--->: BİR ÇANAKKALE HİKAYESİ...
esasdan cok güzel bir canakale hikayesi
::: ÇANAKKALE SEHITLERINE :::
Suheda govdesi, bir baksana daglar taslar...
O, ruku olmasa, dunyada egilmez baslar,
Yaralanmis temiz alnindan uzanmis yatiyor;
Bir hilal ugruna ya Rab, ne gunesler batiyor!
Ey, bu topraklar icin topraga dusmus, asker!
Gokten ecdad inerek opse o pak alni deger.
Ne buyuksun ki kanin kurtariyor Tevhid'i...
Bedr'in aslanlari ancak, bu kadar sanli idi...
Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsin?
"gomelim gel seni tarihe!" desem, sigmazsin.
Herc u merc ettigin edvara ya yetmez o kitab...
seni ancak ebediyyetler eder istiab.
"Bu, tasindir" diyerek Kabe'yi diksem basina;
Ruhumun vahyini duysam da gecirsem tasina;
Sonra gok kubbeyi alsam da, rida namiyle,
Kanayan lahdine ceksem butun ecramiyle;
Mor bulutlarla acik turbene catsam da tavan;
Yedi kandilli Sureyya'yi uzatsam oradan;
Sen bu avizenin altinda, burunmus kanina,
Uzanirken gece mehtabi getirsem yanina,
Turbedarin gibi ta fecre kadar bekletsem;
Gunduzun fecr ile avizeni lebriz etsem;
Tullenen magribi, aksamlari sarsam yarana...
Yine bir sey yapabildim diyemem hatirana.
|