![]() |
#151 | |
Usta Yiğido
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() abircan Şuan
![]() Son Aktivite: 21.01.2015 09:55
Üyelik Tarihi: 03.08.2005
Mesajlar: 3.258
Tecrübe Puanı: 1068
![]() ![]() ![]() |
![]() Alıntı:
zaten düşecekti avrupada %4 düştü bu krizin başlangıcı zaten geçen hafta tüm avrupada ateşlenmedim ki, zaten bize denmedi amerika değil bizi asıl etkileyecekk riz avrupadan diye zaten ihracatımızın % 70 i avrupaya değilmi, asıl çöküş avrupada olursa bizede yansır diyenler şimdi hemen akepenin bu durumuna bağlamayın , zaten bir aydır her taraf düşüyor akepeyi kim tanır allahaşkına dünyada, gözünüzde o kadarda büyütmeyin, daha geçen ay tayyipe macaristan başbakanı diye seslenmedilermi , tanıyan eden yok akşam sabah biz kendi kendimize çalıp oynuyoruz, dev ekranlarda kendi küçücük bas bas bağırıp konuşuyor adamcağız o kadar biz tanıyoruz sadce birde söz verdiği bush merkel o kadar
__________________
zaman kısa, dünya herkese yeter, mühim olan insanlık KANIMIZIN KIRMIZISI ALNIMIZIN AKIYLA SİVASSPORLUYUZ |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#152 |
Tecrübeli Yiğido
![]() ![]() ![]() efe1058 Şuan
![]() Son Aktivite: 19.01.2013 14:02
Üyelik Tarihi: 30.08.2005
Yaş: 41
Mesajlar: 227
Tecrübe Puanı: 758
![]() |
![]() ![]() Bu bir savcı. Öyle bir iddianame hazırladı ki, evlere şenlik.. Dünyadan öyle tepkiler alıyoruz ki, kimi akıl dışı değil, akılsızlık örneği diye yorumluyor. Kimi çılgınca buluyor. Devletimiz de, yargı da küçük düşürüldü. Ortaya koyduğu delillerin çoğu komik. Akıl dışı, hiçbir hukuki değeri olmayan şeyler.. Türkiye bu kadarını haketmiyor.. Biri Atatürk’e rahmetli demiş de, bunu diyen kişi Meclis Başkanı tarafından danışmanlığa getirilmiş de, bir partinin kapatılma davasının iddianamesinde bunlar yazılıyor.. Kaldı ki; o kitap daha piyasaya çıkmadan müsadere edilmiş... Olayın üzerinden 10 yıldan fazla zaman geçmiş. Davanın konusu da farklı, Atatürk’e değil Cumhurbaşkanı’na hakaret. Bir adam, bir hukuk adamı, resmi ideolojiye aykırılığı değil, iddianın gerçek olup olmadığını sorgular.. Resmi ideoloji diye üretilen tarih yalansa, bir aydın buna karşı çıkıyorsa, bu bir hak ve görev değil mi? Bu kişi mahkum olmuş mu, personel yasası yok mu bu ülkede, memur olmasına mani bir hal var mı, varsa niye gereği yapılmadı? Suç yoksa suçlu nasıl olur? Bir kişi bir göreve getirildi diye, yasamanın başındaki kişinin bağlı olduğu parti nasıl kapatılabilir. Kaldı ki, Meclis Başkanı bağımsız olur. O işi yapan kişi Meclis Başkanı olduğuna göre ve parti sıfatlarından soyunduğuna göre, Meclis’i kapatın siz.. O da yetmez, “Beyaz Türkler” bu ülkede kaybolur gidersiniz, zulmedecek ahali lazım birilerine, en iyisi milleti kapatın; yeni bir millet ithal edin.. Gerçekten de genç sivillerin dedikleri gibi bu iddianameden sonra cumhuriyet hiç bu kadar tehdit altına girmedi. Bu iddianame, AK Parti’yi suçlamak için yetmez, ama bir zihniyeti ve bizzat savcının kendisini görevden almak, mahkum etmek için yeter. Savcı bu iddianamesi ile Türkiye’yi dünyanın gözünde küçük düşürdü. Türkiye’ye zarar verdi. Mahkemelerin adına karar verdikleri Milleti dilhun etti. Devletin anayasa ve yasaların varlık ve meşruiyet temelleri ile çelişen, toplumun, inanç, tarih, kültür ve geleneklerini aşağılayarak suç işledi. Bu iddianame suç belgesidir.. İslam’a ve Müslümanlara saygısızlık içeriyor. Gelenek ve tarih aşağılanıyor. Hukukun temel ilkeleri, devletin, anayasa ve yasaların varlık ve meşruiyet temeli aşağılanıyor.. Onun için bu iddianame derhal hukuka saygı, millete saygı ve cumhuriyeti yüceltme adına reddedilmelidir.. Savcı Atatürk’e “Rahmetli” demeyi suç kabul etmiş. Bunu bir aşağılama ve suçlama kabul ediyor. Önce adını değiştir bay Abdurrahman. (Hani “Abdurrahman bey” diyeceğim, devrim yasalarına göre suç olacak, onun için ona onun istediği gibi söylemeliyim) Madem rahmetli demeyi, aşağılama sayıyorsunuz, size “Allah sana acımasın” mı demeliyim o zaman?.. Be adam; her Müslüman, her ölüsünün ardından “Allah rahmet etsin”, “Rahmetullahi aleyh” der. Cenaze namazı bunun içindir.. Rahmet ve Rahman aynı kökten gelir. Ve Allah (cc) adına gönderme yapar. Allah’ın isimlerinden bir isimdir. Başındaki “Abd’da “A.B.D” değil, kulluğu ifade eder, Cumhuriyetin savcısı “Allah’ın kul”u ise, nasıl laiklikten söz edebilirsiniz. Bay Abdurrahmanı Yargıtay Başsavcısı yapan Yargıtay’ı da kapatmak gerek, bu iddianamenin mantığı ile hareket edecek olursak.. Savcı şeriatı da, laikliği de bilmiyor. Mesela sorsanız; Fransa’nın, Strasbourg’un da içinde bulunduğu Alsas Loren bölgesinin laiklik uygulamasının dışında olduğunu bile bilmez herhalde.. Dini devlete sokmaktan söz ediyor etmesine de, “Hilafetin mana ve mefhum olarak Büyük Millet Meclisi’nin şahsı manevisinin içinde mündemiç olması” konusunda akıl yürütmeyecektir.. Laik bir devlette, Diyanet’in, devletin bir birimi olması, dini vakıfların laik devletin denetiminde olması, ya da “Hacı” kelimesi demek dahi suçken, laik bir devletin bir kurumunun nasıl olup da Hac yönetmeliği yayınladığı konusunda söyleyecek bir sözü yoktur. Sahi neden bunları iddianamesine eklemedi acaba? “Şık olmaz” diye herhalde.. Türkiye teknik anlamda laik bir ülke değil.. Ya resmi ideolojisini dinleştiren bir teokrasi, ya da dini kontrolü altında tutan Bizantinist bir yapıdır.. İsterseniz bakın TDK 46 sözlüğüne: Türkün dini Kemalizmdir.. Ya hu Türk ulusçuluğunun temelinde “din”; “din-i Mübini islam” yok mu? Bakın Lozan’a. Müslüman unsurlar Türk sayılmış, ancak gayrimüslim topluluklar azınlık sayılmıştır.. Başsavcının gücü yetiyorsa, Hilafet fonundan İş Bankası’na aktarılan parayı kullanan CHP’nin bu fonu yönetmesine karşı çıksın. Vakti varsa ilk Meclis’in açılışındaki dua sahnesinde arkada dalgalanan kelime-i tevhid bayrağına baksın, ilk Meclis’in açılış töreni ile ilgili gündemi bir incelesin.. Kurtuluş Savaşına anlam veren imanı, ruhu, gayeyi görsün ve iddianameyi alıp bir daha düşünsün.. Bu iddianame kimin iddiası o zaman görecektir.. Başsavcı laikliğin objesinin din ve devlet olduğunu sanıyor. Kilise ile devlet arasındaki paylaşım, işbirliği, çatışmama ilkesi olduğunun farkında değil. Laikliğin kaynağının İncil olduğunu, yani Katolik geleneğin dini bir yorumu olduğunun da farkında değil. Yani bilgi ve mantık seviyesi açısından da ilmi, hukuki ve felsefi bir değer içermiyor.. Başsavcı, kilisenin egemen bir devlet olduğunun ve kilise topraklarının, Vatikanın mülkü sayıldığının ve batıda eğitim, sağlık, finans sektöründe, media sektöründe kilisenin gücünün farkında değil gibi sanki.. Allah (cc) böyle savcıyı dünyada hiçbir millete vermesin.. Bizim çektiklerimiz, katlanmak zorunda bırakıldığımız acı gerçekler, onların bize bakarak tedbir almaları açısından başka milletler için bir ders ve baht kaynağı olsun. Herhalde bu savcı Avrupa’da olsa Avrupa’da Hıristiyan Demokrat Parti bırakmazdı! Ne mutlu Avrupalılara ki, orada böyle savcılar yok! Bu iddianamenin reddinden önce savcının derhal görevden alınması fikri bana yabancı değil ve tabii, derhal bu iddianamesi suç belgesi olarak sunulup hakkında dava açılması gerekir.. Şemdinli savcısını görevden alanlara duyurulur! Dün bir vatandaş Başsavcı hakkında “İstihza, alay, aşağılama, korkutma, görevi kötüye kullanma, vatandaşlık hakkının ihlali vs.” gerekçesi ile suç duyurusunda bulundu.. Bu iddianameye konu olan söz ve fiiler dolayısı ile Türkiye dünyada küçük düşmedi, ama bu iddianame ile Türkiye dünyanın gözünde küçük düşürüldü. Arınç’a göre dava kin ve garez ürünü. “Savcı, kendini komik duruma düşürdü” diyor, Ria Ruijten-Oomen (AP Türkiye Raportörü) ve ekliyor: “Bu, tamamıyla delilik. Ben hayatımda böyle bir şey görmedim. İnanamıyorum. Hayatımda bir devlet savcısının yapmak istediklerini icra etmek için siyaseti kullandığına şahitlik etmedim. (...) Savcılar, bu tür davalarla kendilerini komik duruma düşürüyor. Graham Watson (AP'nin Liberal Demokrat Parti Başkanı): “Çok tuhaf bir hadise” diyor. Hannes Swoboda (AP üyesi, Sosyalist Grup Başkan Yardımcısı): “Şoke oldum, bu delilik” diyor.. Jan Marinus Wiersma (AP üyesi, Sosyalist Grup Başkan Yardımcısı): “Türk yargısının tarafsız olmadığının göstergesi Siyasi hayatımda böyle bir şey görmedim. Bu, tamamıyla bir savcının siyasi bir müdahalesi. Avrupa için çok rahatsız edici bir haber ve çok tuhaf. (...) Başörtüsü konusu da bir sebep olamaz, zira bu yasağı MHP ile birlikte kaldırdılar. Bu olay Türk adaletinin hâlâ tarafsız olmadığını gösteriyor” diyor. Cem Özdemir’in (AP üyesi) tepkisi de %80’i sanık yapan savcıya anlamlı bir cevap: “Devlet, kendisine başka bir halk seçsin.” “Bu dava Türkiye'nin yüzde 50'sine ‘siz bu ülkenin bir parçası değilsiniz’ mesajı vermektir. (...) Türkiye, maalesef bir partiler mezarlığı” diye sürdürüyor açıklamalarını. Joost Lagendijk (AP üyesi-Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı) ise “Türkiye'nin, 21. yüzyıla uygun hakim ve savcılara ihtiyacı var. Şok içerisindeyim. Böyle bir davayı ciddiye almakta zorlanıyorum. Bir hakim nasıl böyle bir sonuca ulaşabilir, anlayabilmiş değilim. Bu 21. yüzyıla uyum sağlayamayan eski bir zihniyeti temsil ediyor. Bu her halükarda Türkiye için kötü haber. Türkiye'nin Avrupa'daki imajına darbe vuracak. Umuyorum ki, hakim hemen reddedecek davayı” diyor.. Bu dava kabul edilirse, savcıların halkın %80 için de dava açması gerek.. Camiler yetmez, okulları da, spor salonlarını da hapishane yapın.. Temerküz kampları kurun! Ey Hitler geldinse 3 kez vur! Başardınız, “Rahman olan Allah’ın kulu!” Kutlarım sizi, eğer maksadınız bu idi ise, değilse, özür dileyin, iddianamenizi geri çekin ve istifa edin! Selâm ve dua ile..
__________________
SPOR SEVGİ,BARIŞ ve KARDEŞLİKTİR |
![]() |
![]() |
![]() |
#153 | |
Usta Yiğido
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() abircan Şuan
![]() Son Aktivite: 21.01.2015 09:55
Üyelik Tarihi: 03.08.2005
Mesajlar: 3.258
Tecrübe Puanı: 1068
![]() ![]() ![]() |
![]() Alıntı:
__________________
zaman kısa, dünya herkese yeter, mühim olan insanlık KANIMIZIN KIRMIZISI ALNIMIZIN AKIYLA SİVASSPORLUYUZ |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#154 |
Tecrübeli Yiğido
![]() ![]() ![]() efe1058 Şuan
![]() Son Aktivite: 19.01.2013 14:02
Üyelik Tarihi: 30.08.2005
Yaş: 41
Mesajlar: 227
Tecrübe Puanı: 758
![]() |
![]() ![]() “İman ve İslam’dan rahatsızlar” Hukuk, kişisel ve toplumsal ilişkileri hak ve adalet ölçüsüyle düzenleyen bir mekanizma… Daha doğrusu olması gereken bu… Olması gereken bu da, olan ne? Ona bakalım… Evlere şenlik kapatma davasının ardından televizyonlar, her kesimden görüşler almak için adeta yarış halindeydiler. Bir TV kanalı, Barolar Birliği başkanına ulaşmıştı. Yaşanan malum gelişme üzerine değerlendirmeler yapan bu özne, hukuk kavramının yüzünü kızartan ve saç baş yolduran yorumlar yapmaktan imtina etmiyordu. Akıllara durgunluk veren ve her kelimesi buram buram ideoloji kokan bu yaklaşımların, Barolar Birliği başkanı sıfatı taşıyan bir şahsın ağzından çıkıyor olması, başlı başına bir fecaatti doğrusu. Hukukun, ideolojik bir tavrın nesnesi haline nasıl getirilebileceğini, bu özne sayesinde anlamış olduk… Kerameti kendinden menkul bu STK başkanının şahsında tüm jakobenleri, zihinleri zifiri karanlık ama aydın diye geçinen tüm elitist kalemşorları ve sözde hukukçuları ayıplamakla yetiniyor, hiçbir işe yaramayan safsatalarıyla baş başa bırakıyorum. Başka bir kanal, Yargıtay onursal başkanı Sami Selçuk’la görüşüyordu. ‘Ben’ dedi, Bay Selçuk, ‘Açılmış bir dava üzerine yorum yapmam!’ Allah Al1ah! Hukuk olgusunun üzerine tüy diken bir eylem, hukuki kaygılar münasebetiyle yorum dışı tutuluyordu ve bunu, hukuki formasyonu herkes tarafından takdir edilen bir zat yapıyordu. Tamam, Bay Selçuk, ‘Milletin nefes alması yasaklanmalı!’ şeklinde bir müracaat yapılsın ve biz, açılmış böylesine absürt bir dava üzerine yorum yapmama olgunluğu gösterelim. Pekâlâ, pek münasip… Aynı kanal, ‘El Cezire’ televizyonunun Türkiye temsilcisinden de görüş aldı. Şöyle diyordu yetkili zat: ‘Arap ülkelerinde, gerek yönetimler ve gerekse halk, Ak Partiyi fazla seküler bulmakta ve İslâmî hassasiyetler noktasında yeterli görmemektedirler. Böyle bir partinin ‘laiklik karşıtlığının odağı olma’ suçlamasına muhatap kalması, beni hayretlerden hayrete düşürmektedir. Doğrusu ne diyeceğimi bilemiyorum ve şaşkınlık içerisindeyim!’ Kelimesi kelimesine değilse de bu mealde bir şeyler söylemişti El Cezire televizyonun Türkiye temsilcisi. Evet, bir şey çok açık… Birileri, bu memleketi vatan yapan değerlerle kıyasıya bir savaş içerisinde. Mesele, bir partinin kapatılması yahut cezalandırılmasından ziyade, halkın inanç değerlerinin topyekûn imhasıyla alakalıdır. Bu anlayışta olanlar, herhangi bir partiden değil, İmandan ve İslâm’dan rahatsızlar!.. Bu, çok açık… Örnek mi? Buyurun hep birlikte buradan yakalım: Bay savcı, iddianamesinde, başbakanın; ‘Mutlak yaratıcı Allah’tır!’ sözünü suç saymış, bununla da yetinmeyip, ‘İslâm’ın birleştirici unsur’ olduğu yönündeki yaklaşımını aynı kapsamda değerlendirmiş. Ne demektir bu? ‘Allah’ demek yasaktır hemşerim! Evet, tek kelimeyle mesele budur! Allah demeyeceksiniz, İslâm’ı referans göstermeyeceksiniz, Kur’an’dan asla söz etmeyeceksiniz ve bütün bunlarla birlikte, ‘millet iradesiymiş, ıvırmış, zıvırmış, geçeceksiniz efendim!’ Kavga, İslâm iledir, dinledir, imanladır, dinin hayat verdiği kavramlarladır, başörtüsüyledir ve sonuç itibariyle milletin ta kendisiyledir. Madem hakikat budur, neden herhangi bir partiyi kapatma davası açmak yerine milleti kapatmayı denemiyorlar?!. ‘Halk cahildir, bir şey bilmez, bu sebeple de söz söyleme hakkı olmamalıdır’ diye açık açık söyleseler ve bir daha asla konuşmamak üzere milletin ağzını tıkasalar ya!.. Bu, daha dürüst bir yaklaşım olmaz mı?!. Hep birlik olup indirsinler ‘Hâkimiyet Kayıtsız Şartsız Milletindir!’ levhasını, onlarda kurtulsun, bu gariban halk da. Yeter artık, bıktık bu tiyatrodan… Akıl, mantık, insaf ve i’zan tasını tarağını toplayıp savuşmuş ve söz bitmiştir. Sözün bittiği yerde, yazıyla başlık arasında ilişki kuramadım diyenlere teessüf ediyorum…
__________________
SPOR SEVGİ,BARIŞ ve KARDEŞLİKTİR |
![]() |
![]() |
![]() |
#155 | |
Usta Yiğido
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() abircan Şuan
![]() Son Aktivite: 21.01.2015 09:55
Üyelik Tarihi: 03.08.2005
Mesajlar: 3.258
Tecrübe Puanı: 1068
![]() ![]() ![]() |
![]() Alıntı:
artık yaşlandı , israilin filistini bölmek için kurduğu ve başardığı haması desteklediği için bir hükmü yok malesef söylediklerinin
__________________
zaman kısa, dünya herkese yeter, mühim olan insanlık KANIMIZIN KIRMIZISI ALNIMIZIN AKIYLA SİVASSPORLUYUZ |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#156 |
Tecrübeli Yiğido
![]() ![]() ![]() efe1058 Şuan
![]() Son Aktivite: 19.01.2013 14:02
Üyelik Tarihi: 30.08.2005
Yaş: 41
Mesajlar: 227
Tecrübe Puanı: 758
![]() |
![]() Huk Huk Hukuk
AKP’ye kapatma davası açıldı. Sebep ve tafsilatı her yerden okuyabilirsiniz. Ben, hukuk sisteminin adaleti sağlamak yerine, ülkenin her şeyiyle bu kadar oynama yetkisini elinde bulundurabilmesini anlamlı bulmuyorum. Konumuz AKP’yi savunmak veya karşısında olmak değil. Konumuz, siyasetin meşru gidişatına yapılan anormal müdahaleler. Son elli yılda yargının siyasete yaptığı hukuk içi ve hukuk dışı müdahalelere baktığımız zaman, yapılan bu müdahalelerin ne kadar anlamsız olduğunu, enerji ve zaman kaybı yanında en büyük tahribatın ise hukuk sistemine olan güvenin sarsılması noktasında kendisini gösterdiğini görüyoruz. Hukukun bu ülkede siyaseti dizayn eden bir araç haline gelmesi sanırım demokratik olma iddiasındaki bir ülkede gündeme gelmesi gereken son şey. Bir siyasî partiyi kapatma davası aynı zamanda o siyasî harekete ve tabii ki görüşlerine oy veren milyonları kapatma davası şeklinde de yorumlanabilir ki absürd olan budur. Özellikle yüksek yargının son yıllarda siyasete yaptığı müdahalelerin hemen hepsi, akla zarar verecek ölçüde beklenenin veya istenenin tersi sonuçlarla noktalandı. Şimdi yapılmak istenen nedir? Bir hak özgürlüğünü savunmanın (velev ki yanlış söylemle de olsa) bedeli veya karşılığı susturulmak mıdır? Bir adalet kurumu, adaleti sağlamak ve adalet dünyasının sorunlarını aşıp özgürlük alanlarını genişletmek yerine devamlı parti kapatmayı kendine iş edinebilir mi? Diyelim ki edindi, ne işe yarayacak bu? Biz bu seçimleri niye yapıyoruz ki o zaman? Biz bu oyları neden atıyoruz sandığa? Daha ne kadar içine kapanmış üçüncü dünya görüntüleri ile oyalayacaksınız bizi? Adaletin bu mu Türkiye? Bütün direnç, kızların başörtüsü ile üniversiteye girmesine duyulan hınçtan mı ibaret? Yoksa bu halkın bütün tercihlerinin gerektiğinde çöpe atılabileceğine dair bir gösteri mi sözkonusu? Bu savaş adalet için mi? Bu savaş kime karşı? Bu yöntemle kim nerede hangi savaşı kazandı? Her şey bir yana…Artık biraz ayıp olmuyor mu? 27 Mayıs’ta ayıp olmamış mıydı? 367 meselesinde olmamış mıydı? Şimdi olmayacak mı?
__________________
SPOR SEVGİ,BARIŞ ve KARDEŞLİKTİR |
![]() |
![]() |
![]() |
#157 |
Tecrübeli Yiğido
![]() ![]() ![]() efe1058 Şuan
![]() Son Aktivite: 19.01.2013 14:02
Üyelik Tarihi: 30.08.2005
Yaş: 41
Mesajlar: 227
Tecrübe Puanı: 758
![]() |
![]() ![]() Başbakan Recep Tayyip Erdoğan bugün yoğun görüşme trafiği yaşadı. Önce Bakanlar Kurulu'nu toplayan Erdoğan, daha sonra partisinin milletvekilleriyle basına kapalı gurup toplantısı yaptı. Meclis Başkanı Köksal Toptan ve eski Meclis Başkanı Bülent Arınç ile ayrı ayrı görüştü. Görüşme trafiğinin günün ilerleyen saatlerinde de devam etmesi bekleniyor. İşte Erdoğan'ın basına kapalı gurup toplantısında milletvekillerine yaptığı konuşmasından satırbaşları: -Ergenekon'u çökerttik ya bu dava o yüzden açıldı. Ama kimse bizi korkutamaz. Sonuna kadar gidilecek. -Bunlar bizim tarlamızı daha da bereketlendiriyor. Oyumuz artacak -Hiç kimse bizi yolumuzdan geri çeviremez. Durmak yok yola devam. -Millet arkamızda bölgede bunu gördüm -Siz işinizi yapmaya devam edin, en büyük hedefimiz yerel seçimler olsun bir nefer gibi çalışın -En güzel cevabı yerel seçimlerde verelim -Açıklama yapmayın, sabırlı olun. Haklı pozisyonumuzdan zemin kaybetmeyelim. -Sizi manipüle etmeye çalışarak tuzağa düşürmeye çalışanların tuzağına düşmeyin -Korkacak bir şey yok hukukçu arkadaşlarla konuyu en ince detayına kadar çalışıyoruz. -Hiçbir arkadaşımızdan bizi bu süreçte zor duruma düşürecek bir açıklama yapmasını istemiyorum. -Bu açılan dava hiçbirinizde moral çöküntüsüne yol açmasın biz ne yaptığımızı biliyoruz
__________________
SPOR SEVGİ,BARIŞ ve KARDEŞLİKTİR |
![]() |
![]() |
![]() |
#158 | |
Usta Yiğido
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() abircan Şuan
![]() Son Aktivite: 21.01.2015 09:55
Üyelik Tarihi: 03.08.2005
Mesajlar: 3.258
Tecrübe Puanı: 1068
![]() ![]() ![]() |
![]() Alıntı:
yandaş şirketlere ihalesiz bastırılıp para pompalanan tc karşıtı şirketlerce basılan bedava kitaplar söz konusuysa söyleyecek fazla söz olamaz heralde ayrıca sosyal güvenlik yasası kazanılmış hakları almaz diyorsun ya sende başbakan gibi ya yalan söylüyorsun yada yanlış biliyorsun
__________________
zaman kısa, dünya herkese yeter, mühim olan insanlık KANIMIZIN KIRMIZISI ALNIMIZIN AKIYLA SİVASSPORLUYUZ |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#159 |
Tecrübeli Yiğido
![]() ![]() ![]() efe1058 Şuan
![]() Son Aktivite: 19.01.2013 14:02
Üyelik Tarihi: 30.08.2005
Yaş: 41
Mesajlar: 227
Tecrübe Puanı: 758
![]() |
![]() ![]() Eski Milli Eğitim Bakanı Hasan Celal Güzel, AK Parti hakkındaki kapatma davasıyla ilgili olarak, “AK Parti kapatılırsa PAK Parti kurulur, oyları yüzde 47'den yüzde 57'ye çıkar. İşte bu kadar basit” dedi. Burdur Eğitimciler Birliği Sendikasının öğretmenevinde düzenlediği “Sivil Anayasa, Demokratikleşme ve Yeni Yaklaşımlar” konulu konferansa katılan Güzel, AK Parti hakkındaki kapatma davasını eleştirerek, siyasi partilerin kapatılması uygulamasının kaldırılması gerektiğini savundu. HER ÖNÜNE GELEN HUKUKÇU DAVA AÇAMAZ Dünyanın çok az yerinde bu uygulamanın yapıldığını iddia eden Güzel, “Öyle her önüne gelen hukukçu, bir siyasi partinin kapatılması için dava falan açamaz. Ama bu konuda Anayasa değişikliği yine Anayasa Mahkemesinin önüne gidecek. Bakın sistem nasıl boşalmış vaziyette, son derece yanlış” diye konuştu. Türk demokrasisinin “anti-demokratik kıskaç içinde” olduğunu öne süren Güzel, “Türkiye, bütün kurumlarıyla bu kıskacı delemiyor, çıkamıyor, Türkiye'de millet iradesi tezahür edemiyor, tecelli edemiyor” dedi. HAKİMİYET KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİN Demokrasinin, milli iradenin, milli hakimiyetin tezahürü demek olduğunu vurgulayan Güzel, şöyle devam etti: “Atatürk'ün söylediği gibi 'Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir' ve şu anda 1982 Anayasasının 6. maddesi böyle diyor ama hemen devam ediyor, 'Millet bu yetkisini, yetkili kurumlar aracılığıyla kullanır.' Yani, yetkililer kim? Bir tek yetkili olması lazım. Bir mahkeme eğer millet adına karar veriyorsa, o mahkemenin savcılarının, hakimlerinin seçimle gelmesi lazım, mutlaka seçilmiş kişiler olması lazım. Ne kadar bağımsız olmaya, ne kadar tarafsız olmaya özenirse özensin, ne yazık ki bu kişiler, kendi peşin ideolojilerinin, siyasi görüşlerinin tesirinde kalarak karar veriyorlar.” AK PARTİ KAPATILIRSA PAK PARTİ KURULUR, BU KADAR BASİT “AK Parti kapatılırsa PAK Parti kurulur, oyları yüzde 47'den yüzde 57'ye çıkar. İşte bu kadar basit” diyen Güzel, şunları kaydetti: “Siz uzaydan halk mı ışınlayacaksınız Türkiye'ye? Bizim halkımız bu. Bizim halkımız hiçbir zaman askeriyle kavga etmek istemeyen ama kendi iradesinin de farkında olan ve eline fırsat geçtiğinde bu iradenin tezahür etmesini sağlayan bir halk. Bizim halkımız, bizim milletimiz, milli, manevi meselelere sahip çıkan ve kendisiyle birlikte olan insanları değerlendiren, adeta politikacının kokusunu alan, ne söylendiğini çok iyi anlayan bir millet. Bunun dışına çıkmak mümkün değil.”
__________________
SPOR SEVGİ,BARIŞ ve KARDEŞLİKTİR |
![]() |
![]() |
![]() |
#160 | |
Usta Yiğido
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() abircan Şuan
![]() Son Aktivite: 21.01.2015 09:55
Üyelik Tarihi: 03.08.2005
Mesajlar: 3.258
Tecrübe Puanı: 1068
![]() ![]() ![]() |
![]() Alıntı:
yani takıyyeye devam edin arkadaşlar demiş, zaten en iyi yaptıkları iş değilmi yüürrrrüüü bre kim tutar seniii
__________________
zaman kısa, dünya herkese yeter, mühim olan insanlık KANIMIZIN KIRMIZISI ALNIMIZIN AKIYLA SİVASSPORLUYUZ |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye Okuyor. (0 Kay?tl? Üye Ve 1 Misafir) | |
|
|