Cevap: ♦_TAŞHAN'DA ZAMAN_♦
Taşhan denince gençliğim gelir aklıma...
Taşhan denilince,yaşadığım çoğu tatlı anılarım gelir aklıma...
Patron İstanbuldan geldiğinde, en az 15-20 sandık dolusu malzeme de peşinden gelirdi... Kimilerinde, ayakkabı-terlik, kimilerinde çanta-patik...
Sığmazdı bunların hepsi mağazaya... Götürürdük doğru depoya... Hemen her mağazanın deposu vardı yukarı katında, şimdilerde herbiri çay ocağı olan dükkanlarda...
İstanbuldan gelen o malzemelerin yukarı taşınması bizleri yoruyor olsada tatlı bir yorgunluktu...
Taşhan denilince akla gelir; ayakkabı-terlik, çanta-patik... Oysa unutulmaz Ses Plakevini, Çamlıca kolonyalarını bir çoğu bilmez...
Ses Plak sahibi Ümran Zifiryemez'in emektar çırağı olan Nihat ağbimiz dinletirdi, Müslüm'ün, Orhan'ın, Ferdi'nin, son çıkan kasetin şarkılarından dökülen nağmeleri...
Hoş bir seda sarardı Taşhanı...
Ortaya kurulan sabah kahvaltılarını...
Ortaklaşa, yaptırılan etli ekmekleri...
Komşu mağazaya giren müşteriye yine komşunun, tezgahtarlık yaparak onun malını satmaktan zevk duyan o mazideki tezgahtarlıkları...
Turistlerin akın akın ziyaretleri esnasındaki güleryüzlü muhabbetler samimiyetleri...
Özledim ben o günleri, mazide kalan yaşananları...
Özledim ben tezgahtarlığı, bu dünyadan taşınanları...
TAŞHAN SENİ ÇOK SEVİYORUM...
Not : Konu için, Ahıskalı kardeşime çok teşekkür ediyorum...
|