![]() |
#71 |
Yiğido
![]() ![]() LeyL Şuan
![]() Son Aktivite: 18.03.2012 09:49
Üyelik Tarihi: 26.09.2009
Yaş: 35
Mesajlar: 105
Tecrübe Puanı: 586
![]() |
![]() Geçti, Geçti
Geçti, geçti mevsimler... Süpürüldü takvimler. Gidenlerden kalan şey; Duvarlarda resimler, Mezarlarda isimler... Geçti, geçti mevsimler... Hani eski iklimler? Has ekmekten dilimler. Hey gidi zamane hey! Tesellisiz ilimler, Adaletsiz taksimler... Hani eski iklimler? (1983)NECİP FAZIL KISAKÜREK
__________________
Ey Züleyha!!.. Yusufi kuyuların kayıp kızı, Zindanların aydınlık rüyası..
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#72 |
Yiğido
![]() ![]() LeyL Şuan
![]() Son Aktivite: 18.03.2012 09:49
Üyelik Tarihi: 26.09.2009
Yaş: 35
Mesajlar: 105
Tecrübe Puanı: 586
![]() |
![]() Bacalar
Görürüm, çıkmışlar kararmışlar çatılardan, Kemik bir kol nasıl fırlarsa mezardan. Her ân, bir haberi kollar gibi yukardan, Dipsiz maviliğin esrarını kurcalar, Bacalar... Kimi ince, kimi uzun, kimi de kısa; Dalmışlar başbaşa afyon çekerek yasa. Onlar, insanların gözünde bir kartalsa, İnsanlar, onların gözünde karıncalar, Bacalar... Kimbilir, belki de evlerin cinleridir; Kolları bir dâvet gibi göğe yükselir, Ölüler, ölüler, arka arkaya gelir, Ruhların mehtaba daldığı taraçalar, Bacalar... Azap kuleleri, cüceleşmiş devlerin; Kör mazgallarında raksı var alevlerin. Öyle evciller ki, tepesinde evlerin, Kopuyor içinde görünmez facialar, Bacalar...
__________________
Ey Züleyha!!.. Yusufi kuyuların kayıp kızı, Zindanların aydınlık rüyası..
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#73 |
Yiğido
![]() ![]() LeyL Şuan
![]() Son Aktivite: 18.03.2012 09:49
Üyelik Tarihi: 26.09.2009
Yaş: 35
Mesajlar: 105
Tecrübe Puanı: 586
![]() |
![]() Kadından kendisinde olmayanı isteriz.
Hasret yerinde kalır ve biz çekip gideriz ...
__________________
Ey Züleyha!!.. Yusufi kuyuların kayıp kızı, Zindanların aydınlık rüyası..
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#74 |
Yiğido
![]() ![]() LeyL Şuan
![]() Son Aktivite: 18.03.2012 09:49
Üyelik Tarihi: 26.09.2009
Yaş: 35
Mesajlar: 105
Tecrübe Puanı: 586
![]() |
![]() Zindandan Mehmede Mektup
Zindanda iki hece.Mehmed'im lafta! Baba katiliyle baban bir safta! Bir de geri adam,boynunda yafta... Halimi düşünüp yanma Mehmed'im! Kavuşmak mi?..Belki ..Daha ölmedim! Avlu... Bir uzun yol... Tuğla döşeli, Kırmızı tuğlalar altı köşeli. Bu yol da tutuktur hapse düşeli... Git ve gel... Yüz adım...Bin yıllık konak Ne ayak dayanır buna ,ne tırnak! Bir alem ki, gökler boru içinde. Akıl almazların zoru içinde Üstüste sorular soru içinde. Düşün mü,konuş mu, sus mu ,unut mu? Buradan insan mı çıkar,tabut mu? Bir idamlık Ali vardı,asıldı Kaydını düştüler,mühür basıldı. Geçti gitti,birkaç günlük fasıldı Ondan kalan,boynu bükük ve sefil; Bahçeye diktiği üç beş karanfil... Müdür bey dert dinler,bugün"maruzat"! Çatık kaş...Hükumet dedikleri zat... Beni Allah tutmuş kim eder azat? Anlamaz;yazısız,pulsuz,dilekçe m... Anlamaz!ruhuma geçti bilekçem! Saat beş dedi mi,bir yırtıcı zil Sayım var, maltada hizaya dizil! Tek yekun içinde yazıl ve çizil! Insanlar zindanda birer kemmiyet; Urbalarla kemik,mintanlarla et. Somurtuş gibi bıçak,nara gibi tokat; Zift dolu gözlerde karanlık kat kat... Yalnız seccademin yönünde şefkat Beni kimsecikler okşamaz madem Öp beni alnımdan,sen öp seccadem! Çaycı getir ilaç kokulu çaydan! Dakika düşelim,senelik paydan! Zindanda dakika farksız aydan Karıştır çayını zaman erisin Kopuk kopuk,duman duman erisin! Peykeler,duvara mihli peykeler Duvarda,başlardan yağlı lekeler Gömülmüş duvara,baş baş gölgeler... Duvar,katil duvar yolumu biçtin Kanla dolu sünger... Beynimi içtin Sukut...Kıvrım kıvrım uzaklık uzar Tek nokta seçemez dünyada nazar Yerinde mi acep,ölü ve mezar? Yeryüzü boşaldı habersiz miyiz? Güneşe göç varda ,kalan biz miyiz? Ses demir,su demir ve ekmek demir... İstersen demirde muhali kemir. Ne gelir ki elden,kader bu,emir... Garip pencerecik,küçük daracık; Dünyaya kapalı,Allah'a açık Dua,dua eller karıncalanmış; Yıldızlar avuçta, gök parçalanmış Gözyaşı bir tarla,hep yoncalanmış Bir soluk,bir tütsü,bir uçan buğu İplik ki incecik,örer boşluğu Ana rahmi zahir ,şu bizim koğuş Karanlığında nur,yeniden doğuş.... Sesler duymaktayım;Davran ve boğuş! Sen bir devsin,yükü ağırdır devin! Kalk ayağa,dimdik doğrul ve sevin! Mehmed'im,sevinin ,başlar yüksekte! Ölsek de sevinin,eve dönsek de! Sanma bu tekerlek kalır tümsekte! Yarın elbet bizim,elbet bizimdir! Gün doğmuş ,gün batmış ,ebed bizimdir NECİP FAZIL KISAKÜREK
__________________
Ey Züleyha!!.. Yusufi kuyuların kayıp kızı, Zindanların aydınlık rüyası..
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#75 |
Yiğido
![]() ![]() LeyL Şuan
![]() Son Aktivite: 18.03.2012 09:49
Üyelik Tarihi: 26.09.2009
Yaş: 35
Mesajlar: 105
Tecrübe Puanı: 586
![]() |
![]() Sükût... Sükût... Sükût içinde sükût ve göklerden gelen senfoniyi dinler gibi bir ruh hâleti... Bu senfoni geliyor... Ruhlarımız duysun... Ve şöyle söylüyor; yaşanmaya değer hayat ve onun hesabı... Şimdi bir toplam noktasına geldim. O rejim ki, insana fert olarak mezarından ötesinin hesabını vermez ve o rejim ki, cemiyet olarak bu büyük gidişin kemal manzumesini her sahada temsil etmez, ne o rejimdir, ne öbürü bir cemiyettir; hepsi muzahrafattan ibarettir.
Bize sorsunlar; sizde bu hesap var mı? Bizde bu hesap nasıl vardır biliyor musunuz, sorun!.. Senfoni geliyor yukardan, kaldırın kollarınızı ve sorun! Ben niçin yaratıldım?.. Hemen Allah cevap verir size... –Verecek demiyorum, çünkü verdi Kur’an’ında- Allaha ibadet için yaratıldın!.. Sorun, bu ibadetin gayesi nedir? Allaha yakınlaşmak ve onda ebedî huzur ve batmayan güneşi, geçmeyen anı, solmayan rengi bulmak... Bu dünya nedir? O büyük oluşun basamağıdır. Çilesini çekeceğin basamak... Bu oluşa layık olmanın hesabını vereceğin basamak, aldırmayacağın basamak değil... Sorun, nasıl bir cemiyet kurmalıyız? Kur’an ve Hadis cevap versin. Dünyayı ve öteleri asma köprüyle bağlayan ve her iki tarafın hakkını veren üstün cemiyet... Hiç ölmeyecekmiş gibi dünya, hemen ölecekmiş gibi ahiretini düşünen cemiyet... Netice: Bütün beşerî sistemler ve ideolocyalar, İslam’ın hamam avlusunda, soyunma taşında buluşup kirlerinden keselenir ve temizlenirse, birbirlerinin aleyhine talip oldukları cenneti hep birden İslam’da bulabilirler. Bir de İslam’ı bâtıl mezheplere bağlamak isteyenler var. İslam sosyalizmi, filan gibi... Bu cinayetlerin en büyüğü... İslam, arşa giden, istasyonu, terminali arşta olan lokomotiftir. Bütün vagonları arkasına bağlar. Lokomotiftir, vagon olmaz, hiçbir şeyin maiyete girmez, her şeyi maiyetine alır. Bunlar, İslam’ı maiyete vermeyi istiyorlar. Biz bütün dünyayı ve mustarip insanlığı kurtarıcı tek sistemi astara kaçmış anahtar gibi içimizde kaybettik ve Avrupalının içimizden yetiştirdiği İslam nefreti ajanları yolundan bu hale düştük. Şimdi bu davayı lif lif örgüleştirecek bir nesil dokuma davasındayız. Lif örgülerinin düğümleri tutmuştur. Öyle bir düğüm ki, işte görün, bakın, bütün Anadolu kıvılcım kıvılcım yanıyor. Her kıvılcım, kaza merkezi, vilayet merkezi, havzasiyle, kendi içinde ve fert halinde yanıyor. Bu kıvılcımların bir arada toplamının ifade ettiği projektöre doğru gitmekte hüner. Bir projektör ki, hem mümini aydınlatsın, hem münkire ölüm ışınları gibi dönsün ve onu yaksın. Bu projektörü yakma davasındayız. Her birinizin gözünde, bu projektörün ışığından, bir iplik, bir pırıltı görüyorum... Ötelerden gelen senfoni... Yaşanmaya değer hayatı bulunuz ve ölümsüzlüğe geçiniz... Bu sese verilecek tek bir cevap var, bütün davamızın hülasası: “Ne mutlu Müslümanım diyen!..” Necip Fazıl kIAKUREK
__________________
Ey Züleyha!!.. Yusufi kuyuların kayıp kızı, Zindanların aydınlık rüyası..
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#76 |
Yiğido
![]() ![]() LeyL Şuan
![]() Son Aktivite: 18.03.2012 09:49
Üyelik Tarihi: 26.09.2009
Yaş: 35
Mesajlar: 105
Tecrübe Puanı: 586
![]() |
![]() O VAR!..
Her defa haberi taze bir müjde; O var! Her defasında, geç, gafletten vecde; O var! Ne sen varsın, ne ben, ne yâr, ne kimse; O var! Bütün sevdiklerin elden gittiyse; O var! Kalacak kim var ki, dost tomarından? O var! Sana daha yakın şah damarından; O var! Arama, bir ilaç yok eczahanede! O var! Gayede, sebepte ve bahanede; O var! Sevdiğini ebed boyu tutan dinç; O var! Ölümsüzlük şevki, ilâhî sevinç; O var! Yıkılmaz dayanak, kırılmaz destek; O var! Tekten de tek, bir tek, tek başına tek; O var! 1982
__________________
Ey Züleyha!!.. Yusufi kuyuların kayıp kızı, Zindanların aydınlık rüyası..
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#77 |
Yiğido
![]() ![]() LeyL Şuan
![]() Son Aktivite: 18.03.2012 09:49
Üyelik Tarihi: 26.09.2009
Yaş: 35
Mesajlar: 105
Tecrübe Puanı: 586
![]() |
![]() GEÇEN DAKİKALARIM
Kimbilir nerdesiniz, Geçen dakikalarım? Kimbilir nerdesiniz? Yıldızların, korkarım, Düştüğü yerdesiniz; Geçen dakikalarım? Acaba tütsü yaksam, Görünür mü yüzünüz? Acaba tütsü yaksam? Siz benim yüzümsünüz Eğilip suya baksam, Görünür mü yüzünüz? Gitti bütün güzeller; Sararmış biri kaldı, Gitti bütün güzeller. Gün geldi, saat çaldı, Aranızda verin yer; Sararmış biri kaldı! (1930)
__________________
Ey Züleyha!!.. Yusufi kuyuların kayıp kızı, Zindanların aydınlık rüyası..
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#78 |
Yiğido
![]() ![]() LeyL Şuan
![]() Son Aktivite: 18.03.2012 09:49
Üyelik Tarihi: 26.09.2009
Yaş: 35
Mesajlar: 105
Tecrübe Puanı: 586
![]() |
![]() ![]()
__________________
Ey Züleyha!!.. Yusufi kuyuların kayıp kızı, Zindanların aydınlık rüyası..
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#79 |
Yiğido
![]() ![]() LeyL Şuan
![]() Son Aktivite: 18.03.2012 09:49
Üyelik Tarihi: 26.09.2009
Yaş: 35
Mesajlar: 105
Tecrübe Puanı: 586
![]() |
![]() ANNEME
Anne girdin düşüme. Yorganın olsun duam; Mezarında üşüme. Anlamam, anlatamam. Düşen düştü peşime, Artık vadeler tamam...
__________________
Ey Züleyha!!.. Yusufi kuyuların kayıp kızı, Zindanların aydınlık rüyası..
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#80 |
Yiğido
![]() ![]() LeyL Şuan
![]() Son Aktivite: 18.03.2012 09:49
Üyelik Tarihi: 26.09.2009
Yaş: 35
Mesajlar: 105
Tecrübe Puanı: 586
![]() |
![]() Kavuklu, başörtülü, fesli başaçık taşlar
Taşlara yaslanmış da küflü kemikten başlar Kum dolu gözlerle süzüyor insanları Süzüyor sahi diye toprağa basanları Ölüm dedikleri ölünceye dek Dünya, balı zehir yalancı petek Orada bulursun biraz bekle tek Burada yaşamak sandığın düşü Ölecek miyim tam da söyleyecek çağımda Söylenmedik cümlenin hasreti dudağımda Ölüm ölene bayram bayrama sevinmek var Oh ne güzel, bayramda tahta ata binmek var Ölüm güzel şey; budur perde ardından haber Hiç güzel olmasaydı ölür müydü peygamber? Ölecegiz müjdeler olsun, müjdeler olsun Ölümüde öldüren rabbe secdeler olsun. Büyük randevu bilsem nerede ve saat kacta Tabutumun tahtasi bilsem hangi agacta. NECiP FAZIL KISAKÜREK
__________________
Ey Züleyha!!.. Yusufi kuyuların kayıp kızı, Zindanların aydınlık rüyası..
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye Okuyor. (0 Kay?tl? Üye Ve 1 Misafir) | |
|
|
![]() |
||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Şairlerin Sultanı: Necip Fazıl | sivaslifani | Sivaslı Önemli Şahsiyetler | 7 | 23.01.2009 08:26 |
Gençliğe hitabe - Necip Fazıl Kısakürek | gul-i_ahmer | Hertelden | 1 | 17.09.2008 10:40 |
Gençlik/ Necip Fazıl | FurkaN | Hertelden | 1 | 16.06.2008 17:57 |
Fâzıl aabime açık mektup | Efe Cemil Şeker | Arşiv | 38 | 25.12.2007 01:35 |
Necip Fazil Kisakürek siirleri (resimli) | Arşiv | 0 | 01.01.1970 01:00 |