Warnung: Illegal string offset 'type' in [path]/includes/class_postbit.php(293) : eval()'d code (Zeile 153)
Hikayeler/Kıssadan Hisseler - Sayfa 4 - Sivas - Sivaslilar.Net - Sivashaber - Sivasforum - Sivasların En Büyük Buluşma Merkezi - Yiğidolar
Forum - Ana Sayfa Takvim S?k Sorulan Sorular Arama

Zurück   Sivas - Sivaslilar.Net - Sivashaber - Sivasforum - Sivasların En Büyük Buluşma Merkezi - Yiğidolar > Serbest Alan > Diğer Konular
SİTE ANA SAYFA Galeri Kayıt ol Yardım Ajanda Oyunlar Bugünki Mesajlar

Diğer Konular Diğer konular. Yukarıda bulamadığınız konular hakkında burada yazabilirsiniz.



Son 15 Mesaj : Atatürk'ün Çocukluğu'na Ait Hikayeler           »          Şehzade Osman           »          Hatıra defteri           »          Antilop İle Akrebin Dostluğu           »          Karagöz İle Hacivat Konuşmaları 2           »          Sitemizin Ozanları           »          SEVDİM İŞTE....           »          NEFRET ETTİM İŞTE!!!!!           »          AFORİZMALAR (SAÇMALAMLAR)-1           »          SEÇKİNLER/SEÇİLMİŞLER DÜNYASI           »          Hatalarımızdan Dersler Alabilmek Ümidiyle.           »          Araf Suresi 172-173. Ayetler.( Ben Sizin Rabbiniz Değil Miyim)           »          İnancımızı Kullananların Artık Tuzağına Düşmeyelim.           »          ULAŞ-Yapalı           »          TÜRKİYE TÜRKLERİNDİR PAYLAŞIMAZ
Cevapla
 
Seçenekler Arama Stil
Alt 02.01.2008, 12:39   #31
ceylankimya
Tecrübeli Yiğido
 
ceylankimya - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
ceylankimya Şuan ceylankimya isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 12.06.2008 07:57

Üyelik Tarihi: 21.02.2006
Yaş: 37
Mesajlar: 388
Tecrübe Puanı: 704 ceylankimya FORUMLARA KATILIMI BIRAZ DAHA ARTABILIR
Standart -->: Bir Küçüğün Büyük Cevabı!..

Gerçekten çok güzel ve ibretlik çok sağol Yiğido
ceylankimya isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 02.01.2008, 21:45   #32
FurkaN
Editör
 
FurkaN - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
FurkaN Şuan FurkaN isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 21.01.2015 21:58

Üyelik Tarihi: 09.06.2006
Yaş: 39
Mesajlar: 1.240
Tecrübe Puanı: 10 FurkaN TAM BIR BEYEFENDIFurkaN TAM BIR BEYEFENDIFurkaN TAM BIR BEYEFENDIFurkaN TAM BIR BEYEFENDIFurkaN TAM BIR BEYEFENDI
Standart Allah hep bizimle

Bir gün, bir adam ellerini açıp yalvardı:

- ‘’Allah’ım benimle konuş!'’ dedi.

Tam o sırada bir çayırkuşu adamın bahçesinde en son şarkısını söylüyordu, ama adam çayırkuşuna kulak vermedi ve devam etti yakarmaya:

- ‘’Allah’ım benimle konuş!'’

Az sonra hava kapandı, gök gürültüsü ve şimşekle birlikte yağmur yağmaya başladı. Fakat adam dinlemedi, yakarmaya devam etti:

- ‘’Allah’ım! Seni görmeme izin ver!'’

O böyle yalvarırken, sağanak yağmur sona ermiş ve güneş bütün ihtişamıyla ışıklarını adamın evine kadar taşımaya başlamıştı. Fakat adam bu manzaraya aldırmadı bile. Her gün gördüğü bir şey değil miydi bu?

Yalvarmaya devam etti:

- ‘’Bana bir mucize göster Allah’ım!'’

O böyle yalvarırken, yakınlardaki evlerden birinden yeni doğmuş bir çocuğun ağlayışları geliyordu kulağına, ama adam bunu da farketmedi.

Üzüntüden ağladı adam:

- ‘’Allah’ım, cevap ver bana! Burada olduğunu bilmemi sağla.'’

O sıra, bir kelebek adamın koluna kondu ama adam öbür eliyle kelebeği iteleyip kovdu ve ağlamaya devam etti:

- ‘’ Allah’ım neden bana cevap vermiyorsun?'’
__________________
"İnsanın süsü yüzdür,
Yüzün süsü göz!
Aklın süsü dildir,
Dilin süsü söz!"


...İMZALARDA SİYASİ SİMGELER YASAKTIR...

BeNi An, bEnİ aRa, AmA bEnSiZ yÜrÜ...
FurkaN isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 02.01.2008, 22:32   #33
Abdurrahman 58
Usta Yiğido
 
Abdurrahman 58 - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Abdurrahman 58 Şuan Abdurrahman 58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 17.06.2016 17:24

Üyelik Tarihi: 15.06.2006
Yaş: 34
Mesajlar: 4.132
Tecrübe Puanı: 1079 Abdurrahman 58 ist jedem bekanntAbdurrahman 58 ist jedem bekanntAbdurrahman 58 ist jedem bekanntAbdurrahman 58 ist jedem bekanntAbdurrahman 58 ist jedem bekanntAbdurrahman 58 ist jedem bekannt
Standart -->: Allah hep bizimle

GÜZEL BİR HİKAYE
BU KİŞİ YA DOĞA OLAYLARINA İNANMIYOR YADA YENİ MÜSLÜMAN OLMUŞ BENM YORUMUM BU.
__________________
[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]

EZAN DİNMEZ DİYEN,BAYRAK İNMEZ DİYEN,ŞEHİT ÖLMEZ DİYEN BİRİLERİ VAR ...!!!
Abdurrahman 58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 10.01.2008, 10:43   #34
FurkaN
Editör
 
FurkaN - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
FurkaN Şuan FurkaN isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 21.01.2015 21:58

Üyelik Tarihi: 09.06.2006
Yaş: 39
Mesajlar: 1.240
Tecrübe Puanı: 10 FurkaN TAM BIR BEYEFENDIFurkaN TAM BIR BEYEFENDIFurkaN TAM BIR BEYEFENDIFurkaN TAM BIR BEYEFENDIFurkaN TAM BIR BEYEFENDI
Standart Dikensiz Gül Açıyor Mu?

“…Sizin için daha hayırlı olduğu halde bir şeyi sevmemeniz
mümkündür. Sizin için daha kötü olduğu halde bir şeyi
sevmeniz de mümkündür. Allah bilir, halbuki siz bilemezsiniz”
Bakara/216


demektedir Cenab-ı Hakk… Biz bilemeyiz…


Bilemeyiz bizim için iyi mi hayırlıdır kötü gözüken mi?
Ama bildiğimizi sanıp, başımıza gelenlere yorum yaparız…
Hani ayırırız ya hayır ve şer diye…
hani hep başımıza gelen hayır olsun isteriz ya..
hani hep kötü işler gelip beni mi buluyor deriz ya isyan edercesine….
hani gülü sever de dikenine yüzümüzü buruşturarak bakarız ya..
Maksat hep güzelliklerin bize verilmesi midir yoksa güzelliklere
layık olunması mıdır hiç düşünmeyiz. Gülü severiz de dikenine
burun kıvırırken, unuturuz dikeni yaratanın da gülü yaratanın da
aynı olduğunu…
Sevgiliden gelen her şeye katlanmalı, bilinmeli ki
güle gül kokusunu veren dikendeki özsudur aslında…
Daima O’nun gülüne de dikenine de razı olmak varken
neden bilmeyiz ; gül koklamak isteyenin,eline dikenin
mutlaka batacağını…Unuturuz her nimetin bir külfeti olacağını…


Hz. İbrahim; fakir ve yolda kalmışlara, mutlaka sofrasını açar,
az çok ne varsa onlarla paylaşırdı. Rabbinin rızasını kazanmış
bu yüce Peygamber; yine bir gün sofrasına kabul ettiği ama
Allah’ın adını anmadan yemeğe başladığı için kızdığı bir kul
için ne diyor Cenab-ı Hakk…

” Ya İbrahim! Ben bu kulumu, beni inkâr etmesine rağmen
40 yıldır besliyorum da, sen bir öğün mü doyuramadın?”



Bize gül ikram edene nasıl teşekkür edeceğimizi bilemeyiz…
ama bu gülü ikram eden, üstelik sevgisini ve rahmetini
her daim hissettiren Yüce Mevla’mıza nasıl teşekkür etmeyiz ki?


Onun gönderdiği gülleri koklamaktan çekinmezken,
dikenine neden nankörlük ederiz ki…


Bizi sevgisinden yaradan yüce Allah, bizlere isteyerek
zulüm yapmaz, zora koşmaz, bela ve musibetlerle sınamaz…
Bunların hepsi, nefsimize uymadığından bizim düşüncelerimizde
oluşan musibetlerden başkası değildir…


Hele birde; doğumumuzdan ölümümüze kadar geçen sürecin;
O’nu daha çok anmamız, O’nun sevgisine daha çabuk ulaşmamız,
O’na yönelmemiz, O’nun rızasını kazanmamız için geçen bir imtihan süreci olduğunu idrak edebilsek…


Hele birde; O’ndan gelen hayır ve şerre razı olabilsek, isyan etmeden “Rabbim benim için hayırlı olanı böyle takdir etti,
o halde bana teslim olup O’na daha çok yönelmem gerek” diyebilsek…


Hele birde; “ Yarabbi! her şeyi yaradan sensin..
işte sırf sen yarattın diye cennetine de razıyım, cehennemine de “ diyebilsek..


Hele birde; “ Cennet cennet dedikleri birkaç köşkle birkaç huri..
isteyene ver onları…Bana seni gerek seni” diyebilsek..


Açıp ellerimizi de, bakalım avuçlarımıza…


Dikensiz gül açıyor mu ?
__________________
"İnsanın süsü yüzdür,
Yüzün süsü göz!
Aklın süsü dildir,
Dilin süsü söz!"


...İMZALARDA SİYASİ SİMGELER YASAKTIR...

BeNi An, bEnİ aRa, AmA bEnSiZ yÜrÜ...
FurkaN isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 12.01.2008, 10:50   #35
fertelliyim
Usta Yiğido
 
fertelliyim - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
fertelliyim Şuan fertelliyim isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 02.10.2011 17:21

Üyelik Tarihi: 12.12.2007
Yaş: 50
Mesajlar: 1.253
Tecrübe Puanı: 727 fertelliyim BU GIDISLE COK MESHUR OLACAK
Ausrufezeichen FARE'NİN DERS VEREN ÖYKÜSÜ

Evin minik faresi, duvardaki çatlaktan bakarken çiftçi ve eşinin mutfakta bir paketi açtıklarını gördü.
Kendi kendine:
İçinde hangi yiyecek var acaba ?" diye düşündü.Bir süre sonra gördüğü paketin bir fare kapanı olduğunu anladığında yıkılmıştı.
"Evde bir fare kapanı var!, evde bir fare kapanı var!" diye bağırarak telaşla bahçeye fırladı.



Minik fareyi telaş içinde gören tavuk, umursamaz ve bilgiç bir tavırla başını kaldırdı ve gıdakladı:"Zavallı farecik...Bu senin sorunun benim değil.Bana bir zararı olamaz küçücük kapanın" dedi.


Tavuktan destek bulamayan farecik bu sefer telaşla domuzun yanına koştu ve,"Evde bir fare kapanı var!, evde bir fare kapanı var!" diye adeta çırpındı. Domuz anlayışla karşıladı ama,"Çok üzgünüm fare kardeş ama dua etmekten başka yapacağım bir şey yok. Dualarımda olacağından emin ol"dedi.

Minik fare çaresizlik içinde ineğe döndü ve , "Evde bir fare kapanı var, evde bir fare kapanı var!" dedi.İnek ;Bak fare kardeş, senin için üzgünüm ama beni ilgilendirmiyor." dedi.

Sonunda farecik, başı önde umutsuz şekilde eve döndü. Çiftçinin fare tuzağı ile bir gün tek başına karşılaşmak zorunda olduğunu anladı.

O gece evin içinde sanki ölüm sessizliği vardı. Minik farecik aç ve susuzdu. Tam yorgunluktan gözleri kapanacaktı ki birden bir ses duyuldu.Gecenin sessizliğini bölen gürültü, fare kapanınından
geliyordu.
Çiftçinin karısı, ne yakalandığını görmek için yatağından fırladı ve mutfağa koştu.Karanlıkta kapana, zehirli bir yılanın kuyruğunun kısıldığını fark edememişti.




Kuyruğu kapana kısılan yılanın canı yanıyordu ve aniden çiftçinin karısını ısırdı.Çiftçi, karısını apar topar doktora götürdü. Doktor,zehiri temizledi sardı. Çiftçi karısını eve getirdi, yatırdı. Karısının
ateşi yükseldi ve bir türlü düşmüyordu. Kadıncağız ateş ve ter içinde kıvranıp duruyordu.

Böyle durumlarda taze tavuk suyunun gerekli olduğunu herkes bilir, çiftçi de bıçağını alıp bahçeye koştu.Karısı taze tavuk suyu çorbasını içti, biraz kendine geldi. Karısının hastalığını duyan komşular ziyarete geldiler. Onlara ikram etmek için çiftçi domuzunu kesti.Çiftçinin karısı gittikçe kötüye gidiyordu. Yılan, belli ki çok zehirliydi.Birkaç gün sonra çiftçinin karısı iyileşemedi ve öldü.
Cenazesine çok sayıda kişi gelince hepsine yeterli et sağlamak için çiftçi ineği mezbahaya yolladı.

Fare tüm bu olanları büyük üzüntü ile duvardaki deliğinden izledi.

Birisi, sizi ilgilendirmediğini düşündüğünüz bir tehlike ile karşı karşıya ise tehlike bir gün hepimiz içindir unutmayalım

İnternetten Alıntı
__________________
<<Ömür Dediğin Bir Gündür O da Bu Gündür...>>
"Her Kim Hakkımda Ne Düşünürse Allah İki Katını Versin"

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]
fertelliyim isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 12.01.2008, 11:09   #36
altuntas58
Usta Yiğido
 
altuntas58 - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
altuntas58 Şuan altuntas58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 11.10.2012 20:24

Üyelik Tarihi: 29.08.2006
Yaş: 70
Mesajlar: 38.469
Tecrübe Puanı: 4505 altuntas58 isimli Üye Tecrübe Puan?n?zını Kapatmıştır.
Pfeil -->: FARE'NİN DERS VEREN ÖYKÜSÜ

İşte kıssadan hisseler hani derlerya bana değmeyen yılan bin yaşasın işte örneği bu hikayede yılan sana değmiyor ama dolaylı yollardan sanada sirayet ediyor neme lazımcılık bizim toplumumuzda oldukca yardımlaşma olayı yeterli olmuyor
__________________
altuntas58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 13.01.2008, 10:20   #37
Sweetgirl
Usta Yiğido
 
Sweetgirl - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Sweetgirl Şuan Sweetgirl isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 01.05.2015 23:50

Üyelik Tarihi: 13.08.2005
Mesajlar: 3.307
Tecrübe Puanı: 1038 Sweetgirl kann auf vieles stolz seinSweetgirl kann auf vieles stolz seinSweetgirl kann auf vieles stolz seinSweetgirl kann auf vieles stolz seinSweetgirl kann auf vieles stolz seinSweetgirl kann auf vieles stolz seinSweetgirl kann auf vieles stolz seinSweetgirl kann auf vieles stolz seinSweetgirl kann auf vieles stolz sein
Standart Bir küp altın; iki güzel insan

Bir küp altın; iki güzel insan

ALİ DEMİREL
Geçmiş zamanın birinde bir adam, bir çiftlik evi yapmaya karar verdi. Bunun için güzel bir yer aradı ve aradığı yeri sonunda buldu. Araziyi sahibinden satın aldı. Hemen işe koyuldu. Önce kendine güzel bir ev, daha sonra hayvanları için bir barınak yaptı. Geri kalan arazi üzerine ise meyve ağaçları dikmeye başladı.
Bir gün arazide çalışırken kazmasının ucuna sert bir cisim takıldı. İçinden, “sert bir kaya parçası olmalı” diye düşündü. Ancak biraz daha kazdığında bir de ne görsün! Bir küp altın. Küpü bulunduğu yerden dikkatlice çıkardı. İçinden şunu geçirdi:

- Ben bu araziyi satın aldım; ama içindekileri satın almadım. Bu altınlar arazinin benden önceki sahibinin olmalı. En iyisi ben bu küpü ona teslim edeyim.

Adam hemen araziyi aldığı adamın yanına gittti ve durumu anlattı. Bu altın küpünü adama teslim etti. Adamı dikkatlice dinleyen arazinin eski sahibi şöyle dedi:

- Kardeşim, ben bu araziyi sana içindekileriyle beraber sattım. Bu altın küpü benim değil, senin. Çünkü arazi şu anda sana ait.

Karşı taraftaki adam ise altınları kendisinin alamayacağını söylüyordu. Aralarındaki bu anlaşmazlık uzayınca hakime gitmeye karar verdiler.

Mahkemeye vardıklarında durumu hakime arz ettiler. Hakim öncelikle toplumda böylesi insanların yaşadığı için Rabbine şükretti ve ardından her iki adama da bekâr çocuklarının olup olmadığını sordu. Adamlar şaşırmıştı. Konunun bekâr çocuklarla ne ilgisi olabilirdi ki?

Araziyi satın alan adam,

- Benim bir oğlum var, dedi.

Diğer adam ise,

- Benim de bir kızım var hakim bey dedi. Bunun üzerine hakim sözlerine şöyle devam etti:

- Efendiler! Sizin hakkınızda verdiğim hüküm şu: Çocuklarınızı birbiriyle evlendirin. Bu altınların bir kısmını da onlara düğün masrafları ve düğün hediyesi olarak harcayın. Bir kısmını kendi ihtiyaçlarınız için, geri kalan kısmını da Allah yolunda hizmette kullanın.

Her iki taraf da haklarında böyle bir kararın verileceğini akıllarının ucundan geçirmiyorlardı. Ancak bu karardan iki taraf da oldukça memnun kaldı. Çünkü bu sayede hem aralarındaki ihtilaf çözülmüş hem de akraba olmuşlardı. (Buhari, 3285; Müslim, 1721)




--------------------------------------------------------------------------------


Hikâyeden çıkarılacak bazı dersler

1. İnsan, kul hakkı mevzuunda olabildiğine hassas olmalı. Meşru olmayan her türlü kazanç ancak hasâret getirir. Vücudunun her zerresi haramdan müteşekkil insanların meydana getirdiği toplum hiçbir zaman Cenab-ı Hakk’ın rahmetine liyakat kazanamaz. Bir toplum, kendini değiştirmedikçe de Cenab-ı Hakk onları değiştirmez. Durup dururken aziz bir cemaatı Allah zelil etmez, zelil ettiğini de aziz hale getirmez.

Allah Rasûlü, üzerinde kul hakkıyla musalla taşına yatırılmış bir insanın namazını kılmamıştır. Zira kul hakkıyla giden kendisine rahmetle dua edilme liyakatından mahrumdur. Kul hakkı hangi yol ve ne suretle geçerse geçsin insanın helakine sabep olur. Ahirete kul hakkıyla gidenlerin durumu çok zordur.

İslam, kul hakkına büyük önem vermiştir. Herkesin hesap endişesiyle titrediği kıyamet gününde, hiçbir suale tabi tutulmadan cennete girecek olan şehidin bile hesap vereceği tek husus, “kul hakkı”dır. Onun için her mü’min, üzerinde başkasına ait bir hak varken ölmekten şiddetle kaçınır. Böyle bir inanç, insana kendi kazancına başkalarını ortak etme hasletini de kazandırır. Zira içinde bir başkasının alın teri bulunmayan, hiçbir kazanç yok gibidir. İçinde bir başkasının hakkı olmayan kazanç, beraberinde vicdan huzurunu da getirir. Vicdanen huzurlu bir insan ise, çalışırken daha bir aşk ve şevkle çalışır.

2. İnsanlar bir konuda anlaşmazlığa vardıklarını kendi aralarını bulacak bir hakime gidebilirler. Hakim, her iki tarafı da dinlemeli ve her zaman haklının hakkını hak ettiği ölçüde vermelidir.
__________________
GÜLÜ SEVEN DIKENINE KATLANIR



Sweetgirl isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 13.01.2008, 10:34   #38
UTKUM_58
Yiğido
 
UTKUM_58 - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
UTKUM_58 Şuan UTKUM_58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 16.03.2008 08:38
Tournaments Won: 1

Üyelik Tarihi: 27.09.2006
Yaş: 45
Mesajlar: 193
Tecrübe Puanı: 664 UTKUM_58 FORUMLARA KATILIMI BIRAZ DAHA ARTABILIR
Standart --->: Hikayeler

DUNYADA OYLE INSANIN OLUCAGINA INAMIYORUM.ama kul HAKKINA MUSLUMANKARDESLERIMIZIN DIKKAT ETTIGINE INANIYORUM TSKLER GUZEL YAZI OLMUS
UTKUM_58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 13.01.2008, 11:15   #39
CrSivaslim58
Usta Yiğido
 
CrSivaslim58 - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
CrSivaslim58 Şuan CrSivaslim58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 10.12.2023 19:33
Autobahn Champion! Caravan Toss Champion! F/A-18 Hornet Champion! Happy Heks Champion! Kingdom Of Gold Champion! Sheep Pool Champion! Yeti Strikes Back Champion!
Tournaments Won: 2

Üyelik Tarihi: 22.12.2007
Yaş: 26
Mesajlar: 1.861
Tecrübe Puanı: 846 CrSivaslim58 Fazla söze gerek yokCrSivaslim58 Fazla söze gerek yokCrSivaslim58 Fazla söze gerek yokCrSivaslim58 Fazla söze gerek yokCrSivaslim58 Fazla söze gerek yokCrSivaslim58 Fazla söze gerek yokCrSivaslim58 Fazla söze gerek yokCrSivaslim58 Fazla söze gerek yokCrSivaslim58 Fazla söze gerek yokCrSivaslim58 Fazla söze gerek yokCrSivaslim58 Fazla söze gerek yok
Standart --->: Hikayeler

Kibirli ve zengin birisi kapısına gelen bir fakire bir şey vermediği gibi, onu hem paylar hem de kapıyı yüzüne kapatır.. Zavallı fakir içlenir; bir tarafa çekilir ve oturur, ağlamaya başlar.. Bir kör, onun ağlamalarını duyar. Kalkar yanına gelir, niçin böyle üzgün olduğunu, ağladığını sorar.

Fakir olanı biteni anlatır.

Kör, teselli vererek, üzülmemesini, kendi evine gelmesini, evinde kalmasını, ekmeğini çorbasını kendisiyle paylaşmasını ister ve ısrarda eder. Fakir onun içtenliği ve ısrarı karşısında kabul eder, onunla gider.

Kör ona karşı çok güzel bir konukseverlik gösterir. Fakirin, hem karnı doyar hem de gönlü hoş olur. Gönlü öyle hoş olur ki, o hoşnutluk içinde:


- Sen bana evini açtın, sen bana gönlünü açtın, Kadir Mevlam da senin gözünü açsın, diye dua eder.

Gece olur, körde bir gariplenir bir gariplenirki, o gariplik içersinde gözünden birkaç damla yaş damlar, gözleri birden açılır. Görmeğe başlar.

Körün görmesi ile ilgili haber bir anda şehirde yayılır. Yer yerinden oynar. Bu haberi onu kapısından kovan, kovmakla kalmayan taş yürekli de duyar. İşin doğruluğunu anlamak için gözü açılan şahsa gelir:

- Çok şanslıymışsın. Gözün nasıl açıldı, kim açtı.

- Hey! seni gidi gafil seni, sen nasıl bir adammışsınki, öyle bir mübarek zatı azarladın, üzdün, yüzünü yıktın. devlet kuşunu bıraktın, baykuş ile meşgul oldun. Gözümün kapısını, senin yüzüne kapıyı kapattığın o kimse açtı.

- Desene kendime yazık ettim, öyle bir doğanmış ki öyle bir devletmiş ki, kıymetini bilemedim, bana değil sana nasip oldu, ben avlayamadım sen avladın, der ve kıskançlıkla parmağını ısırır.

Dişini gibi hırsa batırmış kimse koca doğanı nasıl avlayabilir? İyilerin bastıkları toprak dermandır, göz açar. Ancak gönül gözü kör olanlar o dermandan gafildirler, kıymetini ne bilsinler.
CrSivaslim58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Alt 13.01.2008, 11:34   #40
CrSivaslim58
Usta Yiğido
 
CrSivaslim58 - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
CrSivaslim58 Şuan CrSivaslim58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 10.12.2023 19:33
Autobahn Champion! Caravan Toss Champion! F/A-18 Hornet Champion! Happy Heks Champion! Kingdom Of Gold Champion! Sheep Pool Champion! Yeti Strikes Back Champion!
Tournaments Won: 2

Üyelik Tarihi: 22.12.2007
Yaş: 26
Mesajlar: 1.861
Tecrübe Puanı: 846 CrSivaslim58 Fazla söze gerek yokCrSivaslim58 Fazla söze gerek yokCrSivaslim58 Fazla söze gerek yokCrSivaslim58 Fazla söze gerek yokCrSivaslim58 Fazla söze gerek yokCrSivaslim58 Fazla söze gerek yokCrSivaslim58 Fazla söze gerek yokCrSivaslim58 Fazla söze gerek yokCrSivaslim58 Fazla söze gerek yokCrSivaslim58 Fazla söze gerek yokCrSivaslim58 Fazla söze gerek yok
Standart --->: Hikayeler

Bir akşam geç saatte karanlık sokakta yürürken çalılıkların arkasından boğucu çığlık sesleri duydum. Yavaşlayıp sesi dinlediğimde, duyduklarımın boğuşma sesleri olduğunu anladım. Ağır hırıltılar, yırtılan kumaş sesleriydi bunlar. Bir kızın saldırıya uğradığını fark ettim. Müdahale etmeli miydim? Kendi güvenliğim için endişelenmiştim ve bu gece yeni yolu tercih ettiğim için lanet okudum. Sadece, en yakın telefona gidip polisi mi aramalıyım diye düşündüm. Sonsuza kadar sürecekmiş gibi gelmesine rağmen, aklımı başıma almam sadece birkaç saniyemi almıştı. Bu arada kızın sesi gittikçe zayıflıyordu. Hızlı bir şekilde hareket etmem gerektiğini biliyordum. Nasıl bırakıp gidebilirdim?

Sonunda kararımı verdim. Kendi hayatımı riske atsam bile, bu meçhul kıza sırtımı dönemezdim.

Cesur ve atletik bir erkek değildim. Güçlü biri olduğumu söylemek de imkânsızdı. O gücü nereden bulduğumu bilmiyorum; ama kıza yardım etmeye karar verdikten sonra gücümün arttığını hissettim. Çalılıkların arkasına koştum ve saldırganı kızın üstünden çektim. Yere düştük, biraz boğuştuk, sonra da saldırgan benden kurtulup kaçtı.

Ağır ağır soluyarak yukarı tırmandım ve ağacın arkasına çömelmiş hıçkırarak ağlayan kıza yaklaştım. Karanlıkta yüzünü tam seçemiyordum. Onu daha çok korkutmamak için biraz uzaktan konuştum.

"Tamam, geçti" dedim yavaşça. "Adam gitti. Şimdi emniyettesin."

Uzun bir sessizlik oldu. Sonra, hayret ve şaşkınlıkla şu sözleri duydum:

"Baba, sen misin?"

Sonra da, ağacın arkasından küçük kızım Selime çıktı.
CrSivaslim58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye Okuyor. (0 Kay?tl? Üye Ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesaj?n?z? De?i?tirme Yetkiniz Yok

BB Code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hizli Erisim


WEZ Format +2. ?uan Saat: 02:01.


Powered by: vBulletin. Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

Copyright © - Bütün Haklar Sivaslilar.net'e aittir.