YAŞAR NURSUZU TANIYALIM

[bayatlı kenan58]

yaşar(!) nuri(!) ozturk!!!!!!

BİNLERCE SAHABEYİ VE ALİMLERİ YALANLIYOR
Kendisini müctehid olarak gören Yaşar (!) Nuri (!) verdiği fetvalar ile bu güne kadar gelen milyonlarca alimi yalanlamış oluyor.Onların yazdığı kitapları ve verdiği fetvaları iptal etmiş oluyor.
Sahabelerin yaşantısı onun için bir örnek teşkil etmiyor.Halbuki Resulullah Efendimiz; (Eshabi kennucumi)
''Benim ashabım yıldızlar gibidir, hangisine uyarsanız yolunuzu bulursunuz'' buyurarak ashab-ı kiramın örnek teşkil eden şahsiyetler olduğunu beyan ediyor.


MÜTHİŞ BİR BİLGİ VAR!...ŞEYTAN MİSALİ...
Bu vb.. adamlar hiç ama hiç şüpheniz olmasın ki; gizli örgütler tarafından yetiştiriliyor.Ve gerçekten de çok büyük bir ilme sahipler.
Şeytan'ı bilmeyen yoktur içimizde.Meleklere ders veren bir varlıktı ve hocaları konumundaydı.Meleklerin bilmedikleri bir çok hususta ilim sahibiydi.Melekler, İblis'ten dua bile isterlerdi.Allah'ı çok iyi tanır ve bilirdi.Allah'ın gücünü de bilirdi.Bu yüzdendir ki kovulduğu zaman, kıyamete kadar yaşamayı, insanların kan damarlarında gezmeyi vs.. istedi.
İşte Şeytan! Allah'ı en iyi tanıyan bir varlık aynı zamanda Allah'a en büyük düşmalığı yapan bir varlık.


YAĞMUR YILANIN AĞZINA DÜŞÜNCE
Nisan yağmuru yılanın ağzına düştüğü zaman zehir oluyor, sedefe düştüğü zaman inci oluyor.İlim bir Allah adamının elindeyse onunla insanları ihya eder.Eğer şeytanların elindeyse görüldüğü gibi insanları ifsad eder.BİR CUMA VAR, ONU DA ALMAYA ÇALIŞIYOR
Nursuz, 5 vakit namazımıza kasdetmekle kalmadı, bir çok müslümanın anlının haftada bir kezde olsa secde gördüğü, birlik ve beraberliğimizi pekiştiren ''Cuma Namazımıza'' gözünü dikti.İşte fetva;
``CUMA namazı 16 değil, 2 rekattır. Ben camide cuma namazı kılmam. Evde karımla, kayınvalidemle, çocuğumla cuma namazını kılarım. Kim demiş cuma namazı sadece camide kılınır diye. Cuma namazının tek farzı cemaatle kılınmasıdır. Cemaat de en az 3 kişiden oluşur. Bu fıkıh kitaplarında (kendi kitapları) var...`` Yakın dostları da ''neden bu adamı cami de göremiyoruz, sebebi nedir?'' diye merak ediyorlarmış; İşte sebebi...Adam cumayı evinde kılıyor.Vakit namazlarını yatakta, otobüste, yolda, köşe başında, arabada kılıyor Nasıl mı?


Namazı 3 indirmişti secde ve ruku farzlarınıda kaldırdı;
İşte fetvası;
''Kişi, durduğu yerde Fatiha okumak suretiyle ve Allah’ı düşünmek şeklinde namaz kılınabilir.''


Namaz için yerinizden kalkmanıza da gerek kalmadı.Düşüne düşüne kılabilirsiniz.Rasulullah'ın anlında, secdeyi çok uzattığından dolayı izler çıkmış, ayakta durmaktan ayakları şişmiş ama siz bu fetva ile böyle meşakkatlere katlanmayın.Rahat rahat kılın namazınızı...





Allah (celle celaluhu):
''Biz o (Kuran'ı) arap lisanı ile gönderdik'' buyuruyor.
Bakın bay reformist ne diyor;


''Arap dilini neden öğreneyim ben. Kuran, insanımıza
kendi dilinden, yüreğinden geldiği gibi yakarma hakkı veriyor''... Yaşar Nuri Özm......'ğın islami emiir ve değerlere düşmanlığı artarak devam ediyor.Rasulullah Efendimiz'in bulunduğu mekanın mubarek olamayacağını ifade ediyor.Allah Mekke hakkında ''Şüphesiz alemler için çok feyizli ve hidayet kaynağı olmak üzere, konulan ilk ev (mabed) elbette Mekke'de olandır''(Ali İmran 96) buyuruyor.Ama bakın bizim reformist ne söylüyor:


''Allah`tan korkun, Arap toprakları nasıl kutsal olur. Kutsal olan Kuran’dır. Kutsal olan İslamiyet’tir. Bizi Arap kültür değerlerinin tutsağı yaptılar.... ``


Buraya kadar yazıyı takip edenler sorabilir;''Bu adam müslüman mı?''...Durun! Daha bitmedi....


Bay reformist bakın nasıl bir adiliğe imza atıyor;


Soru: Kur’an ayetlerini araştırıp kendi yorumumu yapmak istiyorum. Eğer bir hata yaparsam günah işlemiş olur muyum?


Cevap: Kur’an ayetlerini inkâr etmedikçe hiçbir yorumunuz sizi günahkâr yapmaz. Tam aksine Kur’an üzerinde düşündüğünüz için yanlış da yapsanız Allah katında dereceniz yükselir.


Demek istiyor ki: ''Siz Kuran'ı nasıl yorumlarsanız yorumlayın bir zarar yoktur.Hatta isterseniz yanlış yorumlayıp sapıtın, sevap bile alırsınız.Dilediğiniz gibi anlayın günah işlemiş olmazsınız''


Bay reformist herkese Kuran'ı yorumlama hakkıda tanıdı.Yani müctehid olmanıza gerek yok.Kuran'ı elinize alın, istediğiniz gibi çevirin.Sevap bile kazanırsınız...


Bu reformistin nanelerini ortaya sermekle bitmez.Yukarıda yazılanları kısaca analiz edelim;


Yukarıda verilen fetvaları okurken tüyleriniz diken diken olmuştur.Şimdi, mesela; bir papaz çıksaydı ve ''Namaz 3 rekattır, Kuran bunu emrediyor'' deseydi, bu size veya en cahil vatandaşa bile ne ifade ederdi.Kim söylemiş? Papaz...Alay konusu olurdu değil mi?''Papaz kendi işine baksın, papaz ne anlar islamdan, Kuran'dan'' denilirdi.Ve yahut bir rahip çıkıp da:''Kuran'ı isteyen istediği gibi yorumlayabilir'' dese, en cahil müslüman bile ne düşünürdü?...En cahil dediğimiz yani islami ilimlerden haberi olmayan avam tabakasıdır.Böyle bir insan bile ''Rahip dinimize kastediyor, islamı yok etmeye çalışıyor'' diye düşünürdü.


Şu anlaşılıyor ki, bu serzenişleri bir papazdan duyan millet itibar etmezdi.Ancak bu kişi bir Profösör Doktor Yüksek İlahiyat mezunu, islami ilimler okumuş ve tahsil yapmış bir adam olunca iş değişiyor.


Adam okumuş adam...Kafadan konuşmuyor ki, Kuran'dan ayet okuyor, ayet....


İşte böyle müslüman kardeşlerim...İçimize salınmış olan bu tehlikeli maddeler, ne yazık ki bazı (sosyete ve kodaman takımı) yüksek kesimlerde halen muteber bir durumda.
Uyarıyoruz!.. Hesap gününe iman edenlere sesleniyoruz.Alınan sapık fetvalar ile sorumluluk fetvayı verene yüklenmiş olamaz.Herkes yaptığından sorumlu olacaktır.''Ben fetvayı bundan aldım'' mazereti geçerli olmayacaktır.Fetvayı verenin cezası ise kat kat olacaktır.


''Öyle bir günden korkun ki, (o günde) azaptan kurtulmak için hiçbir kimse, bir başkası yerine bir şey ödeyemez.''(bakara 48 den)


İşte bir reformistin portresi....Ehli sünnet olan Türkiye'miz de hainlerin emellerine ulaşmak için kullandıkları yüz binlerce adamdan sadece bir tanesi.

''Yoksa onların, Allah'ın dinden izin vermediği şeyleri, knedilerine meşru sayıp/hüküm koyan ortakları mı var?(Kendini yetkili sayarak Allah'ın hükmünden başka hüküm veremek, Allah ile ortaklık yapmak manasına geliyor) Eğer (azabın kıyamet gününe ertelenmesine dair) fasıl olmasaydı onların aralarında şüphesiz hüküm verilirdi.Şüphesiz zalimler varya! Onlar için acıklı bir azap vardır.''(Şura 21)


''Nihayet hepsi bir biri ardınca orada toplanınca sonra ki (izinden giden)ler evvelkiler (izinden gittikleri)için :''Ey Rabbimiz, işte bunlar bizi saptırdı, onlara ateşten bir kat daha azap ver'' derler.(Allah) buyurur ki:'Her biri için bir kat fazla azap vardır.Fakat siz bilemezsiniz.''


İPİ SALINMIŞ KOYUN GİBİ
Konumuza uyarıcı bir misal ile son verelim.Boynuna ip bağlanmış ve çayıra salınmış bir koyunun gözleri güzel otlara takılır.Serbest ve hür olduğunu, çayırın da kendisine ait olduğunu zanneder.Otlayarak bağlı bulunduğu alandan uzaklaşır.Ve bir mesafeden sonra, bağlı bulunduğu ip kısa olması sebebiyle takılır.Koyun, daha ileri gidemez...Ve bağlı olduğunu anlar.
''İnsan başıboş bırakılacağını mı zannediyor''(Kıyamet 36)




İşte muhterem kardeşlerim, bu ve benzeri insanlar ahiretini, geçici dünyanın az bir menfaatine satmış olan şahsiyetlerdir.Bize düşen vazife bunları ifşa etmektir.Ancak bildikleri halde geçici dünya menfaatine bu duruma düşmeleri bizi de üzüyor.Bu ilimleri ile Allah'a yakın olabilecek, Allah adamı olabilecek iken ne hallere girmişler.


Tövbe kapısı açıktır.Gurur ve nefis meselesi yapmadan tövbe etmeleri kendileri için en hayırlısıdır.Yoksa sapıtan bir milletin vebali ile......Allah muhafaza.


''Vay haline o kimselerin ki, Kitabı'ı elleriyle yazıp sonra onu (dünyalık) az bir paha ile satmak (değiştirmek) için:''Bu Allah katındandır''(batıl olduğu halde doğru olduğunu söylerler) Elleriyle (bozarak) yazdığı şeylerden dolayı onların vay haline! Kazandıkları(rüşvet ve haram karıştırmaları) yüzünden (yine) onların vay haline!.''(Bakara 79)


, REFORMİSTİN BAZI ***** FETVALARI


Kendisi tesettürü inkâr eden İslam Gerçeği isimli kitabın yazarlarından birisidir. Sol bir partiye üye olup, siyasete atılan Yaşar Nuri Öztürk, "Kur'anda İslam" kitabında diyor ki:


Ebrehe'nin ordusunu helak eden siccin taşları, veba mikroplarıdır. (s. 45)


Ayın ikiye ayrılma mucizesi, fiili değildir. Resulullah, böyle görüntü meydana getirdi. (s. 90)


Kur'anda kadere iman diye bir şey yoktur. (s. 93,95)


Davud Peygamber günah işlemiştir. Peygamberler günahtan beri değildir. (s. 101)


Kur'anı anlamadan okumak hatim sayılmaz. (s. 102)(YANİ ANLAMIYORSAN HİÇ OKUMA DEMEK İSTEMİŞ)


Yolculukta bakımsız mescitlerde namaz kılmamalı, namazları cem etmelidir. (s. 104)


Ölüler için Kur'an okunmaz. (s. 118-317)


Kur'ana abdestsiz, gusülsüz el sürülür ve okunur. (s. 162,163,288)


Allaha ve ahirete inanan ve barışa yönelik hizmetler sergileyen herkes, ister yahudi, ister hıristiyan olsun cennete girecektir. (s. 367,493,511)


Namaz kılarken kıbleye yönelme şartı yoktur. (s. 580)


Kadın hayz halinde, namaz kılar, oruç tutar, Kur'an okur, tavaf eder. (s. 429)


Eskiden, köle kadınlardan ayırt edilmesi için, hür kadınlar örtünürdü. Bugün için böyle bir şeye ihtiyaç olmadığı için, kadınların örtünmesi farz değildir. (s. 529, 615)



bazılarıda cıkmıs bu mezhepsız adamın masalını anlatıyorlar bana . Bu adam kımkı ben bunun kendı kafasına gore verdıgı fetvalarına ınanayım

[Kaptan-58]

abicim o büyük din âlimleri nerdee.... bu yaşarlar zekeriyalar nerde........

[bayatlı kenan58]

bunlar dın alımı degıl . fıkır babalııgını hırıstıyan ve yahudılerın yaptıgı moon uyesı.hırıstıyanların yetıstırdıgı bır ajan.

[bayatlı kenan58]

Yaşar Nuri Öztürk(!) ün savunduğu ve anlattığı islam tarzına baktığımızda, bu zatın kendi kafasından değilde birilerinin istediği doğrultuda çalıştığını farkediyoruz.
Türkiye'miz de ve islam aleminde, gizli örgütler, dış devletler tarafından eğitilmiş ajanların cirit attığını ve bunların yüksek islam tahsili yaptıklarını biliyoruz.Misal olarak Vehabbiliğin temellerini atan bir ingiliz casusunu verebiliriz. Söz konusu ingiliz casusuda İstanbul'da islamı ve arapçayı öğrenmiş, Kuran ve hadiste tahsil yapmıştı.Sonra avucuna düşürdüğü bir zavallıya haramları teşvik etmişti.İslami ilimlerden haberi olmayan avam müslüman, bu casusun okuduğu ayet ve hadislere kanarak zina, içki gibi büyük haramlara dalmış ve bu casusun teşviki ve finanse etmesi ile de vehhabilik hareketini başlatmıştı.

MEDYA POFPOFLADI, MİLLET İNANDI
Bu adamlar prof. doç. dokt. gibi ünvanlara sahip olsalar bile zehirlerini kitlelere enjekte etmek kolay bir şey değildi.
Kendilerini yetiştiren karanlık gruplara bağlı medya sahipleri, büyüklerinin emri ile onlara gazetelerinde bir köşe, televizyonlarında da bir program verdi.Artık insanlar sordukları sorulara cevaplar alabileceklerdi.Hemde çok net ve kararlı cevaplar.İşlerine gelmeyince, bir çıkış yolu bulamayınca da zaten bir kolayı vardı.''İslamda bunun yeri yoktur'' demek yeterdi.
Verilen bu medya silahı ile müslümanlara büyük bir yaralar açılmak istendi.


--YUKARIDAKİ PAPAZ MESELESİNİ ÖRNEKLERİ İLE ORTAYA KOYALIM--


İşte bir misal.Yaşar(!) Nuri(!) Öztürk'e sorulan bir soru ve sitesinden verdiği cevabı:


Soru: Hz. Peygamber hangi mezheptendi, sizin mezhebiniz var mı?
Cevap: Kur’an ve Hz. Peygamber mezhep diye bir şeyden söz etmemiştir. 4 hak mezhep deyimi İslam dışıdır. Ben Kur’an ve Hz. Peygamber’i izleyen bir müslümanım. Müslüman olmak için başka bir şeye ihtiyaç yoktur.


Görüldüğü üzere adam öncelikle mezhebleri safdışı bırakıyor ki bir boşluk meydana gelsin.Zihinlerde bir karışıklık olsun.Mezhbeleri inkar eden bir insan neye uyacak? Kendi islamına....


Bakın adam nasıl kıvırıyor.Efendimizin mezhebten söz etmediğini söylüyor.
Rasulullah Efendimiz:''Beni bulamazsan, Ebubekir'e müracaat et'' buyurarak kendinden sonra ehil kişilere danışılmasını emretmiş ve mezheblerin yolunu açmıştır.
Ayrıca Peygamber Efendimizin zamanında bir ihtilaf söz konusu değildi.İslami konularda çıkmaza giren ve başı sıkışan bir adam anlayamadığını Efendimiz'e sorardı.Peygamber Efendimiz de ona tarif eder ve anlatırdı.
Sahabeler de Efendimiz'den gördükleri için kendilerinden sonraki bir nesle aktarabildiler.Sonraları bu ilimler bazı müctehid derecesine ulaşan (ictihad edebilen) yani ayete hadisi şeriflerden (ki sahabelerden ve tabiinin büyüklerinden aldılar.O kadar güvenilir ki, atını samanla kandıran bir adamın rivayetini sahih kabul etmediler) kaynak bulabilen, kıyas yapabilen alimler tarafından toplanıldı.
Ve böylece bazı müctehidlerin ki(Bunların en üstünü İmam-ı Azam dır.İslam hükümlerinin 4'te 3'ünü İmam-ı Azam çıkarmıştır.Diğer kısmıda İmam-ı Azam'dan istifade ederek çıkarılmıştır) Peygamberin uygulamalarını cem etmesiyle birlikte mezhebler oluşmuştur.


Refosmist adam mezhebleri saf dışı bıraktı ve mezhebsizliğin yolunu açtı.Bakın daha neler yu...tluyor.


Soru: Darwin’in söylediği gibi bir evrim var mıdır?
Cevap: EVET EVRIM VARDIR

Bay reformist, evrimi de kabul etti.
Evrimi kabul etmekle bir çok fenalığın ve yaratıcıya olan inancın yıkılmasına da kapı aralamış oldu.


Sıra kadınların dışarıdaki hallerine geliyor.Herşeyin olurunu bulan Öztürk(!) basıyor fatvayı...


Soru: Kadınların parfüm sürmesi, takı takması sakıncalı mıdır?
Cevap: Parfüm sürmek ve takı takmak helaldir.
Haram ve helal yetkisini eline almışcasına adam hiç sıkılmadan veriyor fetvayı.
Belliki soruyu soran hanimefendi, nefsi arzularına bir kılıf bulabilmek için kendisine böyle bir fetva arıyordu.Müctehidin sayesinde bulmuş oldu.Şimdi iç rahatlığı ile kokusunu sürenebilir ve takılarını takabilir...(fetvayı veren iki kat sorumlu olsada, uygulayan şahısta işlediği günahtan sorumlu olacaktır)


Soru: Kur’an’a göre namaz vakitleri hangileridir?
Cevap: Kur’an’da kılmakla yükümlü tutulduğumuz namaz üç vakit olarak gösterilmiş ve adları verilmiştir: Fecir namazı, orta namaz, işa namazı. Ancak Peygamberimiz, bu üç vakte müekked sünnet olarak iki namaz daha ekleyerek kılmıştır.


İki vakti sünnet sayarak (yani kılsanız da olur kılmasanız da demek isteyerek) namaz vakitlerini 3 e indirdi.

[seva]

Yaşar Nuri Öztürk'ün de dini siyasete karıştırdığı için irticacı olduğunu düşünebiliriz, sürekli islam diyor siyasetçiyken bile


ayrıca millet te anladı yaşar nurinin ne olduğunu (sosyete hocası) ondan bu kadar dibe vurdu, ondan bu çırpınışları.