En Sevimsiz,Yeter Artık Dediğiniz Siyasetçi?

[albina58]

FurkaN Nickli Üyeden Al?nt?

Şu yazdıklarından kafandaki lider modelinin biraz Ecevit biraz da Mesut Yılmaz olduğunu çıkardım... Sormak istediğim sizin işiniz ne ki resmi evraklar sizin elinizde geziyor? Ve çekinmeden Perinçek gibi açıklayabiliyorsunuz....

Ben sade bir vatandaşım.Ülkem için kafa yormaya çalışıyorum o kadar.Söyledikleriminde arkasındayım.
Yukarıdaki topicde bence çok saçma,kızgınlık ile yazdım.Bugün türkiyede,devletin başına geçip yönetmiş insanlara yorum yazılıp ahkam kesilmesi gerekirken,devletin başına hiç geçmemiş veya geçmeye namzet olmayanlar gündeme getirilmiş.
Geçip yönetenlerden,Adnan menderes,Süleymen demirel,bülent ecevit,necmettin erbakan,turgut özal,mesut yılmaz,tansu çiller,devlet bahçeli ve recep tayyip erdoğan silsilesinde olması ,yönetmeye aday siyasi arenada var olan isimlerden,zeki sezer,mehmet ağar,erkan mumcu gibi isimleri gündeme alıp yorum yazmak gerekirken,bence konu başka mecralara çekilmektedir.Hiç devletin başına geçip yönetmeyen adamlara ahkam kesmek abesle iştigaldir.
Bugün Türkiye cumhuriyeti devletinde ikdidara gelmenin 50 trilyon (Eski para hesabı) gibi bir rakamdan başlar.
Atatürk'ün vefatından sonra, o dönemlerde ikinci dünya harbi, yahudiler tarafından bilinçli olarak çıkartılmış,bu süreçte ortadoğuda herkesin bildiği gibi yeni bir yol haritası çizilmiş,bu süreçte osmanlı imparatoluğu zamanından beri imparatorluğu yıkmak üzere seçilmiş halklardan(Sırplar-bulgarlar-ermeniler ve arablardan) birinci dünya harbi sonrasında elde kalan ve arabların yerine yeni kurgulanan kürtler kalmıştır.Cumhuriyet kurulduktan sonra devrimlerin tek gerçekleşmeyeni toprak reformu'dur.Buda o dönemde,aşiret reisleri tarafından yanlarına gelen tapu müdürlerine''Benim köylüm kendi adına hakkını bana verdi'' demeleri sonucu toprak ağaları halka dağıtılacak toprakları,köylülerden aldığı''Devlet burdan sizi sürecek bana yetki verin sizin adınıza hakkınızı koruyum'' yalanıyla aldıkları imza ile toprak ağası ,dolayısıylada aşiret reisi olmuşlardır.,Bunları her zaman ingilizler tertiplemiştir.Bu kürt ağaların öncülüğünde,cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren başkaldırı, yeri keldiğinde kürt ayaklanması,yeri geldiğinde din ayaklanması olarak sürüp gitmiştir.Bu bazen sağ-sol şekilde olsada son dönemlerde,pkk oluşumu olarak karşımıza geçer,tıkandığı yerde pkk affına uğramışların oluşturduğu hizbullah terörü olarak karşımıza çıkar.Bu örgütlerin elebaşlarının menşeileri hep aynıdır.
Vatan hainliğinin özünü oluşturacak gerçek eylem şudur,binlerce yılı alan tarihi geçmişi ile İPEK YOLU son elli yıllık süreçte,EROİN yolu olmuştur.Bu yoldan geçen eroin,afganistandan yola çıkar,washinghton'a kadar gider.Bizim coğrafyamızda bu pastadan mutlaka pay alınacak.Alınacak pasta ve paylaşımını burda yazamam.Yazacağım kadarı ile,bu pastadan bosnadaki,ırak'taki,azerbaycan 'daki soydaşlarımız içinde,veya komşumuzdaki bir parlemontadaki lobi çalışması içinde kullanılabilir.Bu gizli teşkilatın,yeri geldiğinde derin devlet,yeri geldiğinde bir başka adlada tezahür ettirilebilir.İşte nemadan gizli teşkilatlara ulaştırılmayıp,kendi hesabına çalışma sistemi düşüncesi,bu düşünceyi siyasilerde pekiştiren böyle gelmiş böyle gider mantalitesi sonucu,ikdidara geldiklerinde elini taşıp altına koymayıp,kendi baronlarını yaratma,kendi yandaşlarını kadrolaştırma fikirleri, bunları sağlamak için kanun maddeleri aleyhinde ve devlet menfaati dışına çıkmaları diyebiliriz.

Şimdi kürt olgusuna giriş yaptıktan sonra,Türkiye'de siyasi oluşuma yön verecek sac ayaklarına geçelim.
1-Baronlar
2-Aşiretler
3-Tarikatlardır.
Baronlar;İkinci dünya harbi sürecinde,avrupa ve abd den yönlendirilen,ilk başta ülkemiz içindeki degerli madenlerin almanya'nın eline geçmesin diye,james bond çantalarda getirilen paralar neticesinde,devlet tarafından daha üretimi yapılmamış ham veya ocak tan toptan alınarak kapattırıldı.Batı tarafından özellikle ecnebi azınlıklar taraından seçilmiş bu atı muhteremler süreçle birer baron oldular.Sırasıyla vakıflar kurdular,yeri geldi hayır kurumları kurdular,siyasi yelpazenin hem sağ hem sol cenahında yer aldılar.Mesela cefi kamhi sağ siyasette var iken,ishak alaton sol sol siyasette yurt edinmeye çalıştı.Üzeyir garif ve daha bir çogunu sayabiliriz.Bunların Türkiye'de ilk fikir babalıklarını yapan Moiz TEKİNALP'dir.Amaçları hiçbir zaman bir tarafın güçlenip tek başına güç haline gelmesini engellemek.Yine bu şahıslar tarafından özellikle Yönetecek degil,YÖNETİLECEK LİDERler çıkarmaktı.Her zaman tespit ettiği şahısları ikdidara taşımakla mükellef oldular.
2-Aşiretler;Bunlar sahte,gerçekte yeri olmayan dedikodular ile gaza getirip zamanlada devlete düşman ederek örgütlemekti.İngilizler tarafından desteklendiklerini başta belirtmiştim.Toprak reformuna karşı gelerek ilk icraatlarını yaptıktan sonra,bakınız parlemonto tutanaklarına,1929 yılı sürecinde meclisde ilk toprak reformuna şerh koyan 22 aşiret mensubu parlementer,menderes ikdidarında meclisdedir,demirel ikdidarında meclisdedir,özal ikdidarında meclisdedir,bugün ki erdoğan ikdidarındada meclisdeler.Bu bölgede değişmeyen bir aşiretcilik vardır.Sloğanı halkının gözü açılmasın.Bir not:Mardin bölgesinde,bütçeden ayırtılan ve bölgeye yatırım için kullanılması öngörülen bu para o il'in, hemde ikdidar parti mensubu bir parlementer tarafından,valilik makamında silah çekmek suretiyle engellemek,buda yetmeyince bölge halkı esnafı tarafından imza toplanılarak,''Bu yatırımın yapılmasını istemiyoruz''dilekçesi verilerek geri çekildiği,yine belgeler dahilinde mevcuttur.
3-Tarikatlar;Bu maddeye yazmayacağım zira kendimi ifade edemem.Çünki ben din'imi severim,siyasetin yalan üzerine kurulduğunu bilerek yalanı dine alet edemem,o zaman din'e ihanet etmiş ve din'i ayaklar altına almış olurum.

İşte bu sac ayağı üzerine kurulan ülkemdeki siyasetin dayanağı,1-açlık 2-eğitimsizliktir. Aç ve cahil bırakdığın halka her istediğini yaptırabilirsiniz.

Dünya'ya yön veren güçlerin(Siyonizmin,George SAROZ başkanlığındaki temel felsefesi TÜRKİYE için),ne öldürelim,nede onduralım mantığındadır.Yani,ekonomik olarak ne süper güç olsun,nede batağa gelsin.Her zaman bir bahane hazır edilir.Elleri tarafından koltuğa oturtulan kuklalara,bir malzeme verilir.Bu bazen türkçülük olur,bazen dincilik olur,bazende kızıl tehlikeden dem vurulur.

Asolalan ise,ülkemde hergeçen gün açlığın arttığı,milyarderlerin her geçen gün daha milyarder olduğu,uçurumun dahada arttığıdır.Yabancı sermaye güya medeniyetler buluşması adı altında ülkemde %70 vardı.Buda ülkemdeki kazancın tekrar ülkemdeki vatandaşın yararına harcanması gerekirken başka milliyetlerdekilerin cebine girmektedir.Ülkeyi yönetirken 70 milyonun başbabakanı olmak gerekir.Tamam günümüz şartlarında ekonomik olarak globalizme ayak uyduralım ama,onurumuzu-haysiyetimizi-şerefimizi ayaklar altına almadan,dik duruşumuz ile bunu yapmalıyız.
Burda noktalayalım.

Bugün ki siyasetimizde varsa bir sorun ne olsa anlatamaycağımız için,anlatsakda karşımızdakiler anlayamayacağı için,beş yıl sonra muhasebesini yapalım.

-O gün menderes'i yargılayamadık,sivas'daki uçak fabrikalarını kapattığında,eskişehirdeki,kır ıkkaledeki,kayserideki fabrikaları kapatıp teneke atölyeleri yaptığında. 1990 yılında,almanya dışişleri bakanı angela merkel başbakan mesut yılmazI,''Benim tank larımı kürtlere karşı kullanamassın'' diye azarladığı vakit anlarız.
-O gün özal'ı anlatamadık,benim memurum işini bilir,kanunu bir defa delmekle bişe olmaz dediğinde.Ama bugün kaybolan Türk aile yapısı görünce,unuttuğumuz örf-adet-geleneklerimizi düşünün bakalım,müsebbibi kimdir.
-Bugün recep tayyip erdoğanı anlatamayız,dokunulmaz değerlerimizi bir bir kaybettiğimizde,halkımız gördüğü sadece ya müslüman cumhurbaşkanı,ya türban meselesi oldu,tıkandıkları yerde kendi elleri ile sundukları kapatma davası.Altından petrol arama kanunu geçti.Altından vakıflar yasası geçti.Dahada önemlisi ülkemin başbakanın yetkisine sahip tüm devletlerin hakkı olan ve başbabakan tarafından kullanılan MİLLİLEŞTİRME kanunu kaldırıldı.Üstüne 301. madde kaldırıldı, gitti.

Süreci ülkemde 2014 yılında,bu ikdidarlar tarafından,kürt federe devleti kurdurulduğunda göreceğiz.2003 yılından beri bu görüşümün arkasındayım.