Sivas - Sivaslilar.Net - Sivashaber - Sivasforum - Sivasların En Büyük Buluşma Merkezi - Yiğidolar

Sivas - Sivaslilar.Net - Sivashaber - Sivasforum - Sivasların En Büyük Buluşma Merkezi - Yiğidolar (http://www.sivaslilar.net/forum/index.php)
-   Arşiv (http://www.sivaslilar.net/forum/forumdisplay.php?f=365)
-   -   İslam’daki kadın özgürlüğünün sembolü (http://www.sivaslilar.net/forum/showthread.php?t=16031)

abircan 29.02.2008 13:53

İslam’daki kadın özgürlüğünün sembolü
 
29 Şubat 2008

Nihat HATİPOĞLU


İslam’daki kadın özgürlüğünün sembolü


SİZ hiç oturduğu deve üzerinden savaş meydanını idare eden bir kadını duydunuz mu? Mitolojik kahramanlar hariç, tabii ki hayır. Belki bunun tek istisnası Hz. Aişe’dir.

Muhteşem ama bir o kadar mütevazı bir hayat. Hesap soran bir kişilik. Boyun eğmeyen bir karakter. Zulüm karşısında duraksamayan bir ruh hali. Kim bu diyecek olursanız İslam tarihini inceleyen her araştırmacının vereceği cevap aynıdır; müminlerin annesi, Hz. Peygamberin eşi Hz. Aişe (RA).

* * *

Peygamberimizle evlilik yaşı üzerinde haksızca spekülasyonlar yapılmış, dine saldırı için zemin olarak kullanılmıştır. Peki, bunun doğrusu nedir?

1400 sene önce nüfus kayıtları çok sağlıklı değildi. Bugün bile memleketimizin bazı bölgelerinde hálá nüfus kayıtları konusunda sorunlar vardır. Onun içindir ki asr-ı saadetteki birçok kişinin yaş tespitinde sakıntı yaşamaktayız. Hz. Aişe de bunlardan birisidir.

Hz. Aişe, vahyin 5. yılında hangi ayetlerin indiğini, sokaklarda nasıl okunduğunu hatırladığını söyler. Onun bunu hatırlaması için en azından 10 yaşında olması gerekir.

Nitekim Peygamberimizle nişanlanmadan önce, Mekkeli bir müşrikle nişanlanmıştı. Hz. Ebubekir’in (RA) İslam’ı kabul etmesi üzerine müşrik olan karşı taraf nişanı atmış ve evlilik hazırlığını sona erdirmişti. Bir genç kızın nişanlanabilmesi için kaç yaşında olması gerektiği bellidir.

Ama bu konuda en net bilgi, ablası Hz. Esma ile ilgili sağlam tespitlerdir. Bilindiği gibi Hz. Aişe ile ablası Hz. Esma arasında 10 yaş vardı. Hz. Esma 10 yaş daha büyüktü. Hz. Esma’nın Hicret’in 73. yılında 100 yaşındayken vefat ettiğini biliyoruz. En azından bu tarih kesin. Buna göre Hicret sırasında Hz. Esma 27, Hz. Aişe de 17 yaşındadır. Hz. Aişe, Medine’de evlendiğinde ise yaşı 18 idi.

Hz Aişe, Hz. Peygamberimiz henüz hayatta iken Kuran-ı Kerim’i ezberledi. Urve’nin ifadesine göre; fıkıh, tıp ve şiir dalında ona ulaşabilecek kimse yoktu. Hadis ilmine büyük hizmette bulundu. Rivayet ettiği hadis sayısı "2210" civarındadır ki bu konuda Hz. Peygamber’in yanındaki ve uzağındaki yüz bin sahabiyi geride bırakmıştır.

Peygamberimiz, Hz. Aişe’yi çok sevmiştir. Hz. Enes’in bu konudaki sözü manidardır: İslam tarihinde bildiğimiz ilk aşk, Hz. Peygamber’in Hz. Aişe’ye duyduğu aşktı.

Evlendikten sonra Hz. Aişe, Peygamberimize soracaktır: Bana sevgin nasıl? Peygamberimizin cevabı çok net ve duygulandıran tarzdadır: "(Kör) Düğüm gibi." Aradan yıllar geçer. Hz. Aişe tekrar sorar: Düğüm nasıl? Peygamberimizin cevabı aynı: "İlk günde olduğu gibi."

* * *

Hz. Osman’ın şehadetinden sonra katillerinin bulunmasını ister. Yanında Hz. Talha ve Hz. Zübeyr gibi büyük isimler vardır. Halife Hz. Ali ise zaman ister. Bir kaos dönemi. İki taraf harekete geçer. Yüzlerce fitnecinin devrede olduğu fırsat dönemi. Nihayet anlaşmak için harekete geçenler savaş alanında bulurlar kendilerini.

Savaşta Hz. Ali bir taraf, Hz. Aişe bir taraftır (Cemel-Deve Vakası). Rahatsız edici ama ders verici bir hadise. Hz. Aişe’nin taraftarları mağlup olurlar. (İslam alimlerinin tümüne göre bu olayda haklı olan taraf Hz. Ali’dir.)

Hz. Ali, Hz. Aişe’nin devesinin yanına gelir ve hevdec (deve üzerine konan küçük odacık) içindeki Hz. Aişe ile saygıyla konuşur ve üzüntüsünü ifade eder. Hz. Aişe, ciddi bir koruma içinde Medine’ye gönderilir. Hadise uzun ve çok yönlü. Ama burada işaret etmek isteğimiz nokta, Hz. Aişe’nin devesinin üzerinden savaşı idare ettiği gerçeğidir.

Sonra iç álemine çekilir Hz. Aişe. Bu boyun eğmeyen kadın, kadınları eğitmeye yönelir daha önce de olduğu gibi.

* * *

Bir gün bütün malını satar. 100 bin altın eder. Altınları yere serer. Medine fakirlerini çağırtır ve avuç avuç dağıtmaya başlar. Yerde bir tek altın kalmayıncaya kadar. Nihayet iftar vakti geldiğinde sofrasına kuru ekmek ve zeytinyağı gelecektir.

"Başka yiyecek yok mu?" diye soran gönüllü yardımcısı, sitem edercesine, "Bari bize bir altın bıraksaydın, onunla et alsaydık" der. Hz. Aişe sessizce cevap verecektir: "Hatırlatsaydın kızım. Bırakırdım."

Son anlarıdır. Seni nereye gömelim derler. O kendisi için sakladığı Peygamberimizin yanını Hz. Ömer’e hibe etmiştir. Ama verdiği cevap, kanımızı donduracak kadar manidar ve ders verici mahiyettedir: "Beni Medine mezarlığına gömün. Zira Peygamberimizin vefatından sonra siyasi olaylara karıştım. Onun yanına gömülmeyi hak etmiyorum artık."

Evet, Hz. Aişe... Siz her güzelliği hak etmiştiniz. Ama tevazu ve büyüklüğünüz hep örnek olacaktır. İslam’daki kadın özgürlüğünün sembolü olan Hz. Aişe’ye sonsuz selam olsun.

ceylankimya 29.02.2008 14:22

-->: İslam’daki kadın özgürlüğünün sembolü
 
[CENTER][IMG]http://img108.imageshack.us/img108/9140/iyyakenestainbd6.gif[/IMG]

[IMG]http://img165.imageshack.us/img165/3810/68mrwl5.jpg[/IMG]

[B]İSLAM DÜŞMANLARINI [QUOTE]abircan beyin[/QUOTE]
açtığı bu mesajla KINIYORUM!..[/B][/CENTER]

sonbahar5803 29.02.2008 14:35

--->: İslam’daki kadın özgürlüğünün sembolü
 
Çok güzel bir paylaşım,

tşk ederim.

1967 dernek serkan20 29.02.2008 14:43

--->: İslam’daki kadın özgürlüğünün sembolü
 
peygamber efendimiz(s.a.v.) bir hadislerinde buyurduki:
sizin en hayırlınız kadınlara karşı huyu en iyi olandır
kadınlarınız hakkında Allah tan korkunuz.şüphesiz onlar sizin yanınızda yardımcılarınızdır.
onları Allahın emaneti olarak aldınız ve cinsiyet uzuvlarınız Allahın kelimesi ile helal ediniz.
bakara suresi 223 - Kadınlarınız, sizin için bir tarladır. O halde tarlanıza dilediğiniz gibi varın ve kendiniz için ileriye hazırlık yapın. Allah'tan korkun ve bilin ki siz mutlaka O'nun huzuruna varacaksınız. Ey Muhammed, müminleri müjdele!

abircan 29.02.2008 14:44

--->: -->: İslam’daki kadın özgürlüğünün sembolü
 
[QUOTE=ceylankimya;240221][CENTER][IMG]http://img108.imageshack.us/img108/9140/iyyakenestainbd6.gif[/IMG]

[IMG]http://img165.imageshack.us/img165/3810/68mrwl5.jpg[/IMG]

[B]İSLAM DÜŞMANLARINI
açtığı bu mesajla KINIYORUM!..[/B][/CENTER][/QUOTE]


şşşşşş sen nerenle okuyorsun şartlanmış KÖRFORUMCUUU

yazan kim ve konu ne baktınmı , okudunmuda cevap yazıyorsun

YAZAN NİHAT HATİPOĞLU HOCA, KONU GAYET NET, BUGÜNKÜ KÖŞE YAZISI HÜRRİYETTEN

NİHAT HOCAYI HER RAMAZAN ARTIK 30 GÜN BOYUNCA DİNLEMEYEN TÜRKMÜ KALDI, HER HAFTA STAR TV DE YOLUNU GÖZLEMEYEN Mİ VAR

AMA GÖNÜL GÖZÜN O KADAR KAPALI Kİ, O KADAR KİN VE FESATLA YOĞRULMUŞSUNKİ PUSULAN ŞAŞMIŞ BİRADER,

abircan 29.02.2008 14:46

--->: İslam’daki kadın özgürlüğünün sembolü
 
BİZ İYİ NİYETLE KARDEŞLİĞİ ARTIRALIM , ARTIK KAVGA ETMEYELİM DİYE BURADA ÇIRPINALIM SENSE BENİ HANGİ HAD VE YETKİNLE İSLAM DÜŞMANI İLAN EDİYORSUN BU YAPTIĞININ FARKINDAMISIN SEN

SANA DÜN YAZMADIMMI BİRADER KÜSÜM SANA YAZMA BANA CEVAP DİYE BENDE SANA YAZMAM DEMEDİMMİ , NİYETİN NEDİR, NE İSTERSİN BENDEN SEN

abircan 29.02.2008 14:49

--->: İslam’daki kadın özgürlüğünün sembolü
 
CEYLAN KİMYA BİRAZ ÇEVRENE ANLAYARAK BAKARSAN , İYİ NİYETLE BAKARSAN İYİ OLACAK ARTIK YAPTIĞIN KIŞKIRTICILIK, TEHDİT VE ŞANTAJ, BU YAPTIĞIN AYIP, YA ÇABUK ÖZÜR DİLE, YADA YAZDIĞINI RİCA ET MODDAN SİLSİN,

bayatlı kenan58 29.02.2008 14:51

--->: İslam’daki kadın özgürlüğünün sembolü
 
İslâm Dîni, kadın-erkek bütün insanların yaratılışta eşit olduğunu ilan ederek, kadını, insanlık şeref ve haysiyetine, gerçek benliğine ve kişiliğine kavuşturmuştur. Kur’ân-ı Kerîm’de şöyle buyurulur:

"Ey insanlar! Biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık. Sizi, sırf birbirinizle tanışmanız için büyük büyük cemiyetlere, küçük küçük kabilelere ayırdık. Şüphesiz ki, sizin Allah nezdinde en şerefliniz takvaca en ileride olanınızdır." (60)

"Ey insanlar! Sizi bir tek candan yaratan, ondan da yine onun zevcesini vücûda getiren ve ikisinden birçok erkekler ve kadınlar türeten Rabb’inizden korkun!" (61)

Kur’ân-ı Kerîm, kadın ile erkek arasında hiçbir ayırım yapmamakta, her ikisine de aynı hak ve sorumlulukları yüklemektedir. Bununla ilgili olarak âyet-i kerîmede: "Müslüman erkekler ve müslüman kadınlar, mü’min erkekler ve mü’min kadınlar, tâate devam eden erkekler ve tâate devam eden kadınlar, doğru erkekler ve doğru kadınlar, sabreden erkekler ve sabreden kadınlar, mütevâzî erkekler ve mütevâzî kadınlar, sadaka veren erkekler ve sadaka veren kadınlar, oruç tutan erkekler ve oruç tutan kadınlar, ırzlarını koruyan erkekler ve (ırzlarını) koruyan kadınlar, Allâh’ı çok zikreden erkekler ve zikreden kadınlar var ya; işte Allah, bunlar için bir mağfiret ve büyük bir mükâfât hazırlamıştır." (62) buyurulur. Peygamber (s.a.v.) Efendimiz de:

"Şüphe yok ki, kadınlar erkeklerin dengi, benzeri ve tam bir eşidir." (63) buyurur.

Diğer bir hadîs-i şerîfte:

"Kadın-erkek bütün insanlar, tarak dişleri gibi birbirlerine eşittirler." (64) buyurulur.

*

Hz. Ömer (r.a.) bir gün Medîne-i Münevvere’de Rasûlullâh (s.a.v.) Efendimiz’in minberine çıkıp cemâate hutbe îrâd etmiş, hutbesinde müslümânlara, evlenirken mehri azaltmalarını söylemişti. Kadın cemâatten uzun boylu bir hanım çıkıp:

"Ey Ömer, bunu söylemeğe hakkın yoktur!"

demiş ve Kur’ân-ı Kerîm’den en-Nisâ sûresinin 20. ve 21. âyet-i kerîmelerini delîl göstermişti. Bunun üzerine Halîfe:

"Allâh Allâh! Kadın, Ömer’le mübâhase etmiş ve onu susturmuş!.." diyerek sözünü geri almıştı. (65)

Yine Hz. Ömer (r.a.), halîfeliği esnasında kadınlarla istişârede bulunuyor, onların görüşlerini alıyordu. Hz. Ömer (r.a.), kızı Hz. Hafsa (r.anha)’ya, kadınların kocalarından ne kadar süre ayrı kalmaya sabredeceklerini sormuş, kızının O’na verdiği cevaba uygun olarak, bu süreyi dört ay olarak belirlemiştir. Ayrıca Peygamber (s.a.v.) Efendimiz’in Hz. Aişe (r.anhâ) hakkında:

"Dîninizin yarısını bu Hümeyrâ’dan öğreniniz!" buyurması da dikkat çekicidir.

Bu örneklerden; kadın için aklî ve dînî yönden herhangi bir eksikliğin söz konusu olmadığı açıkça anlaşılmaktadır. Eğer böyle olsaydı, aklî yönden eksik olan bir varlığın, herhangi bir dînî sorumluluğunun olmaması gerekirdi. Oysa kadın ve erkek her müslümanın, Allâh’ın emirlerini yerine getirmek ve yasaklarından kaçınmak hususunda aynı derecede mükellef oldukları, âyet-i kerîmelerde açıkça belirtilmektedir. (66)

*

Dînî sorumluluk bakımından da erkekle kadın arasında eşitlik vardır. Kur’ân-ı Kerîm’de:

"Mü’min olduğu halde, erkek ve kadından kim bir takım sâlih amellerde bulunursa, işte bu gibiler cennete girerler ve zerre kadar zulmedilmezler." (67)

âyetiyle inanıp da iyi işler işleyen herkesin, erkek olsun kadın olsun, aynı şekilde mükâfâta kavuşacakları ve kendilerine en küçük bir haksızlığın yapılmayacağı belirtilmektedir.

Başka bir âyet-i kerîmede de:

"Erkek ve kadın, mü’min olarak kim iyi amel işlerse, onu mutlaka güzel bir hayat ile yaşatırız. Ve mükâfâtlarını, elbette yapmakta olduklarının en güzeliyle veririz.." (68) buyurulur.

Bu âyet-i kerîmede yüce Allâh, kadın-erkek ayırımı yapmadan, inanıp sâlih amel işleyenlere güzel bir hayat yaşatacağını müjdelemektedir.

İslâm dînine göre kadın ve erkek, birbirlerinin hak yoldaki yardımcısı ve destekleyicisidirler. Birbirlerini Allah yolunda ilerlemeye teşvik ederek, yaratılışlarının amacı olan dünyâ ve âhıret mutluluğunu kazanmaya çalışırlar. Kur’ân-ı Kerîm de:

"Mü’min erkekler de, mü’min kadınlar da birbirlerinin dostları ve yardımcılarıdır. İyiliği emrederler, kötülükten vaz geçirmeye çalışırlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekatı verirler, Allah’a ve Rasûlü’ne itâat ederler. İşte bunları, Allah rahmetiyle bağışlayacaktır. Gerçekten Allah, Azîz’dir, Hakîm’dir." (69) buyurarak kadını hakîkî mânâda insan olma mertebesine ulaştırmıştır.

ceylankimya 29.02.2008 14:53

--->: İslam’daki kadın özgürlüğünün sembolü
 
[QUOTE=abircan;240236]CEYLAN KİMYA BİRAZ ÇEVRENE ANLAYARAK BAKARSAN , İYİ NİYETLE BAKARSAN İYİ OLACAK ARTIK YAPTIĞIN KIŞKIRTICILIK, TEHDİT VE ŞANTAJ, BU YAPTIĞIN AYIP, YA ÇABUK ÖZÜR DİLE, YADA YAZDIĞINI RİCA ET MODDAN SİLSİN,[/QUOTE]
[B][COLOR="Black"]Galiba yanlış anladınız abircan bey. Sizin açtığınız konuyu vesile ederek kınama yazdım yoksa sayın Nihat HATİPOĞLU hoca benim çok sevdiğim ve saydığım bir kişidir.Kendisini severek dinlerim.
[/COLOR][/B]

bayatlı kenan58 29.02.2008 14:55

--->: İslam’daki kadın özgürlüğünün sembolü
 
abırcan bey ceylan kımyanın mesajına dıkkatle bakın orda abırcan beyın actıgı bu mesajla ıslam dusmanlarını kınıyorum yazıyor haksızlık etmeyelım lutfen


WEZ Format +2. ?uan Saat: 06:47.

Powered by: vBulletin. Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.


Copyright © - Bütün Haklar Sivaslilar.net'e aittir.