Usta Yiğido
Urumçi Şuan
Son Aktivite: 07.06.2011 15:22
Üyelik Tarihi: 31.08.2009
Mesajlar: 988
Tecrübe Puanı: 676 
|
Cevap: Bugün seçim olsa kime oy verirsiniz?
Alıntı:
demirkan Nickli Üyeden Al?nt?
-ülkenin herbir değeri yabancılara satılmıyor bu bir.Nedeni;ülkede uygulanan liberal politika gereği devleti maliyeti olan yük getiren firmalar özelleştiriliyor.Tabi muhalefet veya siyaset yapmak isteyen kişiler bunu yabancılara satılıyor anlamında değiştirebilirler.Yabancı firmalar liberal politika gereğince devlete ekstra yük getiren işletmeleri kendileri devralarak satışları kendisi yapıyor hem piyasa canlanıyor hem insanımız buradan ekmek yiyor.Bunun neresi kötü?Ayrıca özelleştirmelerin devredildiği firmalar arasında yerliler de var.Bugün liberal ekonomik sistem tüm dünyada kullanılan bir sistemdir.Hangi gelişmiş veya gelişmekte olan ülkede liberal olmayan bir sistem görülebilir ki?
|
Liberal ekonomik sisteminin öngörülerine göre en başta liberalleşecek devlet milli değerlerini satacakken, milli değerlerini alacak milli bir sermayenin oluşmasını bekler. Ayrıca Kayzeren ekolüne göre piyasada denetleyici şirketlere ya da denetleme mekanizmalarına ihtiyaç duyarken olabildiğince yerli sermaye ve paranın milli sermaye içerisinde kalmasını amaçlar. Yabancılara bu konuda tekelleri peşkeş çeken hiçbir kalkınmış liberal ekonomik sistem yoktur ki, ihaleleri alanların içerisinde yerlilerde var derken büyük devlet iktisadi teşekkülerini alanların tamamının yabancı olduğunu hatırlatmamda fayda var. Bu ihalelere yönelik konsorsiyumları oluşturanların büyük bir çoğunluğu yabancı ve sermayenin dolayısıyla payında çoğunluğu yabancıların elinde. Bunu hiçbir liberal ekonomi sistemi izah edememekte.
Bugün gelişmekte olan ve gelişen ülkeler devletçiliği elinden bırakmadan liberal sisteme entegre olmakta, eğer olmuyorlarsa da sömürülmekteler. Liberal ekonomi sisteminin tüm dünyada bu kadar spekülatif şekilde kullanılmasının sebebi kapitalist sistemi muhafaza edebilecek en iyi sistem olmasından kaynaklanmakta.
Şimdi diyorsunuz piyasa canlandı vesaire son 7 yılda özelleştirmelerde istikrarlı bir şekilde artmakta işsizlikte. Piyasanın alım gücü tükenmekte, paranın değeri düşmekte... Kapı kolu, kibrit, sakız vs. gibi enflasyona en az maruz kalan ve insanın en az ihtiyaç duyduğu şeylerle enflasyon oranları belirlenmekte buna rağmen enflasyon oranlarında çok iyi bir oran sergilenememekte ve durum böyleyken sen bütçe açıklarını kapatabilmek için özelleştirmelere sarılmaktasın, özelleşen devlet iktisadi teşekkülleri ilk önce işçi çıkartmaya başlamakta, çıkan işçiler 4C gibi bir insafsızlıkla sömürülmekte ve piyasa canlanmakta öylemi. Liberal ekonomi sistemi diye senin adlandırdığın sistem zengini daha zengin yaparken fakiri daha da fakirleştirmekte ve gitgide sosyal devlet kavramının içini boşaltmaktaysa bu liberalizm diye adlandırılan şeyi senin kullanmanda yanlış var.
Bir başka hususta da devletin sırtına yük olmuş denmekte. Hatırlatmama gerek yok herhalde Telekom 5 yıllık karına, Tekel 4 yıllık kârına satıldı. Şimdi mesela şeker işletmeleri söz konusu şeker işletmeleri özelleştirecek batıda ulaşım ve üretim imkanlarının daha elverişli olduğu şeker fabrikalarını alanlar işletecek, doğudakilerse yüksek maliyetten ötürü alıcı bulamayacak ve kapanacak. Bu da sosyal devletin kayzeren ekolüyle liberalizme uymayan bir başka yanı olacak...
Daha bunun gibi onlarca şey yazılabilir
Alıntı:
demirkan Nickli Üyeden Al?nt?
-Bölünmek lafını bugünlerde muhalefet liderleri ağızlarında sakız gibi çiğniyorlar.Bölünmek, bölünmek, bölünmek.Neymiş ihanetmiş neymiş bölücülere destek veriliyormuş.Biz bu ülkede bölücülere destek verenleri gayet iyi biliyoruz sen hiç merak etme arkadaşım.Bugün başbakanı ihanetle suçlayan genel başkan zamanında shp-dehap koalisyonuyla beraber meclise girip koalisyon kurduklarını ne çabuk unuttunuz.Bu bölücülükse onlarınki neydi.Ayrıca sen imralı canisini getiriyorsun ve herkesin onu asmasını istediği anda sen asmayarak ömür boyu müebbet veriyorsun.Bunun açıklaması söyler misin?Güneydoğu sorununa,pkk sorununa veya kürtçülük sorununa artık adına ne dersen de, tarihte ilk kez bir hükümet el attı.İyi niyetini sergiliyor veya sergilemeye çalışıyor, bunu devletin projesi kabul ederek bu sorunu çözmek için tüm mühalefeti stkları,toplumdaki tüm ileri gelenlerle görüş alış-verişinde bulunuyor.Ama bazı muhalefet liderleri çıkıyor yine siyaset yapıyorlar ya yok hain yok şu yok bu.İşleri siyaset yapmak ya.Devlet mevlet önemli değil onlar için.30 yıldır kanayan sorun için bir görüş ilet bu da mı zor senin için.İşte noluyor iyi niyetli davranan iktidar hain oluyor.
|
İlk olarak herkesin imralı canisini asmasını istediği dönemde sen onu asmıyorsun lafına daha önce bu forumda cevap verilmiş ama tekrar verelim sayın arkadaş, Üçlü koalisyon döneminde Apo denen canibaşının asılmasına ilişkin mecliste yapılan oylamada MHP hariç tüm siyasi oluşumlar ki buna o zaman 50 vekille temsil edilen AKP'de dahil asılmaması yönünde oy vermiş, sadece MHP şerefiyle tüm milletvekilleri asılması yönünde oy kullanmış bunu hatırlatırım olayın detayları da forum içerisinde var araştır bul
Buna müteakip sevgili Erdoğan çıkıp: "bugün hayırlı bir gün" gibi bir cümle kullanabilmiş ve asılmaması kararını sevinçle karşılamıştır hatırlarsınız..
AMMA HER AKP MURAKKIBININ YAPTIĞI GİBİ ANCA OLAYI BAŞKA NOKTALARA ÇEKİP KENDİNİZİ SAVUNURSUNUZ..
Neyse bölünme hususuna gelince dünya milletler sisteminde hiçbir ülke yokturki etnik kimliklere sahip olmasın. Ama modern ve demokratik diye adlandırdığımız devletler milli kimliği hep tek tutmuştur. Aksi halde klasik sosyolojinin tanımladığı, modern sosyolojinin de doğruladığı kutuplaşma ve çatışma ortamı doğacaktır. Nedir milli kimliğin karşısında bir etnik kimliği millileştirirsen o ülke çatışmalara gark eder. Malumunuzdur bu ülkede PKK sorunu kürt kimliğiyle değil Marksist Materyalist düşünceyle doğmuş, kürt kimliğini kullanmaya çalışmış bir badireydi. Senelerce yurtdışı kaynaklarından desteklendiğini eşref bitlis olaylarından falanda hatırlarsınız konu uzun girmeden evvel PKK'ya amerikanın veridği silahlar ve imtiyazlarla bugün bu açılımı destekleyen ve dayatanın gene aynı Amerika olduğunu iyi bilirsiniz. Şimdi bu açılım hurafesi PKK'yı kürt etnik kökenine mal ederek ilk tehlikeli hareketini sergilemişken, insanların artık yakınlarındaki insanların etnik kimliklerini sorgulamaya gark etmişken, etnik kimlikler neticesinde alışverişlerin tercih edilmesine sebebiyet vermişken ve psikolojik olarak ayrışmaya ve sosyolojik olarakta çatışmaya götüreceği kesinken bu kutuplaşma ekseninin yaratıcısı ve destekleyicisi AKP/Peşmerge/DTP iken, İmralı'dan buna yönelik bir yol haritası hazırlanmışken, bu projenin ne yönde badireler yarattığını görmüşken, açılım denilen hurafenin başında halaylar çekip göbekler atanların bugün daha çok şey istemek için sokaklara döküldüğünü görürken, yani teröre ödün verirsen daha da güçleneceği gerçeği varsa, bu açılım projesini savunmak pek bir saçmalık olsa gerek...
Alıntı:
demirkan Nickli Üyeden Al?nt?
-ülkenin gizli bilgilerinin abd ye peşkeş çeklimesi dönemi diyorsun.Şu an aklıma ne geldi biliyor musun.Darbeler  Tam da demek istediğin aslında bunu açıklıyor.Darbeler işte bu söyleminin ana kaynağı.Ama bugün darbe olamıyor neden çünkü artık sır falan kalmadı.Çünkü artık gerçek bir hukuk sistemi yerleşiyor.Artık herkes istesin istemesin bu demokratik sistem içerisinde görevini yapacak.İşte görmek istediğimiz tablo...
|
İşte görmek istediğiniz tablo ülke'nin bilmediğini Amerikan Büyükelçisi bilecek ve açılım hakkında yorum yapacak, izlenecek yok hakkın bilgi verecek. Aynı yorum ve bilgiler Talabani ve Barzani cephesinden de gelecek...
Sonra senin gibi bir aklıselim arkadaşımız çıkacak bugün askere saldıran kalemlerin 80 sonrası askeriyeye yalakalık yaptığını, askeriyenin her icraatını övdüğünü bilmeden ve aynı yalakalık dürtüsüyle bugün iktidarın mevzilerine yanaşma gayesiyle yalan yanlış ve ortak bir tetiklenmeyle askere saldırdığını anlamadan tüm olayları askere yönelterek demokrasiye dem vuracak. Ama modern dünyada demokratik devletlerde demokrasinin ne olduğunu bilemeyecek.
Mesela demokrasi derken plüralizmi gözardı edecek yani halkın çoğunun istemediği bir açılıma demokratik açılım adını verebilecek kadar demokrasiden bir haber olacak. Nedir demokrasi %50+1 peki bugün hükümet yandaşı anket kurumları tarafından yapılıpta sırf sonuçlarından ötürü millete servis edilemeyen anketlerde bu açılıma ülkenin %65 ile %70 oranının karşı çıktığını bile bile bu açılım denilen antidemokratik şeye devam edecek ve sen daha demokrat olacağız diyeceksin. Neymiş bee şu demokrasi bundan 1500 sene evvel bir düşünürün dediği gibi "10 cahilin 9 alimi susturması" bile değil artık...
İşte hukuk sistemi derken, dokunulmazlıkları kaldıracağını vaad eden bir parti 7 senedir iktidarda, nerede o dokunulmazlık kaldırma olayı bu mu hukuk? Ya da masumiyet karinesi denilen şeyi unutarak devam eden davada herkesi suçlu bulmak ve davanın içeriği olan durumun dava kesinleşmeden hukuk devleti ilkesindeki masumluk karinesi ve ilama dayanmaksızın doğru olarak kabul etmek, kabul edenleri mukafatlandırmak mı hukuk? Ya da binlerce dinleme kararıyla hukuk organlarını dinlemek mi hukuk? Ya da daha basiti Almanya'dan gelen deniz feneri dosyasını aylarca bekletmek, işleme koymamak mı hukuk? Madem Hak kelimesinin çoğulu olan Hukuk'u konuşuyoruz, oğullarından birisi bedelli ötekisi çürükle yırtmış bir şekilde askerden muhaf olurken sayın başbakanın "askerlik yangelip yatma yeri değildir!" demesi mi yoksa çok daha vahimi AZİZ ŞEHİTLERİMİZE "KELLE" demesi mi hak, ama görüyorumki bize müstahak...
Alıntı:
demirkan Nickli Üyeden Al?nt?
-Kıbrıs'la ilgili peşkeş çekilme demişsin, seninki sadece bir iddiadır.Ortada olan birşey yok.Siyasi konuşuyorsun.Kıbrıs hiçbir zaman kimseye peşkeş çekilmedi.Aksine kıbrıs eskisinden daha da gelişti ve güçlendi.
|
Sayın Başbakan, Sayın KKTC Cumhurbaşkanı Talat'ı destekliyor. Talat'ın sen görmemişsindir muhakkak geçenlerdeki açıklamalarından birisi Türkiye'nin rum mezalimi devam ederken adaya çıkarma yapmasını ve Kıbrıs'ta Türk Cumhuriyeti Kurmasının hata olduğu söyledi. Peki bu süreçte Yugoslavya'yı, Çekoslavakya'yı bölenler Kıbrıs'ı niçin birleştirmek istiyor. Orada Türkiye Garantörlüğünde bir devlet kurulmuş ve bu devleti herkesin tanıması için senelerce (2002 yılına kadar) çalışmalar yaparken Türkiye iktidarları, 2002 den sonra gelen hükümet neden Kıbrıs topraklarını tüm özerkliğini kaybederek ve mecliste azınlık temsil hakkı verilirken, çoğunluk rumlar tarafında olduğu için yasamalarda ve yürütmelerde rumların istediğine boyun eğecek bir "demokratik" sistem içine çekmeye çalışıyorlar ve neden iktidarda bu uygunsuzluğu destekliyor. Kıbrıs eskisinden daha güçlendi ve gelişti denmekte lakin Kıbrıs'ı tanıyan ülke mi oldu güçlensin ya da kıbrıs'taki ambargo kalktı mı ki gelişsin? Kıbrıs'a kaç defa gittinki gelişimi gözlemledin? Büyük kapitallerin eskiden muvaza ile kıbrıs'a Türkiye üzerinden düzenledikleri Turistik turlar kaldıralark ekonomik anlamda daha da kıskaca alınmış bir yöre var ve buna rağmen halkı Talat politikalarını artık desteklemiyor ki anketlerde Muhalefet lider çıkıyor ve Talat ile Erdoğan'ın şu günlerdeki kıbrıs acelesi Nisan'daki seçimlerden sonra Talat iktidarının yıkılacağı gerçeğinden ötürü...
Alıntı:
demirkan Nickli Üyeden Al?nt?
-ülkenin resmi dilinin sorgulanmasına sebep olunmadı olunmazda.Demokratik açılım konusunda içişleri bakanımız anayasadaki değiştirilemez hükümlerin asla değiştirilemeyeceğini defalarca tekrarladı ancak siz yine anlamak istediğiniz gibi anlıyorsunuz.Ayrıca resmi dilin sorgulanmasına sebep olunması 1991 yılında chp nin güneydoğu konusundaki tezinde ve uygulamak istediği anaysa değişikliklerinde mevcuttur.Bunu iyi bilmek lazım.
|
Ülke'nin dili sorgulanmıyor mu, açılıma taraf olarak başlayan bir parti ki adı DTP olur anayasanın ilk üç maddesinin değiştirilmesini ve anadilin içerisine kürtçeninde girmesini istediği esnalarda bir bakanımız anadilde eğitim verileceğini söylüyor, öteki bakanımızda anayasanın tamamıyla değişmesi gerektiğini söylüyordu (ilk üç madde de dahil)
Ayrıca 91'e ilişkin CHP'nin raporunu referans vermek ne kadar küçük düşürücü bir şey olsa gerek. Zihniyetine karşı olduğunuz bir zihniyetten referans vererek icraatı savunmak ne kadar hoş bir şey olsa gerek. Ben CHP'li değilim, benim liderlerim o dönemde CHP'nin yaptığına da karşı çıkmıştı ki, bugün AKP'ninkine de karşı çıkmakta.
Peki o gün ne oldu CHP yapılabilecekler tezini hazırladı ve bunları tartışmaya açtı niyahet çok şükür bir çoğundan vazgeçti. Vazgeçmesi üzerine bugünün DTP'sini oluşturan siyasal kürtçüler Ahmet Türk, Leyla Zana ve tayfası SHP (yani CHPden) istifa ettiler. Peki CHP hükümeti ne yaptı doğu'da seksen ihtilali sonrası propaganda ve kışkırtma silahı olarak, denetim zorluğundan ve muhafaza durumundan ötürü yasaklanan kürtçe konuşmanın serbest bırakılmasını sağladı. Sonra da zaten Kürtçe PKK'nın etkin propagandası olarak meydanlarda kullanıldı ya neyse... Gene de insani bir hareketti, aksi de zaruretti...
Peki şimdi neyi tartışıyoruz biz okullarda Kürtçe eğitim verilmesini, yani eğitim sisteminin, haliyle devlet anadilinin ikileşmesini, ayrışmasını, bölünmesini vs.
Alıntı:
demirkan Nickli Üyeden Al?nt?
-Ülkemiz sosyal devlet olarak daha öncesine oranla daha da gelişti ve güçlendi.Bağkur-ssk-emekli sandığı gibi kurumlar sgk altında tek çatı olarak birleştirildi.Özlük haklarında iyileştirmeler yapıldı.ssk bağkur ve amaekli sandığı mensupları ayrı hastanelere gidiyorlardı.Şimdi hepsi de aynı hastanelere gidiyorlar.Bu gelişme değil mi.Bunları görmek lazım dimi.
|
Evet bağkur-ssk-emekli sandığı bilinçsizce birleşti ve SGK'da onun kaosu yaşanıyor bunu da en iyi bir SGK kurum personelinin oğlu olarak bizzati tanıklığımla söylemekteyim. Peki bu kurum birleştirilmesinin ne gibi bir faydası oldu millet sadece hiç... Artık daha fazla insana daha kısıtlı yerlerde hizmet veriliyor ve SSK kurumuyken alınan ISO hizmet belgeleri sorgulanıyor vesselam...
Özlük haklarında iyileştirmeler denmiş bunu diyen arkadaş bilmiyor herhalde, özlük haklarına ilişkin hiçbir değişikliğin olmadığını aynı sistemin, aynı halinin uygulandığını.
Buna rağmen kurum personellerinin ek göstergelerinin kaldırıldığını ya da puanlarının düşürüldüğünü, bunun neticesinde bugün SGK olan kurumda özlük haklarındaki değişimden ötürü 2002 yılında aldığı maaşı 2009 yılında onca zamma rağmen yeni yakalayabildiğini...
Eskiden ayrı hastanelere gidiyorlardı denmiş, zira ssk hastaneleri ssklılardan alınan primlerle kurulan hastanelerdi, devlet hastaneleriyle sağlık bakanlığının bütçesiyle kurulan hastanelerdi. Senelerce SSK yı zarar ediyor gösteren şeyde bu hastane sistemine olan yatırımıydı vs vs vs bunu birleştirerek senelerce SSK özel bir sigorta kurumuna para yatırır gibi para yatıran onmilyonların hakkına buna müdahil olmayanları ortak etme gibi bir yanı vardı ama görmezden geldi herkes... Bu bir icraat değildi basit bir değişimdi
Şimdi gelinin neticeye bakalım peki, muayene ücretlerinden alınan katkı payları, hastanelerin otel gibi yıldızla tasniflenip ona göre katkı payı ödenmesi talep edileceği hali vs vs..
Alıntı:
demirkan Nickli Üyeden Al?nt?
-Hukuk devleti olarak yargı zaten siyasallaşmıştı.Yargı oranları chp nin ana bahçesi olarak hareket ediyorlardı.Ancak akp ile beraber siyasallaşma da ortadan kalktı.Darbeciler artık imtiyazlarını kaybettiler.Gerçek yüzleri ortaya çıktı.Bu devletimizin hukuk sisteminin geliştiğinin kanıtıdır.Tüm bu sorunlar da bir tür doğum sancılarıdır.
|
AKP'nin CHP'den farkı ne oldu Allah aşkına, AKP kendi lehine siyasallaştırmamakta mı yargıyı? Yandaş savcılarına süper yetkiler verip, özel yetkilerle donatılmış savcı haline sokmakta değil mi? İktidara bağlı Telekominikasyon Kurumu Başkanlığınca, tanıdığımdandır bilirim cemaatçiliğini SN. Fethi ŞİMŞEK'in, tüm hukuk sistemi üzerine dinlemeleri gark edip, hukuku baskı altına almak siyasallaştırmak demek değil midir?
Gerçek yüzleri ortaya çıktı dediğin şeyler daha ispat aşamasında ve yargı sürecindedir. Dava neticelenmeden kimse kesin bir görüş belirtemez, yandaş gazeteler ve yandaşlar hariç tabii.. Dava sonucunu beklemekte fayda var eğer hukuk istiyorsan kesin konuşabilmekte  yoksa yaptığın hukuksuzlukken hukuka dem vurmak saçma olsa gerek...
Devletimizin hukuk sistemi gelişmiştir ayrıca hemfikiriz bu konuda sana. Bir hakimin baktığı dava sayısı son 7 yılda %74 artmıştır, bu da toplumumuzun psikolojisinin ne kadar bozulduğunu göstermiştir.
Alıntı:
demirkan Nickli Üyeden Al?nt?
-ordu bizim ordumuzdur tabiki.Ancak ordunun içindeki cunta takımı derhal imha edilmelidir ki ordunun saygınlığı zedelenmesin itibarı artsın.Ayrıca biz çocuklarımızı, ordunun başındaki 3-5 general için askere göndermiyoruz.Bu vatan bu millet için gönderiyoruz askere.Sözüm opna bu komutanlar da türk halkının bu güvenini istismar ederek yapacakları her harekette cezalarını çekmelidirler ve çekiyorlar da.Şu olanlar bu.
|
Ordu bizim ordumuzdur diyorsun ama her fırsatta Türk Ordusunu karalayan kalemlerin ağızlarıyla konuşuyorsun, üstelik ne kadar vahimki aynı kalemler 80li yıllarda bizzat cunta ve darbe yalakacılığı yapmış. Şuanda da sen o kalemlere ve yandaş bir medyaya inanıyorsun. Gündemi takip ederken ordudan ve ergenekondan başka bir şey görmüyorsun. Peki hiç düşünmüyor musun gündemi bunlarla örtmek için cabalayıp, başka hususları gözünün önünde kaçıracaklarını? Mesela ekonomi gibi? Mesela çözünen sosyal sistem ve kültür gibi? Mesela verdikleri vaadleri örtmek gibi?
Öyleki geçenlerde sayın başbakanımız tokattaki vahim saldırıyı PKK'ya biçemedi, ergenekon imasında bulundu. Sonra çıkıp PKK kabul edince gündemi örtmek için, eski bir PKK'nın gerçekleştirdiği eylemi, ergenekona yıktı. Bunlar gerçek evet medya bunu yapıyor. Tokatta, terör bölgesi dışında bir yerde askerler hazırlıksız yakalanıp pusuya düşmüş ve bunu komutanların vasıfsızlığı ve ergenekonun suçu olarak tanımlıyorlar. Bunu yandaş medya olmakla övünen medya organları ve yazarlar ortak bir ağızla yapıyor ne kadar vahim değil mi. Başbakanın PKK'ya toz konduramıyor, akabinde pkk eylemi kabulleniyor hemen olay spektülite edilip başka yönlere çekiliyor.
Yahu içeriye ne kadar insan alındı, demek ülkenin yarısı ergenekonmuş ki hala ergenekon herşeye nufuz ediyor kardeşim.. Var mı böyle bir şey yaa zaten genelkurmayın hepi topu 5 general hepsini de zan altında bırak olsun bitsin. Bunlar askeriyenin inandırıcılığını azaltmak, Akp'ye prim sağlamak amacıyla uydurulmuş haberler olduğunu hiç düşünmedin mi?
Mesela ergenekon denilen hadisenin PKK itirafçılarının, ya da yurt dışında itiraf gönderenlerin ya da itiraf edip ceza indirimine uğrayacak mahkumların ya da isimsiz ihbar mektupları sonucunda oluşturulan bir kumpas olabileceği hiç aklına gelmedi mi?
Alıntı:
demirkan Nickli Üyeden Al?nt?
-anayasa mahkemesinin kararını benimsiyorsun ama hakim ve savcıların yaptıklarını benimsemiyorsun.Ben de anayasa mahkemesinin verdiği kararı siyasi buluyorum.Başörtüsü kararı gibi.
|
Şimdi Anayasa Mahkemesinin üyelerinin çoğu akp döneminde seçildi, Cumhurbaşkanı'da AKP'den. Tüm kadrolar bu hükümetin oluşumuna müdahil kaldı Yargıtay gibi bağımsız oluşumlar hariç. Şimdi değiştirdiği takdirde hiçbir engeli yok. Ama gündemde var mı türban, yarın birgün gündemi örtmek için koz olarak kullanılacak. Bu arada Türban bu ülkede serbest idi hatırlarsınız. Erbakan siyasi simge haline getirdiğinde yasaklandı. Yanlıştı gene de.. Hele hizmet alınan yerlerde yani üniversitelerde tamamen yanlıştı. MHP mutabakat sağladı ama bir şartla bugünün kınalı yapıncakları gibi tarz tarz bağlamalar yerine anadoludan bize zirayet eden tevazu ve sadelikle olması yönünde mutabakat yaptı. Ertesinde AKP'den biz bildiğimizi okuruzlar, mutabakata bağlı kalmak zorunda olmayacağızlar vs bin türlü vesvese koptu. Akabinde kapatma davası yedi o olay kaldı öyle. Şimdi akp kadroları anayasa mahkemesinde olmasaydı kapatılacaktı parti kesin bunu biliyoruz, şimdi daha da güçlü getirsin türban meselesini çözelim, bunu geçenlerde MHP dillendirdi ama duymadınız mütareke medyası sağolsun, AKP yanaştı mı hayır tabi...
Alıntı:
demirkan Nickli Üyeden Al?nt?
Bizlerin ihaleyle işi olmaz, hele torpille hiç işi olmaz.İşinize gelmedimi ihaleydi,torpildi, kömürdü.Bu hükümet son 60 yıldan bu yana en iyi hükümettir.Artık 6 ayda bir hükümet değişmiyor.Ülkeye istikrar geldi.Artık askerler politikaya el atamıyor.Dış politikada olağanüstü bir gelişme var.Bunun meyvelerini fazla değil 5 yıl içinde almaya başlayacağız.Tabi bunları görmek için göz, duymak için de kulak lazım.Tabiki bazıları işine geleni biliyor,duyuyor, anlıyor.O zaman ben de diyorum ki işine gelirse...
|
Sizler kim? Demekki sende AKP murakkıplarından birisin, bizler derken bunu ima ediyorsun. Hatırlatırım 1 sene evvel For You marketleri birden tadilata girde For You Drugstore yakında hizmetinizde diye. Drugstore neydi ilaçların markette satılmaş hali. Bak bugüne Erdoğan ilaçlar markette satılacak bununda suçlusu eczacıların şu son yaptığı diyor... Doğalgazlı evlere kömür yardımına ya da maliyeti ucuz diye geçenlerde bir ailenin ekonomi yapacaz diye kömür sobasından zehirlenip yokolmasına bir şey demiyorum.
Dış politikalarda çok üstünmüşüz, ermenistanla yapılan protokoller, kıbrıs konusunda tavizkar tutumlar, ab'nin müdahalerine karşı acizlik, dışişleri bakanı'nın protokol sorunu yaşaması akabinde ABD büyükelçisinin istifa etmesi, dışarıda Türkiye'yi kötüleyen açıklamalar yapanlara nobel edebiyat ödülü verilmesi, Türkiye'ye vatikanlaştırılmış ekümenik iddiasinda bulunan heybeliada ruhban okulu konusunda baskılar ve hükümetin bu okulu açma gayretleri üstelik Türk Milli Eğitim Müfredatına göre Milli Eğitime bağlı olarak açılmasına herhangi bir engel yokken, özerkliğiyle açılması yönünde girişimleri ayrıyeten her adımda Amerikaya gidip icazet almak (5 defa amerikaya giderek tarihi bir rekor kırdı başbakan), Amerika'nin istediği politikaları güdmek ister ekonomik olsun, ister siyasi olsun daha da fazlası Peşmerge'nin lafını dinlemek, Kuzey Irak Kürt yönetimine karşı Musul ve Kerkük'teki Türkleri muhafaza etmeye yönelik hiçbir hareketin olmaması, Azerbaycan ile yaşanan bayrak krizleri ve ermenistan sınır protokolü neticesinde Azerbaycan'ın uzaklaşması. Türki devletlerin Şangay birliği adı altında Rusların başını çektiği bir birliğe bırakılması bla bla bla dış siyasette ne kadar engin bir noktada olduğumuzunda göstergesi...
Allah yar ve yardımcımız olsun, Esenlikler....
__________________
Türk Tarafından, Türk İçin, Türk'e Göre...
|