MEHMET AKİF ERSOY

[Salim58]

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]



Zulmü alkışlayamam, zâlimi asla sevemem;
Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem.
Biri ecdâdıma saldırdı mı, hattâ boğarım!..
- Boğamazsın ki!
- Hiç olmazsa yanımdan koğarım.
Üç buçuk soysuzun ardında zağarlık yapamam;
Hele hak nâmına haksızlığa ölsem tapamam.
Doğduğumdan beridir âşıkım istiklâle,
Bana hiç tasmalık etmiş değil altın lâle!
Yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum?
Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boyunum!
Kanayan bir yara gördüm mü yanar tâ ciğerim,
Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim!
Adam aldırma da geç git, diyemem aldırırım.
Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım!
Zalimin hasmıyım amma severim mazlumu...
İrticâın şu sizin lehçede ma'nâsı bu mu?

[cebe]

"Türk, şair. İstiklal Marşı'mızın yazarı."

41 satır olan "İstiklal Marşı'mızın"(?) tek bir satırında bile "Türk" sözcüğü yok, niye?

[goramaz]

o savaş şartlarında İstiklal Marşını kabul edenler bu sorunuzu cevaplandıracak zaman bulamamışlardır heralde.

[cebe]

Mehmet AkiF Ersoy

O benim milletimin yıldızıdır parlayacak!
O benimdir, o benim milletimindir ancak!

Türklerin kendilerine ait ilk yazlı belgeleri olan Göktürklerin “Orhun Abideleri”, Uyguların “Sine Uşu”, Kırgızların “Manas” ve Oğuzların “Dedekorkut” destanlarında, Karahan Türklerinin “ Kutadgubiliğ”inde, İran Selçuklularının “Siyasetname”sinde, “Moğolların Gizli Tarihi”nde Türklere ait bir yıldızdan söz edilmiyor. Yine, yukarıda adları geçen Türk ve Moğollar orijinal eserlerine ve İbnül esir, Nesevi, Cüveyni, Vassaf, Raşid-ed Din (Reşidettin), Nizamülmülk, İsfizarf gibi İran-Arap-İslam kaynakları ile Marco Polo, Paulo Caprini, Wilhelm von Rubruk gibi Avrupalı tüccar veya misyoner seyyahlar (gezginler) tarafından kaleme alınmış gezi notlarına dayanılarak yazılmış olan Boris Yakovleviç Vladimirtsov’un “Moğolların İçtimai Teşkilatı”, Jean-Paul Roux’un “Moğol İmparatorluğu”, Vasili Viladimiroviç Barthold’un “ Moğol İstilasından Önce Türkistan, “Orta Asya Türk Tarihi Dersleri”, Claude Cahen’in “Osmanlılardan Önce Anadolu”, Leon Cahun’un “Asya Tarihine Giriş” adlı eserlerde de Türklerin tanrıları, tapınma ritüelleri, gelenekleri hakkında çok ayrıntılı bilgiler verildiği halde, kendilerine ait, yani sahiplendikleri, bir yıldızdan söz edilmiyor. Kısacası, Türklere(?) özgürlük marşını yazan büyük Türk şairi yıldızı hangi kavmin tarihinden aldı ?

Doğacaktır sana va'dettiği günler Hakk'ın,
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın

Ayrıca, yine aynı eserlerde Türklere ne yer, ne de gök tanrılarının herhangi bir coğrafyayı da “vatan” olarak “vaat ettiği: söz verdiği”ne dair bir kayıt göremedim.

“Sakarya zaferinden sonra kışları Mısır'da geçiren Mehmed Âkif, laik bir Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulması üzerine Mısır'da sürekli olarak yaşamaya karar verdi. 1926'dan başlayarak Camiü'l-Mısriyye'de Türk dili ve edebiyatı müderrisliği yaptı. Bu gönüllü sürgün yaşamı sırasında siroz hastalığına yakalandı ve hava değişimi için 1935'te Lübnan'a, 1936'da Antakya'ya birer gezi yaptı. Yurdunda ölmek isteği ile Türkiye'ye döndü ve İstanbul'da vefat etti.”

Bu paragraftan anladığım, rahmetli Er-soy’un hep Orta-doğu’da ve özellikle Kudüs civarında gezdiği-yaşadığıdır. Oysa tarih, Türklerin ve Moğolların Orta Doğu’dan değil, Orta-Asya’dan geldiğini söylüyor. Bu nedenle, bir Türk olarak, Türklere özgürlük destanı yazan bu büyük Türk(?) şairinden Orta Doğu’dan önce Orta Asya, özellikle Orhun, Karakurum, Semerkant, Buhara, Gurgenç, Taşkent, Belh, Merv, Hive, [Keş], [Nasaf], Nişapur, [Herat], Amul, Fergana, Şaş,Tavavis(eski adı Efrud) Tirmiz,Zamm, Farab, Kuşaniye, Afşavan, Agdun, Azgun, Andak, Binkent, Büram, Kiş, Garamhaşne, Cigerbend, Kas, Erdehive, Hocend, Uş,vb kentlere gitmesini, bilgi birikimini oralarda aktarması ve iç huzurunu da oralarda araması gerekirdi, diye düşünüyorum. ( Aynı şey ulu başbuğ’dan da beklenirdi: Hac’dan önce Orhun’a gitmesi ve böylece Hac yönünü Türklerin kutsal mekanlarına yönlendirmesi. Yine, çok kıymetli büyüğümüz hocaefendi’nin de ömrünün geri kalan kısmını büyük şeytan ABD’de değil, Mekke’de hem Allah’ın evinin, hem de efendimizin kabirleri başında huşu içinde geçirmesi, böylece bütün müminlere ve müminelere örnek olması beklenirdi. )

“İstiklal Marşı, 12 Mart 921'de birinci TBMM tarafından kabul edildi.”

Bu değerli bilgi için çok teşekkür ediyorum.

Bugün 12 Eylül, bundan tam 29 yıl önce de “12 Eylül 1980” idi. Bir de 12 Mart 1971 vardı. 12 Kasım 1942 tarihinde Rumların talan edildiği “Varlık Vergisi Yasası” çıkmıştı. 12 Mart 1947’de Truman Doktrini ilan edilmiş, 12 Temmuz 1947’de Türk-Amerikan anlaşması yapılmıştı. Ne tesadüf !

Fakat, bazı münafıklar bu olguların ayların 12’sinde olmasını tesadüf değil, özel seçime bağlıyorlar ve diyorlar ki, güya Yahudilerin 12 kabilesine bağlılığın işaretiymiş, densizler!

Ve bu densizler çok da komik durumlara düşüyorlar:

Güya, Yahudi asılılar (Y. Ata-can-, G.Duran, N. Özyılmazel, (12 Nisan).A. Tanrıyar ( 12 Ocak 2008, vb) nikahlarını özellikle ayların 12’sinde kıydırırlarmış.

Basketbol oyununda sahaya her takımdan 5 kişi çıktığı halde, Türkiye basketbol takımını “12 dev adam” olarak adlandırmak da güya aynı zihniyetin ürünüymüş.

Meğer ne sihirli bir rakammış şu 12 !

Eski Mısır’da: bir yıl 12 ay
Yahudilik: 12 kabile
Hıristiyanlık:12 Havari
Eski Yunan: 12 Tanrı (6 kadın ve 6 erkek)
Çin Takvimi: 12 hayvanlı takvim
Eski Türkler: Göktürkler 12 hayvanlı takvim
Alevilik: 12 imam, cem’de 12 hizmet, aşure çorbasında 12 çeşit besin, Muharrem Orucu 12 gün

Kızılbaş göçebe aşiret yapısı: 12 oymak. Maraş'ın Pazarcık İlçesi Kaymakamlığının resmi internet sitesinde, kimine göre Kürt, kimine göre de Türk olan “Atmalı” aşireti hakkında bilgi verilirken ,
“Atmalı boyuna bağlı Oğuzların sosyal yapılanma sistemine uygun olarak 12'li bölünmeyi gösteren 12 oymak bağlıdır…” denilmiştir. ([Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...])

Eurovizyon şarkı yarışmalarında en yüksek not: 12 puan

[Dilsad Hatun]

Yılmam ölümden yaradan askerim
Orduma gazi dedi Peygamberim.

Bir dileğim var ölürüm isterim
Yurduma tek düşman ayak basmasın

Amin desin hep birden yiğitler
Allahü ekber gökten şehitler.

Amin amin amin Allahü ekber
Amin amin amin Allahü ekber

Mehmet Akif ERSOY

[Siyahnur]

“Ayrılık hissi nasıl girdi sizin beyninize?
Fikri kavmiyeti seytan mi sokan zihninize?
Birbirinden farklı bu kadar akvamı
Aynı milliyetin altında tutan İslam’ı
Temelinden yıkacak zelzele kavmiyettir
Bunu bir lahza unutmak ebedi haybettir
Arnavutlukla, Araplıkla bu millet yürümez
Son siyaset ise Türklük, o siyaset yürümez."

Safahat, 193

[LaEdri]

Yâ Râb, bu uğursuz gecenin yok mu sabâhı?
Mahşerde mi bîçârelerin, yoksa felâhı!

Nûr istiyoruz... Sen bize yangın veriyorsun!

"Yandık!"diyoruz... Boğmaya kan gönderiyorsun!
....
....

Yetmez mi musâb olduğumuz bunca devâhi?

Ağzım kurusun... Yok musun ey adl-i İlâhî!



Bu dizelerin Mehmet Akif'ten çıkmış olması,ne kadar azab dolu,zor günlerden geçtiğimizin büyük göstergesi.

[ayten58]

Dilsad Hatun Nickli Üyeden Al?nt?

Yılmam ölümden yaradan askerim
Orduma gazi dedi Peygamberim.

Bir dileğim var ölürüm isterim
Yurduma tek düşman ayak basmasın

Amin desin hep birden yiğitler
Allahü ekber gökten şehitler.

Amin amin amin Allahü ekber
Amin amin amin Allahü ekber

Mehmet Akif ERSOY

dilsadcım teşekkür ederim tatlım eline yüreğine sağlık canım benim.

[ömer yalcin]

daha iyi mars yazabilen ciksin, iste meydan. süper bir marsimiz var bence

[ismail 58]

yazabilen olurmu bilmemde,
öyle bir marşı yazdırabilecek Milletin çıkacağından şüphem var ömer abi.