HER YER TAKSİM, HER YER DİRENİŞ.

[Cley]

Bize 11 yıldır koyun diyorlar. Biz de dediklerini yapıyoruz

Bu konuda son cümlem olur umarım. Sizin gibilerle uğraşmak vakit kaybı oluyor.

[Alibaba58]

Bu direniş sadece GEZİ PARKI için değildir.

1-Kutlayamadığımız MİLLİ BAYRAMLAR içindir.
2-Silivri’de hapsedilen ORDUMUZ içindir.
3-Hapisteki AYDINLARIMIZ,GAZETECİLERİMİZ içindir.
4-YURDUMUZU açılım adı altında böldüğünüz içindir.
5-LAİKLİĞİ yok ettiğiniz içindir.
6-HALK AÇLIK sınırında yaşarken,sizlerin milyar dolarla dünyanın en zengin listelerinde olduğunuz içindir.
7-ATAM’a AYYAŞ diyip dil uzattığınız içindir.
8-Dini siyasete karıştırarak DİN SİYASETİ yaptıgınız içindir.
9-Size oy verenler MÜSLÜMAN, vermeyenler GAVUR İZMİR’li olduğu içindir.
10-Şehidimiz KELLE,Terorist başı SAYIN olduğu içindir
11-Çifçilerimiz ANALARINI ALIP GİTMESİNİ SÖYLEDİĞİN içindir.
12-Komşu Müslüman ülkeleri yok etmek için KAFİRLERLE el ele olduğunuz içindir.
13-IRAK’ta binlerce Müslüman katledildi,SESSİZ kaldığınız içindir.
14-2 torba kömür,makarnayla HAYATLARI SATIN ALDIĞINIZ içindir.
15-REYHANLI içindir.
16-Çocuklarınız askere göndermeyip, fakir ocaklara ateşler döktüğünüz içindir.
17-Gençlerimizi DİNDAR ve KİNDAR diye ayırdığınız içindir.
18-En önemlisi artık başımızda senin kulun,halkın olmak istemediğimiz içindir !

[Pusula_58]

Alibaba58 Nickli Üyeden Al?nt?

Bu direniş sadece GEZİ PARKI için değildir.

1-Kutlayamadığımız MİLLİ BAYRAMLAR içindir.
2-Silivri’de hapsedilen ORDUMUZ içindir.
3-Hapisteki AYDINLARIMIZ,GAZETECİLERİMİZ içindir.
4-YURDUMUZU açılım adı altında böldüğünüz içindir.
5-LAİKLİĞİ yok ettiğiniz içindir.
6-HALK AÇLIK sınırında yaşarken,sizlerin milyar dolarla dünyanın en zengin listelerinde olduğunuz içindir.
7-ATAM’a AYYAŞ diyip dil uzattığınız içindir.
8-Dini siyasete karıştırarak DİN SİYASETİ yaptıgınız içindir.
9-Size oy verenler MÜSLÜMAN, vermeyenler GAVUR İZMİR’li olduğu içindir.
10-Şehidimiz KELLE,Terorist başı SAYIN olduğu içindir
11-Çifçilerimiz ANALARINI ALIP GİTMESİNİ SÖYLEDİĞİN içindir.
12-Komşu Müslüman ülkeleri yok etmek için KAFİRLERLE el ele olduğunuz içindir.
13-IRAK’ta binlerce Müslüman katledildi,SESSİZ kaldığınız içindir.
14-2 torba kömür,makarnayla HAYATLARI SATIN ALDIĞINIZ içindir.
15-REYHANLI içindir.
16-Çocuklarınız askere göndermeyip, fakir ocaklara ateşler döktüğünüz içindir.
17-Gençlerimizi DİNDAR ve KİNDAR diye ayırdığınız içindir.
18-En önemlisi artık başımızda senin kulun,halkın olmak istemediğimiz içindir !

Tam da bu konuda yorumda bulunmak istiyordum ki, sizin yorumunuzu gördüm. Emeğinize sağlık sanırım sayfalarca yazılan yorumlara cevap nitelikte bir yazı.

Elbetteki bu yaşanan olaylar Taksim de 8-10 tane ağaç için değil. Bir birikim dir bu. Balonunda bir hava alma hacmi vardır fazla hava verildiğinde patlar.
Gezi parkında vatandaş ne yapmış ağaçlarımı kestirmem buraya başbakan yardımcısı Bülent Arınç'ında oğlunun ortak olduğu AVM yi yaptırmamak için eylem kararı almış ve parkta gönüllü nöbet tutmaya başlamışlardır.
İktidar ne yapmıştır demokratik haklarını kullanan yurttaşlara sanki Yunaninstan'la savaşıyormuş gibi sabaha karşı saat 5 te haksız yere parktaki insanlara var gücüyle faşizanca saldırmıştır.
Ve duyarlı halkta buna sahip çıkıp halk harekatı başlatmıştır. Bugün Fenerlisi, GS lisi BJK lisi Karşıyaka'lıası Göztepelisi birlikte haraket etmişse bunda bir şey var demektir bu kadar cahil olunmaz! Elbetteki sağ duyulu insanlar polise saldırmayın, cam kırmayın kimseye zarar veremyin gibi açıklamalar yapıp afişler asarak yol göstermiştir. Araya sızan marjinal gruplar provakatör insanlar karışabilir bu her zaman olur..! Bence olayların bu dereceye gelmesindeki asıl neden poliisn tutumudur. Polsi karışmasa gösteriler bayram havasında geçecekti belki bu kadar da büyümeyecekti.
Sonra başbakanın çıkıp meydan okurcasına söylemler söylemesi yangına körükle gider gibi.. olayların dadaha artmasına neden olmuştur, etki tepki yaratmıştır. Başbakan sadece yüzde 47 nin başbakanı değildir, tüm toplumun hizmetindedir ve her vatandaşa eşit mesafede olmalıdır. Bir başbakana yakışır konuşma şekli değil sanki sokakta normal bir vatandaş ağzıyla söylenen sözler gibi. Umarım ki iktidar bundan bir ders çıkarır, her şeyi ben bilrim benim dediğim olur inadından vaz geçer, demokrasiyi sadece kendi çıakrları için kullanmayıp, evrensel normlara uygun bir demokarasi anlayışıyla yoluna devam eder. Bu inatçılıktan kim ne kazanmaış kime ne fayda getirmiştir iyi düşünülmesi gerekir.

[BOUN]

KAOS Nickli Üyeden Al?nt?

Büyük zülüm ne ya?
Dövüldünüz mü?
Öldürüldünüz müü?
Canlı canlı yakıldınız mı?
Tonlarca biber gazı yediniz mi?
Hangi zülümmüş bu?

Hala mazlum edebiyatı, hala....

Bu soruna nasıl cevap vereyim gerçekten bilmiyorum. Karşımdaki insan cahil olsa en başından alır anlatırdım, ama karşımdaki insan cahil değil, en azından bu forumlardan takip ettiğim kadarıyla öyle algılıyorum. Bu durumda geriye sizin art niyetli olma ihtimaliniz kalıyor. Bunu da size yakıştıramıyorum. Toplum içerisinde yaşadığımız ve yaşattığımız sıkıntılardan karşılıklı olarak haberdar değilmiş gibi davranıp, görmezden gelen bir tutum geliştirirsek nasıl demokrasiyi yerleştireceğiz.

Önce gerçekleri kabullenerek başlayalım. Hangi zulüm sorusunun cevabını siz de biliyorsunuz, bu sebeple uzatmayacağım, zulümleri tek tek anlatsam aylar boyu yazmam gerekir herhalde. Size hangi birini anlatayım, İskilipli Atıf Hoca'yı mı, Şeyh Sait'i mi, Said Nursi'yi mi, Süleyman Hilmi Efendi'yi mi, Menderes'i mi, Erbakan'ı mı veya Tayyip Erdoğan'ı mı? Camilerin ahıra çevrilmesini mi, insanların şapka takmadıkları için dar ağaçlarında sallandırılmasını mı, bir neslin jandarma korkusuyla ahırlarda, mağaralarda, hücrelerde Kuran öğrenmesini mi, ezanın Türkçe'ye çevrilmesini mi, İmam Hatipler'in kapatılmasını mı, milyonların oy verdiği partilerin defalarca kapatılmasını mı, üniversite kapılarında bekletilen on binlerce kız çocuğunun yaşadığı dramı mı anlatayım? Bu sebeple özet geçiyorum, elbette siz de iyi biliyorsunuz.

Ayrıca demokrasiye gönülden inanan bir insan olarak sadece kendi inanç dünyamdaki kişilerin değil, toplumun ezilen diğer bütün kesimlerinin acılarını da paylaşıyorum ve gündemde tutuyorum. Bu ülkede hakları, malları talan edilen, kendileri katledilen Ermenileri, Dersim'de ve birçok yerde mezalime maruz kalan Alevileri, 80 yıldır görmezden gelinip yok yerine koyulan ve her türlü acıyı tadan Kürtleri de bütün kalbimle sahipleniyor ve kendimi ait hissettiğim muhafazakar kitlenin mazlumiyeti ve hakları kadar onların da mazlumiyeti ve haklarını göz önünde bulunduruyorum.

Bununla birlikte bugün mazlum olduğunu iddia eden kitleyi de gerçek anlamda demokrasiyi içselleştirmeye ve tahakkümcü anlayıştan vazgeçmeye çağırıyorum. Halkın seçtiği bir başbakana ağza alınmayacak küfürler savurmakla, ona oy verenleri koyunlukla ve daha ağır vasıflarla itham etmekle, bir haftalık eylemler zinciri sonucunda zafer çığlıkları atıp hükumetin ve başbakanın istifasını etmekle, toplumu rahatsız ve terörize etmekle demokrasi olmaz.

Eğer burada arkadaşların bahsettiği gibi Ak Parti'ye oy vermiş insanlar dahi bugün bu eylemlerin içerisinde ve genelde hükumetin uygulamaları, özelde ise başbakana karşı tavır geliştirmiş iseler zaten amacınıza ulaşmışsınız demektir. Bu durumda Ak Parti yüzde 50'lik kitle desteğini kaybetmiş demektir. Forumda yazan arkadaşlarımın iddialarından bunu anlıyorum. O halde sabırla dokuz ay sonraki seçimi bekleyin ve bu iktidarı cezalandırın. Biz de sonuna kadar bu tercihinize saygı gösterelim.

Şahsi görüşüm ise bu olaylar neticesinde kutuplaşmanın keskinleştiği yönündedir. Evet Tayip Erdoğan'dan nefret eden kitle daha katı ve daha derli toplu bir hal aldı, ama Ak Parti'ye oy veren veya sempatiyle bakan kitle de bu olaylar nedeniyle, iktidara zaman içerisinde oluşan kızgınlık ve kırgınlıklarını bir kenara bırakıp tekrardan uyarılmış ve politize olmuş bir kitle haline dönüştü. Belki olayların gelişimi ve niteliği açısından benzetilemez ama tam da Temmuz 2007 seçimlerinin öncesindeki atmosfer var şuan toplumda.

Her ne ise bekleyip göreceğiz. Demokrasiye olan inancım tamdır. Taksim'le ilgili bu saatten sonra iktidarın herhangi bir icraate girişeceğini sanmıyorum. Tayyip Erdoğan zaten dokuz ay kalmış olan belediye seçimlerini bekleyecek ve bir nevi belediye seçimini Taksim'e yapılacak projeleri için referanduma çevirecek.

İster sevelim ister sevmeyelim, çıkan sonucu herkes kabullenecek. Demokrasi çoğunluğun seçtiği iktidar tarafından yasalar ve kanunlarla inşa edilmiş sınırlar içerisindeki her türlü icraata izin verir. Azınlıkları veya kendisini azınlık hissedenleri de yasa ve kanunlarla korur. Öyle bir hafta eylem yapıp, ortalığı ateş vermekle, veye dar bir çevrenin yaptığı eylemlerle iktidarın icraatleri (çoğunluğun istediği ve onayladığı icraatler) engellenemez.

[Pusula_58]

BekirBayrak Nickli Üyeden Al?nt?

Poliste desenize organize suç çetesi olmuş.
Acaba bunları yazarken bir yerlerden alıntımı yapıyorsunuz yoksa...
Yoksa cevabını ben bulamadım
ve sadece gülüyorum ALLAH iyiliğinizi versin hemi sizin ))))

Genelkurmay başkanı organize suç örgütü üyesi diye tutuklanan bir ülkede, polis olunca çok mu komiğinize gitti. Gerçekten ağlanacak halinize gülüyorsunuz ya pes doğrusu...

[BOUN]

Yiğit Bulut'tan olaylara farklı bir gözle bakmanızı sağlayabilecek bir analiz.

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]




.

[BOUN]

Yenişafak'ta Abdülkadir Sevi, biraz daha netleştirmiş görüntüyü:



Tek hedef Erdoğan

Sol yeni mabedini buldu.

Gezi Parkı in, Anıtkabir out.

Eski tüfekler, bayraklarını kapar Anıtkabir'e koşarlardı.

Ama yeni kuşağı bu iş pek sarmadı.

Anıtkabir'de isyan yok.

Anıtkabir'de romantizm yok.

Anıtkabir'de aşk yok.

Gezi Parkı'nda isyan var.

Direniş var.

Romantizm var.

Aşk var.

Dahası Sırrı Süreyya Önder var.

Buraya kadar her şey iyi de, bu işin içinde başka bir şey var.

30-31 Mayıs tarihlerinde birkaç ağaç işi olan eylem şekil değiştirerek başka bir boyuta taşandı.

Önce işin içinde ağaç vardı. Şimdi eylemin hedefinde Başbakan Erdoğan var.

Önce ağaçlar sökülmesin deniliyordu, şimdi Recep Tayyip Erdoğan yıkılsın diye uğraşılıyor.

28 Şubat'ta Süleyman Demirel, 'Silahsız Kuvvetler işbaşına' demişti ya, öngörüsü bu kez gerçek oldu.

Bu işin içinde, 'Silahsız Kuvvetler' var.

Recep Tayyip Erdoğan'la hesabını görmek isteyenler burada.

Recep Tayyip Erdoğan sonrasına hesabı olanlar da burada.

Bu hareketin lideri, simgesi, bayrağı Recep Tayyip Erdoğan.

Hedef önce onu yıkmak.

Bayrak düşerse, kale zapt edilmiş olur.

Lider yara alırsa, hareketi çökertmek mümkün olur.

Bu yüzden tek hedefleri var, Recep Tayyip Erdoğan…

O nedenle eylemler İstanbul'dan Ankara'ya kaydı.

O nedenle Başbakanlığa saldırıyorlar.

Başbakan'ın karizmasını çizip, Türkiye'yi yönetemez hale getirmeyi amaçlıyorlar.

Organize çalışıyorlar.

31 Mayıs Cuma.

Ankara'dan İstanbul'a giden sabah uçağında 3 kadın gazeteci.

Biri Taksim'de polis müdahalesinin yaşandığı olaylar sırasında provokatör twitleriyle ön plana çıkan isim.

Gezi Parkı olayları henüz Sırrı Süreyya Önder'in vincin önüne atlaması seviyesinde.

'Bu iş çok büyüyecek. ABD ve AB'den çok güçlü açıklamalar gelecek' diyorlar.

Öyle oluyor.

ABD iki kez açıklama yaptı. AB bir kez uyardı. Beslan'daki rehine krizi sırasında gözünü kırpmadan ölüm emri veren ve 300 kişinin katliamının altında imzası bulunan Putin bile bize ayar vermeye kalkışıyor.

İçeride dışarıda Erdoğan'la hesabı olan kim varsa, bunu görmenin peşinde.

Bu işin tam göbeğinde Seferberlik Tetkik Kurulu'nun, 'Beyaz Kuvvetleri' var. Lojistik desteği oradan alıyorlar.

O nedenle artık dik durma günü…

O nedenle artık Recep Tayyip Erdoğan'a sahip çıkma zamanı.

Onu çökertseler, daha ileri bir demokrasi kurmayacaklar. 27 Mayıs'ta, 12 Mart'ta, 28 Şubat'ta olduğu gibi, Suriye tipi bir ara rejim kuracaklar.

Bunu demokrasi içinde yapamayacaklarını çok iyi biliyorlar. Bir kez daha kaos ve krize oynuyorlar.

Çünkü o yollardan yürüyüp, ara rejimlere ulaştılar.

Geçmişte de o yüzden Menderes'i hedef almışlardı.

Menderes'i sandıkta yenemeyen İsmet İnönü, 1957 seçimleri ile üçüncü kez yenilgiye uğrayınca, cuntalara oynamıştı. 'Şartlar tamamsa ihtilal meşrudur' sözü 27 Mayısçılara işaret olmuştu.

Geçmişte de o yüzden Erbakan'ı hedef almışlardı.

Önce onu itibarsızlaştırmaya çalışmışlardı.

Erbakan'a, 'P.venk' diyen Paşa'yı, Cumhurbaşkanı Demirel, 'Paşanın bir öfke boşalması' diye desteklemişti.

Benzer şeyi Tayyip Bey'e yapmak istiyorlar.

28 Şubat'ın yol haritasını takip ediyorlar.

28 Şubat'ın düğmesine basıp, ışıklarını yakıp kapatıyor, tencere ve tavasını çalıyorlar.

Ama şunu unutuyorlar.

Çankaya'da Süleyman Demirel yok, Abdullah Gül var.

Genelkurmay'da Çevik Bir yok, Necdet Özel var.

Başbakanlık'ta Erbakan yok, Recep Tayyip Erdoğan var.

Ve her şeyden öte, 'Aman Başbakan dik dursun' diyen milyonlar var…

O yüzden karşılarına dikileceğiz.

Başaramayacaklar.

Şunu aklınızdan çıkarmayın.

Başaramayacaksınız.

'Zulmün topu var, güllesi var, kal'ası varsa

Hakkın da bükülmez kolu, dönmez yüzü vardır.'

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

[*AHISKALI*]

Sırrı Süreyya önderliğinde, apo-Atatürk posterleri eşliğinde, alkol şişelerini kafaya dikerek, camilere sanki burger kinge, mini bara girer gibi girerek yapılan gayet demokratik(!) ve bütün halkı (!) temsil eden bir eylem sonuçta...arada bir siyasi parti ve bazı yasa dışı grupların da desteğiyle resmen iç savaş çığrtkanlığı yapılan masum bir DİRENİŞ(!) sadece...

polisin durduk yere, keyif için gaz ve cop kullandığı, ATM'lere AĞAÇ (!) dikilmeye çalışılan ve çevreyi koruma adına her türlü yakıp yıkmanın makbul olduğu bir eylem...

not: beni de akpci falan ilan edebilirsiniz, zira bu eylemci zihniyet şu saatten sonra kendine muhalefet olan herkesi böyle nitelendiriyor...yine de açıklayayım,ben siyasi olarak milliyetçi bir insanım ve apo-posteri açılan, Türk bayrağı yakılan , ambulanslara ve işyerlerine ahlaksızca yazılar yazılan bir eyleme evet demek benim KAN DEĞERLERİME uygun değildir...

[LaEdri]

amazon10 Nickli Üyeden Al?nt?

Kimse sana bizim oy verdiğimize oy ver demiyor bu ülkede iki parti yok a ya vermezsen b Ye ver de yok c var d var varda var. Ama siz alışmışsınız koyunluğa istesenizde çapınızı genişletemezsiniz.

Siz önce lağım fareliğinden kurtulup,güzelce pisliklerinizden temizlenip o koyunların otladığı meralara bir gelin,ondan sonra muhatap olunur..Mübarek gün illa adamı illa seviyenize indireceksiniz!

[sivaslınet]

Direnişin asıl nedenini bu yazı çok güzel anlattığı için alıntı yapmadan edemedim.

" * Başbakan beş günlüğüne ülkeden gitti; iktidarın “siyaset dili ve üslubu” değişti!

* Kimse; Gezi Parkı eylemcilerini “çapulcu” diye aşağılamadı.

* Kimse; eylemcilerle, “Tencere tava, hep aynı hava” diye dalga geçmedi.

* Kimse; “O bina oraya dikilecek arkadaş, hatta AKM yıkılacak, bir de cami yapılacak” diye yangına körükle gitmedi!

* Kimse; “Vatandaşlarımızın hayat tarzlarının güvencesi benim” dedikten hemen sonra, “Kadıköy’den gelip vapurdan inenlerin durumunu görüyorum. Bunlar benim değerlerime uygun şeyler değil. Ben birbirleriyle bankta yan yana oturanları saygıyla karşılamam” diyerek halkın yaşam biçimine açıkça müdahaleye kalkışmadı.

* Kimse; “Bizim yüzde 50’yi evde zor tutuyoruz” diye toplumsal çatışma tehdidinde bulunmadı.

* Hatta Başbakan Vekili Bülent Arınç polisin orantısız güç kullanmasıyla ilgili olarak Taksim direnişçilerinden özür bile diledi, dün de ‘direnişçi temsilcileriyle’ görüştü.

* Grup, Arınç’tan son derece haklı ve mantıklı taleplerde bulundu. O da bu talepleri dikkate alacaklarını söyledi."