Tekil Mesaj Gösterimi
Alt 30.05.2016, 12:21   #18
cebe
Tecrübeli Yiğido
NO AVATAR
 
cebe Şuan cebe isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 17.08.2016 15:36

Üyelik Tarihi: 12.01.2009
Mesajlar: 245
Tecrübe Puanı: 580 cebe FORUMLARA KATILIMI BIRAZ DAHA ARTABILIR
Standart Cevap: AFORİZMALAR (SAÇMALAMLAR)-1





Başbuğ'dan Almanya'ya sert tepki

Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, soykırım iddiasını parlamentoya getiren Almanya'ya tepki gösterdi.

Emekli Orgeneral Başbuğ, "Almanya niye şimdi birdenbire bu sözde Ermeni soykırım iddiasını Almanya Parlamentosuna getirdi? Türkiye'ye karşı bir sıkıştırma politikası olarak görmek lazım." dedi.
Başbuğ, 1915 olaylarına ilişkin Ermeni iddialarının 2 Haziran'da Almanya Parlamentosunda gündeme geleceğini anımsattı.

ALMANYA'YA TEPKİ!
"Almanya Parlamentosunda gündeme gelecek sözde Ermeni soykırımı iddiaları için neden bağırmıyoruz? '1915 yılında yaşananlar bir zorunlu göçtür, tehcir olayıdır' niye demiyoruz?
[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

•••
'1915 yılında yaşananları’, baş aktörün notlarında çok açık:

Tehcir farkı 972 bin.(Murat Bardakçı, Milliyet, 05.01.2009)
Yani göç ettirilen 2 milyon Ermeni’den menzile (Suriye ve başka ülkeler) ulaşabilenler 1 milyon yüz bin civarındadır, geri kalan yaklaşık dokuzyüz bini ölmüş/öldürülmüştür. Ama, dün ve bugün öldürenlerin Türk olduğu biliniyor, oysa onları tarihsel düşmanları Anadolu’da, yani öz vatanlarında öldürerek ya da sürerek yok etti. Aynı zamanda, toplumsal belleğinde ırk ve din düşmanlığı olmayan Türklerin belleğini de yeniden formatlayarak dünyanın en uygar toplumları olan Yunan ve Ermeni ırkına kinle doldurdular.
Söz konusu kovma ve kırmanın baş aktörü, Edirne Yahudi okulu Alyans öğretmeni Mehmet Talat Sai’nin(Talat Paşa) not defterinden özetleyelim:

Ermeni Nüfus
Talat Paşa'nın ilk kez tümüyle yayımlanan özel belgelerinde tehcir (zorunlu göç) öncesi ile sonrası Ermeni nüfusu farkı 972 bin. Murat Bardakçı 'Bunlara Osmanlı topraklarını terk edenler de dahil, hepsinin öldüğü söylenemez' dedi
Gazeteci Murat Bardakçı, “Talat Paşa’nın Evrak-ı Metrûkesi” adlı yeni kitabında, 1915’te yaşanan tehcir olayıyla ilgili olarak dönemin Dahiliye Nazırı olan Talat Paşa’nın tehcir öncesi ve sonrası Ermeni nüfusundaki değişiklikleri içeren özel belgelerini ilk kez tümüyle açıkladı. Belgelere göre, 30 büyük yerleşim yerinde tehcir öncesi ve sonrası Ermeni nüfusu arasındaki fark 972 bin 246.
Tehciri, “1.5 milyon Ermeninin öldürüldüğü soykırım” olarak değerlendirenlerin bulunduğunu hatırlatan Bardakçı, 972 bin 246 sayısının bu kadar kişinin hayatını kaybettiği anlamına gelmeyeceğini, farklı sebeplerden ölenlerin ve Osmanlı topraklarını terk ederek başka ülkelere göç edenlerin de bu sayıya dahil olduğunu vurguladı.

Ayrıntılı olarak not tutmuş

Everest Yayınları’ndan çıkan kitapta Bardakçı, 1915 olaylarına dair, Talat Paşa’nın özel arşivinden çıkan belgelere yer veriyor. Tehcirin yaşandığı dönemde Dahiliye Nazırı olan, daha sonra sadrazamlık görevi de üstlenen Talat Paşa, özel notlarında Osmanlı’nın önemli şehirlerindeki Ermeni nüfusundaki hareketliliği bütün detaylarıyla anlatıyor.

Talat Paşa’nın belgesinde, 1914’teki (hicri 1330) nüfus kaydı ve tehcir sonrası nüfus karşılaştırılıyor. Belgeye göre, Ermeni nüfusu 1914’te 1 milyon 256 bin 403. Tehcir uygulanan yerler ve İstanbul’daki Ermeni nüfusun toplamı 1 milyon 112 bin 614. Tehcir sonrasında ise bu sayı 284 bin 157 olarak görülüyor.
Doğu’da nüfus sıfıra inmiş.

Belgeye göre, Ermeni isyanlarının olduğu Doğu illerinde tehcir sonrası hiç Ermeni kalmadığı görülüyor. 125 bin 657 Ermeninin olduğu Erzurum’da, 114 bin 704 Ermeninin bulunduğu Bitlis’te, 67 bin 792 Ermeninin olduğu Van’da, 56 bin 166 Ermeninin bulunduğu Diyarbakır’da ve 70 bin 60 Ermeninin bulunduğu Elaziz’de (Elazığ) tehcir sonrası nüfus sıfıra inmiş. 37 bin 549 Ermeninin olduğu Trabzon’da da durum farklı değil. (Trabzon özellikle 1924 Mübadil (Rum göçürülmesi) olayında Selanik'ten getirilenlerle doldurulmuştur. A. Ağaoğlu bu ailelerdendir. Cebe)

Tehcir sonrası Ermeni nüfusunda en büyük düşüşün yaşandığı vilayetlerden biri de Sivas. Belgeye göre, tehcir öncesi bölgedeki Ermeni sayısı 141 bin iken, tehcir sonrası nüfus 8 bin 97’ye düştü. Sivas’a tehcir sırasında 948 Ermeni göç etti. İzmit’te ise nüfus 56 bin 115’ten 3 bin 880’e indi. İzmit’e bu sırada göç eden Ermeni sayısı ise 142.

Yine Ermenilerin yoğun olarak yaşadığı Adana’da nüfus 51 bin 723’ten 12 bin 263’e düştü. Kayseri’deki 47 bin 974 olan Ermeni nüfusu da 6 bin 650’ye indi. Kayseri’ye tehcir sırasında 111 Ermeni göç etti.

Talat Paşa’nın kayıtlarına göre, İstanbul’daki Ermeni nüfusu tehcirden hiç etkilenmedi. Tehcir Kanunu’nun uygulanmadığı birkaç vilayetten biri olan İstanbul’daki Ermeni nüfusu, tehcir öncesi ve sonrasında 80 bin olarak görülüyor. Ermeni nüfusundaki düşüşün en az yaşandığı Kütahya’da nüfus 4 bin 23’ten 3 bin 932’ye, İçel’de 350’den252’ye iniyor. Bu şehirlere tehcir sırasında gelen Ermeniler nüfusu artırıyor.

Ankara’da ise Ermeni nüfusu 44 bin 661’den 12 bin 766’ya düşüyor. Ayrıca 410 Ermeni başka yerleşim yerinden Ankara’ya göç ediyor.

‘Ölü sayısı vermek imkânsız’

Gazeteci Murat Bardakçı, daha önce bazı bölümlerini yayımladığı belgelere tümüyle ilk kez bu kitapta yer verdiğini belirterek şunları söyledi:
"Bir kesim iddiayı 1915 yılında 1.5 milyon kişinin öldürüldüğüne kadar götürdü. Bu belgelerde görülen tehcir öncesi ve sonrasındaki nüfus sayıları arasında 972 bin 246 olarak görünen farkın tehcir sırasında bu kadar kişinin hayatını kaybettiği şeklinde yorumlanmaması gerekir. Zira bu sayıya çeşitli sebeplerden dolayı ölenlerin yanı sıra, Osmanlı topraklarını terk ederek başka memleketlere özellikle de Rusya'ya, Güney Amerika'ya ve Avrupa ülkelerine göç edenler de dahildir. Yorumun bu şekilde olmasını gerektiren önemli delillerden biri de tehcire tabi tutulan bazı kişilerin 1918 sonrasında dönmüş olmalarıdır. Dolayısıyla '1915 tehcirinde şu kadar Ermeni hayatını kaybetmiştir' şeklinde kesin bir hükmün verilmesi zor değil, imkânsızdır."(Murat Bardakçı, Milliyet, 05.01.2009)

•••
Ermeni Terörüne karşı MOSSAD

“En değerliinsanlarımızı göçerten ASALA ile mücadelede ne yapıldı ? Ne yapıldığını pek bilemiyoruz, ortada bazı sismelrlel söylenceler var. Bunlardan birisi,, Milli İstihbarat Teşkilatı memuru Hiram Abas idi ki, İbrani asıllı olduğunu , diğer çalışmalarımda göstermiştim. Adı “ Avner” misali , net İbrani idi ve bu nedenle fazla tartışma gerektirmiyordu. /…/ Formülü, Hiram Abasbuluyor ve Avni Özgürel bize bildiriyor: “İsrail güvenlik birimleri, söz konusu operasyonda, kampları basıp dağıttı, militanları tutukladı, iki örgütün finans dokümanları gösteren dokümanlar dahil bütün arşivini ele geçirdi.”(Prof. Dr. Yalçın Küçük: İsyan-1, s: 506-510.)
•••
“Doğrusu daha önceleri Fuat Uluç, sonraları Hiram Abas‘ın, Türk aydını ve soluna, bir kamu görevini çok aşan bir biçimde, “intikam”içgüdüsüyle hareket ettiklerini tespit etmiştim; ancak emri Tevtat’tan aldıklarını bilmiyordum. Öğrenmiş oluyoruz, aydınlarımıza yönetilen bir dinsel savaş vardı, ortaya çıkmışolmaktadır. (Prof. Dr. Yalçın Küçük: Putları Yıkıyorum,s: 281.)
•••
“1980 Eylülist Darbesi, başında Orgeneral Kenan Evren vardı, bir İsrael Darbesi’dir. Nisan, Tammuz ya da Temmuz ve Elul veya Eylül, İsrael’de zaman zaman Tanrı ve ay adı olmakla biz isim olarak taşıyoruz. Eylülist darbede, Türk aydınına, görülmemiş kin, Arap yanlısı bir tutum alan soldan intikam idi; bir İbrani olan Hiram Abas, bu kini temsil ve en yüksek noktada realize ediyordu. İsrael kinidir ve Irak’taki Ebu Gareb hapishanelerinin provası sayabiliyoruz.”(Prof. Dr. Yalçın Küçük: İsimlerin İbranileştirilmesi,s: 48.)
•••
“M. HiramAbas, İstanbul'daki bütün provokasyon, tertip ve operasyonları planlayan Kontrgerilla şefiydi. CIA ve MİT adına Faik Türüne danışmanlık yapıyordu. İstanbul Kontrgerilla Karargahı ile CIA ve MİT'in irtibatını sağlıyordu. Gemi batırma olayları, İsrail Büyükelçisi Elrom olayı, Fırtına Tatbikatları gibi tertip ve saldırılar Hiram Abas'ın başı altından çıktı. Hiram Abas, işkence ve operasyon hastasıydı. Görevli olmadığı halde 12 Marttaki bütün baskınlara, operasyonlara en önde katıldı. Provokasyonları yönetti. Yeni işkence yöntemleri geliştirdi ve bu yöntemlerin uygulanmasına bizzat katıldı.” ([Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...])
cebe isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla