,
Kurularýn yanýnda, epeyce yaþ ta yanar.Sahibine güvenme, o Türk’ü iyi bilir,
Kararlý Türk görürse, birden Türk dostu olur,
Olmasada ne olur, oda payýný alýr,
Sonunda hakkýn olan, yumruk tepene iner.

Yemlik bir baþlangýç bu, birde sen sonu düþün,
Hesabý alýnacak, döktüðün kaný düþün,
Mihverinin eksenden, çýktýðý günü düþün,
Keser döner sap döner, gün gelir hesap döner.

Hata senin deðilki, kimliðimden kaçmamda,
Kýçýn sýkýntýdayken, sana kucak açmamda,
Maskesine aldanýp, baþa soysuz seçmemde,
Uyandým, çok yakýnda, bu soysuz tahttan iner.

Havlamadan önce bir, havladýðýn yere bak,
Birazcýk tarih oku, o kelleni kumdan çek,
Bir aþiret baþýsýn, cürmün kadar yeri yak,
Senin yaktýðýn ateþ, burdan tükürsem söner..

[Kaptan-58]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

[dark_yamtar58]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]





Süpersin be... KAPTAN_58.....;););)

[Abdurrahman 58]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

[Abdurrahman 58]

ZALÝME ALP MAZLUMA EREN!
PEYGAMBER ÜLKÜSÜDÜR ALPEREN

[dark_yamtar58]

ZALÝME ALP MAZLUMA EREN!
PEYGAMBER ÜLKÜSÜDÜR ALPEREN


Hoþ geldin Serkan kardeþ nerelerdesin ya...Yüzünü gören iktidara gelecek.:):):)

[dark_yamtar58]

Þehitlerimize ahde vefa ....Onlarý unutturmayalým unutmayalým.....

[Kaptan-58]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

[haythuyt]

Bugün Þehit Oldum Ben

--------------------------------------------------------------------------------

Bugün þehit oldum ben

Vücudumu benim gibi asker olan

Ýki vatan evladý, bir tabuta koydular

Ýþkence için önce beni bir kere vurdular

Sonra, altýmdaki görevli askerlerimi

Asýl iþkenceyi yapmak istekleri

Þehit anasý olan analaraydý

Vatan sevdalýsý olan babalaraydý



Biliyorlardý, bir kurþunla yýkýlmam ben

Mehmetçiðim, þehit olsam da ölmem.



Bugün þehit oldum ben

Vücudumu benim gibi asker olan

Ýki vatan evladý, bir tabuta koydular

Vatan hainler, þahadete ermiþ vücuduma

Kurþunlar yaðdýrdýlar durmadan, arka arkaya

Köyümdeyken aðaçlarý tek baþýma yýkardým

Kütükleri tek elimle kýrardým

Heybetliydim, kaya gibiydim kaya

Biliyorlardý, her jandarma gibi ben

Mehmetçiðim, þehit olsam da ölmem



Bugün þehit oldum ben

Vücudumu, benim gibi asker olan

Ýki vatan evladý, bir tabuta koydular

Vatan hainleri, þahadete ermiþ vücuduma

Nöbet tutup koruduðum, vatanýma

Kutlu sevdalara baþ koyduðum canýma

Vatan için feda ettiðim kanýma

Haince yaklaþtýlar, kalleþçesine kýydýlar

Biliyorlardý, arkamdan gelen Mehmetçikler ben

Mehmetçiðim, þehit olsam da ölmem



Bugün þehit oldum ben

Vücudumu benim gibi asker olan

Ýki vatan evladý, bir tabuta koydular

Memlekete ben gitmeden duyulmuþ, acý haber

Anam ellerini açmýþ, beni yollarda bekler

Tanýdýk, tanýmadýk bana gözyaþý döker

Aðlamayýn, sevinmesin sinsi kahpeler

Aðlamayýn, sevinmesin kalleþ köpekler

Aðlamayýn arkamdan, kahramaným ben

Mehmetçiðim, þehit olsam da ölmem



Bugün þehit oldum ben

Vücudumu benim gibi asker olan

Ýki vatan evladý, bir tabuta koydular

Ne þerefli duyguymuþ bu yarabbi

Altý askerle bir tabutta taþýnmak

Ayyýldýzlý albayraða sarýlmak

Geliyorum, o þerefli mertebeyi seçerek

Geliyorum, yardan serden geçerek

Geliyorum, þehadetin þerbetini içen ben

Mehmetçiðim, þehit olsam da ölmem.

[Abdurrahman 58]

Seni anlamayanlar, ne anlarki vatandan,
Onlar baþka þey bilmez, rahat içinde candan,
Ölüm onlara sondur, sana sýyrýlýþ tenden,
Býrak ruhsuzlar seni, öldü sansýn þehidim.

[dark_yamtar58]

Sevdasý toprak olmuþ bir kara kýþta yolcu ediliyordun, Bozkurtlarýn omzunda Yamtarlarýn, Sancarlarýn,Afþinlerin uçmaðýna ... Ve Baþbugum Marþlar soyluyorduk ardýndan Yastýðýmýz mezar taþý yorganýmýz Kar Olsun.. Biz Bu Yoldan Dönersek Namus Bize AR Olsun



.............................. .............................. .............................. ...............

[dark_yamtar58]

Ülkücüler çýð gibi çoðalýyorlar."SAYILMAYIZ PARMAK ILE
TÜKENMEYIZ KIRMAK ÝLE
DIÞIMIZDA SORMAK ÝLE
EL NE BÝLÝR HALÝMÝZÝ"Bilenler için her þey açýktýr. Her þey bütün emareler, büyük bir hareketin içinde olduðumuzu gösteriyor. Tarihin dönüm noktalarýndan birindeyiz. Bütün büyük medeniyetleri yoðuran o mübarek ve muhteþem pota yeniden vazifesini yapýyor. Ýlahi kader, bizi yoðuruyor ve yeni yüceliþlere vesile kýlacak hale getiriyor.Ülkücüler davayý kazanacaklar, hedeflerine ulaþacaklardýr,Allah yardýmcýlarý olsun.....



.............................. .............................. .............................. ..............

[Kaptan-58]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez] wzcNopeXgoeX99QKHyyumuRx9VFjOf mdv5G1dSsjisi-63QQ

[dark_yamtar58]

ÜLKÜCÜ ÞEHÝTLER için.

BEN DÝYORUM KÝ........YA BU ÜLKEYÝ SEV KORU YADA TERKET..................

[ötükenindelisi]

ÜLKÜCÜ ÞEHÝTLER için.

BEN DÝYORUM KÝ........YA BU ÜLKEYÝ SEV KORU YADA TERKET..................

iyi diyon bu ulkje bizim kanlarýmýzla sulan mýþ üçtane çapulcuya boyunmu eðeceyiz kanýmýn son damlasýna kadar vatan hayinlerle mücadeleye devam edeceðim

[dark_yamtar58]

iyi diyon bu ulkje bizim kanlarýmýzla sulan mýþ üçtane çapulcuya boyunmu eðeceyiz kanýmýn son damlasýna kadar vatan hayinlerle mücadeleye devam edeceðim



Keþke bu ülkenin Akýllý geçinenleride senin deliliðinin yüzde onukadar deli olsalar..Bu ülke senin gibi deliler sayesinde bu gün var seningibiler sayesindede olmaya devam edecek.....

[ötükenindelisi]

alýllý olup þerefþizlerin vatan hayinlerinin kahrýný çekene kadar deli olurum onlar fare gibi ðirecek delik bulamayacak benim yümden

[dark_yamtar58]

Allah Yolunda öldürülenlere ölüler demeyin.
Onlar hayattadýrlar lâkin sizler hissetmezsiniz"
(Bakara, 154)



Þehitlik, Allah indinde peygamberlikten sonra gelen en üst makamdýr. Çünkü, yüce dinimizi yaymak ve yaþatmak, Allah ýn adýný yükseltmek gayesi uðrunda canlarýný feda edenler cennetle müjdelenmiþlerdir. Hedefi, Nizam-ý Alem i kurmak, görevi ila-yý Kelimatullah olan ve bu uðurda vataný, milleti ve devletinin bekasý için çarpýþarak þehit düþen Ülkücüleri anmak ve kýyamete kadar da onlarýn aziz hatýralarýný yaþatmak hepimizin görevidir.

[ötükenindelisi]

þehitlik kutsal bir mevkidir allah herkese nasip etmez ülkü ---------vatan -----millet----allah---namus için kanýný canýný vern kiþiler bu mertebeye ulaþýrlar ??bazý þerefini ********ce satýp sonra þehit dir deyip medya önünde yaðcýlýk yapan soyunun ne olduðu belirsiz çapulculara çok kýzýyom


--------ölümden beter ðeliyo bana-------














*
















*

[dark_yamtar58]

O ÞEHÝDÝN ARDINDAN

Bir Leyle-i Kadir de, düþen din için yere
Þu matemli kalbimden,
O ÜLKÜCÜ ÞEHÝDE...

Þimdi senin dinini, bu emin eller bekler
Atom atsalar bile, Yaratan’ý kim terekler?..
Ama ne var ki böyle, ürüyecek köpekler
Sen þehit oldun yiðit, onlar geberecekler.

Türk-Ýslâm’ýn bayraðý, senin baþýndaki taç
Kalplerde yaþýyorsun, ölmedin ki ülküdaþ!..
Saldýrtmadýn sað iken mübarek mabedine
Uzanan el kýrýlýr, elbet bu kutsal dine.
Yemin ettik Ülküdaþ, yolumuz yolun olsun

Ýmansýz alçaklardan, zafer kimin haddine?
Bakma gözlerimize, gözden deðildir o yaþ

Neden aðlayayým ki, ölmedin ki arkadaþ!..
Övmeyeceðim seni, çünkü övgü az sana

Sen ki bayraðýn gibi, boyandýn bir al kana
Düðün gecesi demiþ bu geceye Meclâna.
Bir Leyle-i Kadir de, sen kavuþtun Mevlâ’na.
Omuzlarda gitse de, al bayraktaki na’aþ

Sana öldü diyemem, þehit ölmez Ülküdaþ!..

[dark_yamtar58]

"Biz ne Bolþevik, ne de komünistiz. Ne biri ne diðeri olamayýz. Çünkü, biz milliyetçi ve dinimize hürmetkarýz." MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

[dark_yamtar58]

"ÝSLAM RUHUMUZ, TÜRKLÜK BEDENÝMÝZDÝR. RUHSUZ BEDEN CESET OLUR." BAÞBUÐ ALPARSLAN TÜRKEÞ

[dark_yamtar58]

Ülkeme Duyulan Bu Nefret Yetsin Sevmeyen ******** Defolup Gitsin

[dark_yamtar58]

Hedef

Çýktýk Ötüken'den günün birinde,
Yýkandýk Mekke'nin tevhid nurunda
Hem dünde, bugünde, hemi yarýnda
Ýslamlýk Miractýr, Ülkü sancaktýr
Bu mübarek yoldan dönen alçaktýr

Biz dava uðruna serden geçmiþiz;
Anadan, babadan, yardan geçmiþiz;
Ýman denizine yelken açmýþýz;
Ýslamlýk sevdadýr, Ülkü sancaktýr,
Bu mübarek yoldan dönen alçaktýr.

Engeller yýldýrmaz Müslüman Türk'ü;
Þüphesiz inandýk, söz verdik çünkü...
Kýyamete kadar yaþar bu ülkü!
Ýslamlýk hedeftir, Ülkü sancaktýr;
Bu mübarek yoldan dönen alçaktýr

[dark_yamtar58]

O ÞEHÝDÝN ARDINDAN

Bir Leyle-i Kadir de, düþen din için yere
Þu matemli kalbimden,
O ÜLKÜCÜ ÞEHÝDE...

Þimdi senin dinini, bu emin eller bekler
Atom atsalar bile, Yaratan’ý kim terekler?..
Ama ne var ki böyle, ürüyecek köpekler
Sen þehit oldun yiðit, onlar geberecekler.

Türk-Ýslâm’ýn bayraðý, senin baþýndaki taç
Kalplerde yaþýyorsun, ölmedin ki ülküdaþ!..
Saldýrtmadýn sað iken mübarek mabedine
Uzanan el kýrýlýr, elbet bu kutsal dine.
Yemin ettik Ülküdaþ, yolumuz yolun olsun

Ýmansýz alçaklardan, zafer kimin haddine?
Bakma gözlerimize, gözden deðildir o yaþ

Neden aðlayayým ki, ölmedin ki arkadaþ!..
Övmeyeceðim seni, çünkü övgü az sana

Sen ki bayraðýn gibi, boyandýn bir al kana
Düðün gecesi demiþ bu geceye Meclâna.
Bir Leyle-i Kadir de, sen kavuþtun Mevlâ’na.
Omuzlarda gitse de, al bayraktaki na’aþ

Sana öldü diyemem, þehit ölmez Ülküdaþ!..

__________________

ÞeHiTLeR ÖLMeZ,VaTaN BölüNMeZ,BaYRaK ÝnMeZ,EZaN DiNMeZ !

[dark_yamtar58]

OÐUL

Vatan oðul, Bayrak oðul, Devlet oðul, can oðul
Sevmek Nedir?
Bunu bilen aþýklara Bismillah
Bu oðullar sumeyya can analardan doðdular
Rabbi esir dileklerden beþiklerden bismillah,
Ad verirken ilk ezandan ilk duyduðum kelamdan
Göz ve gönül aydýnlatan ýþýklara bismillah
Emeklerken diz vurduðum, iz vurduðum her yerde
Ayaklanýp atladýðým eþiklere bismillah
Ak önlükler ileyipte belediðim can oðul
Ninnilere, destanlara koþuklara bismillah
Düþte gördüm kanlý baþým Peygamber dizinde
Ocaklara eþiklere Bismillah
Karamürsel, kara üzüm gözlü mürsel
Soy oðul Gündüzbey'ce namlýyiðit
Beydaðý'nca Bey Oðul! ..
Gazi Battal Ülkesinin Karayiðit Balasý
Devlet oðul, mürvet oðul, fidan oðul, toy oðul
Anam dedin, Atam dedin Bayraða
Hem Albayrak oldun iþte hem bayrakta al oðul
Baðrýndaki kurþunlarla çýk
Peygamber katýna
Ol mübarek avucunun içini birer birer say oðul
Bet yüzlüler, kem gözlüler hor bakarmýþ vatana
Biz tükenip, yok olmadan olmaz böyle þey oðul
Denilmiþtir
-Can Sað iken, Yurt verilmez düþmana
Hem sütünden, hem kanýndan, hem canýndan
Bu sendeki huy oðul
Gazi oðul, Þehit oðul, Ýman oðul, Din oðul

[Engin58]

Allah'a , Kur-an'a , Vatana , Bayraða yemin olsun.
Þehitlerim , Gazilerim emin olsun
ülkücü Türk Gençliði olarak , Komunizme , Kapitalizme ,
Faþizme ve her türlü emperyalizme karþý mücadelemiz sürecektir.
Mücadelemiz son nefer , son nefes , son damla kana kadardýr.
Mücadelemiz milliyetçi Türkiye'ye turana kadardýr.
ülkücü Türk Gençliði olarak ,
Yýlmayacaðýz , Yýkýlmayacaðýz , Baþaracaðýz , Baþaracaðýz ,
Baþaracaðýz .
Allah Türk'ü Korusun ve Yüceltsin.

Amin...

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez] ([Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]) [Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

[dark_yamtar58]

ÜLKÜCÜ ÞEHÝTLER-

--------------------------------------------------------------------------------

ÜLKÜ KERVANI
BÝZ NE GÜNLER GÖRDÜK........................ .............................. ................
Aman Allah’ým, neydi O günler...
Bir mahþeri yaþýyorduk sanki. Sokaklar yürümez hale gel¬miþti, herkes birbirinden korkar olmuþ, kaçanýn kurtulduðu ve leþ kargalarýnýn ülkemize üþüþtüðü hengâme idi...
Beþinci kol devredeydi. Kimsenin gýký çýkmadýðý bir dö¬nemde, bu kördüðümü bertaraf edecek yürekli delikanlýlar yok muydu acaba? Vaziyet bambaþka, yaþamak iþkence ve eziyet, kaçan kurtuluyor, ahbab ve dost sandýklarýndan. Derken sahneye bir ümit doðuyor.
Bu ümit, milletin baðrýndan çýkan “ÜLKÜ KERVANI”dýr. Kolay olmadý. Devletin halledemediði, belki de planlanmýþ bir senaryonun kurbanlarý olsalar da, delikanlý yaðýz yiðitler, yürekleriyle canla baþla göðüslerini siper eden “ülkü kervaný” oldular. Ayaklarýn yerden kesildiði, bedenlerin akkorlaþtýðý, kurþun kurþun üstüne olduðu dönem¬lerde yaþandý bunlar. Böylece Hak yolundan dönmek bilmeyen bu kervan: “Ülkücü” adý ile tarihte yerini aldý. Bu gençliðin vermiþ olduðu mücadele dillere destan oldu. Dostlarca takdir gördü, iç ve dýþ düþmanlar tarafýn¬dan ise kösteklendi. Bu yetmezmiþ gibi, geceleri uykularýný kaçýran bir vaka olarak addedildi. O fýrtýnalý günlerde kurtlar sülük olup posttan sýyrýlýrken Türkiye kan revan içindeymiþ kimin umurunda.
Sadece analarýn gönlü daðlanýr. Bir de Türkiye’nin yoluna baþkoymuþ “Ülkü Kervaný”nýn gönlü. Sinelerinde sevda vardýr hep. Ölümüne bir sevda. Dalkavuklarýn üstün sayýldýðý, sanatkârlarýn sansar, dâhilerin þebek olduðu bu devirde þehitler birbiri ardýnca sýralanmýþtý adeta.
Mevlâna’nýn Þeb-i Arus (Düðün Gecesi) dediði ölümü analarýna þöyle tarif ettiler:
“Ana gidiyorum Hakk yola,
Ýhtiyacým var dualarýna,
Hakkýný helal et bana ...” diye.
Belki de bu sözler dinleyen için, son bir mektuptu.
Þeb-i Arus’u tadan Þehidler, topraðýna gelen can yoldaþlarýyla, analarýn o hüzünlü sesleriyle adeta gök kubbeyi çýn¬latýyorlardý. Bütün bu ayrýlýk kavþaðýnda kalpleri hüzünle dolsa da pes etmediler. Nihayetinde zorlu mücadelede kazanan, dýþ ve iç güçlerin azýlý diþi olmadý, kazanan millet oldu. Tozbulut ve kan revan içinde akl-ý selim düþünme fýrsatý bulamamýþlardý.
Meydanda “Leþ Kargalarý” çekilince nihayet olaylarýn analizini saðlam kafayla enine boyuna tahlil edebilme þansýný yakalayabildiler ancak.
Þu kanaate vardýlar: Sistemin bir oyunu imiþ. Yani sistem ayakta durabilmek için bu tezgâhý Türkiye’nin baþýna örmüþ meðer.
Meðerse bütün dünyada geçerli olan bir kural varmýþ: “Tekelci görüþler hükümranlýklarýný sürdüre bilmek için, suni ger¬ginliklerin türemesine zemin hazýrlarlarmýþ hep.”
Hazýrlanmýþ bu senaryoya raðmen, onlar halis niyetle, milli tepkilerini ortaya koymuþlardý. Bir sevda için, yani Allah Rýzasý’ný kazanmak için baþ koydular bu yola. Ölürsek “ebedi ha¬yat”, kalýrsak “vatan bizim” dediler. Hakk’tan Hakikatten herdem olsun ve “Hakk’ýn boyasýyla boyansýn gönüllerimiz” niya¬zýnda bulundular.
Derken ihtilal oldu. Terazi kuruldu. Bir kefeye bu devletin te¬meline dinamit koymak isteyen güruh, diðer kefesine Ülkü Ker¬vaný. Ýhtilal öncesi tufaný yaþamýþtýlar, ihtilal sonrasý kýyameti yaþa¬dýlar sanki. Terazi önlerine konulunca ister istemez Mizan’ý hatýrla¬dýlar. Uçsuz bucaksýz hayaller boyunca Sýrat Köprüsü’nden geçer gibi yedi kat göklerin mavi derinliklerinde dolaþýrlarken, bir an içten içe uyanýnca gördükleri manzara hiç de iç açýcý deðildi. Terazinin iki ke¬fesindeki unsurlar eþit telakki edilmiþti. Devlete baþkaldýranlar ile dev¬lete itaat edenler suçlu ilan edilmiþti. Hikmet-i Ýlâhi mapushane de varmýþ alýn yazýlarýnda... Adalet bu dünyada tecelli etmese de, elbet öte âlemde ve Mahkemey-i Kübra’da er geç tecelli edeceðine inançlarý tamdý zaten! Mapushane, Ülkü Kervaný’nýn daha da þuurlanmasýný saðlamýþtý. Sabr-ý Cemil sonunda mapushane, “Yusufiye Medresesi” oluverdi gönüllerde... Küçük cihaddan büyük cihada beyan buyuran Fahr-i Kâinat Efendimizin yaþadýðý günleri andýran bir döneme gelinmiþti...
Ortalýk sütliman... Bir imtihan tufaný içine yuvarlanmýþlardý. Nefisler ön plana itildi. Ülkücülüðün kitabýný ben yazdým, tarihini de ben baþlattým diyenler oldu. Dava da, ülkü de bana ait dedi¬ler.
Bütün bu egolar dünyasýnda akl-ý selim birileri çýktý yerin¬den doðruldu ve yürekli bir ses þöyle dedi: “Hayýr! Allah ve Resulü’nün hakikatleri dýþýnda herþey tartýþýlýr, hatta lider de, teþkilat da, doktrin de...”
Doðrusu da buydu. Bütün bu fitne ortamýnda Hakikatin ergeç tecelli edeceðine eminiz. Þehitler kervanýnýn hayatta kalanlardan bekle¬diði de: Hak ve Hakikat yolu olan Allah yolu’ndan dönmemektir.
Sistemin yeni kuþaðýn önüne koyduðu yeni bir oyun var yine. Bu sefer leþ kargalarýnýn yerini PKK almýþ. Yarýn kim bilir han¬gisi?
Oðullarýný kurban edecek vatan evlatlarý aranýyor sürekli. Külfeti üstlenecek yeni delikanlýlar revaçta. Eskiden bu iþi üstlenecek gönüllü (ücretsiz) delikanlýlar vardý. Þimdilerde pek gözükmüyor. Öyleyse ne yapmalý?
Sonunda ücretle bu iþi yapacak delikanlýlar bulundu. Yeni Yavuz delikanlýlar da sistemin ayakta kalmasý için oynanan bir oyun olduðunun farkýnda olmayarak, bu görevi en iyi þekilde deruhte etmek için yola koyuldular. Anadolu’nun yaðýz evlatlarý Cudi ya da kandil daðlarýnda en iyi þekilde dövüþüyorlar vatan ve millet uðruna. Ya conconlar, onlar da eðleniyorlar. Peki, nimeti kim paylaþýyor dersiniz? Sakýn bu soruyu sormayýn. Niye mi? çünkü sakýncalý. Ýsterseniz biraz ipucu vereyim: Seç¬kinler, yani oligarþik elitist tabaka...
Her zaman öyle olmuþtur. Külfet yiðit evlatlara. Nimet seçkinlere, yani bir eli yaðda, bir eli balda olanlara...
Bu oyun sürekli deðiþik adlar altýnda Türkiye’de tezgâhlanýyor. Bu senaryoyu bozacak biraz basiret gerekli. Deðiþ¬meyen tek þey gönlümüz, ülkümüz ve imanýmýzdýr.
Bugün kü Nizâm-ý Âlem Alperenlerinin dünkü Ülkü Ker¬vaný’ndaki, Ülkü erenlerinin yaþadýklarýndan alacaðý binlerce dersler olsa gerek. Onlar bu dünyada sefa sürmeden göçtü gitti¬ler; “Salâtullah Selâmullah, Aleyke ya Resûlüllah” diyerek mey¬danlarda nice baþlar verildi, hiç soran olmadý. Varsýn sormasýn¬lar. Can bülbüle dönüþünce ne önemi var? Onlar ebediyete uç¬tular, hor açýlýp gül oldular ve her ne ki var oldular. Zaten canlarý gövdelerine konuktu. Biliyorlardý, bir gün ruhlarýnýn bir kelebek misali çýkýp gideceðini.. Sonunda kafesten kuþ uçmuþcasýna, bu dünya kafesinden þeha¬det þerbetini içerek göç ettiler. Onlarýn hayatlarý arkada kalan gönüldaþlarýna bir tecrübe, bir ýþýk oldu. Ne mutlu onlardan ders alabilene...
Hak ile sevdalý olanlara, kendi özünü bilenlere ve Allah (C.C.) yolunda can verenlere çok þeyler borçluyuz. Ülkü ker¬vaný’nýn kutlu seferlerindeki yolcularýna layýk olabilmek için on¬lara yâr olabilmeli, kaygýdan azad olunarak ya da gönüllerimizi þadan kýla¬rak, can mülkümüzü abad bilip ve yeniden sefere
Dostlarý selamlýyarak yola koyulmalý.
Onlar “Bir ölür, bin diriliriz” dediler. “Hak nasip eylesede, bu mübarek seferde Resulüllah (S.A.V.)’ýn izininin tozuna sürsem yüzümü” dediler.
Gâh düþünde Cemalin bu kez görebilmek aþkýyla ebe¬diyete kavuþtular. Gonca gül misali gülerek vuslata erdiler.
Ruhlarý Þad olsun!

[Sivasprensi]

gün olur devran döner akan kanlar yerde kalmaz sehýtlerýmýzýn ruhu sad olsun

[dark_yamtar58]

--->: -ÜLKÜCÜ ÞEHÝTLER-

--------------------------------------------------------------------------------

Ülkücüler çýð gibi çoðalýyorlar."SAYILMAYIZ PARMAK ILE
TÜKENMEYIZ KIRMAK ÝLE
DIÞIMIZDA SORMAK ÝLE
EL NE BÝLÝR HALÝMÝZÝ"Bilenler için her þey açýktýr. Her þey bütün emareler, büyük bir hareketin içinde olduðumuzu gösteriyor. Tarihin dönüm noktalarýndan birindeyiz. Bütün büyük medeniyetleri yoðuran o mübarek ve muhteþem pota yeniden vazifesini yapýyor. Ýlahi kader, bizi yoðuruyor ve yeni yüceliþlere vesile kýlacak hale getiriyor.Ülkücüler davayý kazanacaklar, hedeflerine ulaþacaklardýr,Allah yardýmcýlarý olsun.....

[seva]

Ülküyolunda þehit olmuþ ülküdaþlarýmýz þahadet etmiþ
Þehitlerimizin Hepsine Allah Allah'tan rahmet dileklerimle.

TANRI TÜRKÜ KORUSUN VE YÜCELTSÝN.

[Engin58]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez] ([Üye Olmayanlar Linkleri Göremez])

[Engin58]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez] ([Üye Olmayanlar Linkleri Göremez])

[Engin58]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez] ([Üye Olmayanlar Linkleri Göremez])

[dark_yamtar58]

"ATSIZ TANRI DAÐI'NDA

Burada baþ saðlýðý, orada gözler aydýn;
Ýki ayrý dünyada iki ayrý tören var.

TANRI katýndan gelen bir yüce buyruk üzre,
Aramýzdan ansýzýn çadýrýný deren var.

Orada ecdat ruhu þâdümanhk içinde
Burada tamu içre gönüllerde boran var.

Eksilmiþ bir yanýmýz: çarpýlmýþ gibiyiz hep
TANRI korusun, sanki Bozkurtluða kýran var.

Yukardan gök mü bastý; altta yer mi çöktü ne
Kimsede aðýz, dil yok; gözleriyle soran var.

Buradan uðurlarken onu binlerce Bozkurt
Orada karþýlayan binlerce Alp-Eren var.

O gün Tanndaðý'nda tan aðýrdýðý çaðda.
Dediler Oðuz Hanýn otaðýna giren var.

Ve Tanrý Kut Mete'nin huzurunda Atsýz'ý
Kür Þad'la Kül Tiðin le diz vururken gören var.

Töredir; konan göçer, doðan gün batar elbet
Tanrý zeval vermesin devlet, din ve KUR'AN var

Dayanýlmaz olsa da Atsýz'lýðýn acýsý
Ulu Tanrý'ya þükür yine soy var. Turan var


NÝYAZÝ YILDIRIM GENÇOSMANOÐLU



.............................. .......Dark_Yamtar58 Bütün ülkücü Þehtlerin Ruhlarý Þadolsun......

[dark_yamtar58]

Türklerin Türküsü


ÜLKÜCÜ ÞEHÝTLERÝN TÜRKÜSÜ

Dilek yolunda ölmek Türklere olmaz tasa,
Türke boyun egdirir yanliz türeyle yasa;
Yedi ordu birlesip karsimizda parlasa
Onu kanla söndürüp parçalariz , yeneriz.

Biz Tufani yarattik uyku uyurken bati,
Nuh dogmadan kisnedi ordularimizin ati.
Sorsan söyle diyecek gök denilen su çati :
Türk gücü bir yildirim Türk bilgisi bir deniz.


Delinse yer ,çökse gök yansa kül olsa dört yan,
Yüce dilege dogru yine yürürüz yayan.
Yildirimdan tipiden kasirgadan yilmayan,
Ölümlerle eylenen tunç yürekli Türkleriz....

[dark_yamtar58]

Ülkücü Þehitler Destaný

Yiðit mi yiðit, er mi er idi;
Bir nesil geldi, geçti bir nesil
Aka ak, karaya kara derdi
Bil nesil geldi, geçti bir nesil.

Adý Dursun’du, adý Süleyman;
Soyadlar Gümüþ ve Kýlýçkýran.
Yaðlý ipte Mustafa Pehlivan:
Bir nesil geldi, geçti bir nesil

Kucaðýmda rahmet-i Rahman’a
Kavuþan ülkü devi Osman’a
Nasýl dayansýn ihtiyar ana?
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.

Ý’lâ-yý Kelimetullah için
Baþ kaldýrdýlar; titredi Maçin.
Sâlâsý okundu Ahmet Koç’un;
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.

Enbiyalar yoldaþý Gün Sazak,
Ýskender Karyaðdý, Cihan Budak..
Koþtular Hakk’a Hakk’ý duyarak;
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.

Erdem Arabacý, Adnan Çetin,
Ercüment Yahnici, Fuat Þahin,
Alper Tunga Uytun, Hikmet Tekin…
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.

Adana, Antep, Sivas, Tokatlý;
Kimi Kýrþehir, kimi Yozgatlý…
Kemal Fedai, Recep Haþatlý…
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.

Çatal yürekli, ülkü devleri
Ýnletti göðü, titretti yeri.
Tanrýnýn gönüllü askerleri;
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.

Bayraktý, tuðdu, yýldýzdý, aydý;
Arþa mühürü o devler koydu.
Kavruldu, yürekler yasa doydu.
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.



Tam beþbin þehit dillere kolay;
Þehidini say, gazisini say…
Keskinli Osman, Maraþlý Tuncay…
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.

Bozkurdu avlayýnca tazýlar,
Çok yol bekledi körpe kuzular.
Onlar Baktemurlar, Önkuzular…
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.

Ne ölümden korktular, ne þerden;
Geçtiler yardan, geçtiler serden…
Gülerek gitti onlar giderken;
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.

Ülkü tuðunu zafer burcunda
Teslim ettiler namlu ucunda.
Ve… Can verdiler daraðacýnda;
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.

Haykýr! Ezan susmaz, bayrak inmez.
Kavrulmuþ yürek korlanýr yanmaz;
Fýrlayan ok geriye dönmez
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.



Onlar… Onlar ki, ruh ve mânâ
Kür Þad’dan Atsýz’a, Veli Can’a
Ve bir bir katýldýlar kervana;
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.

Mehmet Güneþ ki bir delikanlý;
Alný niþanlý, kefeni kanlý…
Þehitlik mertebesiyle þanlý;
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.

Çiçeði burnunda beþbin yiðit,
Rýza-yý Hak için oldu þehit.
Arýca Osman, Aküzüm Cahit…
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.

Aðlama ey baþý yaþmaklý yâr!
Kim demiþ ülkü çiçeði solar?
Bir ölür, bin dirilir Bozkurtlar…
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.

Mukaddes dava, bir ulvî savaþ;
Can verir Uþak, yas tutar Maraþ.
Hangi birini sayayým gardaþ;
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.



Çiçek derdiler Türkeþ baðýnda;
Atsýz’la Peygamber otaðýnda…
Ve buluþtular Tanrý daðý’nda;
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.

Kýzýl zindanlar, taþ medreseler
Dile gelip de bir ses verseler
Neler söyler, daha neler neler
Bir nesil geldi, geçti bir nesil

Küçüðü seven, büyüðü sayan;
Allah’tan korkan, kuldan utanan;
Ýhlaslý, imanlý tam Müslüman
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.

Metin Olgaç’ý, Alper Demir’i
Öldüren kurþun, Moskof’un emri.
Rüyasýnda gören Peygamberi
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.

Bir mukaddes dava için kaný
Sebil ettiler; hayatý, caný…
Son asrýn Ulubatlý Hasan’ý
Bir nesil geldi; geçti bir nesil.



Dillerinde hep vatan ve millet
Bursalý Osman, Bingöllü Hikmet
Fatih Koyuncu, Ali Bülent…
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.

Onlar Mevlâyý secdede buldu
Tevhid nurunda, yundu, pâk oldu.
Hakk’tan þehitlik niþâný aldý
Bir nesil geldi; geçti bir nesil.

Ülkü denen nazlý yâre sâdýk
Ve büyük bir aþýkla seven âþýk
Kardelen, papatya, sarmaþýk…
Bir nesil geldi; geçti bir nesil.

Yola çýkmýþtý ki bir kervan
En önde giden Baþbuð Alparslan.
Hazreti Peygamber’den feyz alan
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.

Bir sevdamýz vardý “vatan” diye;
Aþýktýk þehre, köleydik köye..
Can baðýþladýk biz bu ülkeye
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.



Aðla Nahçývan, yan Azerbaycan
Gözü yaþlý bekliyor Türkistan
Rehberi Kur’an, hedefi Turan
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.

Bir Kurumahmutoðlu vardý ya
Durdu namaza, vardý secdeye
Boyun bükmedi paþaya, beye
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.

Ve Ravzat’ül Ýslâma girdiler
Þehâhed güllerini derdiler
Daraðaçlarýnda can verdiler.
Bir nesil geldi; geçti bir nesil.

Ey ülküdaþ! Dur, dinle bu sesi;
Bu destan þehitler mersiyesi.
Kimse susturamadý Ýdris’i
Bir nesil geldi, geçti bir nesil.




TANRIDAÐINA KÜRÞAT ATANIN YANINA GÝTMEK ÝÇÝN YOLA ÇIKAN ÜLKÜCÜ ÞEHÝTLER KERVANINDAN SADECE BAZILARI ....Benim yiðit Kardeþlerim Mekanýnýz cennet olsun......Dark_Yamtar 58.......

[dark_yamtar58]

KAPIDA BESLEYÝP YAL VERMEYÝNÝZ

Allaha deðil de mülke tapaný
Yetimin hakkýný beleþ kapaný
Bozkurdum diyerek itlik yapaný
Kapýda besleyip yal vermeyiniz

Edebi adabý yýrtýp atana
Çakalla tilkiyle birlik yatana
On lafýna dokuz haram katana
Zümrüt diyarýndan dal vermeyiniz

Devletin malýný lüp lüp yutana
AB yi ecdaddan üstün tutana
Merkebe der ise bu tay katana
Nalbant dükkanýndan nal vermeyiniz

Global müslimim diyen zýndýða
Ýçi küflü dýþý süslü fýndýða
Kuma gelinliðe ceyiz sandýða
Telli duvaðýna al vermeyiniz

Kafirle oturup iftar yiyene
Camiye giderken frank giyene
Yaðmurlu müslüman olur diyene
Boðulacak olsa sal vermeyiniz


Resul düþmanýyla dine sövene
Papanýn önünde baþýn eðene
Peteðe yapýþmýþ yine bu kene
Eþþek arýsýndan bal vermeyiniz

Meydanlara çýkýp davar güdene
Brüksele cuma için gidene
Hazine malýný talan edene
Yanýlýp þaþýp da kol vermeyiniz

Milletin iþine yaramayana
Seçim sonrasýnda aramayana
Emanet alarak korumayana
Parasýyla bile mal vermeyiniz

Suyun ötesinden emir alaný
Ecadýn kabrine domuz salaný
Sizden uzak tutun böyle yýlaný
Ýçi boþ fincandan fal vermeyiniz

Allaha deðil de mülke tapaný
Yetimin hakkýný beleþ kapaný
Bozkurdum diyerek itlik yapaný
Kapýda besleyip yal vermeyiniz

[dark_yamtar58]

Ben Bir TÜRKÜM !... Ben; Orta Asya'dan Türeyen, Anadolu'da Büyüyen, Avrupa Içlerine Yürüyen TÜRK'üm ! Ben; Daglarda Gemi Gezdiren, Taslara Destanlar Kazdiran, Tarihi Bastan Yazdiran, TÜRK'üm ! Ben; Adalete, Ben Mertlige Örnekler Veren, Ölüm - Kalim Savasina Gülerek Giden, Yeryüzünde Her Murada Eren TÜRK'üm ! Ben; Sancaklara, Tuglara Bas Egdiren, Beylere, Pasalara Hil'at Giydiren, Kilicini Üç Kit'ada Gezdiren TÜRK'üm ! Ben; Atilla'yi, Yavuz'u, Fatih'i Var Eden, Krallari, Imparatorlari Kendisine Yar Eden, DüsmanIna DünyasInI Dar Eden TÜRK'üm ! Ben; Sahlari, Sultanlari Kul Edinen, Altinlari, Elmaslari Pul Edinen, Incili Kaftanlari Çul Edinen TÜRK'üm ! Ben; Zafer Rüyasini Görenlere Saç Yolduran, Hezimete Ugratip, Ümitleri Solduran, Müzelerde Bas köseleri Dolduran TÜRK'üm ! Ben; Damarlarinda Asil Kanin Aktigi Irkim, Benden Bahseder Destanim, Agitim, TÜRK'üm, Ben TÜRK'üm, Taa Iliklerime Kadar MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'üm !.. Ya Siz Kimsiniz ?

[sivaslýgenç]

Tüm þehitlerimize Allah rahmet eylesin , Mekanlarý Cennet olsun.Hesapý elbet birgün sorulacak.

[Abdurrahman 58]

Tüm þehitlerimizi rahmetle anýyoruzz
____________________________

[Vatanist]

Selamun Aleyküm

Benim Topraðým Cennetdir

Ben Sizin Bu Sözlerinize Bu Yazýlarýnýza Karþýlýk Sadec Tek Kelime Laf Ederim

Ne Mutlu TÜRK'üm Diyene Varlýðýmýz TÜRK Varlýðýna Armaðan Olsun ÜLKÜDAÞLARIM.

[EyüphanAydýn]

Hepimizin Baþý Sað olsun...Herþey unutulur,Bu dava unutulmaz..!

[HaZaN]

Ruhlarý þadolsun onlar zaten cennetlik insanlar Yüce Mevlam geride kalanlarýna sabýr versin, kanýnýz yerde kalmayacaktýr siz rahat olun.[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

[dark_yamtar58]

Hedef

Çýktýk Ötüken'den günün birinde,
Yýkandýk Mekke'nin tevhid nurunda
Hem dünde, bugünde, hemi yarýnda
Ýslamlýk Miractýr, Ülkü sancaktýr
Bu mübarek yoldan dönen alçaktýr

Biz dava uðruna serden geçmiþiz;
Anadan, babadan, yardan geçmiþiz;
Ýman denizine yelken açmýþýz;
Ýslamlýk sevdadýr, Ülkü sancaktýr,
Bu mübarek yoldan dönen alçaktýr.

Engeller yýldýrmaz Müslüman Türk'ü;
Þüphesiz inandýk, söz verdik çünkü...
Kýyamete kadar yaþar bu ülkü!
Ýslamlýk hedeftir, Ülkü sancaktýr;
Bu mübarek yoldan dönen alçaktýr

[dark_yamtar58]

Allah'a , Kur-an'a , Vatana , Bayraða yemin olsun.
Þehitlerim , Gazilerim emin olsun
ülkücü Türk Gençliði olarak , Komunizme , Kapitalizme ,
Faþizme ve her türlü emperyalizme karþý mücadelemiz sürecektir.
Mücadelemiz son nefer , son nefes , son damla kana kadardýr.
Mücadelemiz milliyetçi Türkiye'ye turana kadardýr.
ülkücü Türk Gençliði olarak ,
Yýlmayacaðýz , Yýkýlmayacaðýz , Baþaracaðýz , Baþaracaðýz ,
Baþaracaðýz .
Allah Türk'ü Korusun ve Yüceltsin.

Amin...

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez] ([Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]) [Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

.............................. .............................. .......

[Abdurrahman 58]

1.
بسم الله الرحمن الرحيم
Bismillāhirrahmānirrahīm
Rahmân ve Rahîm olan Allah'ýn adýyla.
2.
الحمد لله رب العلمين
Elhamdü lillâhi rabbil'alemin.
Hamd,yalnýz âlemlerin Rabbi,olan Allah'-a/-için dýr.
3.
الرحمن الرحيم
Errahmânir'rahim.
o Rahmân ve Rahimdir,
4.
ملك يوم الدين
Mâliki yevmiddin.
Din gününün maliki(sahibi).
5.
اياك نعبد واياك نستعين
Ýyyâke na'budü ve iyyâke neste'în,
Ancak sana kulluk ederiz ve ancak senden yardým dileriz.
6.
اهدنا الصرط المستقيم
Ýhdinessýrâtel müstakîm.
Bizi müstakim/doðru/doðruluðu isteyenin yol(un)a hidayet eyle.
7.
صرط الذين انعمت عليهم غير المغضوب عليهم ولا الضالين
Sýrâtallezîne en'amte aleyhim ðayrilmaðdûbi aleyhim ve leddâllîn.
Kendilerine nimet verdiðin mutlu kimselerin yoluna; gazaba uðramýþlarýn ve o sapmýþlarýn yoluna deðil.
AMÝN

[Kaptan-58]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

[Kaptan-58]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

[Abdurrahman 58]

1.
بسم الله الرحمن الرحيم
Bismillāhirrahmānirrahīm
Rahmân ve Rahîm olan Allah'ýn adýyla.
2.
الحمد لله رب العلمين
Elhamdü lillâhi rabbil'alemin.
Hamd,yalnýz âlemlerin Rabbi,olan Allah'-a/-için dýr.
3.
الرحمن الرحيم
Errahmânir'rahim.
o Rahmân ve Rahimdir,
4.
ملك يوم الدين
Mâliki yevmiddin.
Din gününün maliki(sahibi).
5.
اياك نعبد واياك نستعين
Ýyyâke na'budü ve iyyâke neste'în,
Ancak sana kulluk ederiz ve ancak senden yardým dileriz.
6.
اهدنا الصرط المستقيم
Ýhdinessýrâtel müstakîm.
Bizi müstakim/doðru/doðruluðu isteyenin yol(un)a hidayet eyle.
7.
صرط الذين انعمت عليهم غير المغضوب عليهم ولا الضالين
Sýrâtallezîne en'amte aleyhim ðayrilmaðdûbi aleyhim ve leddâllîn.
Kendilerine nimet verdiðin mutlu kimselerin yoluna; gazaba uðramýþlarýn ve o sapmýþlarýn yoluna deðil.
AMÝN

[gezgin_58]

tamam insan oglu sehit olabilir ne mutlu sehit olana benim anlamadigim sey her sehit olan kisi ulkucumu

[Dilsad Hatun]

Eylül Yigitlerimin hiç birini UNUTMADIK ! Bu mukaddes dava ugruna Sehit olan butun Reislerimizin Ruhlari sad mekanlari cennet olsun . Paylasim için ayritten Allah razi olsun , ulkucu kardeslerimin olmasi cok guzel.

[HaKaaN]

Ve bir gün düþlerimde gördüm seni
Bir isyan tohumu olup düþüyordun topraða...
Ýnadýna öfkelerim yeþeriyordu hesapsýzca,
Yarýnlarýma umut, dünlerime þeref veriyordun...

Haykýrmak istedim bir gün dünyaya
Adýný adýnla anmak istedim!
Asýmýn nesli diyorlardý bizlere
Bedrin arslanlarý gibiydik
Kürþadýn delileri...
Kartal olup uçtuk ömrün doruklarýnda
Sürünenlerden, eðilenlerden olmadýk....
Bir somun ekmeði paylaþtýk kardeþcesine
Yoklukda çokluk, ölülerde diri olduk...
Topraða düþen her damla kan
Berekeri oluyordu yarýnýn bebeklerine...
Biz hep çýkarsýz sevdik sevdiklerimizi
Anamýzýn ak sütü gibi temizdi sevdalarýmýz...
Kýlýçlarýn gölgesinde saflar donattýk
Ölümlerle eðlendik, ölümlerle dirildik!
Ebu Cehil evladý cellatlar gördük
Allahuekber! Deyip verdik son nefesimizi...
Omuzlarýmýzdaki yük yüklerin en aðýrýydý
Melekleri yoldaþ edindik...
Demir parmaklýklar gördük, paslý ranzalar...
Parçaladýk prangalarý, taþ duvarlarý aþtýk!
Ve bir gün düþlerimde gördüm seni
Elinde sancak, dilinde Kelime-i Tevhid
Koþuyordun koþanlarýn ardýndan
Varlýðýný armaðan ediyordun Türk’ün varlýðýna...

[Abdurrahman 58]

tamam insan oglu sehit olabilir ne mutlu sehit olana benim anlamadigim sey her sehit olan kisi ulkucumu

hayýr efendim yanlýþ anlamýþsýnýz.nerden çýkardýnýzki bunu:confused:

[gezgin_58]

hayýr efendim yanlýþ anlamýþsýnýz.nerden çýkardýnýzki bunu:confused:

valla ben yanlýs anlamadým haberler oyle sehýt cenazelerýnde ulkucu kardeslerýnýzýn attýgý sýlagonlarý ýzledým yapýlan roportajlarý dýnledým

[gezgin_58]

dark_yamtar once sehitlere saygi duydugumu yazmistim sanirim okumadin aman sizler herseye sahip cikin

[Merkez_Alperen]

Ruhunuz Þad Mekanýnýz cennet olsun
______________________________ __

[HaKaaN]

Hani derdik; hayat yalan
Ölüm bize oyuncaktý
Dünya’da tek kalsak bile
Asla yýlmak olmayacaktý

Biz ne günler gördük Reis
Ne kavgalar verdik Reis
Gelen vurdu, yýkýlmadýk
Bu da geçer hey koca Reis

Þehitleri düþün Reis
Eðilmesin baþýn Reis
Neler geldi, neler geçti
Bu da geçer hey koca Reis

Kaderimiz buymuþ bizim
El yaþamýþ, biz ölmüþüz
Kimi susmuþ, kimi yitmiþ
Biz aþk içinde kalmýþýz

O emekler hiç mi Reis
Adam olmak suç mu Reis
Bilmesinler, Allah bilir
Bu da geçer hey koca Reis

Þehitleri düþün Reis
Eðilmesin baþýn Reis
Neler geldi, neler geçti
Bu da geçer hey koca Reis

[feraha]

ülkücülük deðil güzel olan vataný deðiþmemek doðru olan
Türk milletinin içinde olmazý gereken budur bence
ÝYÝ OLMAK MARÝFET DEÐÝL.. GÖREVDÝR!!!

[HaKaaN]

ülkücülük deðil güzel olan vataný deðiþmemek doðru olan
Türk milletinin içinde olmazý gereken budur bence
ÝYÝ OLMAK MARÝFET DEÐÝL.. GÖREVDÝR!!!

vataný için canýný vermeye daima hazýrdýr ülkücüler merak etme sen.....

[dark_yamtar58]

Allah Yolunda öldürülenlere ölüler demeyin.
Onlar hayattadýrlar lâkin sizler hissetmezsiniz"
(Bakara, 154)



Þehitlik, Allah indinde peygamberlikten sonra gelen en üst makamdýr. Çünkü, yüce dinimizi yaymak ve yaþatmak, Allah ýn adýný yükseltmek gayesi uðrunda canlarýný feda edenler cennetle müjdelenmiþlerdir. Hedefi, Nizam-ý Alem i kurmak, görevi ila-yý Kelimatullah olan ve bu uðurda vataný, milleti ve devletinin bekasý için çarpýþarak þehit düþen Ülkücüleri anmak ve kýyamete kadar da onlarýn aziz hatýralarýný yaþatmak hepimizin görevidir.

[Merkez_Alperen]

MEKANINIZ CENNER KABRÝNÝZ NUR ÝLE DOLSUN ÝNÞALLAH!

'^^OSMANLININ TORUNU ALPERENLER GELÝYOR'^^

[Merkez_Alperen]

'^^OSMANLININ TORUNU ALPERENLER GELÝYOR'^^

[harbikiz58]

ruhlariniz saad mekaniniz cennet olsun sehitlerimiz
VATAN ICIN CAN VERMEYE DAIMA HAZIRIZ
ASENA göreve hazir ;)

[Dilsad Hatun]

BOZKURTLARIN KUR'ANI VAR,
ALLAHIDIR ONA TEK YAR,
GÜLLERINE YAGMASIN KAR,
ÍMANLARI SÖNMEDÍKÇE!

[HaKaaN]

ben bir alperenim yuregi vatan sevgisi allah sevgisi peygamber sevgisi ile dolu ..Bu bir halkýn kavgasýdýr mazlumlarýn duasýdýr ve bir alperen sevdasýdýr............ bende ülkücü þehitler arasýnda olacahým bir gun bunu kýmse bilmeyecek sadece gonuldaþlarým bilecek ben bu yola baþ koydum bu yolda gerekirse baþýmý vermeye hazýrým.......

[Merkez_Alperen]

Allah Yolunda öldürülenlere ölüler demeyin.
Onlar hayattadýrlar lâkin sizler hissetmezsiniz"
(Bakara, 154)



Þehitlik, Allah indinde peygamberlikten sonra gelen en üst makamdýr. Çünkü, yüce dinimizi yaymak ve yaþatmak, Allah ýn adýný yükseltmek gayesi uðrunda canlarýný feda edenler cennetle müjdelenmiþlerdir. Hedefi, Nizam-ý Alem i kurmak, görevi ila-yý Kelimatullah olan ve bu uðurda vataný, milleti ve devletinin bekasý için çarpýþarak þehit düþen Ülkücüleri anmak ve kýyamete kadar da onlarýn aziz hatýralarýný yaþatmak hepimizin görevidir.

.............................. .............................. ......................

[sivaslýgenç]

Hepsinin mekaný cennet olsun Allah rahmet eylesin.

[sivasli_canan]

Kalbimizdesiniz...
Nur içinde yatýn.

[Merkez_Alperen]

Ruhunuz þad olsun reislerimiz!

[barikat58]

Ruhunuz þad olsun reislerimiz!

AMÝN ÝSLAM UGRUNA VATAN UGRUNA ÞEHÝT DÜÞEN TÜM YÝÐÝTLERDEN ALLAH RAZI OLSUNN

[yiðidoturan]

Amirim

--------------------------------------------------------------------------------

Ah anam ah
Yine sana yazýyorum, yine sana döküyorum içimi, senden
baþka kim anlar ki beni. Dün o fýrtýnalý gecede eve
giderken, karanlýk kuytu bir köþede, bir adam çýktý
karþýma "Beyim, beyim" dedi elindeki yarým sigarayý
göstererek ateþ istedi. Tam sigarasýný yakýyordum ki,
parmaðýndan yüzüðü görünce, o buz gibi elleri ta ciðerimi
yaktý. Bu yüzük dedim, kafasýný kaldýrdý, yüzüme baktý
dokunma dedi. Hey Allah'ým bu o Amirim. Sarýldým boynuna,
tanýyamadý, hatýrlayamadý beni. Yalvara yalvara zor razý
ettim eve gitmeye. Soðuktu. Bir Allah'ýn kulu yoktu
ortalýkta, Bizden ve peþimden ayrýlmayan siyah kediden
baþka. Eve varýncaya kadar o günleri anlattým. Beni nasýl
çatýþmadan kurtardýðýný, yüzüðü de o günün hatýrasý olarak
parmaðýna taktýðýmý daha baþka Aydýnlý plakacý 09 Osman'ý,
Trabzonlu Laz Dursun' u, Maraþlý Ede Ökkeþ' i, Erzurumlu
Yanýk Ömer'i, ama nerede, beni dinlemiyordu bile hep bir
þeyler mýrýldanýyordu aðýrdan ve sessiz. Gidenler
gelmeyecek, gidenler gelmeyecek amirim baþka dünyalardaydý.
Eve vardýk,
kediyi kucaðýna aldý, kediyi ýsýtýyordu, halbuki kendi
titriyordu.
Sobanýn farkýnda bile deðildi garibim. Beraber çektiðimiz
fotaðraflarý, bana hediye ettiði cevþeni gösterdim oralý
bile olmadý tedirgindi, bir þeyler arýyordu, cebinden eski
bir kaðýt parçasý çýkardý, baktý, baktý kül tablasýna
býraktý. Fark ettirmeden aldým bir telefon numarasý
yazýlýydý aradým. Telefona çýkan karýsýydý.
Amirimin yanýmda olduðunu söyleyince kadýn öyle bir çýðlýk
attý ki, kalp atýþýný yüreðimde hissettim. Nasýl bu hale
düþtüðünü sorunca, kadýn bir ah çekip anlatmaya baþladý.
Teskeresi 12 gün geçen fakat çatýþmada olduðu için alayýna
dönmeyen evli, 27 günlük yeni bebeði olan, bir evin bir
oðlu, Sivaslý Ali adýnda bir asker kucaðýnda þehit olmuþ o
anda þuurunu kaybetmiþ, velhasýl kafayý yemiþ, vay be...
Amirim ki -25 derecede Hakkari'nin daðlarýnda kara kýþa ve
haydutlara karþý meydan okurdu. Vatan dedi mi bir vatan
daha çýkardý aðzýndan, zoru sevdirmiþti, çileyi
sevdirmiþti. Ay yýldýzlý bayrak için ölümü ölümü
sevdirmiþti Amirim. Lafýn kýsasý güzel anam, bir sonra
kadýncaðýz 2 çocuðunun da alýp geldiler. O karþýlaþma aný
var ya vicdansýzý merhamete getirecek bir an, karýsýný ve
çocuklarý karþýsýnda görünce, o umursamaz adam, doðruldu,
kanatlanacak kuþ gibi öyle bir atýldý ki çocuklarýnýn
üstüne, anlatamam. Ne kadar ýsrar ettimse de kalmak
istemediler,vedalaþtýk. Kapýnýn önünde arkalarýndan
bakakaldým. Kavuþmak ne güzel þey, ah bir de ben sana
koþabilsem ey güzel anam. Amirim sanki bir þey unutmuþ gibi
birden geri döndü. Elini omzuma koydu, gözlerini gözlerime
dikti, yutkundu yutkundu ve þu okkalý sözler döküldü
dudaklarýndan :

"Bir aðaçtan bir milyon kibrit çýkar, bir kibrit bir milyon aðacý yakar."


ÞEHÝTLERÝMÝZE ALLAH RAHMET ETSÝN ONLARA TETÝK ÇEKENLERÝ KAHRETSÝN

[Dilsad Hatun]

Aminnnn Allah hepsini kahretsin insallah !


Önce vatan millet
Sonra ana ve yar
Bu yolda savrulan
Birileri var

Ezan dinmez diyen
Bayrak inmez diyen
Þehit ölmez diyen
Birileri var

Þehitler ölmez

Bayrakla dertleþen
Toprakla birleþen
Can verip devleþen
Birileri var

Ezan dinmez diyen
Bayrak inmez diyen
Þehit ölmez diyen
Birileri var

Þehitler ölmez
Þehitler ölmez !

[goktan58]

yýllardýr yuregýmýzde yasadýlar ve olene dek öyle olacak.....

[Dilsad Hatun]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

Bu gün Ankara’ da soðuk bir rüzgar,

Bu gün Ankara’ da beyaz hüzün var,

Umudumu yere vurdu ilkbahar,

Gülüþlerim geride kaldý artýk…



Acýmý peþimde sürüyen benim,

Yetim duygularla yürüyen benim,

Ve kar tanesince eriyen benim…

Diz vurup topraða çöküyorum ben,

Son Baþbuð’ a yerde bakýyorum ben…



Eðer gözüm malda, makamda olsun,

Ýki elin iki yakamda olsun,

Ülküm önde her þey arkamda olsun,

Tereddütsüz bu yola baþ koyayým,

Bu dünyayý çilehane sayayým.



Türk’ ün çarký ateþlerle dönüyor,

Ocaklarda nice gönül yanýyor,

Tanrý Türk’ çilelerle sýnýyor,

Gökten yýldýnýzýný çekiyor birden,

Fakat ‘Üç Ay’ doðuyor tam üç yerden…



Baþbuð’ um sen Hak’ ka eriþiyorken,

Kürþad’ lar saffýna karýþýyorken,

Cennet’ te Han’ larla görüþüyorken,

Bozkurtlarýn huzurunda duruyor,

Türk Milleti tek ülküye yürüyor…



Derdim ki; bir destandan çýkýp gelmiþ,

Sanki tarih seddini yýkýp gelmiþ,

Atýný, börkünü býrakýp gelmiþ,

Üç hilali kapýp önderim olmuþ,

Ýlteriþ Kaðanca liderim olmuþ.



Güneþ batsa, devrilsede çýnarým,

Elimde DokuzIÞIK dönerim,

Çok þükür ki ateþler içindeyim,

Ve bu çileli yolda izindeyim…



Türk’ ün ömrü yaþýn olsun Baþbuðum,

Tanrý Daðý taþýn olsun Baþbuðum,

Dualar yoldaþýn olsun Baþbuðum,

Ki Peygamber gönlüdür gül fatiha,

Son Baþbuð’ un ruhuna el Fatiha…

KOCA REIS; BASBUGUM RUHUN SAD MEKANIN CENNET OLSUN ...

[barikat58]

bir þehit daha eklendi mekanlarý cennet olsun

[sivaslý kýz dlk]

SEN BU YOLDA ÖLDÜN RUHUN ÞAAD MEKANIN CENNET OLSUN...........

ÜLKÜCÜ KARDESLERÝMÝZ UNUTULMAYACAKSINIZ HEPÝMÝZÝN BASI SAOLSUN

[MeLody58]

Allah mekanlarýný Cennet etsin Ruhlarý Sad olsun. Büyük Ýnsanlar unutulmaz..

[abdullah58]

arkadaslar muhsin baskana sahip ciktigimizi ve acimizi nasilki sivasla ilgili web sitelerinde paylasiyorsak
muhsin baskanla ilgili baska siztelerde acilmis oralardada acimizi ve sevgimizi yazalim paylasalim

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]


buralardada yorum ve görüslerimizi yazabiliriz
muhsin baskan adina acilan bilmedigimiz baska siteler varsa isimlerini yazin paylasalim
NUR icinde yat baskanim
ALLAH SENI PEYGAMBER EFENDIMIZE KOMSU ETSIN

[méLéNkoLiq]

Bunun Video suda Var BuLabiLirséM KoyarýM...

[Kaptan-58]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

HAYATININ BAHARINDA Ý'LAY-I-KELÝMETULLAH ve NÝZAM-I-ALEM ÝÇÝN

"VATANIMIN HA EKMEÐÝNÝ YEMÝÞÝM; HA UÐRUNA KURÞUN!"

[Kardelencicegi]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez] ([Üye Olmayanlar Linkleri Göremez])

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez] ([Üye Olmayanlar Linkleri Göremez])

[Kaptan-58]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

[HaZaN]

''Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyin. Onlar hayattadýrlar lakin sizler hissetmezsiniz''(Bakara,154)

RUHLARI ÞADOLSUN

[Salim58]

tüm ülkücü þehitlerimizin ruhlarý þaad mekanlarý cennet olsun

[Cley]

Arkadaþlar bari þehitleri þucu bucu diye ayýrmayalým.

[titizyiðido]

allah mekanlarýný cennet etsin......................... ........

[suzii]

DURSUN ÖNKUZU ölmeden önce"erenler ölmez suret deðiþtirir" dedi.gerçekten çok doðru.ruhunuz þad mekenýnýz cennet olsun.biz 1 ölür 1000 doðarýz

[Dilsad Hatun]

Hani asker aglamaz diyorlardi,
iste agliyor,
Hani asker sevmez diyorlardi yarim aklimdan cikmiyor,
Hani asker olmez diyorlardi baksa azrailin elinde ismim yaziyor.

Hani sevenler aylrilmaz diyorlardi,
Baksana bir mektup bile gelmiyor,
Hani asker unutulmaz diyorlardi, soranim bile olmuyor,
Hani asker olmez diyorlardi,baksana azrailin elinde ismim yaziyor.

Hani asker ozlemez diyorlardi,
Baksana gozlerim seni ariyor,
Hani asker sevmez diyorlardi,
Yuregim kan agliyor


RuhlarI Sad Mekanlari Cennet olsun , biz sizleri UNUTMADIK !

[Klimasuyu]

tüm þehitlerimizin mekaný cennet olsun...

[suzii]

"Allah Yolunda öldürülenlere ölüler demeyin. Onlar hayattadýrlar lâkin sizler hissetmezsiniz"
(Bakara, 154)


--------------------------------------------------------------------------------

O SEHIDIN ARDINDAN

Bir Leyle-i Kadir de, düsen din için yere
Su matemli kalbimden,
O ÜLKÜCÜ SEHIDE...

Simdi senin dinini, bu emin eller bekler
Atom atsalar bile, Yaratan’ý kim terekler?
Ama ne var ki böyle, ürüyecek köpekler
Sen þehit oldun yiðit, onlar geberecekler.

Türk-Ýslâm’ýn bayraðý, senin baþýndaki taç
Kalplerde yaþýyorsun, ölmedin ki ülküdaþ!
Saldýrtmadýn sað iken mübarek mabedine
Uzanan el kýrýlýr, elbet bu kutsal dine.
Yemin ettik Ülküdaþ, yolumuz yolun olsun

Ýmansýz alçaklardan, zafer kimin haddine?
Bakma gözlerimize, gözden deðildir o yas

Neden aðlayayým ki, ölmedin ki arkadaþ!..
Övmeyeceðim seni, çünkü övgü az sana

Sen ki bayraðýn gibi, boyandýn bir al kana
Düðün gecesi demiþ bu geceye Mevlâna.
Bir Leyle-i Kadir de, sen kavuþtun Mevlâ’na.
Omuzlarda gitse de, al bayraktaki na’aþ

Sana öldü diyemem, þehit ölmez Ülküdaþ!..
Sizlerin bas ucunda taslar bizlerin gozunde yaslar
Siz borcunuzu odediniz sira bizde ulkudaslar

[Dilsad Hatun]

Regaip Kandili yurdumuza ordumuza üç hilal ve sembol olan kurdumuza bölünmeyecek vatan için inmeyecek bayrak için susmicak Ezan için mübarek olsun..!

[Salim58]

"Allah Yolunda öldürülenlere ölüler demeyin. Onlar hayattadýrlar lâkin sizler hissetmezsiniz"
(Bakara, 154

[Dilsad Hatun]

Sen yalnýz deðilsin gökler ve yerler,
Vallahi… Billahi… Seninle þimdi.
Seksenbin evliya, doksanbin pirler,
Vallahi… Billahi… Seninle þimdi

Yeþil Tuna dertli, akýþý usul!
Azerbeycan, Kýrým, Kafkasya, Musul,
Yedi iklim gardaþ… cihan velhasýl,
Vallahi… Billahi… Seninle þimdi.

Yükünü idrak et! Ecdadýn, atan,
Gönlünde Ýslâmýn imaný yatan,
Edirne`den Kars`a koskoca vatan,
Vallahi… Billahi… Seninle þimdi.

Söyletmeyin beni hey gidi hey hey…
Yusuf Kaya, ilk göz aðrým Ruhi bey,
Son gurbet þehidi Necati aðabey,
Vallahi… Billahi… Seninle þimdi.

Haþatlý`lar, Gün`ler dizdik o safa.
Tarih þahit, Kur`an öpüp üç defa,
Kellesini ipe veren Mustafa
Vallahi… Billahi… Seninle þimdi.

Elbet bir gün biter çekilen dertler.
Zindanlarda çile çeken yiðitler,
Saymakla tükenmez cümle þehitler
Vallahi… Billahi… Seninle þimdi.

Evlât vermiþ analarýn sýzýsý,
Dul kalan gelinin kara yazýsý,
Ülkücü þehidin yetim kuzusu,
Vallahi… Billahi… Seninle þimdi

Kim bilir ne kadar, sýðmazki dile,
Say sayabilirsen, kaç ehl-i çile,
Kýrk çatal yürekli Muhsin`im bile,
Vallahi… Billahi… Seninle þimdi

Ozan Arif, düþmeyecek bu tuðum.
Geri çýksýn kim diyorsa ben yoðum.
Ankara`dan selam salmýþ Baþbuð`um,
Vallahi… Billahi… Seninle þimdi

OZAN ARif .

[suzii]

Sizlerin bas ucunda taslar bizlerin gözünde yaslar
Siz borcunuzu ödediniz sýra bizde ülküdaþlar

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez] ([Üye Olmayanlar Linkleri Göremez])

[seten65]

--------------------------------------------------------------------------------

RUHU ÞÂD OLSUN -CENGÝZ BAKTEMUR
2.MAYIS 1982
Malatya'nýn Doðanþehir ilçesindendi. 12 Eylül mahkemelerinin adaleti tarafýndan idam cezasýna çarptýrýlmýþtý. Elazýð Kapalý Cezaevi'nde sabaha karþý asýlarak þehid edildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- CENGÝZ MASIR
Eskiþehirliydi. Ailece Eskibaðlar Semtinde oturuyorlardý. Eskiþehir Devlet Mühendislik ve Mimarlýk Akademisinden mezun olduktan sonra Ankara'da bir müessesede çalýþmaya baþladý. Ýþyerine komünistler tarafýndan düzenlenen bir baskýnda þehit oldu. Cenazesi Eskiþehir Esentepe Mezarlýðý'nda topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- CENGÝZ ÞEN
Denizli'nin Çivril kazasýndandý. Ýzmir Buca Eðitim Enstitüsü ögrencisiydi. Olay günü öðle vakti ülkücü arkadaþlarýyla birlikte Mimarlýk ve Mühendislik Fakültesi önünden geçtikleri bir sýrada komünistlerin açtýklarý ateþ neticesi þehid oldu. Cenazesi memleketinde topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- CEVAT KOCA
17 MART 1978
Giresun'un Görele ilçesine baðlý Çanakçý kasabasýndandý. Ýstanbul Ümraniye'de 1 Mayýs mahallesinde oturuyordu. Misk mensubuydu. Evli ve çocuk sahibiydi. Olay günü komünist militanlar tarafýndan diðer 4 ülkücü arkadaþý ile birlikte Ümraniye'de bulunan Taþ Ocaklarýna götürülerek þehid edildi.
RUHU ÞÂD OLSUN -CEVDET ACAR
HAZÝRAN 1980
Bursa'lýydý. 16 yaþýnda olup, ailece Araba yataðý semtinde oturuyorlardý. Ayný semtte bulunan babasýna ait nalbur dükkânýnda çalýþýyordu. Olay günü dükkanda bulunduðu sýrada çivi almak bahanesiyle gelen bir komünist katil tarafýndan vurularak þehid edildi. Þehadeti sýrasýnda aðabeyi ülkücülük suçundan cezaevinde bulunuyordu. Cenazesi Bursa'da topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN -CEVDET KARAKAÞ
2 HAZÝRAN 1981
Elazýðlýydý. 21 yaþýnda olup ailesi ile birlikte Almanya'da bulunuyorken Türkiye'ye, vatanýna dönmüþtü. Adý bir avukatýn öldürülmesi olayýna karýþtýðý için tutuklanmýþ ve 12 Eylül adaleti tarafýndan idam cezasýna çarptýrýlmýþtý. Elazýð Cezaevi'nde sabaha karþý asýlarak þehid edildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- CÝHAN KURT
AÐUSTOS 1979
Malatyalýydý. Ailece Ýskenderun Dumlupýnar mahallesinde oturuyorlardý. 16 yaþýndaydý. Aðabeyiyle birlikte evlerine giderlerken yedi kiþilik bir gurubun saldýrýsýna uðrayýp, aldýðý beþ býçak darbesiyle aðýr yaralanarak Devlet Hastanesi'ne kaldýrýldýysa da kurtarýlamayarak þehid oldu. Cenazesi Ýskenderun Karaaðaç mezarlýðýna defnedildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- COÞKUN ERDAÐ
13 MAYIS 1978
Karsýlýydý. Akyaka Nahiyesi'nde iþçi olarak çalýþýyordu. Olay günü Akyaka'dan iþ dönüþü Kars'ta bulunan evine giderken trenden indikten sonra yolunu keserek kontrol etmek isteyen silahlý komünist militanlarca karþý koymasý üzerine kurþunlanarak yaralandý. Üstündeki kimliðini zorla alarak inceleyen komünist katillerce aradýklarý kimse olduðu anlaþýlýnca otamatik silahlarca tekrar taranarak þehid edildi. Cenazesi Kars'ta topraða verildi. Þehadeti sýrasýnda eþi hamileydi.

RUHU ÞÂD OLSUN- CUMALÝ ÞÝMÞEK
AÐUSTOS 1981
Adanalýydý. 18 yaþýnda olup, Kayseri'nin Yavuzlar mahallesinde oturuyor ve Karsu Tekstil fabrikasýnda iþçi olarak çalýþýyordu. 12 Eylül'den sonra emniyet müdürlüðünde yapýlan iþkenceler sonucunda hiç bir suç kabul ettirilemeyince , Zincirdere Askeri Cezaevine sorgulanmak için gönderildi. Burada günlerce süren iþkencelerle aðýr olarak hastalandý. Cezaevi idaresince iþkence izlerini saklamak için tedavi olmasýna müsaade edilmediðinden komaya girerek þehid oldu. Cenazesi memleketinde topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN -DAVUT TURAN
28 HAZÝRAN 1978
Tokat'lý olup, Samsun Eðitim Enstitüsü öðrencisiydi. Samsun'da bulunduðu bir sýrada, olay günü Zafer sinemasýndan Töb-Der binasýna çýkan yokuþta komünist militanlarýn silahlý saldýrýsýna uðrayarak þehid oldu. Cenazesi Tokat'ta topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- DOÐAN TAÞOLUK
22 AÐUSTOS 1979
Konya'nýn Doðanþehir ilçesindendi. 30 yaþýnda ve evliydi. Konya Seydiþehir Alimünyum tesislerinde çalýþýrken Rusya'ya staj için gönderilene kadar komünizme inanýyordu. Ancak Rusya'yý gördükten sonra daha Türkiye'ye indiði an havaalanýndan doðruca MHP'ye gidip ülkücü olmuþ. Seydiþehir Alimünyum tesislerinin komünistlerin hakimiyetine geçmesi üzerine barýnamayýp Antalya AntBirlik'e iþçi olarak girmek istemiþse de, giremeyince Tes-Ýþ sendikasýnda yönetici olarak çalýþmaya baþlamýþ, bir yandan da MÝSK'te fahri olarak sendikacýlýk eðitimciliðl yapýyordu. Olay günü Ramazan Bayramý'ný memleketinde geçirmek için garajlardan otobüs bileti alýp yolda iftar için yiyecek, çocuðu için de oyuncak hediye alarak garajlara tekrar dönerken Cumhuriyet meydanýnda komünistler tarafýndan kurþunlanarak þehid edildi. Cenazesi memleketinde topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- DURAN KÖMEKÇÝ
1980
Adana'nýn Karataþ ilçesine baðlý Tuzluoðlu köyünden olup, Adana'da Yenibey mahallesinde oturuyor ve ayný mahallenin muhtarlýðýný yapýyordu. Evli ve 5 çocuk babasýydý. Küçük oðlu ile birlikte evlerine giderlerken komünistlerin silahlý saldýrýsýna uðrayarak þehid oldu. Bu saldýrý sýrasýnda oðlu da þehid oldu. O sýrada bir oðlu da ülkücülük suçundan cezaevinde yatýyordu.

RUHU ÞÂD OLSUN- DURSUN ÖNKUZU
23 KASIM 1970
Tokat'ýn Zile kazasýndandý. Ankara Erkek Teknik Yüksek Öðretmen Okulu öðrencisiydi. Ýþgal altýndaki okulda komünistler tarafýndan yakalanýp üç gün süren ve bisiklet pompasýyla ciðerlerine hava basmaya varan iþkenceler yapýldýktan sonra okulun üçüncü katýndan aþaðýya atýlarak þehid edildi. Cenazesi memleketinde topraða verildi.

RUHU ÞAD OLSUN- EFRAHÝM ÞEKER
15 HAZÝRAN 1979
Ýstanbul-Yýldýrým mahallesinde oturuyordu. Bakýrköy MHP ilçe teþlilâtýnda çeþitli görevler almýþtý. Bulgaristan göçmeni bir aileye mensup olup, öðretmenlik yapmaktaydý. Komünist katiller tarafýndan pusuya düþürülerek kurþunlanmak suretiyle þehid edildi.

RUHU ÞÂD OLSUN -EKREM ÇAMAÞ
24 MAYIS 1980
Samsun'un Bafra kazasýndandý. Karadeniz Teknik Üniversitesinde okuyor ve Trabzon-Gülbahar mahallesinde oturuyordu. 24 yaþýndaydý. Ayný zamanda ÜYD ikinci baþkanlýðýný yürütüyordu. KTÜ'de bir saatli bombanýn patlamasý sonucu parçalanarak þehid oldu. Cenazesi memleketinde topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN -EKREM KOCAMAN
Artvin'liydi. Ailece ülkücü fikre sahip olup, Artvin'de Sanat Okulu civarýnda oturuyorlar ve mobilyacýlýk yapýyorlardý. 21 yaþýndaydý. Adnana'da komonda eri olarak askerliðini yaparken izne geldiði bir sýrada anýnda iki kardeþi de olduðu halde evlerine giderlerken Adliye civarlarýnda komünistler tarafýndan pusuya düþürülerek kurþunlandýlar. Ýki kardeþi aðýr yaralandý. Kendisi orada þehid oldu. Cenazesi Artvin'de topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- EKREM MANAV (MAKAV)
26 EYLÜL 1979
Denzizli'liydi. Denizli'nin Ýlbadý mahallesinde oturuyordu. Olay günü iþinden evine dönerken yolda pusu kurmuþ maskeli iki komünist militan tarafýndan silâhla aðýr yaralandý. Denizli Devlet Hastanesi'ne kaldýrýldýysa da doktorlarýn kasýtlý tutumu neticesi þehid edildi. Cenazesi Denizli'de topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN -EKREM TAR
17 MAYIS 1977
Ankara Teknik Yüksek Öðretmen Okulu öðrencisi olup, 23 yaþýndaydý. Ankara'nýn Seyranbaðlarý semtinde oturuyordu. Seyranbaðlarý ÜOD Kitap Lokali'nde oturduðu bir sýrada lokale baskýn düzenleyen komünist militanlarýn kurþunlarýna hedef olarak þehid düþtü.

RUHU ÞÂD OLSUN- EKREM YILMAZ
31 TEMMUZ 1977
Erzurum'luydu. Ýstanbul-Zeytinburnu Þabanaða semtinde oturuyor, ayný yerde kasaplýk yapýyordu. 30 yaþlarýnda olup, evli ve çocuk sahibiydi. MHP Zeytinburnu ilçe yönetim kurulu üyeliði yapýyordu. Þabanaða semtinde bir lokantada yemek yerken komünist katilerce kurþunlanarak þehid edildi. Cenazesi Merkez Efendi Mezarlýðýnda topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- EMÝN EMEKLÝ
Ankara'nýn Etlik semtinde, Esentepe mahallesinde oturuyordu. 20 yaþlarýndaydý ve seyyar satýcýlýk yaparak hayatýný kazanýyordu. Bir sabah çalýþmaya giderken komünist militanlar tarafýndan pusuya düþürülerek Esentepe Güneþevler semtinde þehid edildi. Naaþý bir kanalizasyon çukuruna atýlmýþ olarak bulundu.

RUHU ÞÂD OLSUN- EMRULLAH TÜRKDAÐLI
24 ÞUBAT 1980
Kahramanmaraþ'ýn Elbistan ilçesiden olup, ilçenin Kümbet mahallesinde oturuyordu. Olay günü bir arkadaþý olduðu halde evine giderken yolda pusu kuran komünist militanlar tarafýndan kurþunlandý. Yanýndaki arkadaþý yaralanýrken kendisi þehid düþtü. Cenazesi Elbistan'da topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- ENVER YAVUZDEMÝR
10 ARALIK 1979
Artvin'liydi. Evli ve üç çocuk babasý olup, 35 yaþýnda idi. Artvin'de Orta mahallede oturuyor ve þoförlük yapýyordu. Yanýnda bir arkadaþýyla barlikte evine giderken komünistler tarafýndan yolu kesilerek silâh tehdidiyle elleri baðlanýp dövülerek Dere mahallesine kadar götürülüp, orada bir müddet iþkence yapýldýktan sonra kafasýna silâhla ateþ edilerek þehid edilmiþtir. Cenazesi Artvin'in Tütüncüler Köyü'nde topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- ERCÜMET YAHNÝCÝ
27 ARALIK 1979
Bahçelievler BÜD'nin kurucularýndan olup, Mali Bilimler ve Muhasebe Yüksekokulu öðrencisiydi. MEB'nda memur olarak çalýþýyordu. Ülkücü Memurlar Derneði'nin yöneticilerindendi. Ankara Dumlupýnar Caddesi üzerinde bulunan evinden iþine gitmek için otosuna binerken pusuda bekleyen komünist katiller tarafýndan þehid edildi. Daha önce de defalarca komünistlerin saldýrýlarýna maruz kalmýþtý.

RUHU ÞÂD OLSUN- ERDAL ÇOR
21 EKÝM 1979
18 yaþýnda olup, ailesinden ayrýlarak çalýþmak üzere geldiði Antalya'da iþ bulamayýnca hamallýk yaparak geçimini saðlýyordu. Ülkücü bir arkadaþýyla birlikte olay günü Antalya Lisesi'nin önünden geçerlerken bir komünistin saldýrýsýna uðrayarak demir çucuklarla dövülerek aðýr yaralandý. Aðýr yaralý vaziyette kaldýrýldýðý hastanede girdiði komadan kurtarýlamayarak üç gün sonra þehid oldu. Cenazesi Antalya Andýzlý Mezarlýðýna defnedildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- ERDEM ARABACI
10 EYLÜL 1977
Bolu'nun Düzce kazasýndandý. 21 yaþýndaydý. Ankara Gazi Eðitim Enstitüsünden yeni mezun olmuþtu. Yenimahalle MHP Gençlik Kollarý teþkilâtýnda görevliydi. Demetevler 2. Caddede oturuyordu. Mübarek Ramazan ayýnda Kadir Gecesi günü iftara yakýn saatlerde komünistlerle yaptýðý kavgadan sonra yaralanan elini pansuman ettirmek üzere gittiði eczaneden çýkarken kalabalýk bir komünist grubun tekrar saldýrýsýna uðradý. Aldýðý tek kurþun yarasýyla yere yýkýlýnca yanýna kadar sokulma cesaretini gösteren komünistler tarafýndan sopalarla dövülerek þehid edildi. Ailesinin tek erkek çocuðuydu, cenazesi Düzce'de topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- ERDEM YEDÝBELA
9 OCAK 1980
Erzurum'un Ýspir kazasýndandý. 18 yaþýndaydý. Samsun'da Cedid mahallesinde oturuyor ve iþçilik yapýyordu. Olay günü akþam üzeri Samsun'da Katolik Kilisesi civarýnda bulunduðu sýrada komünistler tarafýndan kurþunlanarak þehid edildi. Cenazesi memleketinde topraða verildi. Daha öncede Ülkücülük suçundan cezaevine düþmüþtü.

RUHU ÞÂD OLSUN- ERDOÐAN BIYIK
HAZÝRAN 1979
Balýkesir'liydi. 23 yaþýndaydý. Balýkesir'de Gümüþçeþme Mahallesinde oturuyordu. Evliydive þehadetindenbir kaç gün önce ikinci çocuðu yeni doðmuþtu. Bir fabrikada iþçiydi. Mahellelerini basan komünistlerle giriþtiði çatýþma sýrasýnda vurularak þehid oldu. Tek kurþunla vurulmuþtu. Cenazesi Baþçeþme Mezarlýðýna defnedildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- ERDOÐAN YILMAZ
16 ARALIK 1977
Ýstanbul Vefa Lisesi'de öðrenciydi. 16 yaþýndaydý. Komünistlerin hakimiyetinde olan okul, komünistlerden temizlendikten sonra komünistlerin okul dýþýndan ülkücülere yaptýklarý silâhlý saldýrýdan birinde okul çýkýþýnda ülkücü grubun taranmasý sonucu aðýr yaralanarak kaldýrýldýðý hastanede bir gün sonra þehid oldu.

RUHU ÞÂD OLSUN- ERHAN CENGÝZ
30 AÐUSTOS 1980
18 yaþýndaydý. Ailece Ýzmit'te oturuyorlardý. Lise mezunuydu. Olay günü gece saat 22.00 sýralarýnda Ýstanbul Þehremini Baþvekil Caddesi Odabaþý meydanýnda bir telefon klubesinde telefon görüþmesi yaparken, dokuz komünist militan tarafýndan ateþ açýldý. Kafasýna isabet eden tek kurþunla orada þehid oldu.

RUHU ÞÂD OLSUN- ERKAN TERZÝBAÞ
2 ÞUBAT 1980
Ýstanbul MHP milletvekili adayý Þaban Ali Terzibaþ'ýn oðluydu. 17 yaþýndaydý. Babasýna ait Davutpaþa semtinde bulunan oto yedek parça dükkânýnda çalýþýyordu. Babasýyle birlikte evlerinin önünde silâhlý saldýrýya uðrayarak þehid oldu.

RUHU ÞÂD OLSUN -EROL ATEÞ
12 EYLÜL 1979
Bursa'lýydý. 18 yaþýnda, Bursa'nýn Soðanlý köyü semtinde oturuyor ve Bursa MHP Teþkilâtý Yönetim Kurulunda görevli olan dayýsýna ait Reyhan mahallesinde Kýsmet sinemasý yakýnýnda bulunan kunduracý dükkânýnda çalýþýyordu. Komünistler tarafýndan dükkânýn taranmasý sonucu þehid oldu. Cenazesi Bursa'da topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- EROL ÇUÐU
17 ARALIK 1979
Samsun'luydu. 23 yaþýndaydý. Samsun'da Zeytinlik Mahallesinde ailece oturuyorlardý. Erzurum Ýslâmi Ýlimler Fakultesi son sýnýf öðrencisiydi. Samsun'da Devrim Lisesi civarýnda bir arkadaþýyla birlikte bulunduklarý sýrada, birkaç komünist militanýn mahalleye girmelerini önlemek için gayret ederlerken açýlan ateþ neticesi kalbinden yediði tek mermiyle orada þehid oldu. Cenazesi Samsun Yeni mezarlýðýna defnedildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- EROL GÜRSEOÐLU
1980
Adana Hürriyet Lisesi müdürlüðünü yapýyordu. Ülkü-Bir üyesiydi. Okul ve çevresi komünistler tarafýndan kurtarýlmýþ bölge haline getirilmiþ olduðundan tayini sýrasýnda bu görevi "Diyarbakýr'a sürgün edileceði" tehdidiyle kabul etmiþti. Okuldaki görevine baþlatýktan kýsa bir süre sonra komünistlerce vurularak þehid edildi.

RUHU ÞÂD OLSUN -EROL KARAGÖZ
Ýstanbul Küçükçekmece semtinde, Kanarya Mahallesinde oturuyordu. 17 yaþlarýndaydý. Konfeksiyon iþçisi olarak çalýþýyordu. Ýstanbul Sefaköy'de komünist militanlarla giriþtiði bir silâhlý çatýþma sýrasýnda gögsünden aldýðý yaralar neticesi þehid oldu. Cenazesi memleketi olan Tekirdað'ýn Hayrebolu kazasýnda topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN -EROL PINAR
Bursa'nýn Gemlik ilçesi MHP Ýlçe Teþkilâtý Sekreterliði görevindeydi. Gemlik BORU-SAN Fabrikasýnda çalýþýyordu. Olay günü iþe giderken komünist katiller tarafýndan vurularak þehid edildi. Cenazesi Gemlik'te topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- EROL SELÇUK
30 NÝSAN 1979
Samsun'lu olup, 17 yaþýndaydý ve Samsun Devrim Lisesi öðrencisiydi. Ailece Zeytinlik Mahallesinde oturuyorlardý. Komünist militanlarla mahallesinde giriþtiði bir silâhlý çatýþma sýrasýnda þehid oldu. Cenazesi Samsun'da topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- EROL TÜRKMEN
17 EKÝM 1980
Ankara'lýydý. Evli ve bir çocuk babasý olup, Ankara Etlik semtinde oturuyordu. 20 yaþýndaydý. Ankara Ýncirli Lisesi'nde beklemeli öðrenciydi. 12 Eylülden sonra Ankara'da bir komiserin evini basarak karýsýný ve çocuðunu rehin aldýktan sonra asker ve polislerle giriþtiði silâhlý çatýþmadan sonra þehid oldu. Cenazesi Karþýyaka Asri mezarlýðýnda topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- EYÜP GÖKÇEN
5 OCAK 1978
Tokat'lýydý. 22 yaþýndaydý. Liseyi bitirdikten sonra Ýstanbul Teknin Üniversitesini kazanarak bir yýl kadar okula devam edebildi. Ancak okul komünistlerin eline geçmesi üzerine devam edemeyince kaydýný Adana Devlet Mimarlýk ve Mühendislik Akademisine aldýrmak zorunda kaldý. Ýstanbul'da bulunduðu sýrada teþkilât bünyesinde çeþitli kademelerde görevlerde bulundu. Adana'da çýkan bir olayda polisler tarafýndan þedid edildi. Cenazesi memleketi Tokat'ta topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- FAHRÝ DOÐAN
17 MAYIS 1976
Ankara'nýn Elmadað kazasýndandý. 17 yaþýndaydý. Abidinpaþa Lisesi gece bölümü öðrencisiydi ve Abidinpaþa'da oturuyordu. Baþkent Lisesi önünde komünistlerle ülkücü grup arasýnda çýkan bir taþlama esnasýnda komünist gruptan silâhla ateþ edilmesi üzerine vurularak yaralandý. Kladýrýldýðý Týp Fakultesi Hastanesi'nde kurtarýlamayarak 47 gün sonra þehid oldu. Cenazesi memleketinde topraðaverildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- FAHRETTÝN YAVUZ
3 AÐUSTOS 1979
Ýstanbul'da Zeytinburnu-Þabanaða semtinde oturuyordu. Ülkücü Ýþçiler derneði mensubu olup Mensucat Santral fabrikasýnda iþçi olarak çalýþýyordu. Evli ve çocuk sahibiydi. Daha öncede Zeytinburnu MHP ilçe teþkilâtýnda çeþitli kademelerde görev yapmýþtý. Olay günü iþ dönüþü bindiði servis aracýný durduran komünist militanlar tarafýndan kardeþiyle birlikte araçtan indirilerek kurþuna dizilmek suretiyle þehid edildi. Cenazesi Zeytinburnu Mezarlýðý'na defnedildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- FAHRÝYE ALTINOK
24 HAZÝRAN 1980
Ýstanbul Gaziosmanpaþa MHP Ýlçe Baþkaný Ali Rýza Altýnok'un eþiydi. 50 yaþýnda olup, iki çocuk annesiydi. Gaziosmanpaþa MHP Ýlçe Kadýn Kollarý Baþkanlýðý yapýyordu. Olay günü saat 12.45 sýralarýnda Rami'da bulunan evlerine baskýn yapan komünist militanlar tarafýndan eþi ve kýzýyla birlikte þehid edildi. Cenazesi Aþiyan mezarlýðýna defnedildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- FARUK ÇINAR
10 AÐUSTOS 1978
Gaziantep'in Kilis kazasýndandý. 23 yaþýnda olup, Kilis'te camcýlýk yapýyordu. Olay günü gece evine dönerken Güneþ Sinemasýnýn önüne geldiði bir sýrada yanýna yaklaþan bir otomobilden inen silâhlý komünist militanlarýn saldýrýsýna uðrayarak þehid edildi. Cenazesi Kilis'te topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- FARUK FERAH
5 NÝSAN 1980
18 yaþýndaydý. Ailece Eskiþehir'in Esentepe mahallesinde oturuyorlardý. Eskiþehir Bahçelievler Lisesi'nden yeni mezun olmuþ, ülkücülük suçundan girdiði cezaevinden dokuz gün önce tahliye edilmiþti. Eskiþehir Genç Ülkücüler Derneði baþkanlýðý yapmaktaydý. Olay günü Eskiþehir Köprübaþýnda miting düzenleyen komünistlerden bir grupla giriþtiði silâhlý çatýþma neticesi vurularak þehid oldu. Cenazesi Esentepe mezarlýðýna defnedidi. Oðlunu kaybetmenin acýsýna dayanamayan babasý kýsa sýra sonra vefat etti. 12 Eylül 1980 den sonra mezar baþýna dikilen, üzerinde:
"Bir Leyle-yi Kadirde, düþen din için yere" mýsra'ý ile baþlayan þiirin bulunduðu mezar taþý polisler tarafýndan sökülerek götürüldü.

RUHU ÞÂD OLSUN- FARUK KARTAL
24 EYLÜL 1979
Eemekli astsubay olup Ýstanbul Þirinevler semtinde manifaturacýlýk yapmaktaydý. 50 yaþlarýnda ve evliydi. Bakýrköy MHP Ýlçe Baþkanlýðý görevinde bulunmþtu. Kocasinan, Mareþal Fevzi Çakmak caddesinde bulunan dükkânýna akþam saat 21.00 sýralarýnda baskýn düzenleyen komünist militanlarýn kurþunlarýna hedef olarak þehid oldu.

RUHU ÞÂD OLSUN- FEHÝM ERÝÞTÝ
18 NÝSAN 1979
Artvin'in Þavþat Ýlçesine baðlý Yavuz köyündendi. 35 yaþýnda olup Rize'de oturuyordu. Evli ve üçü erkek biri kýz dört çocuk babasýydý. Ankara Dil ve Tarih Coðrafya Fakultesi mezunu olup, tarih öðretmenliði yapýyordu. CHP iktidarýnýn baþlamasýyla birlikte görev yaptýðý Erzurum Kazým Karabekir Eðitim Ensttitüsü Sosyal Bilgiler bölüm baþkanlýðýndan alýnarak Rize Lisesine, oradan da Rize Ýmam-Hatip Lisesi'ne sürgün edilmiþti. Olay günü sabahý görevine gitmek için saat 08.30 sýralarýnda evinden çýktýðýnda pusu kurmuþ iki komünist militanýn silâhlý saldýrýsýna uðrayarak 12 kurþunla vurulup þehid oldu. Cenazesi aile kabristanlýðýna defnedildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- FERÝDUN BAÞ
22 MART 1978
Samsun'da lise öðretmenilði yapmaktaydý. Ülkü-Bir mensubuydu, 30 yaþlarýnda olup evliydi. Olay günü komünist militanlarca silâh zoruyla kaçýrýlýp Havza kazasý yakýnlarýnda kýrlýk arazide bir aðaca baðlanarak iþkence yapmak suretiyle þehid edildi.

RUHU ÞÂD OLSUN -FEVZÝ DOÐAN
26 MAYIS 1975
Adana'nýn Osmaniye kazasýna baðlý Kýmýtlý kasabasýndandý. 22 yaþýnda olup Ýskenderun Endüsri Meslek Lisesi 2.sýnýf öðrencisiydi. Okuldaki ülkücü grubun baþkanlýðýný yapýyordu. Okul tatili münasebetiyle Kýrmýtlýdaki ailesinin yanýnda bulunduðu sýrada kardeþi ve amca oðluyla birlikte evlerine giderlerken komünistler tarafýndan pusuya düþürülerek kurþunlanmak suretiyle þehid edildi. Yanýnda yaralanan amca oðlu Yunus Doðan da bu olaydan bir buçuk sene sonra þehid edildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- FEVZÝ KÖSEAYDIN
18 AÐUSTOS 1979
Kayseri'liydi. Ailece Plevne mahallesinde oturuyorlardý. 18 yaþýndaydý. Komünistlerin Kayseri'de MHP ve Ülkücü Kuruluþlar aleyhine düzenledikleri yürüyüþü yapacaklarý akþam Plevne mahallesindeki evine giderken iftar vaktinde komünistler tarafýndan sýrtýndan kurþunlanarak orucunu açmadan þehid edildi. Cenazesi polis tarafýndan kaçýrýlmak istendi, Asri mezarlýkta topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- FEVZÝ NUR AYDIN
21 ÞUBAT 1979
Kars'lýydý. Ailece Kars Ortakapý mahallesnde oturuyorlardý. 20 yaþlarýnda olup evli ve iki çocuk babasýydý. Kars Eðitim Enstitüsü öðrencisiydi. Olay günü evinden çýkarak okula gitmek için toplanan Ülkücü arkadaþlarýna katýlmak üzere yolda ilerlediði sýrada komünist militanlarýn silâhlý saldýrýsýna uðrayarak þehit oldu. Cenazesi Kars'ta topraða verildi.

RUHU ÞÂD OLSUN- FÝGEN ÇÖKTÜ
21 AÐUSTOS 1980
Adana'nýn Karataþ Ýlçesine baðlý Yemiþli köyündendi. 19 yaþýnda olup, Adana Ticaret Lisesi'nde okurken komünistlerin baskýlarý sebebiyle tahsiline ara vermek mecburiyetinde kalmýþtý. Çukobirlik Müdürlüðü'nde sekreter olarak çalýþýyor ve Türkocaðý mahallesinde ailece oturuyorlardý. Olay günü evlerine baskýn yapan komünist bir militan tarafýndan kurþunlanarak þehid edildi. Cenazesi Yemiþli Köyü Mezarlýðý'na defnedildi.

RUHU ÞÂD OLSUN -FÝKRÝ ARIKAN
27 MART 1982
Çorum'un Alaca kazasýndandý. Ankara Türközü Bademlidere semtinde oturuyordu. 32 yaþýndaydý. Ankara'nýn Solfasol köyü yakýnlarýnda meydana gelen ve kamuoyunca "Çuval cinayeti" olarak bilinen olayýn faali olduðu iddiasýyla yargýlandýðý 12 Eylül mahkemelerince idam cezasýna çarptýrýlmýþtý. Mamak Askeri Cezaevinde kaldýðý ölüm hücresinden alýnarak götürüldüðü Ankara Merkez Kapalý Cezaevi'nde sabaha karþý asýlarak þehid edildi. Cenazesi Ankara Karþýyaka Mezarlýðý'na defnedildi
ALLAH RAHMET EYLESÝN MEKANLARI CENNET OLSUN.

[Klimasuyu]

unutmadýk unutmuyacaðýz!...
ülkücü Þehitlerimiz
''Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyin. Onlar hayattadýrlar lakin sizler hissetmezsiniz''(Bakara,154)
Bu Dava Uðrunda Can Veren Þehitlerimize Allahtan Rahmet Diliyoruz. Ruhlarý Þad Olsun!!
MUSTAFA PEHLÝVANOÐLU
(Ýdam Tarihi: 7.10.1980)


Ankara'nýn Balgat semtinde oturuyor olup 22 yaþýndaydý. ülkücülük suçundan cezaevine girmiþ ve idam cezasýna mahkum edilmiþti. Mamak Askeri Cezaevi'de yatarken bir fýrsatýný bularak kaçmayý baþardýysa da kýsa bir müddet sonra tekrar yakalandý. 12 Eylül cuntasý tarafýndan, idam edilmesi için verilen emir, Ankara Merkez Kapalý Cezaevi'nde yerine getirildi ve sabahýn erken saatlerinde asýlmak suretiyle þehit edildi. Cenazesi, Ankara Karþýyaka Mezarlýðý'na defnedildi.







SELÇUK DURACIK

(Ýdam Tarihi: 5.6.1983)


Yugoslavya göçmeni bir ailenin çocuðu olup 22 yaþýndaydý. Ailece, Manisa'nýn Turgutlu ilçesinde oturuyor, seyyar satýcýlýk yapýyordu. Daha önce de bir kaç defa ülkücülük suçundan cezaevine girmiþti. polisler tarafýndan arandýðýný öðrenince kendiliðinden giderek emniyete teslim olmuþ fakat, yargýlandýðý '12 Eylül Adaleti' daðýtan Ýzmir 2. Numaralý Askeri Mahkemesi tarafýndan idam cezasýna çarptýrýlmýþtý. 3 Haziran günü, idam edildiðine dair haberler radyodan yayýnlanýrken Ýzmir Emniyet Müdürlüðü'nde iþkence ile yeni ifadeleri alýnmaya çalýþýlýyordu. Ýki gün sonra Buca Kapalý Cezaevi'nde sabaha karþý asýlarak þehit edildi.










HALÝL ESENDAÐ

(Ýdam Tarihi: 5.6.1983)


Manisa'nýn Saruhanlý kazasýna baðlý Gözlet köyündendi. 21 yaþýnda olup evliydi. Bir takým olaylara karýþtýðý iddiasýyla polisler tarafýndan yakalandý. Tutuklandýktan kýsa bir süre sonra, 12. Eylül mahkemeleri tarafýndan idama mahkum edildi. 3 Haziran tarihinde, hakkýndaki idam cezasýnýn sabaha karþý infaz edildiðine dair radyo ve TV.'den yayýn yapýlmasýna raðmen, polisler tarafýndan cezaevinden alýnýp Emniyet Müdürlüðü'ne götürüldü. Burada, 'itiraf' etmesi için iki gün boyunca akýl almaz iþkenceler yapýldý ve 5 Haziran günü Buca Cezaevi'ne geri getirilip, sabahýn ilk saatlerinde asýlarak þehit edildi.







FÝKRÝ ARIKAN

(Ýdam Tarihi: 27.3.1982)


Çorum'un Alaca kazasýndan olup 32 yaþýndaydý. Ankara Türközü Bademlidere semtinde oturuyordu. Ankara'da cereyan eden bir takým olaylara karýþtýðý iddiasýyla tutuklanarak Mamak Askeri Cezaevi'ne kapatýlmýþtý. Yargýlandýðý 12 Eylül mahkemelerinde 'idam'ýna karar verildi. 27 Mart günü, sabahýn ilk saatlerinde Mamak Cezaevi'nde kaldýðý ölüm hücresinden çýkarýlarak götürüldüðü Ankara Merkez Kapalý Cezaevi'nde asýlarak þehit edildi. Cenazesi, Ankara Karþýyaka Mezarlýðý'na defnedildi.








CEVDET KARAKAÞ

(Ýdam Tarihi: 2.6.1981)


Elazýð'lý olup 21 yaþýndaydý. Ailesi ile birlikte Almanya'da bulunuyorken, Türkiye'ye, vatanýna dönmüþtü. Elazýð'da cereyan eden bir olaya adý karýþtýðý için tutuklandý ve 12 Eylül Mahkemeleri'nde yargýlanarak idam cezasýna çarptýrýldý. 2 Haziran günü, sabahýn erken saatlerinde Elazýð Kapalý Cezaevi'nde asýlarak þehit edildi.







ALÝ BüLENT ORKAN

(Ýdam Tarihi: 13.8.1982)


Samsun'luydu. 25 yaþýnda olup ailece Ankara'nýn Etlik Aþaðýeðlence semtinde oturuyordu. Ýncirli Lisesi gece bölümü öðrencisiydi. 1980 öncesinde meydana gelen bazý olaylar sebebiyle yargýlandýðý 12 Eylül mahkemelerinde idam cezasýna çarptýrýldý. Kapatýldýðý Mamak Askeri Cezaevi'nin ölüm hücresinden sabaha karþý alýnarak götürüldüðü Ankara Merkez Kapalý Cezaevi'nin infaz bahçesinde asýlarak þehit edildi. Cenazesi, Ankara Karþýyaka Asri Mezarlýðý'na defnedildi.







AHMET KERSE

(Ýdam Tarihi: 30.1.1983)


Gaziantep'in Oðuzeli ilçesine baðlý Gürsu köyündendi. Gaziantep Eðitim Enstitüsü'nde okuyordu. 1980 yýlý Þubat ayýnda, polisler tarafýndan Kilis'te yakalanarak gözaltýna alýnýp bir ay süreyle iþkence yapýldý. Çýkarýldýðý 12 Eylül mahkemelerinde de, bütün þahitlerin, aleyhine ifade vermedikleri için tutuklandýklarý bir yargýlamadan sonra, 8 Temmuz 1981 tarihinde idam cezasýna mahkum edildi. 25 yaþýndayken, tutuklu bulunduðu Gaziantep Cezaevi'nin infaz bahçesinde sabaha karþý asýlarak þehit edildi.












CENGÝZ BAKTEMUR

(Ýdam Tarihi: 2.5.1982)


Malatya'nýn Doðanþehir ilçesine baðlý Polat köyünden olup 20 yaþýndaydý. Ailece, Doðanþehir'de Yeni Belediye Garajý'nýn yakýnýnda oturuyorlardý. Liseyi yeni bitirmiþti. Doðanþehir'de meydana gelen bir olaya adý karýþtýðý için tutuklanýp cezaevine kapatýldý ve 12 Eylül Mahkemeleri'nde yargýlanarak idam cezasýna mahkum edildi. 2 Mayýs günü, sabahýn erken saatlerinde Elazýð Kapalý Cezaevi'nde asýlarak þehit edildi. Mahkemede idam cezasýna çarptýrýldýðýný öðrenen annesi, ruhi bunalým geçirdi. Þehadetini duyunca da felç oldu. Cenazesi, Doðanþehir Mezarlýðý'na defnedildi.
















ADNAN KOÇ

ARALIK 1979
Ýzmir-Buca'dandý. Ailece Buca'da oturuyorlardý. Yetimdi. Buca üGD Yönetim Kurulu üyesiydi. Komünistler tarafýndan üGD binasýna yapýlan baskýn sýrasýnda þehit edildi. Cenazesi Buca'da topraða verildi.




AYÞE ÇETÝNKAYA

12 HAZÝRAN 1980
Adana'da Yürttaþ Ýplik Fabrikasý'nda iþçi olarak çalýþýyordu ve MÝSK iþçi temsilciliði yapýyordu. 31 yaþýndaydý. Olay günü akþam evinde oturduðu bir sýrada kapýsýný açtýran komünist katiller tarafýndan vurularak þehid edildi. Cenazesi Adana Asri Mezarlýðý'nda defnedildi.



ABDULLAH GüLBAHAR

2 OCAK 1978
Ankara'lýydý. Milli Eðitim Bakanlýðý'nda memur olarak çalýþýyordu Ankara Ticaret ve Turizm Yüksek Öðretmen Okulu ögrencisi olup, 20 yaþýndaydý. Ankara Hasköy'de iþinden evine dönerken komünistler tarafýndan kaçýrýldý. Aðýr iþkencelere maruz kalmýþ bir halde Hasköy Su Deposu civarýnda aðýr yaralý olarak bulundu. Hastaneye kaldýrýldýysa da kurtarýlamýyarak þehid oldu. Cenazesi Ankara Karþýyaka Mezarlýðý'nda topraða verildi.




ADEM PEKMEZCÝ

Yozgat'lýydý. Ailece Ankara-Akdere Peyami Safa mahallesinde oturuyorlardý. 15 yaþýndaydý. Ankara 29 Ekim Ortaokulu öðrencýsiydi. Evinde otururken komünist katillerin pencereden içeriye ateþ açmalarý sonucu vurularak þehit edildi. Bir yýl önce de Abidinpaþa Su Deposu önünde silahlý saldýrýya uðrayarak aðýr yaralanmýþtý




AHMET ADÝL OKUR

5 ÞUBAT 1980
Antalya'nýn Manavgat ilçesindendi. 48 yaþýnda olup evli ve altý çocuk babasýydý. 1956 yýlýnda Ankara Hukuk Fakultesi'nden mezun olduktan sonra avukatlýk yapmaya baþlamýþtý. Antalya'da MHP kurucularýndan olup milletvekili adayý olmuþ ve bir dönem il baþkanlýðý görevinde bulunmuþtu. Ant-Birlik'te Baþ Hukuk Müþavirliði yapýyordu. Þehadetinden bir ay önce Ant-Birlik'teki komünistlerin direniþi sýrasýnda iþgalciler tarafýndan 5 gün rehin tutulmuþtu. Olay günü akþam üzeri saat 17:30 sýralarýnda evine giderken yolda duvarlara yazý yazan bir gurup komünist militanýn saldýrýsýna uðrayýp, silahla vurularak þehid edildi. Cenazesi Manavgat'ta topraða verildi.


ALÝ ÇAKIROÐLU

9 ÞUBAT 1978
Trabzon'luydu. üniversite hazýrlýk kurslarýna katýlmak için memleketinden Ýstanbul'a gelmiþti. 18 yaþýndaydý. Ýstanbul Selimiye Çiçekçi mahallesinde komünistler tarafýndan arkadan vurularak aðýr yaralandý. Devlet hastanesine kaldýrýldýysa da kurtarýlamýyarak þehid oldu.


ALPARSLAN GüMüÞ

3 KASIM 1975
Afyon'un Bolvadin kazasýndandý. Ankara Gazi Eðitim Enstitüsü Matematik Bölümü 2.sýnýf öðrencisiydi. Yýldýrým Beyazýt Öðrenci Yurdu'nda kalýyordu. 22 yaþýndaydý. Olay günü okula geldiðý bir sýrada okulun önünde önceden bekleyen otuz-kýrk kiþilik komünist gruptan otamatik silahlarla açýlan yaylým ateþi sýrasýnda baþýndan aldýðý kurþun yarasý sebebiyle aðýr yaralandý. Hacettepe Hastanesine kaldýrýlarak acilen beyin ameliyatýna alýndýysa da, kurtarýlamayarak þehid oldu. Cenazesi Bolvadin'de topraða verildi.


ALPER TUNGA UYTUN

13 NÝSAN 1979
Tunceli'nin Çemiþkezek kazasýndan olup, 24 yaþýndaydý. Ankara-Keçiören Lisesi'nden mezun olduktan sonra Ýstanbul Anadoluhisarý Gençlik ve Spor Akademisine girmiþti. Þehadeti sýrasýnda bu okulun son sýnýf öðrencisiydi. Ailece Ýstanbul-Erenköyde oturmaktaydýlar. Okulun öðrenci derneði baþkanýydý. Olay günü arkadaþlarýyla birlikte Cuma namazýný kýlmak için gittikleri okul yakýnýnda ki bir camiden çýkarken cami önünde bekleyen bir grup komünist militanýnýn (***inin) saldýrýsýna uðrayarak býçakla üç yerinden aðýr yaralandý. Acilen Beykoz Devlet Hastanesi'ne oradan da Paþabahçe'de baþka bir hastaneye kaldýrýldýysa dayapýlan bütün müdahalelere raðmen kurtarýlamayarak þehid oldu. Cenazesi Ýstanbul Çengelköy mezarlýðýna defnedildi. Cami önünde býcakla vurulduðunda camiden çýkan ve olayý tepkisiz seyreden cemaate hitaben söylediði ibret verici â€�Bir müslümana saldýrýlýyor. Hiç biriniz müdahale etmiyorsunuz. Böyle giderse korkarým yakýnda sizler de ayný akýbete uðrarsýnýz..!' sözleri daha sonra gerçekleþmiþ ve bu caminin cemaatinden bir çok insan komünistler tarafýndan saldýrýya maruz kalmýþtýr

ABDURAHMAN KILIÇ

15 MART 1980
Gaziantep- Batak'tandý. 23 yaþýndaydý. 1979 yýlýnda memleketinde iþlenmiþ bir cinayetin zanlýsý olarak tutuklanmýþ ve Adana Kapalý Cezaevi'nde yatmaktaydý. Komünistlerin baþlattýklarý isyan sonucu arkadaþý Hasan Hüseyin Akbaþ ile birlikte þiþ ve býçak darbeleriyle þehid düþtü. Cenazesi memleketinde topraða verildi.






ADEM TOMAY

8 SUBAT 1980
Adapazarý'nýn Geyve ilçesine baðlý Akkaya köyündendi. Ýstanbul'da Maltepe sýgara fabrikasýnda çalýþýyordu. 26 yaþýndaydý. Evliydi ve þehadeti sýrasýnda altý aylýk bir kýz çocuðu vardý. Yanýnda arkadaþlarý Mehmet Görür ve Ýsmail Baþaran olduðu halde Cuma günü öðleden sonra Haydarpaþa-Gebze banliyö treniyle memleketine giderken Pendik yakýnlarýnda trende bulunan bir grup komünist militan silahlarýný çekerek yolcularý yere yatýrdýktan sonra Adem Tomay ve arkadaþlarýný kurþuna dizmek suretiyle þehit ettiler.




BEKÝR ÇÝFTER

18 EKÝM 1979
Kayserili olup, ailece Kayseri'nin Emek mahallesinde oturuyorlardý. 16 yaþýndaydý ve Kayseri Sanat Okulu'nda öðrenciydi. Olay günü okuldan evine dönerken Burç yakýnlarýnda komünistlerce açýlan ateþ neticesinde aðýr yaralandý. Hastaneye kaldýrýldýysa da, doktorlarýn ilgisizliði sebebiyle þehid oldu. Cenazesi Kayseri Asri Mezarlýðý'nda topraða verildi. Ailesinin tek erkek çocuðuydu.




BAKÝ YEÞÝLOÐLU

29 TEMMUZ 1978
Kýrýkkale'liydi. 36 yaþýnda, evli ve iki çocuk babasýydý. Ailece Bursa'da ikamet ediyorlardý. Tofaþ fabrikasýnda iþçi olarak çalýþýyor ve sendika temsilciliði yapýyordu. MÝSK mensubuydu. Fabrikada sendika mücadeleri sýrasýnda meydana gelen bir olaydan dolayý tutuklanmýþ ve Bursa Kapalý Cezaevi'ne konmuþtu. Cezaevinde de sürdürdüðü siyasi faaliyetler sebebiyle Balýkesir Kapalý Cezaevi'ne sürgün edildi. Olay günü Cezaevi idaresi tarafýndan telefon çaðrýsý olduðu söylenerek koðuþundan alýnýp idare binasýna götürüldüðünde böyle bir çaðrýnýn olmadýðý, kendisini telefonla kimsenin aramadýðýný öðrenerek geri koðuþuna dönerken sol siyasi kýsmýnda kasýtlý olarak açýk býrakýlan kapýlardan ellerinde þiþ ve býçaklarla çýkan komünist militanlarýn saldýrýsý neticesi karþý koyup mücadele etmesine raðmen þehid düþtü. Cenazesi memleketi Kýrýkalale'de topraða verildi.


BEKÝR ÇON

3 ARALIK 1977
Samsun'un Havza kazasýna baðlý Kamlýk köyündendi. ülkücü bir aileye baðlý olup, daha önce amcasýnýn oðlu da þehid edilmiþti. Lise mezunuydu ve 22 yaþýndaydý. 19 Kasým 1977 tarihinde Suluova'da yapýlan MHP eðlence gecesine Havzalý ülücülerle birlikte gidip, Suluova'da Emek Sinemasý'nda eðlenceye katýldýðý bir sýrada daha önceden salona yerleþtirilen saatli bir bombanýn infilakýyla yanýnda bulunan arkadaþýyla birlikte aðýr yaralandý. Merzifon Devlet Hastanesine kaldýrýldýysa da týbbý yetersizlikler sebebiyle Ankara Yüksek Ýhtisas Hastanesine kaldýrýldý. Bir müddet tedavi görmesine raðmen kurtarýlamýyarak saat 23.00 sýralarýnda þehid oldu. Uzun müddet Havza üOD'de çeþitli görevlerde bulunmuþtu. Cenazesi Havza'da topraða verildi.
BAYRAM ÇONOÐLU
TEMMUZ 1977
Samsun'un Havza kazasýndandý. Erzurum Ýþletmecilik Fakultesi 1. Sýnýf öðrencisiydi. 18 yaþýndaydý. Ailece Havza'da oturuyorlardý. Okul tatili münasebetiyle memleketinde bulunduðu bir sýrada pazar yerinde komünistlerle üOD binasýnýn önünde çýkan bir kavgada arkadan býçaklanarak aðýr bir þekilde yaralandý. Hastaneye kaldýrýlýrken de yolda þehid oldu. Cenazesi Havza mezarlýðýnda defnedildi.
CEMAL GüLBAY
16 MAYIS 1979
Rize'nin Ardeþen ilçesine baðlý Iþýklý köyündendi. 45 yaþýnda olup, Ýstanbul-Hasköy'de terzilik yapýyordu. Beyoðlu MHP ilçe eski baþkanlarýndandý. Evli ve çocuk sahibiydi. Fikirtepe'de komünistler tarafýndan vurularak þehid edildi. Cenazesi memleketinde topraða verildi.
CEMÝL AYDIN
Manisa'nýn Salihli kazasýndandý. 30 yaþlarýnda olup, Manisa'nýn Malta mahallesinde bakkallýk yapýyordu. Olay günü komünist militanlarýn bakkal dükkanlarýna yaptýklarý silahlý baskýnda vurularak þehid edildi.
DURAN KÖMEKÇÝ
1980
Adana'nýn Karataþ ilçesine baðlý Tuzluoðlu köyünden olup, Adana'da Yenibey mahallesinde oturuyor ve ayný mahallenin muhtarlýðýný yapýyordu. Evli ve 5 çocuk babasýydý. Küçük oðlu ile birlikte evlerine giderlerken komünistlerin silahlý saldýrýsýna uðrayarak þehid oldu. Bu saldýrý sýrasýnda oðlu da þehid oldu. O sýrada bir oðlu da ülkücülük suçundan cezaevinde yatýyordu.
DURSUN ÖNKUZU
23 KASIM 1970
Tokat'ýn Zile kazasýndandý. Ankara Erkek Teknik Yüksek Öðretmen Okulu öðrencisiydi. Ýþgal altýndaki okulda komünistler tarafýndan yakalanýp üç gün süren ve bisiklet pompasýyla ciðerlerine hava basmaya varan iþkenceler yapýldýktan sonra okulun üçüncü katýndan aþaðýya atýlarak þehid edildi. Cenazesi memleketinde topraða verildi.
EFRAHÝM ÞEKER
15 HAZÝRAN 1979
Ýstanbul-Yýldýrým mahallesinde oturuyordu. Bakýrköy MHP ilçe teþlilatýnda çeþitli görevler almýþtý. Bulgaristan göçmeni bir aileye mensup olup, öðretmenlik yapmaktaydý. Komünist katiller tarafýndan pusuya düþürülerek kurþunlanmak suretiyle þehid edildi.
ERHAN CENGÝZ
30 AÐUSTOS 1980
18 yaþýndaydý. Ailece Ýzmit'te oturuyorlardý. Lise mezunuydu. Olay günü gece saat 22.00 sýralarýnda Ýstanbul Þehremini Baþvekil Caddesi Odabaþý meydanýnda bir telefon klubesinde telefon görüþmesi yaparken, dokuz komünist militan tarafýndan ateþ açýldý. Kafasýna isabet eden tek kurþunla orada þehit duþtu
FAHRÝYE ALTINOK
24 HAZÝRAN 1980
Ýstanbul Gaziosmanpaþa MHP Ýlçe Baþkaný Ali Rýza Altýnok'un eþiydi. 50 yaþýnda olup, iki çocuk annesiydi. Gaziosmanpaþa MHP Ýlçe Kadýn Kollarý Baþkanlýðý yapýyordu. Olay günü saat 12.45 sýralarýnda Rami'da bulunan evlerine baskýn yapan komünist militanlar tarafýndan eþi ve kýzýyla birlikte þehid edildi. Cenazesi Aþiyan mezarlýðýna defnedildi.
FERÝDUN BAÞ
22 MART 1978
Samsun'da lise öðretmenilði yapmaktaydý. ülkü-Bir mensubuydu, 30 yaþlarýnda olup evliydi. Olay günü komünist militanlarca silah zoruyla kaçýrýlýp Havza kazasý yakýnlarýnda kýrlýk arazide bir aðaca baðlanarak iþkence yapmak suretiyle þehid edildi.
AHMET DURAN ÖZHORTA
4 KASIM 1979
Adana'nýn Arýklý köyündendi. 45 yaþýnda olup evli ve 5 çocuk babasýydý. Adana'nýn Denizli mahallesinde bulunan Zorlu Fýrýný önünde komünistler tarafýndan vurularak aðýr yaralandý. Hastaneye kaldýrýlýrken yolda þehid oldu. Daha önce de komünistlerce defalarca saldýrýya uðramýþlar bir defasýnda da evleri yakýlmýþtý. Yeðeni Mustafa Karacan bir yýl önce komünistlerce þehit edilmiþti. Cenazesi Adana Asri Mezarlýðý'nda defnedildi.
ALÝ ÇETÝNER
8 ÞUBAT 1979
Gaziantep'liydi. Lise mezunu olup 21 yaþýndaydý. Gaziantep üGD yönetim kurulu üyeliði görevinde bulunuyordu. Gece evine dönerken daha önceden pusu kurarak beklemekte olan komünist militanlar tarafýndan tam evinin kapýsýný açarken arkasýndan kurþunlanmak suretiyle þehid edildi. Cenazesi Gaziantep'te topraða verildi
BüLENT ALP
Ýstanbul-Zeytinburnu semtinde oturuyordý. 17 yaþýnda olup, ailece ülkücüydüler. Hasköy-Halýcýoðlu'nda aðabeyine ait marangoz dükkanýnda çalýþýyordu. Komünistler tarafýndan marangozhaneye baskýn yapýlarak kurþunlanmak suretiyle þehid edildi. Þehadetinden bir sene daha önce de yine komünistler tarafýndan silah zoruyla kaçýrýlmýþ ve akýl almaz iþkenceler görürken, bir fýrsatýný bulup ellerinden kurtulmuþtu.
CELAL ASLAN
HAZÝRAN 1980
Çorum'un Emirbað köyündendi. Çorum'da Eski Ekinpazarý semtinde terzilik yapýyordu. Evli ve üç çocuk babasýydý. Çorum olaylarýnýn baþladýðý gün Siðorta Hastanesi civarýnda bulunan evinden kardeþini aramak için çýktýðýnda komünist militanlar tarafýndan kardeþinin yeri gösterilmek bahanesiyle yakýnýndaki bir inþaata götürüldü ve orada silahla vurularak aðýr yaralandý. Çorum Siðorta Hastahanesi'ne kaldýrýldýysa da, tedavi imkanlarýnýn yetersizliði yüzünden Anakara'ya sevkedildi. Ancak kurtarýlamayarak þehid oldu. Cenazesi Çorum Ulu Mezarlýðý'na defnedildi.
CEMALETTÝN KARAASLAN
27 HAZÝRAN 1979
Tokat'lýydý. Ailece Tokat'ýn Devegörmez mahallesinde oturuyorlardý. Tahsilini tamamlamak için Ýstanbul'da bulunuyordu. Beyazýtta bulunan Mola kýraathanesinde hemþehrileri Salih Tuncer ve Ahmet Karaman ile birlikte sohbet ettikleri bir sýrada daha önceden komünistler tarafýndan yerleþtirilmiþ bir saatli bombanýn infilak etmesiyle aðýr þekilde yaralandý. Kladýrýldýðý hastanede 5 gün sonra kurtarýlamayarak þehid oldu. Bütün vücudu simsiyaholmuþtu. Cenazesi memleketinde topraða verildi.
CEMÝL ÇÖLLü
24 HAZÝRAN 1979
Manisa'lýydý. 35 yaþýnda, evli ve çocuk sahibiydi. Manisa'da eczacýlýk yapýyordu. Ayný zamanda Manisa MHP il baþkanýydý. Olay günü saat 15.00 sýralarýnda eczanesini basan komünist militanlar tarafýndan kurþunlanarak þehid edildi. Cenazesi Manisa'da topraða verildi.
CEVDET ACAR
HAZÝRAN 1980
Bursa'lýydý. 16 yaþýnda olup, ailece Araba yataðý semtinde oturuyorlardý. Ayný semtte bulunan babasýna ait nalbur dükkanýnda çalýþýyordu. Olay günü dükkanda bulunduðu sýrada çivi almak bahanesiyle gelen bir komünist katil tarafýndan vurularak þehid edildi. Þehadeti sýrasýnda aðabeyi ülkücülük suçundan cezaevinde bulunuyordu. Cenazesi Bursa'da topraða verildi.
CÝHAN KURT
AÐUSTOS 1979
Malatyalýydý. Ailece Ýskenderun Dumlupýnar mahallesinde oturuyorlardý. 16 yaþýndaydý. Aðabeyiyle birlikte evlerine giderlerken yedi kiþilik bir gurubun saldýrýsýna uðrayýp, aldýðý beþ býçak darbesiyle aðýr yaralanarak Devlet Hastanesi'ne kaldýrýldýysa da kurtarýlamayarak þehid oldu. Cenazesi Ýskenderun Karaaðaç mezarlýðýna defnedildi.
DOÐAN TAÞOLUK
22 AÐUSTOS 1979
Konya'nýn Doðanþehir ilçesindendi. 30 yaþýnda ve evliydi. Konya Seydiþehir Alimünyum tesislerinde çalýþýrken Rusya'ya staj için gönderilene kadar komünizme inanýyordu. Ancak Rusya'yý gördükten sonra daha Türkiye'ye indiði an havaalanýndan doðruca MHP'ye gidip ülkücü olmuþ. Seydiþehir Alimünyum tesislerinin komünistlerin hakimiyetine geçmesi üzerine barýnamayýp Antalya AntBirlik'e iþçi olarak girmek istemiþse de, giremeyince Tes-Ýþ sendikasýnda yönetici olarak çalýþmaya baþlamýþ, bir yandan da MÝSK'te fahri olarak sendikacýlýk eðitimciliðl yapýyordu. Olay günü Ramazan Bayramý'ný memleketinde geçirmek için garajlardan otobüs bileti alýp yolda iftar için yiyecek, çocuðu için de oyuncak hediye alarak garajlara tekrar dönerken Cumhuriyet meydanýnda komünistler tarafýndan kurþunlanarak þehid edildi. Cenazesi memleketinde topraða verildi.
EKREM KOCAMAN
Artvin'liydi. Ailece ülkücü fikre sahip olup, Artvin'de Sanat Okulu civarýnda oturuyorlar ve mobilyacýlýk yapýyorlardý. 21 yaþýndaydý. Adnana'da komonda eri olarak askerliðini yaparken izne geldiði bir sýrada anýnda iki kardeþi de olduðu halde evlerine giderlerken Adliye civarlarýnda komünistler tarafýndan pusuya düþürülerek kurþunlandýlar. Ýki kardeþi aðýr yaralandý. Kendisi orada þehid oldu. Cenazesi Artvin'de topraða verildi.
ENVER YAVUZDEMÝR
10 ARALIK 1979
Artvin'liydi. Evli ve üç çocuk babasý olup, 35 yaþýnda idi. Artvin'de Orta mahallede oturuyor ve þoförlük yapýyordu. Yanýnda bir arkadaþýyla barlikte evine giderken komünistler tarafýndan yolu kesilerek silah tehdidiyle elleri baðlanýp dövülerek Dere mahallesine kadar götürülüp, orada bir müddet iþkence yapýldýktan sonra kafasýna silahla ateþ edilerek þehid edilmiþtir. Cenazesi Artvin'in Tütüncüler Köyü'nde topraða verildi.
ERCüMET YAHNÝCÝ
27 ARALIK 1979
Bahçelievler BüD'nin kurucularýndan olup, Mali Bilimler ve Muhasebe Yüksekokulu öðrencisiydi. MEB'nda memur olarak çalýþýyordu. ülkücü Memurlar Derneði'nin yöneticilerindendi. Ankara Dumlupýnar Caddesi üzerinde bulunan evinden iþine gitmek için otosuna binerken pusuda bekleyen komünist katiller tarafýndan þehid edildi. Daha önce de defalarca komünistlerin saldýrýlarýna maruz kalmýþtý.
ERDEM ARABACI
10 EYLüL 1977
Bolu'nun Düzce kazasýndandý. 21 yaþýndaydý. Ankara Gazi Eðitim Enstitüsünden yeni mezun olmuþtu. Yenimahalle MHP Gençlik Kollarý teþkilatýnda görevliydi. Demetevler 2. Caddede oturuyordu. Mübarek Ramazan ayýnda Kadir Gecesi günü iftara yakýn saatlerde komünistlerle yaptýðý kavgadan sonra yaralanan elini pansuman ettirmek üzere gittiði eczaneden çýkarken kalabalýk bir komünist grubun tekrar saldýrýsýna uðradý. Aldýðý tek kurþun yarasýyla yere yýkýlýnca yanýna kadar sokulma cesaretini gösteren komünistler tarafýndan sopalarla dövülerek þehid edildi. Ailesinin tek erkek çocuðuydu, cenazesi Düzce'de topraða verildi.
EYüP GÖKÇEN
5 OCAK 1978
Tokat'lýydý. 22 yaþýndaydý. Liseyi bitirdikten sonra Ýstanbul Teknin üniversitesini kazanarak bir yýl kadar okula devam edebildi. Ancak okul komünistlerin eline geçmesi üzerine devam edemeyince kaydýný Adana Devlet Mimarlýk ve Mühendislik Akademisine aldýrmak zorunda kaldý. Ýstanbul'da bulunduðu sýrada teþkilat bünyesinde çeþitli kademelerde görevlerde bulundu. Adana'da çýkan bir olayda polisler tarafýndan þedid edildi. Cenazesi memleketi Tokat'ta topraða verildi.
FARUK FERAH
5 NÝSAN 1980
18 yaþýndaydý. Ailece Eskiþehir'in Esentepe mahallesinde oturuyorlardý. Eskiþehir Bahçelievler Lisesi'nden yeni mezun olmuþ, ülkücülük suçundan girdiði cezaevinden dokuz gün önce tahliye edilmiþti. Eskiþehir Genç ülkücüler Derneði baþkanlýðý yapmaktaydý. Olay günü Eskiþehir Köprübaþýnda miting düzenleyen komünistlerden bir grupla giriþtiði silahlý çatýþma neticesi vurularak þehid oldu. Cenazesi Esentepe mezarlýðýna defnedidi. Oðlunu kaybetmenin acýsýna dayanamayan babasý kýsa sýra sonra vefat etti. 12 Eylül 1980 den sonra mezar baþýna dikilen, üzerinde:
'Bir Leyle-yi Kadirde, düþen din için yere' mýsra'ý ile baþlayan þiirin bulunduðu mezar taþý polisler tarafýndan sökülerek götürüldü.
ABDULLAH ÝZCÝ
10 ÞUBAT 1979
Kayseri'nin Hacýlar kasabasýndan olup, 20 yaþýndaydý. YSE iþletmesinde iþçi olarak çalýþýyordu. Plevne mahallesinde oturuyordu. Ayný mahallede bulunan bir kahvehanede oturduðu sýrada saat 21.00 sularýnda kahvehanenin önünden geçen bir taksi içinden açýlan ateþ neticesinde vurularak þehit oldu. Cenazesi Kayseri Asri mezarlýðýna defnedildi.
ABDULLAH GüLBAHAR
2 OCAK 1978
Ankara'lýydý. Milli Eðitim Bakanlýðý'nda memur olarak çalýþýyordu Ankara Ticaret ve Turizm Yüksek Öðretmen Okulu ögrencisi olup, 20 yaþýndaydý. Ankara Hasköy'de iþinden evine dönerken komünistler tarafýndan kaçýrýldý. Aðýr iþkencelere maruz kalmýþ bir halde Hasköy Su Deposu civarýnda aðýr yaralý olarak bulundu. Hastaneye kaldýrýldýysa da kurtarýlamýyarak þehid oldu. Cenazesi Ankara Karþýyaka Mezarlýðý'nda topraða verildi
ADNAN üNVER
Konya'nýn Ereðli kazasýndandý. 16 yaþýnda olup ailece Ereðli'de oturuyorlardý. Olay günü sabah evinden çarþýya giderken Adliye binasý önüne geldiði sýrada bir komünist militan tarafýndan kurþunlanarak þehid edildi. Cenazesi Ereðli'de topraga verildi.

[Dilsad Hatun]

Hey gidi reislerim hey , Ruhlariniz Sad olsun . Her zaman , her kandilde bayramda dualarimizdasiniz ...UNUTMADIK UNUTTURMIYACAGIZ !

[bahar5834]

adini geçmeyen yada ben bulamdým 1979 sanrým istanbul sanayi mah. cuma namazýndan çikan ve oruçlu 24 yaþindaki sývas ulaþli salih kara silayha vurularak þehit olmuþtu hemde beným komþumun oðlu idi ruhun þad olsun nur içinde yat salih kara... seni hiç unutmadýk

unutmadýk unutmuyacaðýz!...
ülkücü Þehitlerimiz

[Klimasuyu]

unutmadýk unutmayacaðýz!...
döneklik yok kahpelik yok bu dava bitmez bu dava ölmez!...

[Dilsad Hatun]

Ayþe ÇETÝNKAYA–12 Haziran 1980

Adana Karataþ yolu üzerinde bulunan Yün taþ iplik fabrikasýnda iþçi olarak çalýþýyor ve buradaki MÝSK’E baðlý sendikanýn kadýn iþçi temsilciliðini yapýyordu. 31 yaþýndaydý olay günü akþam saatlerinde evine gelerek kimliklerini gizlemek suretiyle kapýyý açtýran komünist militanlar tarafýndan kurþunlanmak suretiyle þehit edildi. Cenazesi Adana asri mezarlýðýna defnedildi.



Bilge ÖZSOY–1980

Kayserinin Talas nahiyesinde ülkücü bir ailenin 2 (iki) yaþýndaki kýz çocuðuydu olay günü Konya'nýn Karapýnar ilçesine baðlý Emirgazi kasabasýnda lisenin tarih dersi öðretmenliðini yapan ÜLKÜ-BÝR mensubu babasý ve ev hanýmý olan annesi ile birlikte gittikleri Konya'da bindikleri dolmuþtan bir grup komünist militan tarafýndan indirilerek ailece dövüldükleri sýrada baþýna isabet eden tekmeler neticesi olay yerinde þehit oldu. Cenazesi memleketinde topraða verildi.



Fahriye ALTINOK–25 Haziran-1980

Ýstanbul Gaziosmanpaþa MHP ilçe kadýn kollarý baþkanýydý. 50 yaþýnda olup evli ve iki çocuk annesiydi. Kocasý da Gaziosmanpaþa MHP ilçe baþkanlýðýný yürütüyordu. Olay günü öðle saatlerinde Ramide bulunan evlerine baskýn düzenleyen komünist militanlar tarafýndan kocasý ve kýzýyla birlikte kurþunlanarak þehit edildi. Cenazesi aþiyan mezarlýðýna defnedildi.



Figen ÇÖKTÜ–27 Aðustos 1980

Adananýn Karataþ ilçesine baðlý yemiþli köyündendi. 20 yaþýnda olup ailesiyle birlikte Adananýn Þehit Duran mahallesinde oturuyordu. Komünistlerin baskýlarý sebebiyle devam ettiði Ticaret lisesini yarýda býrakmýþ ÇUKOBÝRLÝK genel müdürlüðünde memur olarak çalýþýyordu. Olay günü geç saatlerde evlerine giren iki komünist militan tarafýndan kurþunlanarak. Þehit edildi. Cenazesi köyünde topraða verildi.



Hanife FENDOÐLU–17 Nisan 1978

Malatya belediye baþkaný Hamit Fendoðlu'nun geliniydi 22 yaþýnda olup iki çocuk annesiydi olay günü kayýnbabasýna gelen bir paketin patlamasý neticesi kayýnbabasý ve 2 çocuðu ile birlikte parçalanarak þehit oldu. Þahadeti sýrasýnda 8 aylýk hamileydi ve kocasýda Gaziantep de vatani görevini yapmaktaydý. Cenazesi Malatya'nýn bulgurlu köyünde topraða verildi.



Mürüvvet KEKÝLLÝ–12 Eylül 1980

Adanalý olup 44 yaþýndaydý. Evli ve 5 çocuk annesiydi halk türküleri ses sanatçýsýydý ülkücü hareketin þölen ve gecelerinde kitleleri coþturan türküler söylüyor ayrýca plak kaset ve sahne çalýþmalarýna devam ediyordu. Adana MHP il kadýnlar kolu baþkanýydý 16 Aðustos günü sabahleyin Sucuzade mahallesindeki evine baskýn düzenleyen komünist militanlar tarafýndan vurularak aðýr yaralandý. Uzun müddet tedavi görmesine raðmen kurtarýlama***** Adana askeri hastanesinde þehit düþtü. Cenazesi Adana Karþýyaka asri mezarlýðýna defnedildi.

Bu uðurda þehit düþen tüm Ülküdaþlarýmýza Allah' tan rahmet diliyoruz, ruhlarý þad olsun.


Biz satmadik Davayi ,Ülküda$lari ...Biz bu Ömrü Helal ya$adik !

[WåñTêd_øØ7]

Ruhlarý Þad olsun


Mekanlarý Cennet olsun...

[Klimasuyu]

Mamak cezavinde öldürülen HÜSEYÝN KURUMAHMUTOÐLU ANISINA....

Çekildik mavzersiz siperlere,

Tahta tabutlara sýðmamýþtý kocaman adamlar
Týpký öldürülmek le bitirilemeyenler,

Aðýzlarýnda geveleyip durduklarý
Altý üstü bir ölüm fermanýydý korkularýna
Korktuklarý için milat düþemediler,
Ve bilinmez zemheri soðuklarýna astýlar yalnýzlýklarýný
Biçare ellerinden kara kazanlar yakýldý,
Ay tam dokuz parça cam kýrýðý
kesti gecenin en mahrem yerinde
Yüreðimize çizdiðimiz kocaman adam resimlerini,
Mezarlar dardý
nasýl sýðardý bu kocaman adamlar bu mezara
Ayaklarýný bükerek koydular,
tahta tabutun içine,
Yüreklerini binlerce yýl öpmeye kýyamadýðýmýz..yiðitleri…
Ve o kahrolasý pislik elleriyle üzerlerine attýklarý toprak
Bile þikayetçiydi onlardan.
toprak hastý,
toprak temizdi,
Toprak özdü, toprak asýldý
Ve iki gözdü,
hücreden dýþarýya süzülen sigara dumanýnda
Ve bir hücum borusu çaldý,
yada biz öyle anladýk,,
Tavþan uykularýmýzý da battaniye altýna saklayýp fýrladýk ranzalardan
Kafasýna aldýðý bir dipçik darbesiyle hastaneye kaldýrýldý Hüseyin,
Bir Ulubatlý hasan daha vuruldu yüreðimizin HAYBER kalesinde
14 Temmuz 1987. Bir yiðit, bir þehit gömdük topraða.
Çekildik mavzersiz siperlere,
gözyaþý dondu bir temmuz öncesinde
Kalakaldýk,
bir Nuh tufaný öncesini yaþarken çaðdaþ nemrutlar
Yine soframýza döküldü kýblesiz ellerden aþ…
evlere naaþ…………..
Dört gün sonra geldi Hüseyin’in elbisesi içi boþ,
Alýp götürmüþler;
incecik fidaný topraða dikmiþler,
Vay benim anam, vay benim babam,
vay ipe sapa gelmez sevdam….
Deprem görmüþ kentler gibi yýkýlýyoruz,
gelin taþýyýn enkazýmýzý……
Sonra öðrendik,
Bir sabah namazý
Baþýnda takkesi,Takke yasak,
Namaz kýlýyormuþ Hüseyin,
o gönül iklimlerinde
Yön kýble, gönlünü kaptýrmýþ Mevla’ya
Hiçbir þey den habersiz, dünyadan uzak
Kafasýný aldýðý bir hain dipçik darbesi
Hazreti ALÝ ‘yi vuran el vurmuþ Hüseyin’i
Yer kahrolasý Mamak, cezaevi
Dünya iþkence tarihinin tek canlý adresi
Ülkücü düþmaný katil, nü resimleri çizedursun
Korkularýna park yeri sahillerde
Dokuzlarý kim anar, Hüseyin’imi kim anar
……………………………………………………………………………… ..
Bu gün benim doðum günüm,
Hey be koca dünya,
Al basmalý dostlarý aldýn yanýna,
Ýki koca düþ gördüm,
Ýki serçe havalandý yerden,
Birileri çýkýp geldi gecenin bir yarýsýnda,
Bir þehidin yarasýna bin tabip getirdiler,
Bizim bildiðimiz tabiplere benzemiyorlardý
O þehidi tutup incitmeden
Aslolan memleketine götürdüler,

Sahi sen bizim oralara hiç geldin mi?
Yaylalara çýkýp serin sularýndan içtin mi?
Eski yollar var bilir misin,
ýssýz, sessiz, kuþ uçmaz,
kervan geçmez
bir orman kenarýnda yýkýk taþlarý
bir mezarlýk var inler cinler cirit atar,
hele bir yaklaþ o mezarlýklara
biraz otur, bir mezarýn baþýna,
Bir kutlu haber gelir kulaðýna,
Burasý Çanakkale, burasý Dumlupýnar,
Hasretliðin büklüm, büklüm açýlan perdesi,
Ölümsüzlük þerbetinin içildiði yer burasý
Burada hesap yok, burada mizan yok,
Önde hazreti HAMZA ardýnda yiðitleri
Ne ölmesi be, ölmek de ne gam
Bak hala dimdik, hala hepsi ayaktalar,
Hala kan sýzýyor yaralarýndan,
Hepsi orda toplanmýþ,
bir müjdeli haber dolaþýr
Ve onlara her gün yüzlerce yiðit karýþýr,.
…………..tepemde bir ses var..beynimi kurcalar
haydi arkadaþlar sayým var………….
Çekip yüzümüze öfkenin aradýðý adresini,
Yürüyoruz upuzun maltasýna cezaevinin…

Aradan yýllar geçiyor içimizdeki batmýþ gemiler vuruyor
Kimsesizliðin adý adresi olmayan sahillere,
Hani benim kimliðim, hani sessizliðimizin
Kalem kýran elleri,
Bir çift turna gördüm,, bizim ellerde
Daldým bir banliyö treninde, gidiyorum
Mamak ta inecek vardý……….!
Eyvah geçirdik duraðý geç kaldýk……
Sabah ola hayrola,,,,,

Lütfi Kireçci

[65serdal58]

bu vatan uðruna ölen herkesin her kesimin ruhlarý þad olsun....

[Abdurrahman 58]

Korkaklýk yok!
Döneklik yok!
Uyuþukluk yok!
Teslimiyet yok!
MÝLLET VAR BÝZ VARIZ!BÝZ VARSAK MÝLLET VAR!
(''''''''MUHSÝN YAZICIOÐLU'''''''''''')

[Salim58]

Sen yalnýz deðilsin gökler ve yerler,
Vallahi… Billahi… Seninle þimdi.
Seksenbin evliya, doksanbin pirler,
Vallahi… Billahi… Seninle þimdi

Yeþil Tuna dertli, akýþý usul!
Azerbeycan, Kýrým, Kafkasya, Musul,
Yedi iklim gardaþ… cihan velhasýl,
Vallahi… Billahi… Seninle þimdi.

Yükünü idrak et! Ecdadýn, atan,
Gönlünde Ýslâmýn imaný yatan,
Edirne`den Kars`a koskoca vatan,
Vallahi… Billahi… Seninle þimdi.

Söyletmeyin beni hey gidi hey hey…
Yusuf Kaya, ilk göz aðrým Ruhi bey,
Son gurbet þehidi Necati aðabey,
Vallahi… Billahi… Seninle þimdi.

Haþatlý`lar, Gün`ler dizdik o safa.
Tarih þahit, Kur`an öpüp üç defa,
Kellesini ipe veren Mustafa
Vallahi… Billahi… Seninle þimdi.

Elbet bir gün biter çekilen dertler.
Zindanlarda çile çeken yiðitler,
Saymakla tükenmez cümle þehitler
Vallahi… Billahi… Seninle þimdi.

Evlât vermiþ analarýn sýzýsý,
Dul kalan gelinin kara yazýsý,
Ülkücü þehidin yetim kuzusu,
Vallahi… Billahi… Seninle þimdi

Kim bilir ne kadar, sýðmazki dile,
Say sayabilirsen, kaç ehl-i çile,
Kýrk çatal yürekli Muhsin`im bile,
Vallahi… Billahi… Seninle þimdi

Ozan Arif, düþmeyecek bu tuðum.
Geri çýksýn kim diyorsa ben yoðum.
Ankara`dan selam salmýþ Baþbuð`um,
Vallahi… Billahi… Seninle þimdi

OZAN ARif .

[Dilsad Hatun]

idam edilmiþ Mustafa Pehlivanoðlu

Kaç kez öleceðiz yabancýlýðýmýza
Þehir müsveddesi yerlerde,
Kim tutabilir ellerinden,
Statükoya baþ kaldýran þiirleri,
Med cezir vakti kan kýpýrdýyor
Yüreðimiz acýlar denizinde dalga kýran,
Bizde konukseverliði muzdarip Leylalar,
Mecnunlar çölünden avare kalmýþ
Uzaklara sürdüðüm genç ömrüm,

Ölüm kamp kurmuþ kirpiklerimin ucuna,
Yaþamak efsanelerden dökülen bir nehir,
Kaçacak yer yok..don kiþot iklimlerden,
Gök bakýr kurusu, yer kir,,,
Çýkamýyoruz dalkavuk seyirlerinden,
Her taraf karga dolu, renk cümbüþü aynalar…

Kaçýncý matinesindeyiz hayatýn,
Ne zaman kopacak oynadýðýmýz film
Kimler yazar senaryoyu, baþrolde oynayan kim,
Figüranlar nasýldýr, iyi oynar mý rolünü,
Beynimin baþtan sona bozulan ritmini,
Sehpalara götürecek düþ benim….

Öyle kolay olmamalý
Vurdum duymazlýðýmýza park etmemeli domuzlar
Bir göç mevsimine tanýk olmamalý güller,
bir mezarýn içinden çýkar diye ölüler,
Üstü doldurulmasýn gök taþlarýyla,
Hiçbir þeyin sahipsizliðini ilan edemez kimse
Cebinde taþýdýðý beþ kuruþ etmez cüzdanýyla

Efkarýmý sarmaya bir antep tütünü yetmez elbet,
Ulusta duyduðum bir haberse kýzýl kýyamet,
Bir gazetede okudum..idam edilmiþ Mustafa Pehlivanoðlu
Gençlik parkýna varmadan tutuldu ayaklarým..
Yanýmda yol firarisi arkadaþým
Ayný koðuþta birlikte kaldýk uzunca zaman,
Keþke bizimle firar etseydi aman Allah’ým aman
Bir saðdan bir soldan asalým demiþ ****nin biri,

Kendi cinnet repertuarýma kaçacak yer bulamazken
Yolumuzu kesen haydutlarýn saç tellerinden
Bir tek kýl koparsam hatýra diye saklardým belki,
Þimdi ben nasýl unuturum, Mustafa pehlivanoðlu’nu
Ardýndan onu yalnýz býrakmayan sekiz fidaný,

Çatlarsa çatlasýn gökyüzü, isterse yarýlsýn yer,
Bu yara beni deþer, bu yara beni yer,
Gayrý dayanamam düþerim bu hasretten,
Alýp baþýmý giderim bu yerlerden,

Giderim
süngülerin adam asmadýðý bir ülke getirin bana,
Giderim
süngülerin düþlere girmediði bir düþ getirin bana,
Dokuz gül getirin bana baþka bir þey istemem,
Dokuzlarýn yaþýndayým,
Dokuzlarýn yasýndayým,
Güller serpiyoruz mezarlarýna,
rahat uyuyun bile diyemiyoruz…
SÝZLERÝ ASLA UNUTMUYORUZ…!
UNUTMAYACAÐIZ………..

ARKADAÞLARINIZ

Lütfi Kireçci


Ruhu Þad olsun... Ve yazan kaleminize selam olsun... Yaþatmak Ýçin Can Veren Bir Kahraman Mustafa PEHLÝVANOÐLU Ankara'nýn balgat semtinde oturuyor olup 22 yaþýndaydý. Ülkücülük suçundan ceza evine girmiþ ve idam cezasýna mahkum edilmiþti. Mamak askeri Cezaevi'nde yatarken bir fýrsatýný bularak kaçmayý baþardýysa da kýsa bir müddet sonra tekrar yakalandý. 12 eylül cuntasý tarafýndan, idam edilmesi için verilen emir, 7 Ekim 1980 tarihinde Ankara merkez kapalý Cezaevi'nde yerine getirildi ve sabahýn erken saatlerinde asýlmak suretiyle þehit edildi. Cenazesi, Ankara Karþýyaka Mezarlýðýna defnedildi. MUSTAFA PEHLÝVANOGLU'NUN ÝDAMINDAN ÖNCE ANASINA VE BABASINA YAZDIÐI MEKTUP Sevgili anneciðim ve babacýðým, sizler beni bu yaþa kadar büyüttünüz ve yetiþtirdiniz. Benim sizlere karþý iþlemiþ olduðum hatalarý ve suçlarýmý affedin. Hakkýnýzý helal edin. Ben sizlerin bir evladýnýz olarak, bugüne kadar Cenab-ý Hakkýn ve Onun Resulünün, Yüce Peygamberimizin yolundan ayrýlmadým. Alýn yazýmýz böyle yazýlmýþ. Kader ne ise onu çekeceðiz. Ben de kardeþim Haydar gibi bir an önce Allah'ýn huzuruna çýkacaðým. Eðer benim günahým varsa Cenab-ý Allah'ýn huzurunda çekmeye hazýrým. Yok, bir yanlýþlýk sonucu ölümüme karar verenler, idam edenler Allah'tan bulsunlar. Þunu hiç bir zaman unutmasýnlar ki, Mustafa'lar ölür, Allah davasý ölmez, milliyetçilik yaþar. Kellemi verdiðim bu yolun zaferi yakýndýr. Zafer her zaman Allah'a inananlarýndýr. Bunun için hiç üzülmeyin. Cenazemin arkasýndan aðlamayýn, günahtýr. Sizden ricam aðlamayýn. Anne, sizlerle helalleþmek isterdim, fakat olmadý. Hakkým varsa, hepinize helal olsun, siz de helal edin. Son olarak, abime, yengeme, yiyenime, bacýma selam eder, haklarýný helal etmelerini dilerim. Niþanlýma da selam eder, Cenab-ý Allah'ýn mutlu bir yuva kurmasý için ona yardýmcý olmasýný dilerim. Oðlunuz Mustafa 7 Ekim 1980

[Dilsad Hatun]

idam edilmiþ Mustafa Pehlivanoðlu

Kaç kez öleceðiz yabancýlýðýmýza
Þehir müsveddesi yerlerde,
Kim tutabilir ellerinden,
Statükoya baþ kaldýran þiirleri,
Med cezir vakti kan kýpýrdýyor
Yüreðimiz acýlar denizinde dalga kýran,
Bizde konukseverliði muzdarip Leylalar,
Mecnunlar çölünden avare kalmýþ
Uzaklara sürdüðüm genç ömrüm,

Ölüm kamp kurmuþ kirpiklerimin ucuna,
Yaþamak efsanelerden dökülen bir nehir,
Kaçacak yer yok..don kiþot iklimlerden,
Gök bakýr kurusu, yer kir,,,
Çýkamýyoruz dalkavuk seyirlerinden,
Her taraf karga dolu, renk cümbüþü aynalar…

Kaçýncý matinesindeyiz hayatýn,
Ne zaman kopacak oynadýðýmýz film
Kimler yazar senaryoyu, baþrolde oynayan kim,
Figüranlar nasýldýr, iyi oynar mý rolünü,
Beynimin baþtan sona bozulan ritmini,
Sehpalara götürecek düþ benim….

Öyle kolay olmamalý
Vurdum duymazlýðýmýza park etmemeli domuzlar
Bir göç mevsimine tanýk olmamalý güller,
bir mezarýn içinden çýkar diye ölüler,
Üstü doldurulmasýn gök taþlarýyla,
Hiçbir þeyin sahipsizliðini ilan edemez kimse
Cebinde taþýdýðý beþ kuruþ etmez cüzdanýyla

Efkarýmý sarmaya bir antep tütünü yetmez elbet,
Ulusta duyduðum bir haberse kýzýl kýyamet,
Bir gazetede okudum..idam edilmiþ Mustafa Pehlivanoðlu
Gençlik parkýna varmadan tutuldu ayaklarým..
Yanýmda yol firarisi arkadaþým
Ayný koðuþta birlikte kaldýk uzunca zaman,
Keþke bizimle firar etseydi aman Allah’ým aman
Bir saðdan bir soldan asalým demiþ ****nin biri,

Kendi cinnet repertuarýma kaçacak yer bulamazken
Yolumuzu kesen haydutlarýn saç tellerinden
Bir tek kýl koparsam hatýra diye saklardým belki,
Þimdi ben nasýl unuturum, Mustafa pehlivanoðlu’nu
Ardýndan onu yalnýz býrakmayan sekiz fidaný,

Çatlarsa çatlasýn gökyüzü, isterse yarýlsýn yer,
Bu yara beni deþer, bu yara beni yer,
Gayrý dayanamam düþerim bu hasretten,
Alýp baþýmý giderim bu yerlerden,

Giderim
süngülerin adam asmadýðý bir ülke getirin bana,
Giderim
süngülerin düþlere girmediði bir düþ getirin bana,
Dokuz gül getirin bana baþka bir þey istemem,
Dokuzlarýn yaþýndayým,
Dokuzlarýn yasýndayým,
Güller serpiyoruz mezarlarýna,
rahat uyuyun bile diyemiyoruz…
SÝZLERÝ ASLA UNUTMUYORUZ…!
UNUTMAYACAÐIZ………..

ARKADAÞLARINIZ

Lütfi Kireçci


Ruhu Þad olsun... Ve yazan kaleminize selam olsun... Yaþatmak Ýçin Can Veren Bir Kahraman Mustafa PEHLÝVANOÐLU Ankara'nýn balgat semtinde oturuyor olup 22 yaþýndaydý. Ülkücülük suçundan ceza evine girmiþ ve idam cezasýna mahkum edilmiþti. Mamak askeri Cezaevi'nde yatarken bir fýrsatýný bularak kaçmayý baþardýysa da kýsa bir müddet sonra tekrar yakalandý. 12 eylül cuntasý tarafýndan, idam edilmesi için verilen emir, 7 Ekim 1980 tarihinde Ankara merkez kapalý Cezaevi'nde yerine getirildi ve sabahýn erken saatlerinde asýlmak suretiyle þehit edildi. Cenazesi, Ankara Karþýyaka Mezarlýðýna defnedildi. MUSTAFA PEHLÝVANOGLU'NUN ÝDAMINDAN ÖNCE ANASINA VE BABASINA YAZDIÐI MEKTUP Sevgili anneciðim ve babacýðým, sizler beni bu yaþa kadar büyüttünüz ve yetiþtirdiniz. Benim sizlere karþý iþlemiþ olduðum hatalarý ve suçlarýmý affedin. Hakkýnýzý helal edin. Ben sizlerin bir evladýnýz olarak, bugüne kadar Cenab-ý Hakkýn ve Onun Resulünün, Yüce Peygamberimizin yolundan ayrýlmadým. Alýn yazýmýz böyle yazýlmýþ. Kader ne ise onu çekeceðiz. Ben de kardeþim Haydar gibi bir an önce Allah'ýn huzuruna çýkacaðým. Eðer benim günahým varsa Cenab-ý Allah'ýn huzurunda çekmeye hazýrým. Yok, bir yanlýþlýk sonucu ölümüme karar verenler, idam edenler Allah'tan bulsunlar. Þunu hiç bir zaman unutmasýnlar ki, Mustafa'lar ölür, Allah davasý ölmez, milliyetçilik yaþar. Kellemi verdiðim bu yolun zaferi yakýndýr. Zafer her zaman Allah'a inananlarýndýr. Bunun için hiç üzülmeyin. Cenazemin arkasýndan aðlamayýn, günahtýr. Sizden ricam aðlamayýn. Anne, sizlerle helalleþmek isterdim, fakat olmadý. Hakkým varsa, hepinize helal olsun, siz de helal edin. Son olarak, abime, yengeme, yiyenime, bacýma selam eder, haklarýný helal etmelerini dilerim. Niþanlýma da selam eder, Cenab-ý Allah'ýn mutlu bir yuva kurmasý için ona yardýmcý olmasýný dilerim. Oðlunuz Mustafa 7 Ekim 1980

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

[cawus58]

dönen dönsün ben dönmem yolumdan fatihalar yasinler bitmez karadenizde fatihalar yasinler bitmez sivasta

[Dilsad Hatun]

Ant; ölüme dirliðe
Ant; dirlikte birliðe
Ant; erdeme erliðe
Mayalandý umutlar,
Dirilecek Bozkurtlar...

Uzun zamandan beri ilk defa bir tahliye veriyorduk.

-Ýnþallah farkýna varmazlar, diyordu Velican.

Cezaevi infaz savcýlýðý tahliye tarihimi yanlýþ hesaplamýþ, on aylýk bir sapmayla, erken býrakýlýyordum. Defalarca hesap yaptýk, evet idare þaþýrmýþtý. Ýki firar ve birçok isyandan dolayý yanan infazýmýn on aylýk bölümü görünmüyordu. Gardiyanlar iki gün sonra býrakýlacaðýmý söylediler. Hapishanede arkadaþlar arasýnda ihtiyatlý bir bayram havasý esmeye baþladý. Bende ise yaþayamadýðým buruk bir sevinç vardý. On yýlý aþkýn bir süredir doðudan batýya kadar bir çok cezaevinde birlikte olduðumuz can'larýmdan ayrýlýyordum. Biz bu kahramanlarla birlikte neler görmüþtük neler. Deðil seneleri aylarý, saniyeleri bile parça parça yaþadýðýmýz, o karanlýk dehlizlerde birbirimize destek olarak ne savaþlar vermiþtik.

O akþam büyük bir hücrede hep beraber toplanmamýza idare göz yumdu. Son geceyi Ýhsan Barutçu ve Erdoðan Taðýn’la altý ay beraber kaldýðýmýz hücrede hepimiz toplanarak geçirdik. Sohbet ederek sabaha kadar oturduk. Herkes birþeyler konuþuyordu, sanki hapishanede ki ilk zamanlarýmýzdý. Bu insanlara bakarken, âdeta son çeyrek yüzyýlýn tarihini görüyordum, o gül yüzlerinde. Ülkemizin etrafý ABD ve RUSYA tarafýndan ve onlarýn içerdeki ortaklarý tarafýndan kuþatýlmýþ, bir avuç vatanperver ülkücü de bu haçlý kuþatmasýný kýrarak, cennet yurdumuzu felaha çýkarmýþtý.

Velican, arkadaþlarý dikkatle dinliyor fakat lafa hiç girmiyordu. Benimle göz göze gelince de tebessüm ediyor ve sað yanaðýnda hafif bir gamze oluþuyordu. On yýl önceki günlerimiz sanki dün gibi canlanmaya baþladý hafýzamda. Velican ondört yaþýnda, pol-der'li vatan hainleri tarafýndan yakalanarak ve bir nice iþkenceden sonra tutuklanmýþ, Saðmalcýlar taþ medresesine kapatýlmýþtý. Yaþý küçüktü ama o bir devdi, bir ülkü devi.

Sarsarak köprüleri
Devler geçti bu yollardan:
Dudaklarýnda Hun Türküleri.

Þair onu tarif ediyordu þüphesiz. Dedesi Osman Batur uçaða kement atmýþtý Türkistan daðlarýnda. Çinlilere karþý amansýz bir savaþ yapan bu büyük kumandanýn destanlarý hâlâ yaþar o kutsal topraklarda. Saðmalcýlarda rahmetli Zeytin dayýdan dinlemiþtim Osman Batur'un kahramanlýk öykülerini. Zeytin dayý, onun komutasýnda, Çinlilere kan kusturan bir ilay-ý kelimetullah savaþçýsý. Çocuk yaþýna raðmen orduya katýlmýþ.

Türkistan Türkleri yýllarca mücadele etmiþler ancak Osman Batur ve bir nice kahramanýn þahadetiyle birlikte, hicret kararý alan aksakkallar Türkiye'nin yolunu tutmuþlar. Çok zorlu bir yolculukla Taklamakan çölünü geçmiþler ve yoðun bir þekilde devam eden Çin birliklerinin takibi altýnda Himalayalara kadar varmýþlardý. Ancak bu bölgede Tibet çetecileriyle defalarca çatýþmaya girmiþler, geçit vermez daðlarý, açlýk, susuzluk ve her türlü meþakkati de yenerek Hindistan sýnýrýna ulaþmýþlardý. Bir dizi görüþmeler neticesi bir kýsmý Suudi Arabistan'a diðer bir kýsmý da ülkemize gelmiþlerdir. Ýþte "Sartaphanoðlu" Velican onlarýn çocuðu, o çile neslinin yadigarýydý. Ama çile bitmemiþ, dedelerinin, Çinlilerden gördüðü zulmün bin fazlasýný Velican'lar özyurdunda görmüþ, o inci gibi diþleri pol-der'li köpekler tarafýndan kaç kere kýrýlmýþtý!..

Velican'a bakarken bir olay canlanýyordu gözlerimde. O gün, bir-iki saat birlikte bahçede volta atmýþ, dinlenmek için, sandalyemiz olan büyük taþlarýn üzerine oturmuþtuk. "Peykeler, duvara mýhlý peykeler" diyordu Necip Fazýl. Bizde, yerlere mýhlý taþlarýn üzerinde, mazinin derin mevzularýna dalmýþ, öylece sohbet ediyorduk. Gaziantep'in kýzgýn güneþi tam tepemizdeydi ve hücrelerde geçirdiðimiz havasýz kapalý günlere inat masmavi bir gökyüzü, tertemiz bir hava vardý. Bir sünger gibi bedenim güneþ ýþýnlarýný emiyor ve zaman, Velican'ýn bal muhabbetiyle âdeta duruyordu. Yaklaþýk iki saat sonra.

-Biraz gölgeye geçelim, dediðimde, o sendeleyerek ayaða kalktý ve bir taraftan baþýný tutarak:

-Öf be hoca, hiç demeyeceksin zannettim.

Karanlýkta çok kaldýðý için güneþ ýþýnlarý onu çok rahatsýz ediyormuþ, ama ben güneþli tarafa gidelim dediðim için, sýrf beni kýrmamak uðruna kendi arzularýný bir kere daha feda etmiþ ve iki saat bu çileye katlanarak, asalet, nezaket ve estetizmin doruklarýndan, bizlere bir taþ medrese dersi daha vermiþti.

Hapishanede ki bütün arkadaþlarýmýzýn hayatýnda bu gibi zarafet ölçüleri vazgeçilmez bir ilke olarak yer almýþtý. Birine sevmediði bir þey bile ikram edilse kesinlikle onu reddetmezdi. Zehir verseler onu zemzem diye içerdik. Hatýr, gönül burada gerçek anlamlarýyla yaþatýlýyordu. Ýnsanlýk ihtiþamlý günlerinin baþ döndürücü sarhoþluðunu bizim hayatýmýzda tekrar yakalamýþ, tarihini yeniden yazýyordu. Geçici heveslerden ve gündelik telaþlardan uzak, feragat ve fedakarlýk gibi üstün deðerleri zirvelere taþýyan arkadaþlarýmýz vazifelerinin ince yollarýný bütünüyle keþfetmenin verdiði rahatlýkla hasta ruhlara þifa daðýtýyorlardý. Ya kudurdular, ya duruldular... Ya kasýrga gürültüsü ya da gece sessizliði... Bir altýn nesil oldular...

Bir taraftan kafamda böyle hatýralar canlanýyor, diðer taraftan arkadaþlarý dinliyordum. Bir arkadaþýmýz ezan okumaya baþladý. Susmuþtuk. Ilýk bir ses. Ýnsan ruhunun derinliklerine iþleyen bir huzur rüzgarý. Sabah ezanýnýn ötelere götüren havasý bir anda hapishane maltasýna hâkim olurken, bizlerde yere çarþaflar sererek, o kâbus hücresini bir özgürlükler beldesine dönüþtürmüþ ve cemaat olarak namazýmýzý eda etmiþtik. Ne de çabuk sabah olmuþtu.

Arkadaþlarýn bir kýsmý uyumak için hücrelerine çekildiler. Biz volta atarak muhabbete devam ediyorduk. Velican’a gidip yatmasýný söylediðimde itiraz etti. Ýhsan Barutçu ve Erdoðan Taðýn’da yatmadýlar. Tahliye müzekkeresi de bir türlü gelmiyordu. Hepimiz yorulmuþtuk. Hava karardý, gelen giden yok. Nihayet saat 20:00 dolaylarýnda giderek yaklaþan ayak sesleri bizi hareketlendirdi. Kalabalýk bir ekip geliyordu anlaþýlan.

Arkadaþlar üstümde bir falçatanýn olmasýný istiyorlardý. Ne de olsa sol siyasilerin bölmesinden geçecektim. Baþkan:

-Aman ha. Bir sürpriz olmasýn. Yanýna bir þeyler al da öyle git.

Ben “gerek yok” dedikçe, onlar ýsrar ettiler. Oldukça keskin bir býçaðý yanýma alarak hazýrlandým.

Ayrýlýk çok zor olacaktý. Cezaevi savcýsý ve müdür tahliye müzekkeresiyle hücrenin kapýsýna gelmiþlerdi. Veda sahnesi dayanýlacak gibi deðildi, birbirimize sarýlmýþ ayrýlamýyorduk. Savcý beklemekten sýkýldý ve kendince bir çýkýþ yolu buldu:

-Haydi acele edin, bir kiþi yola vurmak için bölme kapýsýna kadar gelebilir.

Sözde küçük bir taviz veriyordu idare. Yunus Meral'le bölme kapýsýna doðru yönelirken, geride býraktýðým arkadaþlarýmý düþünerek, karmaþýk duygular içinde, tahliyeme bile sevinemeden kendimi dýþ kapýda bulmuþtum. Bu arada üstün gayretleri ile tahliyemi saðlayan (bu gün hayatta olmayan) büyük insan Mehmet Öztürk kardeþimin çabalarýný düþünerek yürüyordum. Öztürk, yanýna bir muhasip alarak mahkeme heyetine götürüyor ve on aylýk erken býrakýlmam onun hesap oyunu sayesinde gerçekleþiyordu.

Ben iki kiþiydim artýk, ikiye bölünmüþtüm ve birini orada býrakarak diðeriyle dýþarýya yöneldim. Kapýda bir baþka canlar beni bekliyordu. Adil Aþkaroðlu ve diðer kardeþlerim. Bu sefer kavuþma sahneleri yaþanýyordu.

Biz nasýl bir nesildik... On yýllýk iþkenceli, sürgünlü ve ölümlerle dolu bir cezaevi ortamýndan sonra tahliyeme bile sevinemiyordum. Çünkü, ruhumun yarýsý içeride arkadaþlarýmýn yanýnda, diðer yarýsý ile ancak dýþ dünyadaydým.

Mahzunluk duygusu her yanýmý kuþatmýþ, kýmýldayamýyorum. Gittikçe aðýrlaþan bu his yoðunluðu beynimi teslim alýrken, bedenim de bu istilaya karþý fazla bir direnç gösteremiyor. Hüzün ve utanç karýþýmý bir hücum bu. Hislerimin en mahrem kalelerini zapt eden bu utanç duygusundan kurtulmam lâzým ama arkadaþlarým içerde, ben dýþarýdayým. Hazmedemiyorum doðrusu. Yakalandýðým bu ruh kasýrgasýndan hasarsýz sýyrýlmak için bir çýkýþ yolu arýyordum. Nafile... His fýrtýnasý dinmek bilmiyor. Bir teselli bulmak için kenarýndan köþesinden bir þeyler aramaya çalýþtýkça, ulaþabildiðim mazinin ihtiþamlý günleri sadece þuurumu kamaþtýrýyor.

Her þeye raðmen kaybeden biz deðildik. Özgürlük ve esaret kavramlarý bizlerin dünyasýnda asli manalarýyla vücut bulmuþ, kapýmýzdaki gardiyanlar esaretin dayanýlmaz acýsýný yaþarken, bizler karanlýk hücrelerimizi gül bahçesine çevirip ruh dünyamýzdan fýþkýran sonsuzluk pýnarlarýndan, kana kana soðuk sular içmiþtik.

Zelzele tarlasýna dönen ruh dünyamda, bir müddet sonra yine bir sarsýntý olacak ve takvimler 16 Temmuz 1988'i gösterirken o kara haberi alacaktým.

Velican þehit olmuþtu.


Ne kervan kaldý, ne at, hepsi silinip gitti,
"Ýyi insanlar iyi atlara binip gitti."


Yusuf Ziya ARPACIK

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

[seten65]

Ant; ölüme dirliðe
Ant; dirlikte birliðe
Ant; erdeme erliðe
Mayalandý umutlar,
Dirilecek Bozkurtlar...
........... SÜPERSÝN........

[Dilsad Hatun]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

"Kendi aðzýndan"

"Hakime küfrettim. Hakim put! Vicdaný adaletin görkemli sarayýndan, sarayýn mücerret bekçisinden, görünmez koruyucularýndan azade.. Kiþiliði silik...

Benim böylesi muðlak bir kiþilikten ne alýp veremediðim var?

Baktý önündeki yazýlý müeyyidelere, kýrdý kalemi. Küçük dilinin dönmesi ile çýkardýðý kahkahayý duydum. Onun haline güdüm. Güya sinsi gülüyor.

O kim, bilmem ne maddesi kim? Her þeyin vasýta olduðu bu dünyada, oluþlara basamaklýk edenlere kýzmaya hiç gerek yok.

Doðru olan, gücün ve tedbirin kar etmediði yerde durup tevekkül etmek, her daim ona sýðýnmaktýr. Karanlýðý aydýnlýk bilmek, mutlu olmasýný öðrenmektir.

Her zaman ve mekanda Yüce Allah'a dayanmak biricik yol. Tabii yol bilene!

Allah'a iyi bir kul olmalýyým. Bütün uðraþým, çabam bu yönde olmalý. Þayet nasipse þahadet þerbeti içmek, beni bu mertebeye getiren mazimle Övünmeliyim.

Þehid olmak her er kiþiye nasip deðil! Bil kýymetini!

Bu büyük mertebeye ulaþmak için, Allah'ýn sevgilisinden, Bedir harbine katýlmak için izin isteyen sahabenin çýrpýnýþlarý unutulur mu?

Cennet müjdelenmiþ. "Aðaçlarý altýnda ýrmaklar akan" güzide köþeler...

Hakikat bu!

Geçici zevklerin süslediði ve hayal olarak hafýzalarda silikleþen, anlýk dürtülerin ürünü, anlýk süprüntülerin ne ehemmiyeti, ne kýymeti vardýr?

Mutlak mutluluða gark olmak varken, izafi saadetin çeþnisine kapýlýp, kanmak, kandýrýlmak ne ayýp bir þey! Çok kötü bir hali

Hayýr! kanmadým, kanmayacaðým.!

O gün yeniden diriliþimdir, pak ve saf halimle. O an ölmek deðil, yaþamaktýr.

"Allah yolunda ölenleri ölü bilmeyiniz... Onlar diridirler!

"... Onlara cennet müjdelenmiþtir."

Virajý dönmek ve has bahçesinin güllerini derlemek... Derleyeceðim renk renk gülleri sonra da koklayacaðým doyasýya..

Ben ilk deðilim. Uzayan zincirin bir halkasý olacaðým. Ardým sýra bu zincirin bir halkasý olabilmek için didinenler, çalýþanlar çok. Heyecanlý bekleþen kalabalýk var.

Allah'ýn eli! Bu davanýn üzerinde.

Tökezlemek, sürünmek, yakalanmak yok.

Sinemiz demir, yüreðimiz çelik, kötülükleri boðmak, iyilikleri yaþatmak Ýçin hep mücadele, hep mücadele... Bir an olsun bile gaflet uykusunda kalmak yok.

Gafleti sevmek, þeytanýn çelmelerine kanmak ölümdür. Gerçek Ölüm!

Doðruyu insanlara duyurmak için savaþmak lazýmdýr...

Anam köyde. Son günler sýk sýk rüyama girer oldu. Aðlamaz anam hep güler. Bir þehid anasý olacak, keyfi bu yüzden. Heyecaný, gönlündeki haz ýlýklýðý bu sebepten...

Titrer anam, elleri ile bazý kereler yüzünü örter. Ben idam sehpasýna yürürken anam karalar baðlamaz. Bilir, inanýr ki, oðul ölmedi, yaþýyor. Bu dünya hancýlarýn konakladýðý bir misafirhane.

Buradan göç eden bir baþka alemde, ebedi yurt evinde yaþar.


Anam yeþil yemenisini hiç baþýndan eksik etmez. Allah örtünün dediði için Örtünür. Anam ülkü sahibi yiðitleri över.

Babam da öyle.Babam süslü hayat yaþamak uðruna zillet, illete boyun eðen bel kývýran, yýlanlaþan insanlarý sevmez.

Kötülerin baþ düþmanýdýr.

insan Allah'a inanmadýkça, yüce ülküleri yakalamak için cehd ve gayret sarfetmedikce o adama insan denmez.

Hele halife hiç denmez. Her adam insan deðil, her insan da halife deðil! Bu biline!

Sabýrsýzým, içimde sevinç coþkusu, kulaklarýmda Kur'an kýratý... Ben uçmak istiyorum, uzaklara, pak mekanlara, gül ekenlere, çiçek dikenlere uçmak...

Bükülmeyeceðim, kýrýlmayacaðým. Bu emanet olan "ben"i yüce yaradanýma helali ile teslim edeceðim.

Ölsem bile ölmeyeceðim. Varýn siz anlayýn!

Ben insanlara dayanmadým ki, yýkýlayým, insancýklardan medet ummadým ki, zarara ziyana gireyim.
Ezel ve ebed olan Yüce Mevla'ya gönül verdik.

Onun içindir ki, bu dava sönmez, bitmez, çapulcularýn çökmesinden, kaçmasýndan etkilenmez...

Ýlay-ý kelimetullah! diyen diller lal olmaz.
Allah diye inleyen güller solmaz.
Tekbir getiren, teþbih eden güller solmaz.
Susmayacak Hakk'ýn dili!"

Ahmet Kerse, Gaziantep Cezaevi

[Salim58]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez] ([Üye Olmayanlar Linkleri Göremez])


Korkaklýk yok!
Döneklik yok!
Uyuþukluk yok!
Teslimiyet yok!
MÝLLET VAR BÝZ VARIZ!BÝZ VARSAK MÝLLET VAR!
(''''''''MUHSÝN YAZICIOÐLU''''''''''''

[Dilsad Hatun]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

MANZARA

Eðlencem göz yaþý
Mekaným tabutluktur.

Bir genç ömre nasýl sýðmýþ
Bu manzaralar:

Yýkýlan evler,
Daðýtýlmýþ yuvalar,
Dal gelinler, dul gelinler,
Yetim yavrular,
Yüreði yanýk analar...

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez] pg

[Abdurrahman 58]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez] ([Üye Olmayanlar Linkleri Göremez])


Korkaklýk yok!
Döneklik yok!
Uyuþukluk yok!
Teslimiyet yok!
MÝLLET VAR BÝZ VARIZ!BÝZ VARSAK MÝLLET VAR!
(''''''''MUHSÝN YAZICIOÐLU'''''''''''')

[Salim58]

ADAM GÝBÝ ADAM ÜÞÜYOR

Tabutluk zemheri kokuyor. Beton zemini üþütüyor tabutluðun. Titriyor adam gibi adam, üþüyor. Savurgan bir tipi gibi zaman, hem yakýyor hem üþütüyor.

Ayak sesleri yaklaþýyor yeniden. Elektirik pirizine uzanýyor hain bir el. Saç diplerine kadar irkiliyor adam gibi adam. Bütün hücreleri çýðlýk atýyor. Dünya bomboþ oluyor gözünde. Ýçi yanýyor, teni yanýyor ama yine de üþüyor çýplak zeminde.

Kendinden geçiyor�
Mamak’ta soðuk bir tabutluk�

Þafak söküyor, loþ tabutluðun bir kenarýndan kar aydýnlýðý doluyor. Zemin soðuk bir tabut. Kimse görmüyor yere düþen gözyaþlarýný. Üþüyor, titriyor, ýsýnmak için kendi içine sokuluyor.

Bir hayal oynaþýyor gözlerinde. Beyaz tülbentli anasý sobaya odun atýyor. Tavanda alevler oynaþýyor. Cýzýrdayan çaydanlýðýn aðzýndan buhar süzülüyor.

Yine de üþüyor Adam Gibi Adam.

Mamak’ta tabutlukta prize takýlmýþ kablolar, bir de soðuk zemin ürpertiyor Adam Gibi Adam’ý. Üþüyor�

Koridorun sonundan bir ayak çýðlýðý yaklaþýyor yeniden. Buz gibi bir ürperti akýyor içine. Yine elektrik kablosuna uzanýyor bir hain el. Zeminde soðuk bir ýslaklýk ipildiyor. Yürekler kabuk baðlamýþ� sýzlýyor teni Adam Gibi Adam’ýn, hem de üþüyor.

Kendinden geçiyor�
Kendine geliyor yeniden ýslak, soðuk zeminde. Bedeni kaskatý�Konuþamýyor, titriyor sadece. Olduðu yerde zýplýyor.

Üþüyor�

Doðu Toroslar zemheri kokuyor bugün.
Sanki kablolara hain bir el uzanýyor yine.

Adam gibi Adam yine üþüyor. Zeminde kar var, havada boran var bugün. Üfültülü bir çaresizlik, boðuk bir hüzne karýþýyor. Dün, zemini buz tutan tabutlukta üþüyen Adam, bugün daðlarýn buz tutan zemininde üþüyor.
Askerler yürüyor daðlarýn baðrýna, insanlar yürüyor hep birden çaresizce. Adam Gibi Adam üþürken, yüreði yanýyor beyaz yaþmaklý bir ananýn. Dün olduðu gibi bugün de sevenlerin yüreði yanýyor.

Daðlarýn baðrýnda kar taneleri dans ediyor. Adam Gibi Bir Adam savruluyor kar tanelerinin arasýnda.
‘’ÜÞÜYORUM!’’ diyor yine, dün olduðu gibi. Tabutluklar ölüm kokuyordu dün, O üþüyordu. Daðlar da ölüm kokuyor bugün.

Adam Gibi Adam yine, ‘’ÜÞÜYORUM!’’ diyor, yürekler yanýyor yine

[Abdurrahman 58]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez] ([Üye Olmayanlar Linkleri Göremez])


Yaþarken yüreðiniz söküldü mü yerinden
Konuþurken diliniz kitlendi mi hiç?
Yanan ateþe el uzattýnýz mý, kýrýldý mý
Parmaklarýnýz teker teker?

Ciðerinize hançer saplandý mý nefes alýp verirken
Çat ayazda dondunuz mu hiç?
Kerbela’da yanarken inlediniz mi bir yudum su diye?
Bu acýlar tarif deðil ki, yüreðim yangýn yeri gibi yanmakta
Yüreðim yangýn yeri þimdi, Ne söz dinler, ne sükut eder.

Ruhum çýplak, ruhum bedensiz acýsý, yanmaktan daha beter
Bu ne ateþ ki, yandýkça yanmakta?
Bilen yok mu, nasýl diner, nasýl söner?
Yokluðu hançer gibi saplanmakta.

Þüphe yok, herkes Rabbin’e döner
Kekik kokulu deðil artýk daðlarým
Üstünde aðlamaklý yýlký atlarý
Biliyorum üþümeyeceksin bir daha
Çünkü üstünde Resul’ün kanatlarý

BÜLENT UYGUN

[Dilsad Hatun]

Daðlarýn baðrýnda kar taneleri dans ediyor. Adam Gibi Bir Adam savruluyor kar tanelerinin arasýnda.
‘’ÜÞÜYORUM!’’ diyor yine, dün olduðu gibi. Tabutluklar ölüm kokuyordu dün, O üþüyordu. Daðlar da ölüm kokuyor bugün.

Adam Gibi Adam yine, ‘’ÜÞÜYORUM!’’ diyor, yürekler yanýyor yine

Emeðine saðlýk abi ,

[Salim58]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez] ([Üye Olmayanlar Linkleri Göremez])



Þafak söküyor, loþ tabutluðun bir kenarýndan kar aydýnlýðý doluyor. Zemin soðuk bir tabut. Kimse görmüyor yere düþen gözyaþlarýný. Üþüyor, titriyor, ýsýnmak için kendi içine sokuluyor.

Bir hayal oynaþýyor gözlerinde. Beyaz tülbentli anasý sobaya odun atýyor. Tavanda alevler oynaþýyor. Cýzýrdayan çaydanlýðýn aðzýndan buhar süzülüyor.

Yine de üþüyor Adam Gibi Adam.

Mamak’ta tabutlukta prize takýlmýþ kablolar, bir de soðuk zemin ürpertiyor Adam Gibi Adam’ý. Üþüyor

[Dilsad Hatun]

ÞEHÝT ASENALAR

[b]Ayþe ÇETÝNKAYA-12 Haziran 1980

Adana Karataþ yolu üzerinde bulunan Yüntaþ iplik fabrikasýnda iþçi olarak çalýþýyor ve buradaki MÝSK'e baðlý sendikanýn kadýn iþçi temsilciliðini yapýyordu. 31 yaþýndaydý olay günü akþam saatlerinde evine gelerek kimliklerini gizlemek suretiyle kapýyý açtýran komunist militanlar tarafýndan kurþunlanmak suretiyle þehid edildi. Cenazesi Adana asri mezarlýðýna defnedildi.



Bilge ÖZSOY-.....1980

Kayserinin Talas nahiyesinde ülkücü bir ailenin 2 (iki) yaþýndaki kýzçocuðuydu olay günü Konya'nýn Karapýnar ilçesine baðlý Emirgazi kasabasýnda lisenin tarih dersi öðretmenliðini yapan ÜLKÜ-BÝR mensubu babasý ve ev hanýmý olan annesi ile birlikte gittikleri Konya'da bindikleri dolmuþtan bir grup komunist militan tarafýndan indirilerek ailece dövüldükleri sýrada baþýna isabet eden tekmeler neticesi olay yerinde þehid oldu. Cenazesi memleketinde topraða verildi.



Fahriye ALTINOK-25 Haziran 1980

Ýstanbul Gaziosmanpaþa MHP ilçe kadýn kollarý baþkanýydý. 50 yaþýnda olup evli ve iki çocuk annesiydi. Kocasýda Gaziosmanpaþa MHP ilçe baþkanlýðýný yürütüyordu. Olay günü öðle saatlerinde Ramide bulunan evlerine baskýn düzenleyen komunist militanlar tarafýndan kocasý ve kýzýyla birlikte kurþunlanarak þehid edildi. Cenazesi aþiyan mezarlýðýna defnedildi.



Figen ÇÖKTÜ-27 Aðustos 1980

Adananýn Karataþ ilçesine baðlý yemiþli köyündendi. 20 yaþýnda olup ailesiyle birlikte Adananýn Þehid Duran mahallesinde oturuyordu. Komunistlerin baskýlarý sebebiyle devam ettiði Ticaret lisesini yarýda býrakmýþ Çukobirlik genel müdürlüðünde memur olarak çalýþýyordu. Olay günü geç saatlerde evlerine giren iki komunist militan tarafýndan kurþunlanarak. Þehid edildi. Cenazesi köyünde topraða verildi.



Hanife FENDOÐLU-17 Nisan 1978

Malatya belediye baþkaný Hamit Fendoðlu'nun geliniydi 22 yaþýnda olup iki çocuk annesiydi olay günü kayýnbabasýna gelen bir paketin patlamasý neticesi kayýnbabasý ve 2 çocuðu ile birlikte parçalanarak þehid oldu. Þehadeti sýrasýnda 8 aylýk hamileydi ve kocasýda Gaziantep de vatani görevini yapmaktaydý. Cenazesi Malatya'nýn bulgurlu köyünde topraða verildi.



Mürüvvet KEKÝLLÝ-12 Eylül 1980

Adanalý olup 44 yaþýndaydý. Evli ve 5 çocuk annesiydi halk türküleri ses sanatçýsýydý ülkücü hareketin þölen ve gecelerinde kitleleri coþturan türküler söylüyor ayrýca plak kaset ve sahne çalýþmalarýna devam ediyordu. Adana MHP il kadýnlar kolu baþkanýydý 16 Aðustos günü sabahleyin Sucuzade mahallesindeki evine baskýn düzenleyen komunist militanlar tarafýndan vurularak aðýr yaralandý. Uzun müddet tedavi görmesine raðmen kurtarýlamayarak Adana askeri hastanesinde þehid düþtü. Cenazesi Adana Karþýyaka asri mezarlýðýna defnedildi.


Ülküdaþlarýmýza Allah' tan rahmet diliyoruz, ruhlarý þad olsun...

[Salim58]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez] ([Üye Olmayanlar Linkleri Göremez])


Gözlerimden kanlý yaþlar akýyor
Karlý daðlar hýrçýn hýrçýn bakýyor
Yiðitlerim ölmüþ yürek yakýyor
Býrakmayýn beni can yoldaþlarým

Çýrpýndýkça derinlere batarým
Üç gün oldu kar altýnda yatarým
Uçtu kuþum kafesimi atarým
Býrakmayýn beni can yoldaþlarým

Þahit oldum akan nice kana ben
Dayanamam Muhsin baþkan sana ben
Gidiyorum dönmez yoldan yana ben
Býrakmayýn beni can yoldaþlarým

[Dilsad Hatun]

Ülkücü Þehitlerden Alparslan Gümüþ'ün Nisanlýsýyla Mektuplaþmalarý

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez] Mektubu.jpg

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez] _Mektup.jpg

ÜMRANÝYE KATLÝAMI: 16 mart 1978

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

Ümraniye katliamýyla ilgili Ortadoðu Gazetesi'nin küpürü (1978)

Beþ Ülkücü iþçi önce iþkencelerden geçirildi, daha sonra kurþuna dizilerek Þehit edildi...

16 mart 1978 günü, Ülkücü hareket için kara bir günün habercisi olmuþtu... Ýstanbul Ümraniye'de beþ ülkücü iþçi, beþ vatansever Türk milliyetçisi T.K.P.M.L. TÝKKO adlý komünist çete tarafýndan korkunç iþkenceler geçirildikten sonra, kurþuna dizilerek þehit edilmiþti...

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

Beþ ülkücünün þehit edilmesi, bütün Türkiye'deki milliyetçi ve ülkücü kuruluþlarý ayaða kaldýrmýþtý. Artýk birer birer deðil beþer beþer þehitler vermeye baþlayacaðýmýz günler gelmekteydi....

35 Ülkücü kuruluþ kýzýl katliamý kýnamak amacýyla Ýstanbul'da bir araya gelerek, cenaze töreni öncesi ortak bir basýn toplantýsý düzenlemiþti..

ÜMRANÝYE KATLÝAMI: 16 mart 1978

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

Ümraniye katliamýyla ilgili Ortadoðu Gazetesi'nin küpürü (1978)

Beþ Ülkücü iþçi önce iþkencelerden geçirildi, daha sonra kurþuna dizilerek Þehit edildi...

16 mart 1978 günü, Ülkücü hareket için kara bir günün habercisi olmuþtu... Ýstanbul Ümraniye'de beþ ülkücü iþçi, beþ vatansever Türk milliyetçisi T.K.P.M.L. TÝKKO adlý komünist çete tarafýndan korkunç iþkenceler geçirildikten sonra, kurþuna dizilerek þehit edilmiþti...

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez]

Beþ ülkücünün þehit edilmesi, bütün Türkiye'deki milliyetçi ve ülkücü kuruluþlarý ayaða kaldýrmýþtý. Artýk birer birer deðil beþer beþer þehitler vermeye baþlayacaðýmýz günler gelmekteydi....

35 Ülkücü kuruluþ kýzýl katliamý kýnamak amacýyla Ýstanbul'da bir araya gelerek, cenaze töreni öncesi ortak bir basýn toplantýsý düzenlemiþti..

[Abdurrahman 58]

KANIMIZ AKSADA ZAFER ÝSLAMINDIR !

[sivaslýgenç]

Allah hepsinden razý olsun ve mekanlarý cennet olsun.Onlar hep kalbimizde yaþayacaklar.Unutmayacagýz ve unutturmayacaðýz.

[Salim58]

tüm þehitlerimizi saygýyla anýyoruz rabbim mekanlarýný cennet etsin inþallah

[Abdurrahman 58]

ALLAHIN ÝZNÝYLE BÝR GÜN GELECEK TURAN ÜLKÜSÜNÜ GERÇEKLEÞTÝRECEÐÝZ!
YILMAYACAÐIZ YIKILMAYACAÐIZ

[ayten58]

bütün þehitlerimize allahtan rahmet diliyorum
mekanýnýz cennet ruhunuz þaad olsun yiðitlerimiz
ne mutlu sizeki bizlere þehadet edeceksiniz .

[Salim58]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez] ([Üye Olmayanlar Linkleri Göremez])

Ana, aðlama gayrý
Tenime dokunuyor gözyaþlarýn...
Ürperiyorum...
Son uðurlayýþýn deðil ki bu.
Savaþ yeni baþlýyor daha.
Deðiþen sadece, sadece ardýmdan okuduðun Ayete' el kürsi yerine, þimdi fatiha...
N'olur Ana yetiþir. Kapanma tabutumun üzerine bu kadar, kapanma Ana...
Yýldýzlarý göremiyorum...

[Dilsad Hatun]

Evimizin duvarýna ilk üç hilali çizdiðimde
Henüz on dördünde bir çocuktum,
Hilalleri duvarlardan alýp, yüreðime yazdýðýmda,
Artýk, ÜLKÜCÜ olmuþtum.
Gözlerimde dokuz çeþit ýþýk vardý,
Aklýmda; hep sen BAÞBUÐUM...

Sen ve fikirlerin hep yolumda meþaleydi,
Hep Türk-Ýslam ülküsüne çýktý benim yolum,
Benim baþýmda hiç kavak yelleri esmedi
Ellerim davadan baþkasýný tutmadý,
Sarmadý davamdan baþka bir þeyi kolum.
Can adadým, ben bu yola baþ koydum,
Yüreðimde üç hilalli bayraðým
Aklýmda; hep sen BAÞBUÐUM...

Zindanlarda yanýnda olmak istedim
Ve tabutluklarýn karanlýðýný paylaþmak....
Ýstedim ki; týrnaklarýn sökülürken yerinden,
Acýný týrnaklarýmda duymak.....
Duymak istedim derinden.....

Ve iþte sana yemin ediyorum,
Antlar içiyorum,
Senin kadar, bu davanýn çilesini çekmeden
Ölmeye bile hakkým yok! Diyorum.
Sevdalanmak haram bana,
Sahte sevdalara..
Davam kadar; hiç kimseyi, hiçbir þeyi
Sevmiyorum, sevemiyorum....
Hangi yola düþtüm, hangi yola koyulduysam
ÜLKÜ adlý bir güzele çýktý benim yolum,
Yol azýðýmda; KIZILELMA vardý
Aklýmda; hep sen BAÞBUÐUM....


Tüm saf duygularýmý,
Yattýðýn o zindanlarda boðdum,
Ne kavgadan kaçtým,
Ne ölümden korktum.
Davam için çektiðim
Her cefa tatlý geldi,
Ne býktým ne de yoruldum,
Düþtüm kimi zaman;
Seni düþünüp doðruldum.
Sürmedim sefasýný, davamýn.
Çilesiyle yoðruldum,
Yoðruldum, kývam buldum
Gün oldu sýrtýmdan vuruldum,
Gün oldu bakýþlarýmla
Katil oldum....
Ve...
Büyüdüm baþbuðum!
Büyüdüm ASENA oldum.
Kalbimde senin sevgin,
Aklýmda; hep sen
Yine sen BAÞBUÐUM..


DÜN EMRÝNDE,
BUGÜN YOLUNDA,
YARINDA
YANINDA OLACAGIZ BAÞBUÐUM..