Sitemizin Ozanları

[ELLİSEKİZ]

Ses verin sesime sayın ozanlar
Bir garip burada çağlar yoksunuz
Tükendi zemheri geçti hazanlar
Yeşerdi bahçeler bağlar yoksunuz

[ELLİSEKİZ]

Kabayel başını aldı yürüdü
İlkbahar geliyor karlar eridi
Bembeyaz doğayı yeşil bürüdü
Uyanın diriler sağlar yoksunuz

[ELLİSEKİZ]

Toplanıp atışan heyetler nerde
Tükenmiş mısralar beyitler nerde
Birlikten dem vuran yiğitler nerde
Çakır'ım yalınız ağlar yoksunuz

[OSMAN ECE]

ELLİSEKİZ Nickli Üyeden Al?nt?

Toplanıp atışan heyetler nerde
Tükenmiş mısralar beyitler nerde
Birlikten dem vuran yiğitler nerde
Çakır'ım yalınız ağlar yoksunuz

güzel anlatmış bak ozan çakır
kurumuş sitemiz kalmış tam takır
ozanları burda gördüler hakir
diyarim yüreğini dağlar yoksunuz

[ELLİSEKİZ]

SUSMA NOLUR

Duruşun kalbime hançer sokuyor
Susma nolur susma kurban olayım
Gözünden gönlüme zehir akıyor
Ver sırrını söyle çare bulayım
Susma nolur susma kurban olayım

Çok şey gizli nemli gözler ardında
Ben varmışım sanki bütün derdinde
Yer yok ise bana gönül yurdunda
Çiz hududu orda sabit kalayım
Susma nolur susma kurban olayım

Kirpiğin ucunda titreyen yaşlar
Düşen her damlası sineme işler
Nerede tebessüm nerde gülüşler
Sal fermanı farzet ki bir köleyim
Susma nolur susma kurban olayım

Kaşların çatılmış gül yüzün buruk
Gönlün mü yaralı kalbin mi kırık
Moralin sıfırda efkarın doruk
Sen böyleyken söyle nasıl güleyim
Susma nolur susma kurban olayım

Bülbül döner gülü ile bakışır
Gül yüzüne matem nasıl yakışır
Al yanağa göz yaşları akışır
Ver müsade birer birer sileyim
Susma nolur susma kurban olayım

Çakır’ım sükunet yetmez mi diyor
Bu kötü günlerin bitmez mi diyor
Şu kara bulutlar gitmez mi diyor
Ümit olup yüreğine dolayım
Susma nolur susma kurban olayım

ELLİSEKİZ (Osman ÇAKIR)

[ELLİSEKİZ]

GÖZLERİN



Tarifi imkansız nasıl edeyim

Gönlümde kanayan yara gözlerin

Mevlam yaratmış ben ne deyim

Kömürden dahada kara gözlerin



Bakınca içimde bir ateş yanar

Lal oldu dillerim tek seni anar

Gözüyle ruhuma ikramlar sunar

Haneme şu köşkü kura gözlerin



Besmelesiz baksam yar günah mıdır

Kalbimi deliyor bir silah mıdır

Hükmeder cihana padişah mıdır

Sankı Osmanlı'ya Tuğra gözlerin



Dünyanın ağısı zehri bir yana

Elemi kederi kahrı bir yana

Sultan Süleyman'ın mührü bir yana

Eşsiz yıldızlardan sıra gözlerin



Yakma beni desem laf mı anlar ki

Yapma etme desem söz mü dinler ki

Hilal kaş altında bir dağ var sanki

Meydan okuyor Tur’a gözlerin



Ne gelir elden böyleymiş kader

Gülüşün teselli gözyaşın keder

Şöyle bir bakışı beni mahveder

Gönlünden zinciri kıra gözlerin



Gönlüm bir kuzu o da güdüyor

Yıkılmaz tahtları viran ediyor

Görünce aklım başımdan gidiyor

Gözümden istiyor kira gözlerin



ELLİSEKİZ ( Osman ÇAKIR )

[Sedat Yıldırım]

DEMEDİM OĞUL

Aylar oldu,yıllar oldu gelmedin.
Sebebini bile sormadım oğul.
Hasretinden yandım yandım tutuştum.
Ben sana derdimi demedim oğul.

Ben seni büyüttüm Bin Bir zorlukla.
Okullar okuttum,büyük yoklukla.
Hep yüzüne baktım,baktım gururla.
Buda unutur mu,demedim oğul.

Hasta olduğunda,panik olurdum.
Gece bile olsa doktor bulurdum.
Ben senin yoluna köle olurdum.
Sana şikayet, demedim oğul.

Yüzüne bakmaya doyamıyordum.
Sensiz Bir dakika duramıyordum.
Yokluğunda mutlu,olamıyordum.
Buna rağmen gitme demedim oğul.

Beni terk edipte gittin uzağa.
Sanki beni verdin,sen Bir tuzağa.
Oğul hiç düşmedim,umutsuzluğa.
Kimseye derdimi demedim oğul.

Bayramlar geldide geçti yıllardır.
Demedinki anam belki ağlardır.
Anam yüreğine kara bağlardır.
Bağladımda sana demedim oğul.

Duydumki evlenmiş,yuva kurmuşsun.
Mutluluğu bensiz,kendin bulmuşsun.
Üç Beş çocuklu Bir baba olmuşsun.
Yinede vefasız demedim oğul.

Her bayramda oğul dedim gözledim.
Sana hasret kaldım,her gün özledim.
Sensiz huzur nedir,diye bilmedim.
Derdimi sorana demedim oğul.

Şimdi yataklara,düştüm hastayım.
Senin yokluğunla,her an yastayım.
Artık son nefeste,artık dardayım.
Ben sana ahu zar,demedim oğul.

Torunlar büyüyüp yuva kurmuşlar.
Onlar ana ile baba olmuşlar.
Onlar seni her gün,bulup sormuşlar.
Ben unuttu bile demedim oğul.

Sana gelen gada,gelsim üstüme.
Sana gelen dertler,girsin içime.
Anan hasta olsun,sen sağlıklı ol.
Sana asla kötü,demedim oğul.

Terk ettinte geri dönmedin ama.
Benimde anam var demedin ama.
Ettiğin yemini tutmadın ama.
Yavrum vefasızdır demedim oğul.

Oğul kıyamamki karış vereyim.
Yavrum nankör çıktı,diye diyeyim.
Sen iste yolunda her gün öleyim.
Yataklara düştüm,demedim oğul.

Hakkım helal olsun,sakın üzülme.
Anamı görmedim,diye dert etme.
Analık başkadır,yüce makamdır.
Kimseye ben seni demedim oğul.

Haberini sordum esen yellerden.
Adını kıskandım,hep kem gözlerden.
Çıkarmadım seni,yanık gönülden.
Anayı unutmuş demedim oğul.

Ben sana kıyamam,canımdan cansın.
Varsın anan sana hasret bağlasın.
Dedim feryadımı yavrum duymasın.
Ben sana kıyamam,ciğerim oğul.

Şimdi gidiyorum fani Dünya’dan.
Uyanırsan Bir gün,sen bu rüyadan.
Hiç eksik olmadın hayır Dua’mdan.
Bunları bil beni unutma oğul.

Bu mektup eline geçince çok geç.
Anan çoktan gidip vakit olur geç.
Oğul bundan böyle doğru yolu seç.
Ananın sözünü unutma oğul.

Arkamdan Fatiha oku ve okut.
Hayırdan döşenmiş,Bir hırka dokut.
Bitmesin içinde,cennetten umut.
Hakikat yolundan vazgeçme oğuuuuuuuul vazgeçme oğul…

Seni canındanda çok seven anan.

SEDAT YILDIRIM

[ELLİSEKİZ]

OSMAN ECE'ye

GARİP

Diyar-ı gurbete düştüm dostlarım
Burada bilmezem dil garip garip
Tanıdık biri yok kime rastlarım
Biçare gezerim hal garip garip

Dünyada var mıdır bahtiyar olan
Düzeni devranı hepisi yalan
Hastayım nerede kapımı çalan
Şu köhne odada öl garip garip

Dert ile kaynadım acıyla piştim
Kanıyor yüreğim yandım tutuştum
Anam öldü beş gün sonra yetiştim
Gözümden çağlayan sel garip garip

Günden güne daha oluyor beter
Bir ezan duyaydım o bana yeter
Memleket kokusu burnumda tüter
Kardeşler sesliyor gel garip garip

Adeti töresi bizlere uymaz
Burada küçükler büyüğü saymaz
Her türlü haltı yer yinede doymaz
Ahlaktan bihaber kul garip garip

Özledim yurdumda karlı dağları
Yaylayı merayı yeşil bağları
Tükendi bitiyor gençlik çağları
Çakır'm bekliyor yol garip garip


ELLİSEKİZ (Osman ÇAKIR)

[Sedat Yıldırım]

HASRETSİN KÖYÜM

Nasıl anlatayım sana sevdamı.
Sen den ayrı kalmak bana reva mı?
Seninle süsledim her gün rüyamı.
Gurbetten sılaya hasretsin köyüm.

Hayalde düşlerde rüyalardasın.
Yol olarak belki uzaklardasın.
Kavuşulmak için dualardasın.
Gurbetten sılaya hasretsin köyüm.

Yazında kışında hep ayrı güzel.
Senin yerin ben de bir ayrı özel.
Ayrı koydu bizi,zalim gurbetel.
Gurbetten sılaya hasretsin köyüm.

Seninle yatarım,seninle kalkar.
Senin şu hasretin bağrımı yakar.
Baktıkça resmine göz yaşım akar.
Gurbetten sılaya hasretsin köyüm.

Dört gözle beklerim vuslat gününü.
Her yerde ederim senin sözünü.
İnsan olan unutamaz köyünü.
Gurbetten sılaya hasretsin köyüm.

Koştuğum sokağın taşın toprağın.
Rüzgarla dans eden dalın budağın.
Dalında süzülen yeşil yaprağın.
Gurbetten sılaya hasretsin köyüm.

Seni düşündükçe yanar yüreğim.
Dileğim ölmeden seni göreyim.
Rab'bimden duamki sen de öleyim.
Gurbetten sılaya hasretsin köyüm.

Sedat derki köyüm,bir tek hayalim.
Köyümde son bulsun,benim ecelim.
Ben seni Mevla'dan her gün diledim.
Gurbetten sılaya hasretsin köyüm.

SEDAT YILDIRIM

[OSMAN ECE]

ELLİSEKİZ Nickli Üyeden Al?nt?

OSMAN ECE'ye

GARİP

Diyar-ı gurbete düştüm dostlarım
Burada bilmezem dil garip garip
Tanıdık biri yok kime rastlarım
Biçare gezerim hal garip garip

Dünyada var mıdır bahtiyar olan
Düzeni devranı hepisi yalan
Hastayım nerede kapımı çalan
Şu köhne odada öl garip garip

Dert ile kaynadım acıyla piştim
Kanıyor yüreğim yandım tutuştum
Anam öldü beş gün sonra yetiştim
Gözümden çağlayan sel garip garip

Günden güne daha oluyor beter
Bir ezan duyaydım o bana yeter
Memleket kokusu burnumda tüter
Kardeşler sesliyor gel garip garip

Adeti töresi bizlere uymaz
Burada küçükler büyüğü saymaz
Her türlü haltı yer yinede doymaz
Ahlaktan bihaber kul garip garip

Özledim yurdumda karlı dağları
Yaylayı merayı yeşil bağları
Tükendi bitiyor gençlik çağları
Çakır'm bekliyor yol garip garip


ELLİSEKİZ (Osman ÇAKIR)

çok teşekkür ederim saygı değer ozanım ve adaşım
beni duygulandırdınız güçlü kalemine yüreğine sağlık yürekten kutluyorum bu güzel duygu dolu şiiri