Forum - Ana Sayfa Takvim S?k Sorulan Sorular Arama

Zurück   Sivas - Sivaslilar.Net - Sivashaber - Sivasforum - Sivasların En Büyük Buluşma Merkezi - Yiğidolar > Serbest Alan > Hertelden
SİTE ANA SAYFA Galeri Kayıt ol Yardım Ajanda Oyunlar Arama Bugünki Mesajlar Forumlar? Okundu Kabul Et

Hertelden Her Telden Muhabbet Burada



Son 15 Mesaj : Atatürk'ün Çocukluğu'na Ait Hikayeler           »          Şehzade Osman           »          Hatıra defteri           »          Antilop İle Akrebin Dostluğu           »          Karagöz İle Hacivat Konuşmaları 2           »          Sitemizin Ozanları           »          SEVDİM İŞTE....           »          NEFRET ETTİM İŞTE!!!!!           »          AFORİZMALAR (SAÇMALAMLAR)-1           »          SEÇKİNLER/SEÇİLMİŞLER DÜNYASI           »          Hatalarımızdan Dersler Alabilmek Ümidiyle.           »          Araf Suresi 172-173. Ayetler.( Ben Sizin Rabbiniz Değil Miyim)           »          İnancımızı Kullananların Artık Tuzağına Düşmeyelim.           »          ULAŞ-Yapalı           »          TÜRKİYE TÜRKLERİNDİR PAYLAŞIMAZ
Cevapla
 
Seçenekler Arama Stil
Alt 03.05.2009, 23:15   #1
65serdal58
Usta Yiğido
 
65serdal58 - Ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
65serdal58 Şuan 65serdal58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır
Son Aktivite: 07.05.2016 10:20

Üyelik Tarihi: 17.04.2009
Yaş: 41
Mesajlar: 7.612
Tecrübe Puanı: 1309 65serdal58 FORUMLARA KATILIMI BIRAZ DAHA ARTABILIR
Ausrufezeichen MELUNCANLAR’IN TÜRKLÜĞÜ

Amerika da, Virginia Üniversitesi rektör yardımcısı Prof. Dr. Brent Kennedy tarafından yazılan bir kitap, tüm dünyada şok etkisi yarattı. Eser ve akisleri dünya basınında olduğu kadar, Türk medyasında da defalarca yer aldı. Meluncanlar ülkemizi ziyaret ettiler, çeşitli bilimsel toplantılara katıldılar. Yazarın iddiasına göre; Amerika Birleşik Devletlerinin güneydoğu eyaletlerinde yaşayan ve “Meluncanlar” olarak tanınan insanların soyları Türk’tü.


Kitap bilim çevrelerinde ve basında tartışmalar başlattı. Prof. Kennedy kitabındaki iddialarını, bilimsel ve tarihi kanıtlara dayandırıyordu. Bir kitle iletişim uzmanı olan Prof. Kennedy’i bu kitabı yazmaya iten neden ya da nedenler nelerdi? Kennedy, durup dururken, kendi uzmanlık alanı dışında bir çalışma yapma ihtiyacını, neden duymuştu?

Cevapları, yine Dr. Kennedy veriyor. Bay Kennedy yani yazar, 1985 yılında rahatsızlanır. Hastalığına bir teşhis konulamaz. Yapılan çeşitli tetkik ve kan testleri sonucunda sadece Akdeniz ülkelerinde rastlanan bir kan hastalığına (Akdeniz anemisi) yakalandığı anlaşılır. Tedavisinin akabinde, Kennedy hastalığı ve bu coğrafyayı araştırmak üzere, Akdeniz ülkelerine gelir ve uzun araştırmalar yapar. Yaptığı araştırma ve incelemeler neticesinde, Akdeniz ve Ortadoğu da yaşayan insanlarla Meluncanlar arasındaki birçok karakteristik benzerlikleri tespit eder. 200’den fazla Meluncan üzerinde yapılan DNA analiz sonuçlarının, Kuzeydoğu Akdeniz insanlarına ait verilerle örtüştüğünü görür. Bunun üzerine Prof. Kennedy, çalışmalarını daha da derinleştirmesi sonucunda; “Meluncanlar, Gururlu Bir Milletin Dirilişi ve Amerika’da Etnik Bir Soyun Söylenmemiş Hikâyesi” adlı eserini yazar. Eserin 5. baskısı yapılmıştır.


Yazar takiben ikinci kitabı olan; “Anadolu’dan Appalachiaya” isimli çalışmasını yayınlamıştır. Başlangıçta kitaplar ve savunduğu tez, birçok bilimsel tepki almakla beraber, akademik çevrelerin, eser ve içeriği hakkında ki olumsuz görüş ve tepkileri, zaman içerisinde değişmeye başlamıştır. Şu anda 30 kişilik bir bilimsel araştırma gurubu Meluncanlar konusu üzerinde çalışmaktadır. Bu komitede Türk, Amerikalı ve Kanadalı bilim insanları yer alıyor. Prof. Kennedy; yaklaşık altmış bin kişinin kendisini Meluncan olarak tanımladığını, ancak Meluncanların gerçek sayısının üç milyonu bulduğunu söylemektedir.

Meluncanların yoğun olarak yaşamakta oldukları, Virginia eyaletinin güney kesiminde yer alan Wise ilçesinde insanlar, kendilerinin Türk ve Osmanlı olduklarını övünçle belirtiyor. Hemen, kanıt olarak da kafalarının arkasındaki Türk lobu da denilen çıkıntıyı gururla gösteriyorlar.


Meluncanların Osmanlılar ile olan tarihi bağları ise şöyle:

1500 ve 1600’lü yıllar Osmanlı İmparatorluğunun gelişme dönemidir. Ve bu dönemde, Akdeniz adeta bir Türk gölüdür ve bu tarih kesitinde; Osmanlılar ile Portekizliler kıyasıya savaşmaktadır. Genellikle, Cebelitarık boğazı ve Kuzey Afrika kıyılarında vuku bulan çatışmalarda, Portekizliler tarafından esir alınan bir kısım Osmanlı leventleri forsa edilerek Brezilya’ya götürülür. Daha sonra, Amiral Sir Francis Drake komutasındaki İngiliz donanması tarafından Portekiz esaretinden kurtarılan bu leventler, Osmanlı’ya götürülmek üzere İngiliz gemilerine alınırlar. İngiliz gemileri, dönüş seferi sırasında olumsuz hava şartlarından korunmak ve ikmal için bu günkü Carolina eyaletine 5 Km. mesafedeki Raoneke adasına demirler. Ada da, ülkelerine geri dönmek isteyen İngilizler bulunmaktadır. Bunları gemiye alabilmek için Osmanlı leventlerinin 400 kadarı gemilerden indirilir ve adada bırakılır. Zamanla, ana kıtaya yani Amerika’ya geçen Osmanlı gemicileri, burada bulunan Kızılderili kızlarıyla izdivaçlar yaparlar. Böylece Meluncanlar olarak isimlendirilen Türk kökenli insanlar ortaya çıkar.


Meluncanların, örf adetleri, kültürel özellikleri, dil yapısı, genetik bulgular ve tipolojik benzerlikler Türklerle olan bağlarını gösteren argümanlardır. Yapılan inceleme ve araştırmalarda birçok somut özellik ve benzerlikler tespit edilmiştir.

•Halk oyunları ritim ve hareketleri Anadolu halk oyunlarıyla çok benzeşiyor, bazı oyunlarda tahta kaşık kullanıyorlar.
•Erkekler, sünnet oluyorlar.
•Erkeklerin büyük bir kısmı bıyık uzatıyor.
•Kemençe ve kanun benzeri müzik aletleri çalıyorlar.
•Amerika’da bilinmeyen, bulgurdan çeşitli yemekler yapıyor ve bulgura, “bulcur” diyorlar.
•Yemeklerini baharatlı, salçalı, soğanlı pişiriyorlar.
•Siftah yaptıklarında parayı sakallarına sürüyor ya da yere atıyorlar.
•El dokuması kilim ve battaniyelerdeki motifler ile Türk el sanatları desenleri ile tıpa tıp benziyor.
•Günlük hayatta kullandıkları sözcüklerin arasında, birçok Türkçe kelime bulunmakta.
•Kahveyi, Türk kahvesi gibi içiyor ve fincanı kapatıp kahve falı bakıyorlar.
•Korktuklarında kulaklarını çekip, tahtaya vuruyorlar.
•Eskiden günde beş defa yönlerini güneye çevirip, namaz vari yere eğilip kalkarak hareketler yaptıkları söyleniyor.
•Hiçbir Hıristiyan mezhebine bağlı değiller.
•Fiziksel özellikleri ve görünümleri Türklere çok benziyor.


ERSİN PAKSOY




BİR YORUM:

16. yüzyılın baslarında Osmanlı İmparatorluğu gücünün doruğuna ulaştı ve etkisini üç kıtada büyük ölçüde hissettirdi. Bu arada, diğer bir kıta olan Amerika 15. yüzyılın sonlarında Avrupalılar tarafından üzerinde insanlar yaşıyor olmasına rağmen keşfedilmiş olarak tanımlandı. Osmanlı Imparatorluğunun tüm ticaret yollarını ve Akdeniz’i kontrolünde tutması sonucu, Avrupalılar değişik kaynaklar aramaya yöneldi.

Her ne kadar çeşitli Papaların Osmanlılara karşı haçlı savaşları ilan etmesi de Osmanlı’nın gücünün kırılmasına yeterli olmadı. Osmanlılar deniz güçlerini Akdeniz’de sağlamlaştırmışken, dünyanın çeşitli noktalarına da ellerinde bulunan haritalarla keşif yolculukları da yaptılar. Her ne kadar Türklerin Amerika’da kayıtlı olarak göründükleri ilk yer North Carolina ve tarih 1635 olarak belirtilmişse de, 16 yüzyılda bazı Türk denizcilerin Amerika açıklarına ve Amerika’ya geldikleri belgelerle kanıtlanmıştır. Bunlardan bazıları da savaşta esir düşüp İspanyol gemilerinde savas mahkumu olarak calıştırılmışlardı.
Bazıları da korsan olarak Karayipler açıklarında yaşamışlar, daha sonra İngilizler bölgeye hakim olmaya başlayınca Florida üzerinden Amerika içlerine göç etmişlerdi. Karayiplerin Avrupa’ya en yakın adaları olan Turks ve Caicos adalarının ilk ev sahipleri de bu Osmanlı Türk denizcileriydi. Bu adacıkların en büyüğü olan ve benim de ziyaret etmiş olduğum Grand Turk bu adacıklarin bugün de başkentliğini yapmaktadır. Grand Turk adı 16 yüzyıl Osmanlı İmparatorluğu’nda padişahlara ve özellikle Kanuni Sultan Süleyman’a verilen lakaptı. Osmanli Türk denizcileri İngilizler gelene kadar adanın ismini ve hakimiyetini korumuş, karayiplerde diğer İspanyol/Portekiz ve Ingiliz/Fransız denizciler ve korsanlarla devamlı mücadele içinde olmuşlardı. İngiliz Imparatorluğunun bölgeye hakim olması sonucu, bu denizcilerin bircoğu Florida uzerinden Amerika iclerine doğru göç etmişlerdi. İngilizlere yakalananlar ise Sir Francis Drake tarafindan Osmanlı İmparatorluğuna getirilip teslim edilmişlerdi. Adacıklar 17 yüzyılda İngilizlerin eline geçtigi zaman adacıkların ve Grand Turk adasının ismi hemen değiştirilmişti. Fakat ada halkı bir önceki yüzyılın sonlarında ilk ismi olan Grand Turk ismini tekrardan almıştır. Bu arada bu adada geçmişte Türklerin varlığını inkar edip fakat adanın bir sekilde Türklerle ilgisini belirtmek için İngilizlerden kaynaklanan kırmızı fese benzer kaktüs hikayesi de tamamen uydurulmuş bir hikayeden başka birşey değildir. Benim bu adaya ziyaretimde gördüğüm; kaktüste değil de bir ağaçta yetişen kırmızı çiçeğin Türklerle ve Osmanlı’nın 19. yuzyılda kullanmaya başladığı kırmızı fesle görüntü olarak hiçbir alakası olmadığı gibi böyle birşeyin adanın ismine sebep olarak anlatılması bile gülünçtür.
İşte Meluncan hikayesi de 16. yuzyıl sonları ve 17. yuzyıl devamındaki tarihlerde başlar. Bu tarihlerde Florida’dan yukarı çıkan Osmanlı Türk denizcileri doğu kıyısında ve iç kısımlarda yaşayan yerli halkla kaynaşır ve diğer bir kısmı da doğu kıyılarında diğer Avrupalı göçmenlerle karışıp asimile olurlar. Ozellikle de bu ilk grup Carolina, Florida, Kentucky, Virginia ve Tennessee yörelerinde karışıp meluncanları oluşturdular. Bu karışımın bazı yerli gruplarında etkisi fazlasıyla görülür, mesela Cherokee’ler Oklahoma’ya zorla göç ettirilmeden ve bu göçte bircoğu hayatını kaybetmeden(Trail of Tears) önce Florida’nın üst kısımlarında yaşayan yerli bir halktı. Sekoyah ve diğer Cherokee yerlilerinin giyim özelliklerinde Türk denizcilerine benzer yani sarık, yelek, kuşak, mintan gibi kıyafetler görülmüştür. Bu arada Kızılderililerin bu bölgede verdikleri adlar, Türkçeyle inanılmaz bir yakınlık göstermistir. Benim de 10 yıl önce Florida’ya yaptığım bir gezi sırasında bir hediyelik eşya dükkanında gördüğüm bir bayrak Türklerin bu bolgede Amerikan İç Savaşı sırasında olduğunu fazlasıyla kanıtlamıştır. İç savaş sırasında güneyden gelen askerler savaşa giderken geldikleri bölgenin bayrağını taşımışlardı. Üst Florida ve Alabama’yı, güney Georgia’yı içine alan bölgenin askerlerinin bayrağı da Osmanlı Bayrağına inanilmaz benzemekteydi, yani kırmızı üzerine beyaz ay ve birçok yıldızın olduğu bir bayrak…

[Üye Olmayanlar Linkleri Göremez. Üye Olmak İçin Tıklayın...]


TÜRKLÜK BİR YAŞAMDIR.

HER ŞEYE RAĞMEN YAŞAR, YAŞANIR, YAŞATTIRILIR…

TÜRKLÜK BİR ATEŞTİR.

SEVENLERİ AYDINLATIR, DÜŞMANLARI ERİTİR…

YILMAZ KARAHAN
65serdal58 isimli Üye şimdilik offline Konumundadır   sendpm.gif Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye Okuyor. (0 Kay?tl? Üye Ve 1 Misafir)
 
Seçenekler Arama
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesaj?n?z? De?i?tirme Yetkiniz Yok

BB Code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hizli Erisim


WEZ Format +2. ?uan Saat: 08:38.


Powered by: vBulletin. Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

Copyright © - Bütün Haklar Sivaslilar.net'e aittir.