Forum - Ana Sayfa Takvim S?k Sorulan Sorular Arama

Zurück   Sivas - Sivaslilar.Net - Sivashaber - Sivasforum - Sivasların En Büyük Buluşma Merkezi - Yiğidolar > Arşiv
SİTE ANA SAYFA Galeri Kayıt ol Yardım Ajanda Oyunlar Bugünki Mesajlar

Arşiv Güncelliğini Yitirmiş Konular



Son 15 Mesaj : Atatürk'ün Çocukluğu'na Ait Hikayeler           »          Şehzade Osman           »          Hatıra defteri           »          Antilop İle Akrebin Dostluğu           »          Karagöz İle Hacivat Konuşmaları 2           »          Sitemizin Ozanları           »          SEVDİM İŞTE....           »          NEFRET ETTİM İŞTE!!!!!           »          AFORİZMALAR (SAÇMALAMLAR)-1           »          SEÇKİNLER/SEÇİLMİŞLER DÜNYASI           »          Hatalarımızdan Dersler Alabilmek Ümidiyle.           »          Araf Suresi 172-173. Ayetler.( Ben Sizin Rabbiniz Değil Miyim)           »          İnancımızı Kullananların Artık Tuzağına Düşmeyelim.           »          ULAŞ-Yapalı           »          TÜRKİYE TÜRKLERİNDİR PAYLAŞIMAZ
Konu Kapatılmıştır
 
Seçenekler Arama Stil
Alt 29.04.2008, 13:12   #1
nurullah şahin
Yeni Yiğido
 
nurullah şahin - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
nurullah şahin Şuan nurullah şahin isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 01.05.2008 07:39

Üyelik Tarihi: 08.04.2008
Mesajlar: 28
Tecrübe Puanı: 0 nurullah şahin FORUMLARA KATILIMI BIRAZ DAHA ARTABILIR
Standart "HÜRRİYET' İN ŞEREFSİZLİĞİ"

Türkiye'nin “HÜRRİYET Gazetesi sorunu”
04 Aralık 2007 Salı
Siz “1 yalanın”, 1 günde milyonlarca kişiye ulaştığına tanık oldunuz mu?

Veya 1 yılda 100'lerce yalanın milyonları yanılttığına.

Bir insan, bir başkasına 1 yalan söyler. Ve yalnızca 1 yalan söylemiş olursunuz.

Ama bunu basın yoluyla yaptığında yalan, milyonlara ulaşır. Milyonlarca yalan söylenmiş olur.

Türkiye'de bu işi en iyi beceren gazete “Hürriyet”

Hürriyet okurları, bazı haberlerin yalan olduğunu öğreniyorlar mı?

Yalan, muhataba yapılabilecek en büyük saygısızlık. Hürriyet, okuruna bunu sık sık yapıyor. Çoğu haberin yalanlığı en geç bir gün sonra anlaşılıyor. Sağ kesimin gazeteleri (Zaman, Yeni Şafak, Vakit…) Hürriyet'in yalanlarını araştırıp hemen açığa çıkarıyorlar.

Fakat yalanları kim öğreniyor? Kimi zaman o yalandan habersiz muhafazakâr kesimin okuyucuları.

Yalanı fark etmeyen kesim Hürriyet okurları.

Bu okurların çoğunluğu “Hürriyet gerilim jeneratörü”yle gerim gerim gerilen ve

ya bugün ya da yarın İran veya Malezya olacağız diye yüreği ağzında bekleyen, oligarşik egemen azınlık.

Bunu, 1 Hürriyet yalanı 2,5 milyon etkin insana toplumun diğer kesimlerine karşı nefret pompalıyor diye de düşünebiliriz.

Eğer Hürriyet'in 30 yıl önceki “İşte irtica geliyor” içerikli haberleri doğru olsaydı Türkiye 20 yıldır İran'la yarışıyor, hatta İran'ı sollamış olmalıydı.

Hürriyet, önemli bir kısmı seçkin, etkin ve doygun bu okur kitlesine göre belki de en güvenilir, en yalansız gazete. Onlar, hiçbir yalandan haberdar olmuyorlar.

Çünkü "tekzipler", yalan haberlerin gazetede kapladığı alanın karekökü kadar bir alanda ve sıkıştırılmış bir köşede büzülüyor, özenle saklanıyor.

İnanca saygısızlık temelli, masum dini duygularla alay eden haberler ve yalanlar bunları fark edenleri Hürriyet'ten soğutmuyor değil.

Belki de o nedenle de Hürriyet'in tirajı Türkiye nüfusu 30 yılda 30 milyon artmasına rağmen hiç artmıyor.

Hürriyet, 30 yıl önce de 500 bin satıyordu şimdi de 500 bin civarı satıyor.

Türkiye nüfusu 40 milyondan 70 milyona çıktı, genç nüfus arttı. Üniversiteler çoğaldı. Toplam tiraj o yıllarda 2 milyonsa şimdi 5 milyonu geçti ama Hürriyet, 500 bin istikrarını özenle koruyor! (Daha geniş bilgi için)

İlan, emlak, otomobil galerilerinin mecburen Hürriyet alışını düşersek aslında Hürriyet gazetesi, belki de 200-280 bin satan grubun diğer gazetesi Milliyet'ten çok çok da farklı tiraja sahip değil.
Amiral Gemisi mi Köpek balığı mı?

Ertuğrul Özkök, Hürriyet'i internette eleştirenleri piranaya benzetmişti. Ona en güzel cevap Umur Talu'dan gelmişti. Talu, pirana ithamına “Ustalardan gazetecilere öğütler” başlığı altında şöyle gönderme yapmıştı:

”Arkadaşlar, mesleğinizi icra ederken asla "pirana" olmayın, ayıptır; ancak yeterince büyükseniz, "köpekbalığı" olabilirsiniz, sevaptır.”

Ve Umur Talu'dan Hürriyet editörlerinin beyin röntgeni:
"Bir haberin yalan çıkması mühim değildir; bir yalanın haber olarak çıkması mühimdir. Daha ziyade buna çalışın!"

Bu mantıkla yayın yapan bir medya kuruluşu için hangi sıfat daha uygun sizce?
Amiral gemisi mi?
Köpekbalığı mı?

Milyonlara ulaşan yalanlarla, yüzlerce insanın hukukunu ayaklar altına almak ve insanların hayatını karartmak acaba hangisiyle sıfatlandırılmalı?

Keşke hukuku katleden “yalan haber cinayetleri” kriminal cinayet belgeselleri gibi seri belgesel film yapılsa...

Böylece Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök, eserini daha da gurur duyarak izleyebilir.

--------------------------

HÜRRİYET YALAN ENVANTERİ

Objektif değil ama tuhaftır ki google'da Hürriyet yalan sözcükleri bir arada aratıldığında 1.890.000 sonuç elde ediliyor. Sözcüğün kendi anlamıyla kullanıldığı sayfaları düşsek bile oldukça büyük bir rakam. Diğer gazetelerin tersine Hürriyet, yalanın öznesi olduğundan bu rakam önem kazanıyor.

Size “doktor numunesi” olarak, tahlil etmeniz için yakın dönemden 15 yalan haberi olabildiğince kısaltarak sunuyorum.

Yalan haberleri ve yayınlandığı yerleri özel isimlerle google'da aratarak “sağlamasını” yapabilirsiniz.

YALAN 1: Amasya Kız Meslek Lisesi'nde okulun pansiyonunda kalan 4 öğrenci dini baskı gördüklerini için bu okuldan ayrıldılar.

Doğrusu: H.D., G.D., Ş.Ç. ve Ş.D. isimli öğrencilerin 3'ü hiç pansiyonda kalmamış. Diğeri ise 1 hafta pansiyonda kaldıktan sonra köyüne yakın diye başka bir liseye kaydını yaptırmış.

Dini baskı gördükleri iddia edilen. H.D., G.D., Ş.Ç bir yakınlarının yanında kalmışlar ve bu yakınlarının iş sebebiyle Turhal'a taşınması sebebiyle okuldan nakillerini almışlar. Ayrıca haberin aksine hiçbir öğrenci yakınının resmi bir makama şikâyeti olmamış.

YALAN 2: Isparta'da bir öğretmen, öğrencilerine “Atatürk resimli tişört” giydirdi diye soruşturma açıldı.

Doğrusu: Soruşturma; öğretmenin, öğrencileri yönetmeliğe aykırı şekilde okul idaresinden izinsiz olarak şehir dışına Cumhuriyet mitingine götürdüğü için açılmış.

YALAN 3: Abdullah Gül'ün kızının düğününün yapıldığı kongre salonu için “3 bin davetliyi Allah korudu” manşeti yapıldı. Haberde, “düğünün” yapıldığı Kongre ve Gösteri Merkezi'nin taşıyıcı sistemlerinin her an çökebileceği ve Gül'ün binlerce kişinin hayatını tehlikeye attığı da öne sürüldü…

Doğrusu: Yetkililer salonun sağlam olduğunu ve uzun yıllar herhangi bir tehlike söz konusu olmadığını belirttiler. Ayrıca 27 Mayıs 2005 tarihinde aynı salonda düzenlenen geceye Doğan Holding'in 4500 çalışanı ve yakınlarının katıldığı ve “Ney Flames of Passion”ı izledikleri ortaya çıktı.

YALAN 4: AK Partili Kocaeli Milletvekili Muzaffer Baştopçu 29 Ekim kutlamalarına, eşsiz davet edildiği halde, başörtülü eşiyle gelerek kriz çıkardı.

Doğrusu: Hürriyet'in kriz umudu, milletvekilinin eşli davetiyesini basına faks etmesiyle boşa çıktı.

YALAN 5: Cumhurbaşkanı Gül, Çankaya Köşkü'nde verdiği, sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerini de davet ettiği resepsiyona, cumhuriyet mitinglerini düzenleyen derneklerin yöneticilerini davet etmedi.

Doğrusu: İddialar Kanal D'nin canlı yayınında yalanlandı ve Başdanışman Sever, Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Başkanı Şener Eruygur'a 5 Eylül günü için, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan'a ise 7 Eylül günü için davetiye gönderildiğini söyledi. Kanal Türk Ankara Temsilcisi Hulki Cevizoğlu'na da davetiye gönderildiği ortaya çıktı.

YALAN 6: İftar vaktinde Başbakanlık korumaları yerinde yok. Manşet: "İftar Vaktinde Allah'a Emanet"

Doğrusu: Olay, başbakanlık güvenlik kameraları görüntüleriyle saniye saniye yalanladı.

YALAN 7: "Olmaz" denilen imamı müdür yaptılar, başlığıyla “Zonguldak'ta 10 yıldır imamlık yapan 34 yaşındaki Selahattin Çolak, Sağlık Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü'nün olumsuz görüş bildirmesine rağmen, aynı bakanlık tarafından Zonguldak İl Sağlık Müdür Yardımcısı olarak atandı.”

Doğrusu: Selahattin Çolak'ın, Zonguldak İl Sağlık Müdürlüğü emrinde memur kadrosunda 31.08.1993 tarihinden beri görev yaptığı ve imamlık yapmadığı tekzip edildi ve ortaya çıktı.

YALAN 8: Manşet: “Ağustos Böceği ile Karınca”. Melih Gökçek, Ankara'yı susuz bıraktı. DSP'li Eskişehir belediye başkanı Yılmaz Büyükerşen ise çok çalıştı Eskişehir'e baraj yaptı.

Doğrusu: Büyükerşen, baraj değil gölet yapmış. Ayrıca gölet, kano yarışları için yapılmış ve Eskişehir'e su falan verdiği yok. Su verse bile Eskişehir'in yalnızca 29 günlük su ihtiyacını karşılıyor.(Belediyenin kendi beyanı)

YALAN 9: "Töreden kaçtı" ve "Üvey oğlu tecavüz etti" "Sus öldürürüz! dediler" başlıklı bir manşet haber.

Doğrusu: Hürriyet'te yayınlana tekzip:”Haberde anlatılan olayların hiçbiri gerçekleşmemiş, Fadime Sarıtaş'a yönelik maddi, psikolojik veya cinsel bir baskı uygulanmamıştır.”

YILIN YALANI 10: "Konya'da kadın uzman, testis ultrasonu çekmedi"

Uğur Dündar - Mine Özbek imzalı haberde, çoban A.G. testislerinde şiddetli ağrı ve şişlik şikayetiyle Konya Numune Hastanesi'ne gitti. Acilen ultrasona gönderildi.

Tesettürlü kadın radyoloji uzmanı geri çevirdi. Ertesi gün yine ultrason çektirmeye gönderildi. Görevli olan ikinci tesettürlü kadın doktor da geri çevirdi. Başhekimlik devreye girdi. Hemen ameliyata alınan genç, bir testisini kaybetti.

Doğrusu: Olay tamamen yalan. Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök, uzun bir süre özür dilemeyi geciktirdi. Haftalar sonra haberin yalan olduğunu beyan edip köşe yazısında iki kadın görevliden özür diledi.(Bu arada milyonlarca Hürriyet okuruna, bir kere daha türbanlı kadınlara nefret pompalandı. Milyonlarca Hürriyet okuru olayın aslını tabi ki öğrenemedi.)

YALAN 11: "Üfürükçü hocanın sözüne kandı, katliam yaptı" Haberde Akın K.'nın üfürükçü hoca ile görüşmek için Muğla'ya gittiği ve üfürükçü hocanın talimatı ile dayısını öldürdüğü iddia ediliyor.

Doğrusu: Cinayetin zanlısı olan ve intihar ettiği için yoğun bakımda yaşam mücadelesi veren Akın K.'nın haberlerin aksine Muğla'ya yalnızca hastaneye gittiği tanıklarca ifade edildi.

YALAN 12: "Çukurova Grubu"nun Digiturk'te vergi usulsüzlüğü yaptığının kesinleştiğini ve grubun 300 milyon YTL ceza ödeyeceği" haberi yapıldı.

Doğrusu: DIGITURK, haberdeki iddiaları yalanladı. Haberlerin Aydın Doğan'ın Türkcell, digitürk ve Futbol Federasyonu Süper Lig Yayın Hakları konularındaki hıncı ve hırsı dolayısıyla yapıldığı açığa çıktı.

YALAN 13: Fatih Çekirge sürmanşetten 'Arka kapıdan gelen ziyaretçi' başlıklı haberde başörtülü olan Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün eşi Hayrünisa Gül'ün GATA'ya 'arka kapıdan' ve 'özel izinle' eşini ziyaret edebildiği iddia edildi.

Doğrusu: Dışişleri Basın Sözcüsü Namık Tan, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün eşi Hayrünnisa Gül'ün hastaneye 'arka kapıdan' alındığı yönündeki haberin doğru olmadığını ve Gül'e yattıkları andan taburcu edilmelerine kadar geçen tedavi süresi boyunca Hayrunnisa Hanım'ın refakat ettiğini ve hastaneye 'arka kapıdan' alınmalarının söz konusu olmadığını açıkladı.

İki numune de zararsız(!) spor asparagası…

YALAN 14: Beşiktaş kampını ziyaret eden Gheorghe Hagi, Antrenör Mircea Lucescu ile hasret giderdi. Yönetici Yıldırım Demirören, Ahmet Kavalcı ve Hüseyin Mican'la sohbet eden Hagi, Lucescu'nun dünyanın en büyük antrenörü olduğunu özellikle belirtti. Sergen için 'Kralım benim...' diyen Hagi şunları söyledi; Sergen geçen yıl attığı gollerle Galatasaray'ı şampiyon yaptı. Bu yıl da Beşiktaş'ı şampiyon yapacaktır...

Doğrusu: Gheorghe Hagi bu haberin yapıldığı tarihte Bosna Hersek-Romanya maçını izlemek için Sarejova'da bulunuyor. Tamamen masabaşı.(Kazım Kanat)



YALAN 15: G.Saraylı bir taraftar kendi kurduğu msbnews adlı sitede "Ronaldinho Fener'e geliyor" diye bir balon haber yaptı. Hürriyet bunu “Ronaldinho Fener'de” spor manşetiyle duyurdu: Habere göre, F.Bahçe, Ronaldinho'ya 56 milyon Euro önermişti. Barcelona Başkanı da transferi doğrulamıştı.

Doğrusu: Takvim gazetesi, yalanı manşet yaparak Hürriyet'le dalga geçti: “Asparagası fena yediler.”

TÜRKİYE'NİN “HÜRRİYET GAZETESİ SORUNU”

Hürriyet, yalan haberleriyle,

cuma namazında Ümraniye'de dükkânların kapandığını e-mailden öğrenip inanan, öyle sanan ve okurlara paranoya üreten Bekir Coşkun gibi bağnaz ve sabit zihinli “bazı yazarlarıyla”

“statiko ve egemen güçler iktidarı” için kendini paralayan yayın politikasıyla kim ne derse desin Türkiye'nin en büyük sorunudur.

Ya SEV Ya TERK Et
“BEN TÜRK’ÜM”


[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

nurullah_sahin34@hotmail.com
nurullah şahin isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif
Alt 29.04.2008, 15:42   #2
sonbahar5803
Usta Yiğido
 
sonbahar5803 - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
sonbahar5803 Şuan sonbahar5803 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 21.09.2009 13:57

Üyelik Tarihi: 26.09.2005
Mesajlar: 1.078
Tecrübe Puanı: 791 sonbahar5803 COK SEVILEN BIR KISIsonbahar5803 COK SEVILEN BIR KISIsonbahar5803 COK SEVILEN BIR KISI
Standart --->: "HÜRRİYET' İN ŞEREFSİZLİĞİ"

Alıntı:
nurullah şahin Nickli Üyeden Al?nt? Mesajı Göster
Türkiye'nin “HÜRRİYET Gazetesi sorunu”
04 Aralık 2007 Salı
Siz “1 yalanın”, 1 günde milyonlarca kişiye ulaştığına tanık oldunuz mu?

Veya 1 yılda 100'lerce yalanın milyonları yanılttığına.

Bir insan, bir başkasına 1 yalan söyler. Ve yalnızca 1 yalan söylemiş olursunuz.

Ama bunu basın yoluyla yaptığında yalan, milyonlara ulaşır. Milyonlarca yalan söylenmiş olur.

Türkiye'de bu işi en iyi beceren gazete “Hürriyet”

Hürriyet okurları, bazı haberlerin yalan olduğunu öğreniyorlar mı?

Yalan, muhataba yapılabilecek en büyük saygısızlık. Hürriyet, okuruna bunu sık sık yapıyor. Çoğu haberin yalanlığı en geç bir gün sonra anlaşılıyor. Sağ kesimin gazeteleri (Zaman, Yeni Şafak, Vakit…) Hürriyet'in yalanlarını araştırıp hemen açığa çıkarıyorlar.

Fakat yalanları kim öğreniyor? Kimi zaman o yalandan habersiz muhafazakâr kesimin okuyucuları.

Yalanı fark etmeyen kesim Hürriyet okurları.

Bu okurların çoğunluğu “Hürriyet gerilim jeneratörü”yle gerim gerim gerilen ve

ya bugün ya da yarın İran veya Malezya olacağız diye yüreği ağzında bekleyen, oligarşik egemen azınlık.

Bunu, 1 Hürriyet yalanı 2,5 milyon etkin insana toplumun diğer kesimlerine karşı nefret pompalıyor diye de düşünebiliriz.

Eğer Hürriyet'in 30 yıl önceki “İşte irtica geliyor” içerikli haberleri doğru olsaydı Türkiye 20 yıldır İran'la yarışıyor, hatta İran'ı sollamış olmalıydı.

Hürriyet, önemli bir kısmı seçkin, etkin ve doygun bu okur kitlesine göre belki de en güvenilir, en yalansız gazete. Onlar, hiçbir yalandan haberdar olmuyorlar.

Çünkü "tekzipler", yalan haberlerin gazetede kapladığı alanın karekökü kadar bir alanda ve sıkıştırılmış bir köşede büzülüyor, özenle saklanıyor.

İnanca saygısızlık temelli, masum dini duygularla alay eden haberler ve yalanlar bunları fark edenleri Hürriyet'ten soğutmuyor değil.

Belki de o nedenle de Hürriyet'in tirajı Türkiye nüfusu 30 yılda 30 milyon artmasına rağmen hiç artmıyor.

Hürriyet, 30 yıl önce de 500 bin satıyordu şimdi de 500 bin civarı satıyor.

Türkiye nüfusu 40 milyondan 70 milyona çıktı, genç nüfus arttı. Üniversiteler çoğaldı. Toplam tiraj o yıllarda 2 milyonsa şimdi 5 milyonu geçti ama Hürriyet, 500 bin istikrarını özenle koruyor! (Daha geniş bilgi için)

İlan, emlak, otomobil galerilerinin mecburen Hürriyet alışını düşersek aslında Hürriyet gazetesi, belki de 200-280 bin satan grubun diğer gazetesi Milliyet'ten çok çok da farklı tiraja sahip değil.
Amiral Gemisi mi Köpek balığı mı?

Ertuğrul Özkök, Hürriyet'i internette eleştirenleri piranaya benzetmişti. Ona en güzel cevap Umur Talu'dan gelmişti. Talu, pirana ithamına “Ustalardan gazetecilere öğütler” başlığı altında şöyle gönderme yapmıştı:

”Arkadaşlar, mesleğinizi icra ederken asla "pirana" olmayın, ayıptır; ancak yeterince büyükseniz, "köpekbalığı" olabilirsiniz, sevaptır.”

Ve Umur Talu'dan Hürriyet editörlerinin beyin röntgeni:
"Bir haberin yalan çıkması mühim değildir; bir yalanın haber olarak çıkması mühimdir. Daha ziyade buna çalışın!"

Bu mantıkla yayın yapan bir medya kuruluşu için hangi sıfat daha uygun sizce?
Amiral gemisi mi?
Köpekbalığı mı?

Milyonlara ulaşan yalanlarla, yüzlerce insanın hukukunu ayaklar altına almak ve insanların hayatını karartmak acaba hangisiyle sıfatlandırılmalı?

Keşke hukuku katleden “yalan haber cinayetleri” kriminal cinayet belgeselleri gibi seri belgesel film yapılsa...

Böylece Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök, eserini daha da gurur duyarak izleyebilir.

--------------------------

HÜRRİYET YALAN ENVANTERİ

Objektif değil ama tuhaftır ki google'da Hürriyet yalan sözcükleri bir arada aratıldığında 1.890.000 sonuç elde ediliyor. Sözcüğün kendi anlamıyla kullanıldığı sayfaları düşsek bile oldukça büyük bir rakam. Diğer gazetelerin tersine Hürriyet, yalanın öznesi olduğundan bu rakam önem kazanıyor.

Size “doktor numunesi” olarak, tahlil etmeniz için yakın dönemden 15 yalan haberi olabildiğince kısaltarak sunuyorum.

Yalan haberleri ve yayınlandığı yerleri özel isimlerle google'da aratarak “sağlamasını” yapabilirsiniz.

YALAN 1: Amasya Kız Meslek Lisesi'nde okulun pansiyonunda kalan 4 öğrenci dini baskı gördüklerini için bu okuldan ayrıldılar.

Doğrusu: H.D., G.D., Ş.Ç. ve Ş.D. isimli öğrencilerin 3'ü hiç pansiyonda kalmamış. Diğeri ise 1 hafta pansiyonda kaldıktan sonra köyüne yakın diye başka bir liseye kaydını yaptırmış.

Dini baskı gördükleri iddia edilen. H.D., G.D., Ş.Ç bir yakınlarının yanında kalmışlar ve bu yakınlarının iş sebebiyle Turhal'a taşınması sebebiyle okuldan nakillerini almışlar. Ayrıca haberin aksine hiçbir öğrenci yakınının resmi bir makama şikâyeti olmamış.

YALAN 2: Isparta'da bir öğretmen, öğrencilerine “Atatürk resimli tişört” giydirdi diye soruşturma açıldı.

Doğrusu: Soruşturma; öğretmenin, öğrencileri yönetmeliğe aykırı şekilde okul idaresinden izinsiz olarak şehir dışına Cumhuriyet mitingine götürdüğü için açılmış.

YALAN 3: Abdullah Gül'ün kızının düğününün yapıldığı kongre salonu için “3 bin davetliyi Allah korudu” manşeti yapıldı. Haberde, “düğünün” yapıldığı Kongre ve Gösteri Merkezi'nin taşıyıcı sistemlerinin her an çökebileceği ve Gül'ün binlerce kişinin hayatını tehlikeye attığı da öne sürüldü…

Doğrusu: Yetkililer salonun sağlam olduğunu ve uzun yıllar herhangi bir tehlike söz konusu olmadığını belirttiler. Ayrıca 27 Mayıs 2005 tarihinde aynı salonda düzenlenen geceye Doğan Holding'in 4500 çalışanı ve yakınlarının katıldığı ve “Ney Flames of Passion”ı izledikleri ortaya çıktı.

YALAN 4: AK Partili Kocaeli Milletvekili Muzaffer Baştopçu 29 Ekim kutlamalarına, eşsiz davet edildiği halde, başörtülü eşiyle gelerek kriz çıkardı.

Doğrusu: Hürriyet'in kriz umudu, milletvekilinin eşli davetiyesini basına faks etmesiyle boşa çıktı.

YALAN 5: Cumhurbaşkanı Gül, Çankaya Köşkü'nde verdiği, sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerini de davet ettiği resepsiyona, cumhuriyet mitinglerini düzenleyen derneklerin yöneticilerini davet etmedi.

Doğrusu: İddialar Kanal D'nin canlı yayınında yalanlandı ve Başdanışman Sever, Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Başkanı Şener Eruygur'a 5 Eylül günü için, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan'a ise 7 Eylül günü için davetiye gönderildiğini söyledi. Kanal Türk Ankara Temsilcisi Hulki Cevizoğlu'na da davetiye gönderildiği ortaya çıktı.

YALAN 6: İftar vaktinde Başbakanlık korumaları yerinde yok. Manşet: "İftar Vaktinde Allah'a Emanet"

Doğrusu: Olay, başbakanlık güvenlik kameraları görüntüleriyle saniye saniye yalanladı.

YALAN 7: "Olmaz" denilen imamı müdür yaptılar, başlığıyla “Zonguldak'ta 10 yıldır imamlık yapan 34 yaşındaki Selahattin Çolak, Sağlık Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü'nün olumsuz görüş bildirmesine rağmen, aynı bakanlık tarafından Zonguldak İl Sağlık Müdür Yardımcısı olarak atandı.”

Doğrusu: Selahattin Çolak'ın, Zonguldak İl Sağlık Müdürlüğü emrinde memur kadrosunda 31.08.1993 tarihinden beri görev yaptığı ve imamlık yapmadığı tekzip edildi ve ortaya çıktı.

YALAN 8: Manşet: “Ağustos Böceği ile Karınca”. Melih Gökçek, Ankara'yı susuz bıraktı. DSP'li Eskişehir belediye başkanı Yılmaz Büyükerşen ise çok çalıştı Eskişehir'e baraj yaptı.

Doğrusu: Büyükerşen, baraj değil gölet yapmış. Ayrıca gölet, kano yarışları için yapılmış ve Eskişehir'e su falan verdiği yok. Su verse bile Eskişehir'in yalnızca 29 günlük su ihtiyacını karşılıyor.(Belediyenin kendi beyanı)

YALAN 9: "Töreden kaçtı" ve "Üvey oğlu tecavüz etti" "Sus öldürürüz! dediler" başlıklı bir manşet haber.

Doğrusu: Hürriyet'te yayınlana tekzip:”Haberde anlatılan olayların hiçbiri gerçekleşmemiş, Fadime Sarıtaş'a yönelik maddi, psikolojik veya cinsel bir baskı uygulanmamıştır.”

YILIN YALANI 10: "Konya'da kadın uzman, testis ultrasonu çekmedi"

Uğur Dündar - Mine Özbek imzalı haberde, çoban A.G. testislerinde şiddetli ağrı ve şişlik şikayetiyle Konya Numune Hastanesi'ne gitti. Acilen ultrasona gönderildi.

Tesettürlü kadın radyoloji uzmanı geri çevirdi. Ertesi gün yine ultrason çektirmeye gönderildi. Görevli olan ikinci tesettürlü kadın doktor da geri çevirdi. Başhekimlik devreye girdi. Hemen ameliyata alınan genç, bir testisini kaybetti.

Doğrusu: Olay tamamen yalan. Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök, uzun bir süre özür dilemeyi geciktirdi. Haftalar sonra haberin yalan olduğunu beyan edip köşe yazısında iki kadın görevliden özür diledi.(Bu arada milyonlarca Hürriyet okuruna, bir kere daha türbanlı kadınlara nefret pompalandı. Milyonlarca Hürriyet okuru olayın aslını tabi ki öğrenemedi.)

YALAN 11: "Üfürükçü hocanın sözüne kandı, katliam yaptı" Haberde Akın K.'nın üfürükçü hoca ile görüşmek için Muğla'ya gittiği ve üfürükçü hocanın talimatı ile dayısını öldürdüğü iddia ediliyor.

Doğrusu: Cinayetin zanlısı olan ve intihar ettiği için yoğun bakımda yaşam mücadelesi veren Akın K.'nın haberlerin aksine Muğla'ya yalnızca hastaneye gittiği tanıklarca ifade edildi.

YALAN 12: "Çukurova Grubu"nun Digiturk'te vergi usulsüzlüğü yaptığının kesinleştiğini ve grubun 300 milyon YTL ceza ödeyeceği" haberi yapıldı.

Doğrusu: DIGITURK, haberdeki iddiaları yalanladı. Haberlerin Aydın Doğan'ın Türkcell, digitürk ve Futbol Federasyonu Süper Lig Yayın Hakları konularındaki hıncı ve hırsı dolayısıyla yapıldığı açığa çıktı.

YALAN 13: Fatih Çekirge sürmanşetten 'Arka kapıdan gelen ziyaretçi' başlıklı haberde başörtülü olan Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün eşi Hayrünisa Gül'ün GATA'ya 'arka kapıdan' ve 'özel izinle' eşini ziyaret edebildiği iddia edildi.

Doğrusu: Dışişleri Basın Sözcüsü Namık Tan, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün eşi Hayrünnisa Gül'ün hastaneye 'arka kapıdan' alındığı yönündeki haberin doğru olmadığını ve Gül'e yattıkları andan taburcu edilmelerine kadar geçen tedavi süresi boyunca Hayrunnisa Hanım'ın refakat ettiğini ve hastaneye 'arka kapıdan' alınmalarının söz konusu olmadığını açıkladı.

İki numune de zararsız(!) spor asparagası…

YALAN 14: Beşiktaş kampını ziyaret eden Gheorghe Hagi, Antrenör Mircea Lucescu ile hasret giderdi. Yönetici Yıldırım Demirören, Ahmet Kavalcı ve Hüseyin Mican'la sohbet eden Hagi, Lucescu'nun dünyanın en büyük antrenörü olduğunu özellikle belirtti. Sergen için 'Kralım benim...' diyen Hagi şunları söyledi; Sergen geçen yıl attığı gollerle Galatasaray'ı şampiyon yaptı. Bu yıl da Beşiktaş'ı şampiyon yapacaktır...

Doğrusu: Gheorghe Hagi bu haberin yapıldığı tarihte Bosna Hersek-Romanya maçını izlemek için Sarejova'da bulunuyor. Tamamen masabaşı.(Kazım Kanat)



YALAN 15: G.Saraylı bir taraftar kendi kurduğu msbnews adlı sitede "Ronaldinho Fener'e geliyor" diye bir balon haber yaptı. Hürriyet bunu “Ronaldinho Fener'de” spor manşetiyle duyurdu: Habere göre, F.Bahçe, Ronaldinho'ya 56 milyon Euro önermişti. Barcelona Başkanı da transferi doğrulamıştı.

Doğrusu: Takvim gazetesi, yalanı manşet yaparak Hürriyet'le dalga geçti: “Asparagası fena yediler.”

TÜRKİYE'NİN “HÜRRİYET GAZETESİ SORUNU”

Hürriyet, yalan haberleriyle,

cuma namazında Ümraniye'de dükkânların kapandığını e-mailden öğrenip inanan, öyle sanan ve okurlara paranoya üreten Bekir Coşkun gibi bağnaz ve sabit zihinli “bazı yazarlarıyla”

“statiko ve egemen güçler iktidarı” için kendini paralayan yayın politikasıyla kim ne derse desin Türkiye'nin en büyük sorunudur.

Ya SEV Ya TERK Et
“BEN TÜRK’ÜM”


[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

nurullah_sahin34@hotmail.com


Emeğinize sağlık kardeşim.
__________________

İnsan yaklaştığınca yaklaştığından ayrı
Belli ki, yakınımız yoktur ALLAH’tan gayrı...
sonbahar5803 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif
Konu Kapatılmıştır


Konuyu Toplam 1 Üye Okuyor. (0 Kay?tl? Üye Ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesaj?n?z? De?i?tirme Yetkiniz Yok

BB Code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hizli Erisim


WEZ Format +2. ?uan Saat: 11:33.


Powered by: vBulletin. Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

Copyright © - Bütün Haklar Sivaslilar.net'e aittir.