SUŞEHRİ-Yukarıakören

[SivasLady]

Sivas iline 141 km, Suşehri ilçesine 6 km uzaklıktadır.

Köyde, ilköğretim okulu vardır ancak kullanılamamaktadır. Köyün içme suyu şebekesi vardır ancak kanalizasyon şebekesi yoktur. Ptt şubesi ve ptt acentesi yoktur. Sağlık ocağı ve sağlık evi yoktur. Köye ayrıca ulaşımı sağlayan yol asfalt olup köyde elektrik ve sabit telefon vardır.

[alcapon74]

KOZÇUKUR KÖYÜ SİVAS MERKEZ'E 145 KM SUŞEHRİ MERKEZ'E 9 KM UZAKLIKTA OLUP KÖYÜN ALTYAPI ÇALIŞMALAR TAMAMLANMIŞTIR.
KÖYDE İLK ÖĞRETİM OKULU 0-5 E KADAR VE CAMİ+KÖY KONAĞI VARDIR KÖYÜMÜZÜN ULUPINAR ADINDA ÇOK GÜZEL İÇME SUYU KAYNAĞI VARDIR VE TÜM ÇEVRE KÖYLER TARAFINDANDA BİLİNMEKTEDİR.
KÖY SAKİNLERİ YAZIN KÖSE DAĞA YAYLAYA ÇIKARLAR VE 3 AY KADAR BİR SÜRE YAYLADA KALIRLAR YAYLALARIMIZ GÖRÜLMEYE DEĞER

GEÇEN SENE BAŞLADIĞIMIZ VE BU SENE DE GİDECEĞİMİZ PİKNİK ŞENLİĞİMİZE TÜM HEMŞERİLERİMİZİ BEKLERİZ.HER YIL TEMMUZ AYININ İLK HAFTASI 08/07/2007 PAZAR GÜNÜ

BURDAN TÜM HEMŞERİLERİMİZE SAYGI VE SEVGİLERİMİ GÖNDERİYORUM

SİVASLI OLMAK YİĞİDO OLMAK BİR AYRICALIKTIR.

HERKESE NASİP OLMAZ.....

[seva]

Köyün adının nereden geldiği mevcut yerleşim alanının 2 km güneyindeki Akviran-ı Bala olarak kayıtlarda adı geçen eski yerleşim yerinden (ak harabe) etrafındaki beyaz kireçtaşlarının üzerinde kurulu olmasından isimlenmiştir. Bilinen 400 yılı aşkın tarihi vardır ancak çok daha eskidir. Bugün Bayamlı(çalı tipi bir ağaç) olarak adlandırılan bölgede, yine halk arasında meden = maden olarak adlandırılan bölgeden ve Musa Tepesindeki kazılarla çıkarılan kurşyn-çinko madeninin eritildiği pota cürufları görülmektedir.
Ayrıca eski yerleşim yeri olan bölgeye yaklaşık 2Km. uzaklıktan o günün şartlarında tuğla toprağindan yapılarak pişirilmiş 50-70 cm. boylarında borular eklenerek şebeke suyu sağlanmıştır.Çevre köylerle birlikte,1243'te yapılan Kösedağ savaşını anma geleneği daha dün yaşanmış gibi hissedilmektedir.Bu da köyün tarihi hakkında bilgi vermektedir.1970 yılından itibaren kıl keçisi köyde yasaklanmış ve 2007 yılına kadar köylünün giderini kendilerinin karşıladığı orman bekçileri yerine dün çalılık diye ilgilenmeyen devlet bugün sahiplenmek- tedir.bu da köyümüzün orman sevgisi ve azmini göstermek için örnek bir davranıştır. Bilgi için [Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...] giriniz.

[seva]

Köyün gelenek, görenek ve yemek|yemekleri geleneksel Türk yemeklerinden farksızdır.55-60 yaş ve üzerindekiler ve daha öncekilerden kalan eski kilim,cecim, yastık,minder kıl çul hala bazı evlerde mevcuttur.ama dokuma yapanlar yok.Kadın,erkek giyiminde Türk yörük kıyafetleri ana hatları ile devam etmekle birlikte yerel farklılıklar mevcuttur. Ama hazır tekstil bunu bitirmiştir.Konuşulan kelimeler, ifade tarzları, insan ilişkileri, ilişkilerin akrabalık derecesinde sıcaklığının artması,çocuk-orta yaş-yaşlı arasındaki saygı zincirleme devam edebilmektedir. Ancak yeni nesil bunu pek taşıyacağa benzemiyor.En önemli yanı Türkiyenin en batısı ile görebildiğim en doğusundaki (AYDIN - İZMİR,MUŞ- BİTLİS - MUSUL,ADANA - HATAY,SAMSUN-ORDU-GİRESUN,KIRKLARELİ-EDİRNE,ANKARA-KONYA-YOZGAT-ELAZIĞ'ın kırsalında Türklüğü ve Türk'ü herşeyiyle görmek kendinizden birçok şeyi bulmak,tanımadığınız insanlarla okadar çok ortak yanınızı bulup hiç te yabancı olmadığınızı görüyorsunuz. Kısaca biz de özbeöz Türk kültürünün birer yaşatanı ve objesiyiz.Neyazık ki kendimize ait bir hikayemiz, türkümüz yok.Yılların ezdiği fakirliğin izleri daha belirgin duruyor. Galiba çok eskiden de böyleydi ki gelecek nesillere kahramanlıkları dışında anlatılacak şöyle hoş bir şey ben duymadım. Duyan varsa buraya eklesin..

[seva]

Bazı yemekler: Madımak yemeği ayran çorbası, peskutan çorbası (ev makarnası çeşitleri ile yapılan türleri de vardır), keşkek, yahni, kuru fasülye. mıhla, kete, fırınkurusu (peksimet) vs.



Sivas iline 141 km, Suşehri ilçesine 6 km uzaklıktadır. Granitik kayaçların üzerinde yeralan kireçtaşları üzerinde yer alır. Oldukça faylı,heyelan bulunan tehlikeli bir topoğrafya üzerindedir.1907,1929,1939 depremleriyle birlikte köyün oturduğu kısmi seki Say tepeyle birlikte sona erer. Diğer ucu Erikli,kevenli,alıçlı ve taki Değirmentaş köyüne kadar uzanır. Özellikle 1939 depreminde Alıçlının kaymasını Kozçukurlu bir çoban tarafından "kaçın köylüler dağ geliyor"diye bağırması anlatlır. Topoğrafyasıçok sert olmayan ama dik yamaçları bulunan köy Kızılyokuşun hemen bitiminde yeralan doğal taraça üzerinde yeralır.2.bir yamaç ile çukurçam bölgesine 3. bir yamaç ile boyuncuk,gölyaylaya çıkılır. Artık burda kendinizi KÖSEDAĞda hissedersiniz.Rakım 2500'lerin üzerindedir.Bundan sonra artık çayırlık alanlar tatlı ğimli yamaçlar üzerinde dik kayalıkların öbekler yaptığı Ferhat vadisinden Çat ve Kemikliçukur yaylasına çıkılır. Solunuzda Bozkurtoğlu sırtlarını,sağınızda büyük tepeyi izleyerek Talan steplerine çıkılır,Mevsimden mevsime kar kalan Mahmudoğlu yaylası geride kalmıştır. Tatlıengebeli çayırlar yeryer kaynaklarla koyu tonlarda yeşil rengiyle belirginleşmektedir.

[seva]

Özendere ırmağı ile sınırlanan büyüktepe volkanik oluşumu çaşkak deresi ile diğer yandan sınırlanır. Büyüktepe düzlerinde kiriş yetişir bahar aylarında (pırasanın yabanıl olanı)Diğer yandan Farhat deresi ile çaşkak deresi arasındaki siyenitik yükseltinin yamaçlarında dağ kavağı başlıca olmak üzere meşe, çiftbudak,fıstıklı gürgen,tek tük ahlatzirveye doğru adeta tırmanır yıllarca yarışırcasına. Ama bölgenin yükseltisi ve soğuğu yeterli engeldir. Zirvede Hazoğlu Tepesine çıkınca Suşehri ovasını perspektiften görürsünüz, herşey ayağınızın altında gibi..Ordan yukarılara Mahmutoğlu yaylasına çat, kemikliçukur,Çiçekli,Talan steplerine ulaşırsınız. Her noktasının bir ismi var sanki bir büyükşehir mahallesi gibi sokak sokak..Tarih fışkırıyor adeta her noktası.Öncesini bilmem ama taa 1243'ten beri.

[seva]

Karadeniz iklimi ile karasal iklimin geçiş sınırındadır. Zaman zaman karadenizin yağşını alsada kışları soğuk karayelinin etkisi daha çok hissedilmektedir.

[seva]

Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Yapılamayan hayvancılık ve tarım ekonomi denen birşey bırakmamıştır. Büyük şehirlerde çalışıp kazanılan birikimlerin tüketildiği yer olarak tanımlanan bir ekonomisi vardır. Halkımıza öneri:Büykşehirlerde sabahın köründen geç saatlere kadar kendi köyünüzde çalışırsanız hem daha çok kazanır hem çalıştığınız iş ve işyeri size ve çocuklarınıza kalır. Ne mi yapacaksınız? Köy-desten yararlanıp mikrokrediden yararlanın.Eş ve çocuklarınızın el emeklerini değerlendirin, küçümsemeyin, yörede yapılabilecek kültür bitkilerini köy hizmetleri-üniversite- kaymakamlık ve ilgili kişileri biraz zorlayarak tespit ettirip/edip üretip satma,kullanılmayan atıl mera alanlarını uygun meyve ağaçları ile halka sunmak, o beyaz taşlar dış kaplamada hiç de fena olmaz...Bütün bunların oluşturacağı yan ekonomi dahada cazip olur...