|
SİTE ANA SAYFA | Galeri | Kayıt ol | Yardım | Ajanda | Oyunlar | Bugünki Mesajlar | Arama |
Anasayfa Haberler Sivas Haberler |
|
Seçenekler | Arama | Stil |
08.06.2010, 21:44 | #1 |
Site Habercisi
Sivaslilar.Net Şuan
Üyelik Tarihi: 03.08.2005
Mesajlar: 1.847
Tecrübe Puanı: 902
|
Kene şimdiye kadar 250 can aldı!
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) Bilimsel Değerlendirme Kurulu Üyesi Prof Dr. Önder Ergönül, KKKA hastalığına bugüne kadar 5 bin kişinin yakalandığını, yaklaşık 250 kişinin de yaşamını yitirdiğini bildirdi. Türk Tabipleri Birliği (TTB) Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığına ilişkin raporunu, düzenlenen basın toplantısında kamuoyuna duyurdu. Programda açıklamalarda bulunan Türk Tabipleri Birliği (TTB) Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) Bilimsel Değerlendirme Kurulu Üyesi Prof Dr. Önder Ergönül, KKKA'nın, mücadelesi zor, ancak ölümün kader olmadığını söyledi. Türkiye'de bu yıl da hastalığın yaygın olarak görüldüğünü ve ölümler yaşandığını belirten Ergönül, salgın kontrolünde yerel kapasitenin artırılmasının önem taşıdığına işaret etti. KKKA'nın son 9 yıldır Türkiye'nin gündeminde olan ve yaz aylarının liste başı halk sağlığı sorunu olduğunu ifade eden Ergönül, bugüne kadar 5 bin kişinin bu hastalığa yakalandığını, yaklaşık 250 kişinin de yaşamını yitirdiğini bildirdi. Salgın bölgesinde hastaların erken tanısının sağlanması ve tedavinin daha erken dönemde başlaması gerektiğini vurgulayan Ergönül, KKKA için yeterli tanı kapasitesi oluşturulmadığını savundu. Ergönül, “Oysa yerel düzeyde tanı kapasitesinin artırılması, örneğin PCR testinin yapılması hastaların tedavisi için ciddi bir zaman kazancı sağlayacaktır. KKKA Salgınının incelenmesi sürecinde İl Hıfzıssıhha Kurullarının aktif olarak işletilmesi mutlaka gereklidir'' şeklinde konuştu. AZALTILMALARI İÇİN İLAÇLAMA EN UYGUN YÖNTEM Keneleri tamamen ortadan kaldırmanın olanaksız olduğunu belirten Prof. Dr. Ergönül, bunlara konaklık ederek sayısının artışına katkıda bulunan çiftlik hayvanlarının uygun akarisid cinsi ilaçlarla düzenli olarak ilaçlanmasının şimdilik kene sayısının azaltılmasına yönelik en uygun yöntem olduğunu söyledi. En büyük sorumluluğun Tarım ve Köy İşleri Bakanlığına düştüğünü ifade eden Ergönül, şöyle devam etti: “Ancak gerek personel yetersizliği, gerek teşkilat yapısının veteriner hekimlerin çalışmalarını zorlaştıracak özellikte olması, gerekse de çeşitli maddi zorluklardan dolayı, günümüze kadar yapılan uygulamalar yetersiz kalmıştır. Özellikle hayvanlardan insanlara bulaşan zoonoz hastalıklar söz konusu olduğunda tıbbi ve veteriner sağlık hizmetlerinin birbiri ile bağlantılı çalışması zorunludur. Son yıllarda Dünya Sağlık Örgütü, Gıda Tarım Örgütü ve Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü de sıkı işbirliğine girerek ‘Tek Tıp, Tek Sağlık' kavramına yönelmişlerdir. Bu nedenle Tarım ve Köy İşleri Bakanlığının Veteriner hizmetlerinin mutlaka Sağlık Bakanlığı ile iyi bir işbirliği sürdürecek şekilde tekrar düzenlenmesi konusunda çalışmalar yapılmalıdır.'' KKKA'lı hastaların erken dönemde tedavisi ve yüksek riskli durumlarda, koruma amacıyla “ribavirin'' kullanılması gerektiğini belirten Ergönül, bu konuda Dünya Sağlık Örgütü ve bağımsız bilim insanlarının önerilerinin dikkate alınması gerektiğinin altını çizdi. Sivasın Sesi |
Konuyu Toplam 1 Üye Okuyor. (0 Kay?tl? Üye Ve 1 Misafir) | |
|
|